Kefal Pilaki
 

Özellikle topan kefalden yapınca daha lezzetli olur. Balıkları ayıklayıp büyüklüğüne göre 3-4 dilime bölersiniz. Kafaları atmayınız, o da üzerinde kalmalı, pişerken ayrı bir lezzet verir. Kimi de bencileyin sırf kafaları yese mutlu olur :) .

Balığınızın miktarına göre 2-3 iri soğanı zeytin yağında kavurun, kavrulunca üzerine doğranmış domates ekleyin, 2 diş de sarımsak. Domates de kavrulunca ateşten alıp tuz, taze çekilmiş karabiber ve 2-3 çorba kaşığı kadar kıyılmış maydonoz ekleyin. Defne yaprağı koymayın.

Balıkları hafif tuzlayıp tepsiye dizin üzerine kavurduğunuz harcı yayın. Suyunu ilave edin. Limonu ince ince dilimleyip malzemenin üzerine dizin. Fırına verin. Limon dilimleri kızarıp balık pişince fırından alın. Bu yemek soğuk da yenebilir. Ertesi öğüne kalanı ısıtmanıza gerek yoktur. Hatta malzemeyi içine çektği için daha da lezzetlenir.

Kefalden başka levrekle de yapabilirsiniz. Oğlum küçükken kırlangıçla da yapardım. Palamutla da denedim. Ama benim tercihim kefal. Üzerine pilakilik balık tanımam :))

Sayın Mine Hanım, verdiğiniz tarif çok güzel, teşekkür ederim. Ancak ben kefal balığını mutlaka kullanmadan evvel bir müddet soda veya birada yatırırım ki üzerindeki o bataklık kokusu gitsin. Siz de bekletir misiniz?
Ben de pilâkilik balık deyince kefal derim.

Bizi okudukça gülüyorum. Benim için hepsi "balık" :)

Yapmayın sayın malina! Balık var, balık var.
Bir Karadeniz kalkanı veya lüfer ile örneğin mezgiti aynı kefeye koyabilir misiniz?

Burada bizim güzel baliklarimizi bulmak mümkün degil. Acaba somonla denesem lezzetli olur mu?

Yaniti beklemeden bugün öglende denedim. Somon normalde kuru ve yagsiz bir balik olmasina ragmen sosla cok güzel oldu. Yalniz firina vermedim sosuyla kisik ateste agir agir pisirdim. Aklima getirdiginiz icin tesekkür ederim Mine hanim.

istanbulda kefal bulmak yine zorlaştı,eskiden yaklaşık 15 yıl kadar evvel ukrayna'da krim yakınlarında sanırım bir baraj yıkılmıştı ve yaklaşık 5 kiloluk binlerce kefal karadenize dağılmıştı,ama onları da bitirdik sanırım.o zamana kadar yediğim tüm kefaller çamuru geçin mazot kokuyordu.ama o büyük kefaller harikaydı ve hiçbir koku yoktu.kefalin eti çorba yapmak için de uygundur.

Pilaki her zaman beyaz etli balıkdan olur.Burada önemli olan beyaz etli yağlı balık olmayacak.Mesela şu Norveç uskumrusu gibi yağlı balıklardan bahsediyorum.
Genelde kefal tercih edin.

Ben şu tarifi uyguluyorum. (Balık sayısına göre değişiyor yaptıklarım sizde kendinize göre ayarlarsınız.

Balıkların pullarını kazıyıp,karnını ayıkladıkdan sonra baş parmağı kalınlığında halkalar halinde kesiyorum.
Pilaki yapacağım tepsime az sızma zeytinyağı döküp bunu parmaklarımla tepsinin her yerine yayıyorum.Üzerine soğanları piyaz şeklinde halkalıyorum.Bu halkaları tepsime yayıyorum.Üzerine bdiziyorunalık dilimlerini karınları hep aynı yöne gelecek sıra sıra şekilde diziyorum.

Domatesleri rendeliyorum.Bolca rendelenmiş domatesin içine bir tutam kekik atıyorum.Üzerine yarım çay bardağı sızma zetinyağı döküyorum ve bu harcı karıştırıyorum.Su koymuyorum domatesin suyunu su yerine kullanıyorum.

Sonra bu harcı tepsideki balık dilimlerinin üzerine döküp iyice yayıyorum.Üstüne tane karabiber ve çok az tuz serpiyorum.Limonu kabuklarını rendeleyip malzemenin üstüne serbiyorum.Rendelenmiş limonu ince dilimleyip balıkların üstüne diziyorum.Tepsinin üstünü folya ile kapatıyorum.

Önceden 180 derece ısıtılmış fırında 20 ' alttan pişirmeye alıyorum.Sonra tepsinin üstündeki folyayı alıp Bir 10' daha üsten limonlar karamelize renk almaya başlayıncaya kadar pişiriyorum.Afiyet olsun.