sayın@copur
öncelikle ilgine ve hızlı cevabına teşekkürler sanırım demek istediğini aladım.
ama benim sormak istediğim ana arı yetiştirmeden ziyade elimdeki kolonilerin ırklarını sabitlemekti.yani ben hapsi(ana işçi tarlacı )italyan olsun ama bu sanırım mümkün olmayacak anlattığına göre.gelen ana arım saf italyanda olsa benim kovan içindeki erkek arılarla çiftleşince(kendi yumurtasından erkakler çıkmadan)doğal olarak ana ayrı baba ayrı durumu ortaya çıkacak ve doğal olarak zamanla kolonide italyan ve benim elimdeki yerli anadolu ırkı karışımı çıkacak doğru anlamışmıyım.eğer öyle ise kovanı açınca tüm aile fertlerini aynı özellikleri taşıyan ırklara değiştirmenin yolu yokmu)teşekkürler

Klavyenize kuvvet,teşekkür ederim.Çok faydalı oldu

Irklara hiç takılmamak lazım iyi bakım iyi arı
gerisi gelir inşallah

Değerli bilgileriniz için teşekkürler.

Belfast cinsi ile çalışan arkadaş var mı? Varsa verimi hakkında bilgi verebilir mi? Teşekkür ederim.

Ben şimdiye kadar ana arıyı refakatcı işci arılar ile hiç vermedim,
sebebi ise kafesdeki beş on arı, ana arının kendi kızları olduğundan ana arıyı ölümüne koruyorlar,
bu sefer kabul etmesi gereken yabancı arılarda saldırıyor ve sonuç olarak iyi olmuyor.
Ana arı kafesde tek başına kaldığında beslenmek ve bakım için yabancı arılardan yardım isteyecektir,
anasız kalan kolonide çaresiz kaldığından ana arıyı besleyerek ana arının kokusunu yani feramonu kabul edecektir.

Ana arı risksiz koloniye verilecek ise genç işci arılardan oluşan küçük bir koloni hazırlanması gerekir ve
bu karışımın içinde erkek arı olmamasına gayret gösterin.

Güçlü bir kovandan ( Yanlışlıkla Anayıda almayın ) açık gözlü çerçevelerden üç beş adet bir plastik kovaya silkelenir,
içlerinde yaşlı tarlacı arılar var ise bunlar uçarak kovayı terk ederler,
siz kovayı ara sıra yere vurarak arıların yukarı tırmanmasını engellemiş olursunuz bu arada
yaşlı tarlacı arılar uçmuş olmalı ve geriye kalan genç arıları hafif su ile fısfıslayabilirsiniz böylelikle uçmalarını engellersiniz.

Ruşet veya normal bir kovana iki adet ballı polenli çerçeve sağa ve sola gelecek şekilde koyunuz ortaya
iki adetde boş kabarmış petek ve en sona bir adet temel petekli bir çerçeve bölme tahtası görevini yapacak.

Hazırladığımız Ruşet veya kovanın içinde yumurtalı veya yavrulu hiç bir çerçeve yoktur, bu çok önemli !
ve kovan muslukları yani kovan girişleri kapalı duracak ama arıların hava alması için tabanda sinek teli filan olmalı
yoksa kapalı alanda arılar sıcaktan yanarak ölürler.

Sonra plastik kovamızın içindeki genç arıları bu Ruşet veya kovanın içine döküyoruz ve kapatıyoruz,
dikkat halen Ana arıyı vermedik.

Yaklaşık iki saat sonra Ruşetdeki veya Kovandaki arılar anasız kaldıklarını fark ederler ve yüksek sesle
uğuldamaya başlarlar, bu yüksek sesli uğuldamayı mutlaka duymanız gereklidir, uğuldama olmuyor ise
içerde yanlışlıkla ana arıyıda silkelemişsinizdir yani içerde ana olabilir bu yüzden uğuldama olmaz.

2 Saat sonra uğultu duyulduğunda kafesdeki ana arıyı tek başına ve kek kısımını açarak iki çerçeve
arasına sıkıştırınız, kafes yere düşmemesi için telle veya bir çöple sabitlenebilir.

Bu küçük koloniyi karanlık kapalı serin ama soğuk olmayan bir yerde iki üç gün bekletiniz.
Bu süre içinde arılar ana arıyı selbest bırakacaktır ve ballı polenli çerçevelerden besin ihtiyaçlarını
karşılayacaklardır.

İki üç gün sonra akşam vakitlerinde Ruşetinizi veya kovanı arılığınızda istediğiniz yere koyarak
girişleri açarsınız.

Bu yöntem ile sarı arıyı siyaha, siyah arıyı sarıya rahatlıkla verebilirsiniz,
bildiğim en garantili yöntem budur fakat aynen böyle uygulanmalı.

Almanyada aynı yöntemin bir değişiği ise şöyle boş bir 40 cm x 40 cm x 40 cm kutu içinde çerçeve filan yok
içine önceki yöntemde belirttiğim gibi genç arı silkeleniyor, gölge bir yerde iki saat bekletiliyor,
uğultu duyulduğunda kafesde ana kek kısmı açık olarak kutunun kapağına veya kutunun yukarda bir köşesine civiyle
veya rabdiye ile asılıyor kapak kapanıyor. Arıların beslenebilmeleri için ya kutunun tabanına biraz kek konuyor ****
şurup balonu ile yukardan besleme yapılıyor. Besleme 1 : 1 Şeker Su karışımı olabilir veya invert şurup ve kutu iki üç gün
serin karanlık bir yerde ama soğuk değil ****** bekletiliyor.

Arılar bu zaman içinde küçük bir koloni oluşturuyorlar ve bir bütün oluyorlar.
Suni oğul yöntemide aynıdır ve arı miktarı 1.5 kg ile 2.0 kg kadar asğırlığında olmalıdır,
yöntem aynıdır.

Üç gün hapisden sonra,
Normal bir kovan hazırlanır ve kuluçkalık içinde bir iki adet ballı polenli çerçeve gerisi ise temel petek olabilir.
Üç gün sonra akşam vakitlerinde normal bir kovana dikkatlice kutudaki bütün arılar boşaltılır ve kapatılır.
Dikkat ana arıyı ezmeyiniz !

Damızlık veya Saf ana arılar pahalı oldukları için riske girmek istemeyen arıcılar burada bu yöntemi kullanıyorlar,
ana arı kabulünde daha çok yöntemler olduğu için bu yöntem bir başlangıçtır, inşallah önümüzdeki günler
detaylı faydalı yazılar sizler ile paylaşacağız.
Mehmet Yüksel
Alinti adresi : Aricilik Bilgileri ile Hobi Aricilik Platformu - Anasayfa

Buckfast arisi ile Almanyada calisan cok. Genel olarak yaygin.. Iyi gelisimi, kisin yavruya ara vermemesi ve fazla ba yapmasi ile biliniyor. Buckfastin cok hatti var ama. Her buckfast ayni degil. Ilk nesil cok iyiyken, sonraki nesillerde agresiflik gibi sorunlar ortaya çıkabiliyor.

Irk meselesiyle kafanızı meşgul etmeyin.
Almanyada yaşaşan sürecin Türkiye de yaşanacağı meçhuldür.
sonbaharda iyi varova mücadelesi iyi sıkıştırma
ve yeterli stok gerisi gelir.

Arılar,
Yaşamları ne de kısa.