11-10-2011, 08:40 | #1 |
Ağaçsever
Giriş Tarihi: 10-10-2011
Şehir: Çanakkale
Mesajlar: 46
|
Ballarda ilaç kalıntıları
Arıcılığın en büyük sorunlarından biri de arıcı arkadaşların malumu arı zararlılarıyla mücadelede kullanılan ilaçların bıraktığı kalıntılar. Tüketici genelde balda şeker olup olmadığını sorgularken, şifa için alınan balın içeriğinde kullanılan ilaçlardan kaynaklanan son derece zararlı kanserojen ilaç kalıntıları olup olmadığının sorgulanmadığı, göz ardı edildiğine şahit oluyoruz. En başta bilindiği gibi varoa denilen arı biti, ben ona kan emici arı vampiri diyorum. yılda bi kaç defa belli zamanlarda ilaçlı mücadelesi şart olan bi musibet. BEN İLAÇ KULLANMADIM ŞEKER VERMEDİM diyen arıcıları çok gördük duyduk, doğduğumdan beri arının içinde olan biri olarak, günümüz şartlarında ilaçla mücadele etmeden arıların hayatlarını uzun süre idame ettirmeleri mümkün gözükmüyor. varoanın çoğalması arının direncini kırıp, yavru çürüklüğü başta olmak üzere diğer arı hastalıklarına kapı aralıyor. varoa ile etkin mücadele sonucu diğer hastalıklarıda bertaraf etmiş oluyoruz aslında. Peki tabiri caizse bu savaşta hangi silahları kullanıyoruz, kullandığımız silahların insan sağlığı üzerinde etkileri varmı, bu konularda nedense pek dillendirilmez, görmezden gelinir. Yediği balda şekerden başka bi şey olduğunu sorgulayan kaç kişiye rastladınız? uygulaması riskli olsa bile balda kalıntı bırakmayan organik arıcılıkta kullanılan formik asidi arıcı arkadaşlara şiddetle tavsiye ediyorum. arı için ve arıcının sağlığı için biraz riskli ama balda kalıntı riski sıfır, sadece biraz dikkat isteyen bi uygulama ve doğru uygulama sonucunda varoa üzerinde oldukça etkili bi yöntem. Konu hakkında yapılan uygulamalar, deneyimler hakkında düşüncelerinizi bekliyorum... |
11-10-2011, 08:49 | #2 |
Ağaçsever
Giriş Tarihi: 03-09-2011
Şehir: çanakkale
Mesajlar: 51
|
merhaba arıcı arkadaşım yazını okudum. çok öemli bir konuya değinmişin. peki kekik yağı doğal organik bir madde kekik yağı kullanarak biti bitiren arıcılarımız var senin bu konuda görüşün nedir. |
11-10-2011, 09:09 | #3 |
Ağaçsever
Giriş Tarihi: 10-10-2011
Şehir: Çanakkale
Mesajlar: 46
|
daha önce hiç duymadım, ama uygulama konusunda açıklama yaparsanız. deneme şansımız olabilir, pudra şekeriyle bir deneme yapan arkadaş vardı, varoayı öldürmüyor sadece hareketini kısıtlıyordu, uygulaması zaman alan ve pekte etkili olmadığını düşündüğüm için uygulamadım. kekik yağının varoayı öldüreceğini düşünmüyorum. ama uygulama hakkında da bilgi verirseniz deneme şansımız olur. |
11-10-2011, 10:09 | #4 |
Ağaçsever
Giriş Tarihi: 30-01-2011
Şehir: antalya - ankara
Mesajlar: 93
|
portakal kabuklarını atmayın, kurutun, üstüne kekik yapraklarınıda (bilye kekik) kurutun. körükte yıl boyu kullanın. bu uyğulama çukurova ünv. (ülviye hanımın çalışması) yapılan çalışma başarılı olmuş. kimyasaldan antibiyotikten vitaminden uzak durun. 2 yıldır antalya yaylada kovanlara amcamla uyguluyoruz. |
11-10-2011, 10:09 | #5 |
Yeni Üye
Giriş Tarihi: 15-07-2008
Şehir: İSTANBUL
Mesajlar: 23
|
murat bey çok önemli bir konuya değinmişsiniz. bu ilaçlama benim bildiğim bal üretimi dönemlerinde olmuyor..yanlış mı hatırlıyorum acaba? yani ilkbahar ya da sonbaharda yapılırsa sadece alt kattaki arılara kalan(bırakılan) bala kalıntı verir diye düşünüyordum? bal üretim döneminde de bu ilaçlamanın yapıldığı oluyor mu acaba? |
11-10-2011, 10:18 | #6 | |
Ağaçsever
Giriş Tarihi: 10-10-2011
Şehir: Çanakkale
Mesajlar: 46
|
Alıntı:
siz uygulamadan memnunmusunuz yani varoa üzerinde etkisi gerçekten tatmin edici mi , olabildiğince sağlıklı doğal bal üretmenin yollarını arayan arkadaşlar için bi alternatif olacağını düşünüyorum. teşekkürler. |
|
11-10-2011, 10:26 | #7 | |
Ağaçsever
Giriş Tarihi: 10-10-2011
Şehir: Çanakkale
Mesajlar: 46
|
Alıntı:
|
|
11-10-2011, 10:30 | #8 | |
Ağaçsever
Giriş Tarihi: 10-10-2011
Şehir: Çanakkale
Mesajlar: 46
|
Alıntı:
|
|
11-10-2011, 10:33 | #9 |
Yeni Üye
Giriş Tarihi: 15-07-2008
Şehir: İSTANBUL
Mesajlar: 23
|
anlaşıldı..yine de risk oldukça fazla..malesef ülkemiz kimyasal ilaç zengini?..herkes kolayca ulaşabiliyor..ve kolayca da kullanabiliyor..bu durum insanlar için de aynı(antibiyotik vs)bitki ilaçları için de , arıcılık için de.. zaten arıcılıkda çok ama çok geriyiz..ne bilimsel akademisi, ne üniversitesi hatta bildiğim kadarıyla arıcılık fakültesi bile yok..arıcılığı genel olarak geleneksel yöntemlerle yapmayı tercih ediyoruz..istisnası kimyasal ilaç kullanımı herhalde.. |
11-10-2011, 11:53 | #10 | |
Ağaçsever
Giriş Tarihi: 10-10-2011
Şehir: Çanakkale
Mesajlar: 46
|
Alıntı:
|
|
11-10-2011, 14:00 | #11 |
Yeni Üye
Giriş Tarihi: 15-07-2008
Şehir: İSTANBUL
Mesajlar: 23
|
arıcılık kursları nasıl acaba?öğretim için görevlilerin pratiği var mı sadece teorik mi gösteriliyor? |
11-10-2011, 14:08 | #12 |
Ağaçsever
Giriş Tarihi: 10-10-2011
Şehir: Çanakkale
Mesajlar: 46
|
görevliler genelde arıcılıkla uğraşan kişiler oluyor. 2002 de katıldığım kursta hiç kursa uğramadan sınava girip sertifika alanlara şahit oldum. şimdi nasıldır bilmiyorum. o zaman pek faydalı olduğunu söyleyemem. ama arıyla hiç alakası olmamış biri için ön bilgi edinme bakımından faydalı olabilir. |
|
|