|
|
Dış Bağlantılar | Konu Araçları | Mod Seç |
18-04-2010, 18:06 | #62 |
Yeni Üye
|
anladım mine hanım umudum gözlerin kör olmadığı şeklinde ama bilemiyorum. Yakından fotoğraflarını ekliyorum. Vaktinizi aldığım için kusuruma bakmayın, yardımınız için teşekkür ederim. Hızla yaz geliyor budama zamanı geçerse diye endişelendiğim için böyle ısrarcı oldum yanlış anlamayın |
19-04-2010, 11:51 | #63 |
Yeni Üye
Giriş Tarihi: 18-03-2010
Şehir: istanbul
Mesajlar: 24
|
demir sülfat-aluminyum sülfat uygulaması Merhaba Mine Hanım, Bu soruyu Ortanca başlığı altında sormuştum ancak oradan size danışmamı önerdiler. Ortanca başlığının 22 sayfasını da okudum, harika bilgiler edindim hepinize çok teşekkürler. Geçen yıl kocaman top çiçekli bir mavi ortanca aldım, muhtemelen ithaldir çünkü alışana kadar beni çok uğraştırdı. Şartlar da esasında çok elverişli değildi Hisar'da, çok uzun saatler güneş alan ve dolayısıyla ne kadar esse de sıcak, yarı kapalı (yani üstü kapalı, iki tarafı camlı, ön tarafı da açık bir balkonda. Çok sık sulamaktan da küllenme oldu. Ama ikimiz de inat ettik ve şu anda çok sağlıklı yaprakları var. Su çok kireçli (artık kaynatılıp soğutulmuş su ya da en azından 12 saat dinlendirilmiş su kullanacağım) ve toprağın ph'ı da şu anda 8'ye yakın. Dolayısıyla limontuzlu sulama ve iki gün sonra da demir sülfatlı su uygulaması yapacağım. Mavi rengi için de 15 günde bir, sadece 2 kere sanırım, aluminyüm sülfatlı sulama yapacağım (paslı çivi, gazete kağıdı, narenciye kabuğunu da toprağa ekleyeceğim.) Sorum şu: demir sülfatlı sulama ve aluminyum sülfatlı sulama arasında kaç gün olmalı? Biribirlerini etkililerler ya da bitkiye zarar vermelerinden korkuyorum. Cevap verirseniz çok sevinirim. Çok teşekkürler. Not: Bu arada İstanbul'da bu taraflarda oturanlar için: demir sülfatı Ortaköy fidanlığından 1 kg/5TL ve aluminyum sülfatı da Resitpaşa Fidanlığı'ndan aynı fiyata aldım. |
19-04-2010, 14:50 | #64 |
Ağaç Dostu
|
Arkadaşlar burdaki sorunumun cevabını bilen varmı noluır yardım edin.. Mavi yasemin hastalıkları |
19-04-2010, 14:54 | #65 | |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 20-06-2008
Şehir: İstanbul
Mesajlar: 554
|
Alıntı:
|
|
19-04-2010, 21:10 | #67 |
agaclar.net
|
GLCN maalesef fotoğraf hiçbir şey anlatmıyor. Keşke düzgün bir makro fotoğraf görebilsek. Bursa' da size en yakın ziraat teşkilatına veya tarım ilacı bayisine numune gösterirseniz size fikir vereceklerdir. |
20-04-2010, 03:49 | #69 | |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 31-03-2010
Şehir: Kocaeli
Mesajlar: 119
|
Sayın Mine Pakkaner, Sitemizde, Dua çiçeği (Maranta sp.) hakkında fazla bilgi bulunmadığından sorumu burda sormak istiyorum. 2, 3 hafta kadar önce arkadaşımdan gelen dua çiçeği çeliğini diktim. Şu ana kadar gelişme yaşanmasa da gerileme de yok. Ancak yapraklarında bazı lekeler oluştu ve araştırmam sonucunda bu bilgiye ulaştım; Alıntı:
yeni bir toprağa diktiğim için bitkiyle beraber geldiğini düşünmekteyim, bu doğru mudur? Saygılar. |
|
21-04-2010, 19:42 | #71 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 28-04-2009
Şehir: İSTANBUL
Mesajlar: 2,006
|
Sevgili Mine Pakkaner, Bahçemde dikili güllerim epey sürgün verdiler ancak bazı güllerimin yapraklarında fotoğraflardaki gibi lekeler ve sararmalar görmeye başladım.Hangi ilacı önerirsiniz çünkü 30 adet gülüm var ve diğerlerine geçmesinden korkuyorum. İlk fotoğraf yaprağın ön tarafından çekilmiş diğer fotoğraf ise yaprağın arka profilidir. |
21-04-2010, 20:47 | #72 |
agaclar.net
|
Sayın Kumyaka, inanın hiç seçemedim. Sadece o bahsettiğiniz şişkinliğin net bir fotoğrafını istiyorum. |
21-04-2010, 20:51 | #73 | |
agaclar.net
|
Alıntı:
Çeliklerin tutması zaman alır, bu arada daldaki yapraklarda bu gibi sorunlar oluşabilir. Kırmızı örümcek varsa öncelikle yaprağın arkasında olur. Yaprağın arkasına bir büyüteçle bakarsanız ( hatta alışık bir göz büyüteçsiz de tanır) hızla hareket eden mini mini canlıları görürsünüz. Kırmızı örümcek çelikle gelebileceği gibi sizdeki başka bir bitkiden bulaşmış da olabilir. Yeni toprakla da gelebilir. |
|
21-04-2010, 21:46 | #74 | |
agaclar.net
|
Alıntı:
|
|
21-04-2010, 21:59 | #75 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 28-04-2009
Şehir: İSTANBUL
Mesajlar: 2,006
|
Mine Hanım çok teşekkür ediyorum cevap için... |
22-04-2010, 13:10 | #76 |
Ağaç Dostu
|
Mine Hanım, Sizden ricam lütfen bize petunya bakımını öğretin. Yıllardır petunya alır dikerim, başlarda çok güzel gelişirler, kokularına bayılırım ama derken en güzel zamanlarında bir günde ölürler. Bir sonraki sene yine dayanamam yine alırım. Forumda petunya başlığında neredeyse herkesin aynı durumda olduğunu, kimilerinin artık tümden vazgeçtiğini fark ettim. Şöyle ağız tadıyla petunya yetiştirdim diyene pek rastlamadım. - Petunyalarda bu en güzel zamanındayken bir ya da iki gün içinde ölme durumu doğal bir durum mu? İmkansızı mı istiyoruz? - Bozulmadan kısa önce genelde petunyalarda bir yapışkanlık başlıyor. Genelde gözle görülen bir zararlı fark edilemiyor ama forumda çeşitli yerlerde insektisit kullanmak gerektiği belirtilmiş. Bu durum tam olarak nedir? - Genelde üyeler tam güneş yerine yarı gölgede petunyaların daha uzun süre sağlıklı kaldığını gözlemlemiş. Siz ne dersiniz? - Ben hep "Sularken yapraklara su gelmemesine dikkat edin." şeklinde uyarılar okuyorum. Ama sarkan petunyalar gördüğümüz üzere Avrupa'da sokaklarda cıvıl cıvıl yetişiyorlar ve bir gün olmasa diğer gün üstlerine yağmur yağıyor. Acaba biz nem oranını mı tutturamıyoruz? - Petunyanın özel bir toprak isteği var mı? Acaba o konuda mı yanılıyoruz? Bunlar benim aklıma takılanlar. En son da sizden genel olarak petunya yetiştirmenin inceliklerini rica ediyorum. Daha sonra mesajınızı Petunya başlığının ilk mesajına eklemesini sanırım malina'dan rica edebiliriz. Şimdiden çok çok teşekkürler. |
22-04-2010, 17:16 | #77 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 28-04-2009
Şehir: İSTANBUL
Mesajlar: 2,006
|
Mine Hanım, Çok soru sordum farkındayımBahçemdeki bir kaç süs bitkisinin kuru dal olarak hala sürgün vermemesine kuşku ile yaklaşıyorum.Bir bitkinin kuruyup kurumadığını anlamanın pratik bir yolu varmıdır?(sürgün vermesini beklemek dışında) |
22-04-2010, 18:33 | #78 |
Ağaç Dostu
|
Mine Hanım, Aşağıdaki fotoğraf komşu bahçemizden bir defne. Tüm yaprakları kızamık dökmüş gibi,gördükçe içim sızlıyor. Acaba bu bir zararlı mı, yoksa hastalık mıdır? İlginiz için şimdiden teşekkürler. |
22-04-2010, 23:47 | #79 |
Yeni Üye
Giriş Tarihi: 18-03-2010
Şehir: istanbul
Mesajlar: 24
|
Mine Hanım, Yukarıda da yazmıştım ama sanırım yanlış formatta sormuşum, kusura bakmayın. Ortanca için demir sülfat ve alüminyum sülfat kullanımı arasındaki süre hakkındaki sorum aşağıdadır. Çok teşekkürler şimdiden. Ortanca (Hydrangea) |
23-04-2010, 02:10 | #80 | |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 31-03-2010
Şehir: Kocaeli
Mesajlar: 119
|
Alıntı:
Yaprakların arkasını dikkatle inceledim ve kırmızı örümcek göremedim. Sanırım çeliklerin tutmasıyla ilgili bir sorunmuş, zira tuttuğunu belli edecek yeni yaprak oluşumları var. |
|
23-04-2010, 16:13 | #81 |
agaclar.net
|
Petunyanın en güzel zamanında öldüğü doğru. Çünkü zaten mevsimlik bir çiçek ömrü yetişme süresi de dahil iki ay, sizde en fazla 1 ay bilemediniz 2 ay konuk olur (hava çok sıcak gitmezse ve deli gibi güneş almazsa). Tam güneşi sever ama hava ısındıkça çok güneş rahatsız edici olur(ideal yetişme sıcaklığı 19-22 derece). Bol çiçeklenmesi için bol güneş ister, zaten uzun gün bitkisidir. Yapraklarına su gelmesinde sorun yok ama hastalıkların artmasına sebep oluyor. Bir de yurt dışında bozulan bitkiyi yerinde tutmuyorlar, hemen değiştiriyorlar Geçirgen, hafif kumlu, organik maddece zengin toprağı sever. Toprak hafif asidik olmalı. Bizin topraklarımız genelde kireçli olduğu için yapraklarda damar araları sararabilir. Bu yüzden gübrelemesinde amonyum sülfat kullanılabilir. Ömrünü uzatmak istiyorsanız sık sık budayacaksınız. O çiçekli dalların fazla uzamasına izin vermeyip kıyıp keseceksiniz, hem dallanır, hem tazelenir. 1/ 3 yükseklikten budayın. Bu ani yapışkanlaşma ve ölümler birincisi toprak mantarları ikincisi zaralılar sebebiyle oluyor. Beyaz sinek ve yaprak bitlerine karşı dikkatli olun. İki sulama arası hafifçe kurumaya izin verin. Sıcaklarda özellikle rizoktonyadan aniden ölüyorlar, birden suyu çekilmiş gibi oluyorlar. Evde oksijenli su solüsyonunu deneyin. |
23-04-2010, 16:16 | #82 |
agaclar.net
|
KÖk boğazına yakın bir yerden tırnağınızla kabuğu yaralayın. Yeşilse sorun yok canlı. Kuruysa işleme bıçakla daha derin devam edin. Canlı doku yoksa biraz daha aşağıya inin. Yine yoksa, hafifçe toprağı açıp kök boğazına bakın, yine canlı doku yoksa kurumuş demektir. |
23-04-2010, 16:23 | #83 | |
agaclar.net
|
Alıntı:
|
|
23-04-2010, 16:24 | #84 | |
agaclar.net
|
Alıntı:
|
|
23-04-2010, 17:42 | #85 | |
Ağaç Dostu
|
Alıntı:
Yöneticilerimizden rica etsek bu bilgileri petunya başlığına taşıyabilirler mi? |
|
24-04-2010, 04:58 | #86 |
Yeni Üye
Giriş Tarihi: 18-03-2010
Şehir: istanbul
Mesajlar: 24
|
Mine Hanım, çok teşekkürler. 5-6 aydır neredeyse bütün yazılarınızı okuyan ve dediklerinizi uygulamaya çalışan biri olarak, yani bir çeşit "fan"iniz olarak , sizden cevap almak çok hoşuma gitti, belirtmeden edemedim. Bilginize, ayırdığınız zamana ve yüreğinize sağlık. |
28-04-2010, 09:25 | #87 |
Ağaç Dostu
|
Çok teşekkürler Mine Hanım. Verdiğiniz bilgiler çok önemli, özellikle de ani ölümlerin genelde rizoktonyadan olduğu bilgisi. Bu sene bir de buna dikkat edelim bakalım. |
28-04-2010, 17:19 | #88 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 28-04-2009
Şehir: İSTANBUL
Mesajlar: 2,006
|
Sayın Mine Pakkaner, Şubattaki dondan etkilenen ve henüz uyanmayan Akdeniz yaseminimi derin budamıştım. Yukarıda anlattıklarınıza göre budamadığımı farkettim Şuanda toprak hizasından yukarıda 10 cm gövde kaldı.Gözlerin kör olup olmadıgına bakmadan budamıştım Yani şimdi baktığımda gözlerin kör olduğunu anladım.Sizce kör gözlü 10 cm uzunluğundaki gövde uyanır mı?Kör gözleri bırakmam ne gibi sorun oluşturur? |
|
|