View Full Version : Yaban Mersini, Likapa (Blueberry- Vaccinium)
Sayfalar :
[
1]
2
3
4
5
6
7
8
Mine Pakkaner
26-10-2006, 18:02
Mavi Yemiş- Yaban Mersini - Blueberry- Vaccinium (Likapa - Çay Üzümü)
554927
Likapa (Yaban Mersini)
Doç. Dr. Hüseyin ÇELİK
Ondokuz Mayıs Üniversitesi Ziraat Fakültesi Bahçe Bitkileri Bölümü-SAMSUN
huscelik@omu.edu.tr
SİSTEMATİKTEKİ YERİ
Takım : Ericales
Familya : Ericaceae
Alt Familya : Vacciniaceae
Cins : Vaccinium
Alt Cins : Batodendron
: Euvaccinium (3 şubeye ayrılır)
1- Myrtillus
Vaccinium myrtillus (Adi yaban mersini)
Vaccinium uliginosum (Bataklık yaban mersini)
2- Hemimyrtillus
Vaccinium arctostaphylos
3- Vitis-idea
Vaccinium vitis-idea (Noktalı küçük yaban mersini)
: Oxycoccus (Cranberry)
Vaccinium macrocarpon
Vaccinium oxycoccus
: Cyanococcus (kültürü yapılan likapalar)
Vaccinium corymbosum L. (Kuzey orijinli yüksek çalı yaban mersini)
Vaccinium australe L. (Güney orijinli yüksek çalı yaban mersini)
Vaccinium ashei Reade (Tavşangözü yaban mersini)
Vaccinium angustifolium L. (Alçak çalı yaban mersini)
Vaccinium myrtilloides L. (Alçak çalı yaban mersini)
Ayrıca yarı yüksek çalı formundaki likapalar (yüksek çalı x alçak çalı melezleri) ve Güney orijinli yüksek çalı formundaki likapalar (Vaccinium corymbosum x Vaccinium darrowi melezi) da kültürü yapılan likapa grubunda yer almaktadır.
Yüksek çalı formundaki likapalarından yeni çeşitlerin geliştirilmesi 1900’lü yıllardan önce başlamıştır. Bu amaçla doğal ortamlarda yetişmekte olan iyi tipler selekte edilerek çoğaltılmış ve koleksiyon bahçeleri oluşturulmuştur. Bu çalışmalara Maine, New York ve Michigan’da başlatılmıştır. Çiftlik sahibi olan ve doğadan topladığı iyi tip yabani likapalar ile bir bahçe tesis eden bayan Elizabeth White, 1906 yılında bu bahçesi ve tüm imkanlarını Ziraat Mühendisi F.V. Coville’ye sunarak likapa çeşit ıslahı çalışmalarının başlamasını sağlamıştır. Bu çalışmaların başlangıcında Pioneer, Katherine, Cabot ve Rubel gibi birkaç çeşit ıslah edilerek 1920’lerde Amerika’da yeni bir meyve endüstrisinin kurulması sağlanmıştır.
Yüksek boylu çalı formundaki likapalar (Vaccinium corymbosum),
Güney orijinli yüksek boylu çalı formundaki likapalar (Vaccinium australe) ve
Alçak boylu çalı formundaki likapalar(Vaccinium angustifolium) 4n,
Tavşangözü likapaları (Vaccinium ashei) 6n, diğer türler ise 2n
kromozom sayısına sahiptir (n=12).
Modern likapa ıslah programlarında temel hedef olarak,
-Tüketim aşamasında albeniyi artırmak için iri ve daha açık renkli meyveler
-Hasat sonrası raf ömrünü uzatmak için daha sert ve sap çukuru yara izi daha küçük olan meyveler
-Kış soğuklarına dayanıklılık, kurağa dayanıklılık, hastalıklara dayanıklılık, geç çiçeklenme, erken olgunlaşma, yüksek verim ve makineli hasada uyumluluk gibi kriterler dikkate alınarak yeni çeşitler elde edilmiştir.
ANATOMİK VE BOTANİK ÖZELLİKLERİ
Toprak üstü organları:
Ocak şeklinde bir görünüm arz eden likapa bitkisinde toprak üstü
organlarını dip kısımdan çıkan yeni, sukkulent yapıdaki sürgünler, odunlu çalı formundaki sürgünler ile 1 yaşlı sürgünler üzerinden çıkan yeni yeşil yan sürgünler oluşturmaktadır. Sırık(sopa) şeklindeki likapa sürgünleri 10-20 yıl yaşayabilir ancak 5-7 yıl sonra bu sürgünler budanarak çıkarılmalıdır. Yüksek boylu çalı formundaki likapalar 120-300 cm boylanabilir. Alçak boylu çalı formundaki likapalar 90 cm boylanabilirken yarı-yüksek boylu çalı formundaki likapa çeşitleri bu iki grup arasındadır. Tavşangözü likapaları ise daha uzun sürgünlere sahip olup kuvvetli gelişme gösterirler ve 610 cm boy yapabilmektedirler.
Kök sistemi:
Yüksek boylu çalı formundaki likapalrın kökleri ince, kök kılları olmayan lifli kök yapısına sahiptir. Su ve besin maddelerinin kökler tarafından absorbe edilebilmesi içinçoğunlukla endotrofik mikorizalar (VAM) ile birlikte yaşarlar. Kökler bitkinin tabanından itibaren 180 cm’ye kadar yayılabilir ancak nadiren 90 cm derine penetre edebilirler. Alçak boylu çalı formundaki likapaların köklerinde de kök kılı yoktur. Çok ince ve lif (iplik) gibi olan kökleri vardır. Bu likapa bitkileri toprak altı rhizomlardan adventif olarak büyürler. Dolayısıyla alçak boylu çalı formundaki likapalar yayılıcı form gösterirler. Zamanla bitkiler birbirine eklenerek tek bir gövdeliymiş gibi büyüme meydana gelebilir.
Tomurcuklar ve Çiçekler: Likapalarda meyve gözleri yaz sonları ile sonbahar aylarında oluşmaktadır. Tomurcuk gelişimi sürgün ucundan aşağıya doğru yani bazipetal olarak meydana gelir. Çiçek tomurcuklarının sayısı iklime bağlı olduğu kadar sürgün gelişme kuvvetine yani çapına da bağlıdır. Tomurcukların içinde yer alan çiçek demetinin farklılaşması ise aşağıdan yukarı doğru yani akropetal olarak gerçekleşmektedir.
Meyve Gelişimi: Likapalarda meyve iriliği, sürgün çapına ve çekirdek sayısına bağlıdır. Kalın sürgünler daha iri meyve verebilirken döllenme sonucunda meyvede meydana gelen çekirdek sayısının fazlalığı da iri meyve ile sonuçlanır. Bu arada karşılıklı tozlanma da meyve iriliğini artırıcı yönde etkin rol oynamaktadır. Likapalarda meyve tutumu için tozlanma gerekmektedir.
Tozlanma: Likapalarda tozlanma entomofil yani böceklerle olmaktadır. Çünkü böcekleri çeken hoş kokulu ve nektar içeren çiçeklere sahiptir. Likapa çiçeklerinin taç yaprakları birleşik olup uç kısımda açıklık vardır. Ters dönmüş çan şeklindeki likapa çiçeğinde yumurtalığın dip kısmında nektar olup misk kokusu ile böcekleri çiçeğin dip kısmına kadar çeker. Likapa çiçeklerindeki polenler çok ağır olup yapışkandırlar ve rüzgar ile hareket etmezler. Erkek organları da dişi organdan uzun olup çiçeğin uç kısmından dışarı doğru çıkmıştır. Bu yüzden erkek organlardan ayrılan polenler dişi organ tepesine uğramadan çiçeği terk ederler. Ayrıca, dişi organ kendi kendine tozlanmayı engelleyecek şekilde çıkıntılıdır. Bu yüzden karşılıklı ve arılarla tozlanmaya gerek vardır.
LİKAPA YETİŞTİRİCİLİĞİ (YÜKSEK BOYLU LİKAPA)
Sıcaklık
Don olayı olmayan en az 160 günlük yetişme periyodu ister
Gelişmesi için 2000 gün derece sıcaklık ister
Soğuklama süresi 650-850 saat arasındadır
Soğuklara dayanım
Gözler : -26.3 ila -29.1°C’ye kadar dayanır
Gövde : -29.1 ila -34.7°C’ye kadar dayanır
Çiçekler : -1.12 ila -4.48°C’ye kadar dayanır
Gün Uzunluğu: Uzun günler bitkideki vegetatif gelişmeyi teşvik ederken yaz sonları ile sonbahar aylarındaki kısa günler meyve tomurcuğu gelişimini artırır.
Nem: Likapalar kök kıllarından yoksun olduğu için topraktaki nem değişikliklerine son derece hassastırlar. İklime, çeşide ve gelişme kuvvetine bağlı olarak büyümeleri ile meyve verdikleri dönem boyunca haftalık olarak yaklaşık 2.54-5.08 cm suya ihtiyaç duyarlar. Sulamada kullanılan su kaliteli olmalı, çok az veya hiç tuz içermemeli ve kalsiyum içeriği çok az veya hiç olmamalıdır.
Toprak: İdeal likapa toprağı, drenajı iyi olan, asitli ve kumlu topraklardır. Likapa yetişebilecek toprakların pH’sı 4.5-5.2 arasında olmalıdır. Organik madde kapsamı yüksek olan ağır topraklar da likapa yetiştiriciliği için uygundur. Yayla alanlarındaki toprakların likapa yetiştiriciliğine uygun hale getirilmesi için dikim öncesi kompost veya asit torf ilave edilmelidir. Ayrıca, odun talaşı, çam ibresi veya çam kabukları ile bitkiler malçlanmalıdır.
Yer Seçimi: Likapa tarımı için en uygun alanlar, tam güneş alan veya biraz gölge olan, güney yöneye bakan ve hafif meyilli olan alanlardır. olmalıdır. Ayrıca su drenajı ile hava akımının da nispeten iyi olması gerekir. Ayrıca likapa çiçeklerinin soğuklara dayanımının diğer birçok üzümsü meyveden daha yüksek olduğu da unutulmamalıdır. Bu açıdan kuzey-batıya bakan alanlar da yetiştiricilik için uygundur. Genel bir ifade ile yabani likapaların, orman güllerinin, defne, kızıl ağaç ve çamın karışık olarak yetiştiği alanlar likapa yetiştiriciliği için uygundur.
Arazi Hazırlığı
Drenajı artırmak için arazi işlenir.
Toprak organik maddesini artırmak için yüzey örtücü bitkiler ekilir ve toprak işlemeile birlikte toprağa karıştırılır.
Ahır gübresi verilir.
Gerekli ise toprakta pH ayarlaması yapılır. Bu amaçla toprak tipine ve toprak pH’sına göre gerekli olan kükürt miktarı hesaplanarak dikimden en az 6 ay önce toprağa verilir.
Toprak tahlilleri sonucunda gübre ilavesi yapılır. P, K, Ca, Mg v.s gübreler toprağın üst 30 cm’sine verilir. Gübrelemede amonyumsülfat gübresi kullanılabilir. Nitratlı gübreler kullanılmamalıdır.
Drenajın zayıf olduğu düz arazilerde mutlaka masura yapılarak toprak 35 cmyükseltilmeli ve bitkiler 120-150 cm genişliğindeki masuralara dikilmelidir.
Dikim: Bölgedeki kış soğukları ile muhtemelen don olaylarına bağlı olarak dikim ilkbahar veya sonbaharda yapılabilir. Fidanlar fidanlıktaki veya saksıdaki derinlikleri kadar derine dikilmelidir. Derin dikim yapılmamalıdır. Dikim sonrası sıra boyunca 60-120 cm genişliğinde ve 15-20 cm kalınlığında malçlama yapılmalıdır. Bitkiler büyümeye başlayınca ve büyüme periyodunca azotlu gübreleme yapılır. Gübre olarak amonyumsülfat kullanılabilir ve ihtiyaç duyulan gübre miktarı bölünerek verilmelidir.
Aralık- Mesafeler: Likapa yetiştiriciliği yapılan ülkelerde dikim mesafesi sıra üzerinde 120 cm, sıralar arasında ise 300 cm olup bu aralık ve mesafeler 152 ile 365 cm’ye kadar çıkarılabilmektedir. Likapa yetiştiriciliğinde likapa sıraları arasındaki mesafe 250 cm’den daha az olmamalıdır. Bu mesafe hasat sırasında işçilerin rahat çalışabilmesi için gereklidir.
Dikim Fidanları
Likapa bahçesi tesis aşamasında 3 farklı fidan tipi tercih edilebilir. Bunlar;
- Bir yaşında köklü çelikler
- Fidanlıklarda üretilmiş 2-3 yaşında açık köklü fidanlar
- Fidanlıkta üretilmiş 2-3 yaşında tüplü fidanlar
Budama :Likapa ocağındaki sürgünlerin yaşları arasında bir denge kurmak için yaşlı ve genç sürgünlerde her yıl belli oranda azaltma (çıkarma) şeklinde yenileme budaması yapılır. Ayrıca, zayıf ve hastalıklı sürgünler budama ile uzaklaştırılır, verimden düşen yaşlı sürgünlerin bir kısmı çıkarılır, gölgelemeden dolayı diğer sürgünlerin gelişimini engelleyen genç sürgünlerde aralama budaması yapılır ve bitkinin taç kısmında yer alan dalların yoğunluğu ayrıntılı budama ile azaltılır. Aynı yaş grubuna giren aynı sayıdaki 15-20 sürgün bırakılarak bitkide sürgün-meyve oranı dengelenmelidir.
Hastalık ve Zaralılar
Mantari Hastalıklar
Likapalardaki mantari hastalık riski diğer birçok üzümsü meyveye göre çok daha azdır.
Mantari hastalıklardan
- Mumlu tane hastalığı (Monilia vaccinii-corymbosi)
- Pomopsis kanser ve dal yanıklığı (Phomopsis vaccinii)
- Fitofitora kök çürüklüğü (Phtophtora cinnamoni)
- Meyve çürüklüğü
Antraknoz (Colletotrichum gloesporioides)
Alternaria (Alternaria alternata)
Virüs hastalıkları
Likapalarda sıkıntı yaratan virüs hastalıkları bulunmaktadır. Bunlar,
- Likapa Scorch virüsü
- Kısa bağcık virüsü
- Likapa yaprak benek virüsü
- Nekrotik halkalı benek virüsü
- Kırmızı halkalı benek virüsü
Zararlılar
Doğrudan meyve ile beslenerek ürün kaybına sebep olan zaralılar
- Kranberi meyve kurdu
- Likapa kurtçuğu
- Kiraz kurdu
- Erikli hortumlu böceği
Virüs veya mikoplazma benzeri organizmalara vektör görevi yaparak veya yapraklarla beslenerek bitkiye zarar verip indirekt olarak meyve miktarını azaltan zararlılar
- Sivri burunlu yaprak delenler
- Kabuklu bitler
- Likapa tomurcuk delen
- Likapa gövde delen
ormanbotanigi
26-10-2006, 18:15
Likapa, bitkinin yerel ismidir. Doğu karadenizin (Rize, Trabzon) bazı yerlerinde dikopi, dikapa gibi terimleri kullananlarda var. Bu türün yabanileri yüksek dağlık (500 m'nin) üzerinde) bölgelerde bulunur. Bende bir kaç resmi olacaktı bir ara eklerim.
orhan okandan
27-10-2006, 23:51
Merhaba,
mesajınızı alır almaz foruma geldim ve aradığım yanıtı sizin imzanızla buldum. Teşekkürlerimle saygılar..
Halit Togay
07-11-2006, 14:26
blueberry , yaban mersini , çalı çileği , ligabra ,kaskanaka , çera , morsivit , mahabak veya vaccinium Doğu Karadeniz Dağları'nda hüdainabit olarak yetişiyor. Bu yaz topladık ve yedik. Oralarda galiba iki farklı varyetesi var benim gittiğim zaman daha kısa olanında meyve vardı. Migrosta şeker eklenmemiş St Dalfour marka olanları satılıyor ama maalesef fransız malı.
Kavanozlarında mavi böğürtlen yazıyor.
http://www.ekolojimagazin.com/?s=magazin&id=170 de epice malumat var. Yaprakları körpeyken yemek yapılıyor meyveleri yeniyor ve daha birçok kullanılışı var
Sayın Pakkaner bahsettiğiniz yaban mersini denen ağaçtan bahçemde bir tane var en az 80 senelik.Fotoğrafını koymayı düşünüyorum. Bende bulunan ağacın meyveleri resimde gördüğüm kadar iri değil.Daha ince ve küçük ve çok özel kokulu.Köylüler özel kokusu nedeni ile ölülerin baş altına koltuk altlarına koyarlarmış.Birde düğünlerde komposto ya daldırırlarmış.Yazınızda bu özel kokudan bahsedilmiyor demek çok çeşidi var.Bendeki çam formunda .Selamlar
Mersin ağaç resimleri
http://img131.imageshack.us/img131/9048/mersinva6.jpg
http://img300.imageshack.us/img300/6076/mersin1yc8.jpg
Mine Pakkaner
22-11-2006, 18:34
Sayın Mamut, bu bir mersin doğru ancak Yaban mersini olarak adlandırdığımız bitki ile aynı değil.
Sizinki, mersin Myrtus sp,
Yaban mersini (likapa) ise Vaccinium sp.
Serhat Yildiz
29-12-2006, 11:18
Likapa fidani ariyorum. Izmit ve Adapazari Bolgesinde bircok yeri arastirdim, ancak bulamadim. Edinebilecegim bir yer tavsiye edebilirmisiniz?
Tesekkurler.
Halit Togay
30-12-2006, 06:35
Likapa fidani ariyorum. Izmit ve Adapazari Bolgesinde bircok yeri arastirdim, ancak bulamadim. Edinebilecegim bir yer tavsiye edebilirmisiniz?
Tesekkurler.
Doğu Karadeniz Dağları orman sınır çizgisinin hemen üzerinde likapa dolu. iki ayrı türü var . 50-100 cm boyunda olanı ve yerden ancak bir karış yükseleni.
Giderseniz sökmesi çok kolay.
Serhat Yildiz
10-01-2007, 12:32
Bilgi icin Tesekkurler Halit Bey. Ancak gordugumde tanimayacagimdan, seralardan aramaya devam etmeyi dusunuyorum.
alara fidancılık bursa da web sitesinde fidan olduğu yazıyor fakat fiyatı bana çok geldi ( 70 ytl ) www.alarafidan.com.tr
bilgekaan
02-02-2007, 14:40
ben bir ara koctas tan aldim. yabanci bir marka idi fruitbomen gibi birsey yanlis hatirlamiyorsam.
fiyatida 19 ytl idi
Mahmut Leventoğlu
02-02-2007, 15:04
İspartanın Sütçüler ilçesinin Çandır Köyünde (Karacaören baraj gölü ve Yazılı Kanyon Tabiat Parkının bulunduğu köy) Çok fazla Mersin vardır. Hatta 'EVLERİNİN ÖNÜ MERSİN ' Türküsü de o köyden derlenmiştir. Köylüler her yıl mersin meyvası hasadı yapıp Antalya da İsparta da satarlar. Antalyada Yat Limanında ki bazı barlarda Mersin servisi yapılır. Yörede özellikle alabalık tesislerinde Mersin yaprakları balık pişirilirken aynı defne gibi kullanılır. O bölgeye yolunuz düşerse bol miktarda alabilirsiniz.
Likapa'nın meyvesinin tadı buruk mu?
Şeker hastalığına da iyi geldiği söyleniyor.
Tekirdağ'da Güvem diyorlar.
Aynı bitki mi acaba?
ÇeteÇakal
09-02-2007, 19:00
yaban mersini üreten ve satan şirketi biliyorum ama forum bunu kabul ediyor mu bilmiyorum. eger forum kabul ederse yayınlarım. bu elimde bulunan kartvizit likapa yetiştiriciliği kitabını yazanm doç. dr. hüseyin çelik tarafından bana önerildi. yani güvenli bir kaynak....
Bir sorun yoksa alabilir miyiz.?
sukranayalp
10-02-2007, 11:09
Likapa kuzey bölgelerimizde yetişen bir yabani meyvedir. Doğu Karadeniz de bilhassa bu adla söylenir.
Ayı üzümü adını verenler olsa da çoban üzümü daha yaygın ismidir. Yabani mersin de denmektedir. Likapa nın tadı buruktur Sn Bahçıvan. Mor renkli taneli küçük meyveleri vardır. Nelere iyi geldiğini bilmiyorum. Mersin bitkisi ise tamamen farklı bir bitkidir. Güney Türkiye de yetişir.
Mine Pakkaner
10-02-2007, 11:20
Üyelerimiz konunun 6-7-8. mesajlarını okurlarsa,mersin ile Likapa arasındaki farkı fotoğraflı olarak görecekler Sn. Şükran Hanım.
ÇeteÇakal
11-02-2007, 19:44
her halde bir tepki gelmediğine göre açıklamamda bir sakınca yok gibi gözüküyor.
yaban mersini- likapa fidanlığı (vaceinim eorymbosum)
sarol tarım vetanıtım ltd. şti.
engindere mah. YSE sok. Rize
0464 226 12 13
0533 430 80 99
işinize yarayacağı kanısındayım. daha önce de dediğim gibi doç. dr. Hüseyin Çelik' in önerisidir.
Ben bu yaban mersinini Ankara da dikemem degil mi bir güzel kurabiye pastalar olur ki agızıma layık dikmek istiyorum:)
orcanöbekçi
03-03-2007, 00:45
merhaba,
kuşadasında her arife günü mezarlığın önü yaban mersini satanlarla dolar.Burada arazide okadar çokki bu civarda bir arazi gezisinde birçok yabanmersini fidanı çıkarmak mümkün bilgilerinize,saygılar.
hüseyin suat duman
05-03-2007, 02:00
Güneyde yetiştiği söylenen mersine, Hatay'da hambelis ( Adana ve Mersin civarında murt ) derler ve köy pazarlarında satılır. Koyu mor cinsi olsa da genelde beyaz renkli olanı makbuldur. Ham iken son derece buruk olan tadı, iyice olgunlaşıp, beyazdan çürük kahverengi, mor ve siyah karışımı bir renge dönüştüğünde mükemmel bir aromaya ve lezzete ulaşır.
Güney yörelerimiz ve Kıbrıs'ta ki cenaze törenlerinde, meyveli ve yapraklı dalllarını mezar içine ve üzerine yerleştirme geleneği halen devam etmektedir. Hatay'da yerel olarak rakısı yapılır, içimi çok hafiftir. Ben rakı içmem ama iyi içici olduklarını söyleyenlere hambelis rakısını içirmeye bayılıyorum. İçerken hiç bir şey hissetmezsiniz, çok hafif olduğunu iddia edersiniz lakin oturduğunuz yerden ayağa kalktığınızda öyle bir başınız döner ki en kıdemli içici bile tekrar yerine oturmak zorunda kalır ve Ben, gülmemek için kendimi zor tutarım!
Türler konusunda uzman değilim ama tadlar konusunda alçakgönüllü olamayacak kadar iyiyim! Likapa (yaban mersini) tad ve aroma açısından hambelisten (mersin) tamamen farklı bir tür. Likapa yani blueberry Türkiye'de çok iyi bilinmiyor ve tüketilmiyor, oysa Avrupa ve kuzey Amerika'da son derece iyi bilinen ve son derece fazla tüketilen, ekonomik değeri yüksek bir meyve.
Bildiğim kadarıyla İstanbul'da, kendimiz toplamadığımız sürece taze olarak satın alma imkanımız, ne yazık ki yok. Büyük hipermarketlerin birinde ithal ve dondurulmuş olarak buldum ama verdiğim paraya değecek kadar iyi değildi.
Likapa'ya bi isimde benden, Bizim köyde ( Trabzon/Akçaabat/Işıklar köyü ( Visera)) Yaban mersinine Lifor derler. Reçelini yaptım bu geçen yaz, bambaşka bişey ;) Bu haftasonu da Yaban mersininden bir mini doğa çalışması yaptım, yarın üyelerin bonzai çalışmaları bölümüne yüklerim, izleyebilirsiniz.
necdetoz
22-03-2007, 19:56
Likapa yetiştiriciligi benim okulda proje konumdu. Bir hayli araştırma yapmıştım. Rize ve Trabzon'dan fidanına ulaşılabilir.Fidancılardan kargo ile getirttirilebilir. Yabani olanını ben İzmit-Yuvacık'ta oturuyorum, bizim buralardaki ormanlarda var ancak az ve ince meyve veriyorlar
Arkadaşlar ben daha önce Kanada' da bulunmuştum ve ilk defa orada tatma imkanı buldum. Blueberry çok hoşuma gitmişti. Özellikle pasta ve kurabiyelerin üzerinde çok kullanıyorlardı. Uzun zamandır arıyordum. Elinde olan ve bana yakın olan arkadaşlar var ise bana gönderebilirmi? (Daha doğrusu kargo ile gelirse zarar görebileceğini düşünüyorum. Bu nedenle ilk etapta Rize'deki arkadaştan istemeyi düşünmedim) Ben İstanbul ve Yalova'da ikamet etmekteyim.
Herkese teşekkürler.
Likapa'nın meyvesinin tadı buruk mu?
Şeker hastalığına da iyi geldiği söyleniyor.
Tekirdağ'da Güvem diyorlar.
Aynı bitki mi acaba?
Merhaba sayın Balıkçı, Likapa ile Güvem aynı bitki değiller, biz Tekirdağ'da güvem desek de siz ona kısaca "prunus spinosa" diyebilirsiniz;) üstelik afiyetle de yiyebilirsiniz, diycem de diyemiyorum, biliyorsunuz tadı fena halde buruktur :p "tanen" nam organik kimya şeysi onu böyle buruk tatlı yapıyor diye biliyor ve ukalalık taslayabiliyorum, Sevgi ve Saygılar...
gece
güvem anacına ne güzel bodur prunusgiller (!?) aşılınır kim bilir? diye düşünen bitkici...
Doç Dr. Hüseyin Çelik'e sordum: Amerika ve Kanada'da soğuk kuşaklarda yetişen yaban mersini Ankara'da neden yetişmesin? Nereden fidan bulabilirim?
Cevabı umutsuz oldu. Ilıman iklim ve asitli toprak ister. Bitkiler iki yılda ölür dedi. Bana hiçbir şans tanımamış olacak ki tekrar sormama rağmen ikinci soruma yanıt göndermedi.
Sağolsun, varolsun.
O gün bugündür Ankara'da yaban mersini yetiştirmeye and içtim.
Bahçemde bitkinin toprak isteğine uygun bir bölüm yarattım. Toprak pH: 5. Yön: güney.
Sırada fidanlar var. 3 yaşında 5 adet fidanın gelmsini bekliyorum. Bu fidanlarla başaramazsam Slovenya, Sırbistan, Karadağ, Bulgaristan her nereden uygun fidan bulursam getirteceğim. Gerekirse kışları üzerlerini kapatacağım ve onlara çocuğum gibi bakacağım.
Ve bir gün ürettiğim, soğuğa dayanıklı türlerin fidanlarını sizlere de dağıtacağım.
Çünkü ben bahçemde çilek, frenk üzümü, ahududu, böğürtlen, karadutu çok rahat yetiştiriyorum. Çocuğumun bu meyveleri dalından toplamasına bayılıyorum.
ÇeteÇakal
04-05-2007, 17:34
İşte hırs budur. İnşaallah başarılı olursunuz. Hüseyin hocama bende Bursa şartlarını sormuştum, bana da aynı cevabı vermişti. Ben bu kadar kesin net bir şekilde yetişmeyeceği cevabı yerine ekonomik olmaz cevabını duymak isterdim. Hocamın çalışmaları sadece karadeniz şartlarına elverişli çaya ve fındığa alternatif ürünler yetiştirmek. Sizin mesajınızdan sonra içime kurt düştü acaba bu kültür formunun karadeniz şartları dışında yayılmamasını istiyor olabilir mi? Çünkü karadeniz de fındığa ve çaya alternatif ürünler üzerinde çalışıyor ve bu ürünlerin sadce yine karadeniz şartlarına uyumlu olması isteniyor. Sebebi ise vejetasyon süresi ve güneşlenmeden kaynaklanan yörenin fakirliği sebebiyle diğer yörelerde yetişebilecek ürünler ekilirse bulunan ürünlerin karadenizin dışında yetiştirilmesi daha çok kar ve ürün getireceği sebebiyledir. Bu durumda karadenizin ekmeğine dolaylı olarak taş konmuş oluyor... Acaba mümkün olabilir mi?
Pek öyle olduğunu sanmıyorum. Bir akademisyen olarak bizim zarar görmemizi istemediğini, boşuna emek ve para harcamamıza gönlü elvermediğini düşünüyorum. Bir ikinci olasılık da şu: henüz çok sınırlı bir alanda denenmekte olan yaban mersini için, en uygun ortamda bile belirli bir tecrübe sağlanmamışken, başarı şansı daha az bir iklim bölgesinde yapılacak bir denemeyi riskli görüyor olabilir.
doğa delisi
07-05-2007, 04:20
arkadaşlar öncelikle merhaba yeni üye oldum aslında likapa ile ilgili araştırma yaparken sitenizden haberim oldu ben geçici bir süreyle ikizderede yaşıyorum burada çok likapa var ancak hepsi yabani fakat benim söylemek istediğim şu ki benim ailem giresunlu ve giresunda bu bitkiye dağ çileği dndiğini duydum benim annem bu bitkinin(yabani olanından bahsediyorum)yapraklarından yemek yapardı istanbulda olduğumuz için giresundaki akrabalardan ricayla getirtirdi.ıspanak yemeği gibi bi şekilde yapılıyordu.ekşili ama çok lezzetli fakat ben yeni yeni faydalarını öğrendim.Ama bildiğim kadarıyla karadeniz iklimine uygun bir bitki çünkü biz istanbuldaki tüm ormanları gezdiğimiz halde bulamamıştık umarım ankaradaki arkadaş yetiştirmeyi başarır.
Sn Doğa Delisi, İyi dilekleriniz için teşekkürler.
Ülkemiz tarım sektörünün en önemli sorunlarından biri yeterince organize olmaması. Bilgiye ve kaynaklara, hizmete ulaşmak neredeyse olanaksız...
Internet ortamında dolaşan sayılı makale dışında bir türün durumu hakkında bilgi edinemiyorsunuz. Kişisel ilişkiler ve çabalar sonucu bazı bilgilere ulaşabiliyorsunuz. Benim açımdan en sıkıcı konulardan birisi benzer deneyimleri yaşayanların varlığından haberdar olamamak. Kim nereden hangi özelliklerde, hangi fidanları temin etmiş? Hangi koşullarda yetiştirmeyi denemiş? Hangi bilgi ve tecrübeyle dikim ve bakım yapmış? Maalesef bu tür bilgiye ulaşmak çok iyi niyetle hizmet veren ağaçlar.net dışında mümkün değil.
ÇeteÇakal
07-05-2007, 17:52
Sn Doğa Delisi, İyi dilekleriniz için teşekkürler.
Ülkemiz tarım sektörünün en önemli sorunlarından biri yeterince organize olmaması. Bilgiye ve kaynaklara, hizmete ulaşmak neredeyse olanaksız...
Internet ortamında dolaşan sayılı makale dışında bir türün durumu hakkında bilgi edinemiyorsunuz. Kişisel ilişkiler ve çabalar sonucu bazı bilgilere ulaşabiliyorsunuz. Benim açımdan en sıkıcı konulardan birisi benzer deneyimleri yaşayanların varlığından haberdar olamamak. Kim nereden hangi özelliklerde, hangi fidanları temin etmiş? Hangi koşullarda yetiştirmeyi denemiş? Hangi bilgi ve tecrübeyle dikim ve bakım yapmış? Maalesef bu tür bilgiye ulaşmak çok iyi niyetle hizmet veren ağaçlar.net dışında mümkün değil.
Sevgili n_turan:
Ben Hasad Dergisi'nin üniversite temsilcisiyim, kitaplarını satıyor ve Hasad Dergisini üye topluyorum. Hasad Dergisi'nin Likapa Yetiştiriciliği adı altında Sayın Doç.Dr.Hüseyin Çelik'in yazdığı bir kitabı var. Bu kitabı daha önce incelemiştim ve sizin için güzel bir kaynak olacağına inanıyorum. Bu kitaba Hasad Dergisi'nin internet sitesinden **** benim gibi temsilci arkadaşlar yoluyla ulaşabilirsiniz...
menceus77
11-05-2007, 14:19
*** byzade
20 ytl'ye satıldığını yazmışsınız.fakat nerede satıldığını yazmamışsınız.nerede satılıyor? ödeme nasıl yapılıyor ve aldığımızda kargo ile mi gelecek. teşekkürler.
Arkadaşlar tohumunu bulabilirmiyiz. Fidanı getirtmek zor. Yardımcı olursanız sevinirim.
doğa aşığı
16-05-2007, 09:07
Arkadaşlar ben Trabzondan yazıyorum. Foruma yeni üye oldum.Bu konulara meraklı olmama rağmen teknik bilgiye sahip değilim. Forum sayesinde kendimi yetiştirebileceğime inanıyorum. Geçen sonbahar köyümüzün mezire(mezra) tabir edilen yerlerinde likapa topladık çoluk cocuk.Çok da hoş oldu.Bu arada kökleriyle birlikte bir kaç fidan kopartıp köydeki bahcemize diktim.Kış boyu canlı duran fidanlar şu sıralar nedense kurumaya durdular.Ayrıca bu fidanlardan Mart ayında kestiğim bir kaç çeliği köklendirmeye çalıştım.Onlarda yaprak açmaya durduklarında kurudular. Çelikten üretimi nasıl, ne zaman yapabileceğim konusunda bilgi verecek arkadaş olursa minnettar olurum.Şimdiden teşekkürler.
karinca70
16-05-2007, 10:10
Ben bu hafta içinde bir adet ithal kültür Likapa fidanı satın aldım. Aldığım kişi Trabzon'dan Yusuf Ustaoğlu. Kendisinden 10küsür meyve fidanı sipariş ettim. Kendisine ulaşmak için:
yusufustaoglu_55@hotmail.com
0 542 7444946
http://yusufustaoglu.sitemynet.com/
Fiyatları:
Kültür likapa fidesi 25 YTL
Yerel likapa fidesi 7.5 YTL
Kendisi otobüs firması veya kargo ile gönderim yapıyor.
Merhaba
Aldığınız fidan ne büyüklükte
Bir kaç hafta önce bende aynı yerden Likapa fidanı almıştım. Resimde görüldüğü gibi saksıda büyütmeye çalışacağım. üzerinde 6-7 tane meyvesi var.
Karınca70'e teşekkür ederim. Yusuf Ustaoğlu ile görüştüm. Sanıyorum elindeki fiadanlardan birkeç çeşidini Ankara'da deneyeceğim. Ancak soğuğa dayanıklılık konusunda emin olamadığım için diğer seçenekleri zorluyorum.
Bir kaç hafta önce bende aynı yerden Likapa fidanı almıştım. Resimde görüldüğü gibi saksıda büyütmeye çalışacağım. üzerinde 6-7 tane meyvesi var.
Fidan kargoyla sağlam geldi mi?
Aynı yerden daha öncede fidanlar almıştım (kamkat, pepino, böğürtlen) fidanlar gayet sağlam gelmişti. Likapada sağlam geldi. Fakat yapraklarının bir kısmı zedelenmiş. Ama bu problem değil, fidan kendini en kısa zamanda toparlıyor.
Şimdi kafam karıştı .Hangi cinsin meyvesi güzel.Avrupada tüketilen siyah likaba 'mı bizdeki beyaz mersin mi ? Bahçemde olanın meyvesi küçük ve uzun.Meyvesi tüketilmez yaprakları kullanılır.Bir dalını geçerli olan çeşitten aşılamak istiyorum.Altan çıkan sürgünleremi ? Yoksa kalın govdedeki çikan sürgünleremi aşılamalıym ? Kalem aşımı göz aşısımı ?Matkapla delerek kalın gövdeye aşılanırmı ?Hangi mevsimde olmalı ?
Selahattin Yılmaz
12-06-2007, 11:19
Likapayı çelikle köklendirmeyi deneyen birileri var mı acaba?
Selahattin Yılmaz
12-06-2007, 12:45
Ben buldum. Dün 50 adet kadar köklendirme tozuyla denemeye aldım. Yine de tecrübesi olanlardan tavsiye almayı uygun gördüm. Sanırım yaban mersini uzmanıda olacağız. :) İzleyin bir aya kadar belli olur
ÇeteÇakal
12-06-2007, 12:58
On beş gün kadar önce deneme için çelikleri yastıklara diktik ama daha sonuç yok. Sonucu buradan yazarım. 2000ppm lik sıvı İBA ile hormon uygulaması yapmıştık...
arkadaşlarben de aldım fide ve geldiğinde üzerinde 5-6 tane meyvesi vardı. Yedim tadı çok güzel. acaba karasal iklimde yetişirmi?Ben denizlinin bir köyünde oturuyorum. Rakımı 940 acaba soğuktan etkilenirmi? Bilgisi olan varmı, bide bendekinin meyve büyüklüğü nohut tanesi kadar bu normalmi?
Ben buldum. Dün 50 adet kadar köklendirme tozuyla denemeye aldım. Yine de tecrübesi olanlardan tavsiye almayı uygun gördüm. Sanırım yaban mersini uzmanıda olacağız. :) İzleyin bir aya kadar belli olur
Üstad siz işin erbabı olarak başarırsınız.Kolay gelsin.:))Gelişmeleri bekliyoruz.
Geçen hafta Stockholm'deydim ve bilin bakalım oradan ne getirdim.
Bizim Türkiye'de döne döne aradığımız Yaban Mersini fidanlarının 3-4 yıllıkları saksılarda ve en az 5-6 çeşidi satılıyor. İsveçliler yaban mersinine "Blåbär" ("blober" şeklinde okunuyor) diyorlar. İngilizce Blueberry sözcüğüne çok benziyor. Marketlerin gıda reyonarında marmelatı, suyu, meyveli yoğurdu ve en güzeli fındık büyüklüğüne varan denizci mavisi (koyu lacivert) renkte 125 gramı 35 SEK'e (7 YTL) satılan meyveleri dolu.
Meyvesi önce ekşimsi bir tat veriyor, sonra bir tane daha yiyelim bakalım dediğinizde bir de bakmışsınız çerez gibi bitivermiş. Benim kız da meyvesine bayıldı ki bu benim bu meyveyi yetiştirme konusundaki azmimi kamçıladı.
Plantagen adında bir bahçe malzemeleri ve bitki tedarikçisi firmanın (sadece Stockholm bölgesinde 6 satış yeri var) yaklaşık 4-5 dönümlük alanında bitkiyi ilk kez gördüm.
Sanki cennete düşmüş gibiydim.
Bluecrop, Goldtraube, American, Silver ve benim için en muhteşem sürpriz North Blue ile karşılaştım.
North Blue (Vaccinium angustifolim hybrids) -37 dereceye dayanabilen, çalı başına 3,5 kg kadar ürün verebilen bir çeşit. Artık Ankara'nın soğuğunu dert etmeyecek bir çeşidim var.
Bu çeşit tozlaşma için başka bir çeşit istemiyor ancak yine de deneme amaçlı olarak diğer iki çeşidi de aldım.
Goldtraube adı verilen çeşidin Ankara'ya uyum sağlayacağından emin değilim ancak meyveleri fındık büyüklüğünde ve çok güzel bir aroması var.
Adedi 130 SEK (22 YTL) fiyattan satılıyordu.
2 adet North Blue, 3 adet American ve 1 adet Goldtraub, 1 adet Allgold ahududu (altın renkte meyveli) ve bir adet Black Satin böğürtlen satın aldım.
Kargoya veremeyeceğim kadar değerli bu bitkileri Stockholm'deki bir dostumun evinde saksılarından çıkararak plastik poşetlere koyduk, güzel bir kutuya yerleştirdik, bantladık ve bağladık. El bagajım olarak uçakta "başımın üzerinde"
taşıdım.
Tahmin edebileceğiniz gibi Stockholm, İstanbul, Ankara arasında taksiler, trenler, uçaklar derken gece vakti Ankara'ya evime geldiğimde ilk işlerimden birisi kutuyu açmak oldu.
Neyse ki durumları çok iyiydi.
Bir gün önce Stockholm'de bir satıcıda duran bitkiler dün sabah artık bahçemde onlar için hazırladığım yerdeydiler.
En kısa zamanda bahçemdeki fotoğraflarını da göreceksiniz.
Şimdilik bunlarla yetinmenizi rica ediyorum.
Selahattin Yılmaz
16-06-2007, 18:51
Asit toprakları seviyor eğer bahçenizin toprağı asit değilse amonyum sülfat veya saçı kıbrıs dediğimiz demir sülfat ile gübreleme yapın olur mu? Aksi taktirde bitkilerinizin yapraklarının rengi açılacak ve nerdeyse yaprakta klorofil kalmayacak ve yavaş yavaş ölecek.
Tavsiyeniz için teşekkür ederim.
Yaban mersinlerini diktiğim bölümü yükseltip toprağını yanmış gübre ve çok az miktarda kükürtle karıştırmıştım. pH 5.5 seviyesine geldi. Şimdi de bu bölümün üzerini kapatacak kadar çam ağacı kabuğu topladım ve yarın üzerine sereceğim.
Sonbaharda tam istediğim dereceye (pH 4.5) gelmesini umuyorum. Olmazsa o zaman gübreleme yapmayı düşünüyorum.
Selahattin Yılmaz
16-06-2007, 23:31
Ağustos ayında Selahattin YILMAZ'a elinizdeki çeşitlerden çelik göndermeyi unutmayın olur mu ;).
bende aldım fakat benimkinin meyvelerinin büyüklüğü nohut tanesi büyüklüğündeydi
Goldtraube çeşidi iri, sulu ve lezzetli meyveleriyle ünlü. Benim aldığım fidanların üzerindeki meyveler nohut büyüklüğünden başlayıp fındık (yayvan) büyüklüğüne varan çeşitlilikte. Umarım Ankara koşullarına dayanır da çelik üretimine başlarız.
Fidanlarınızı güle güle büyütün..İri olanı burda varmı dır.Şimdi benide heveslendirdiniz.22 ytl fiyatıda uygunmuş.
Sanıyorum Goldtraube Türkiye'de bilinmeyen bir çeşit. Fiyatı uygun ancak Almanya, Slovenya, Hollanda gibi bir ülkeden alırsanız. Ben Stockholm'den el bagajı içinde getirdim.
Ağustos ayında Selahattin YILMAZ'a elinizdeki çeşitlerden çelik göndermeyi unutmayın olur mu ;).
Selahattin Bey, umarım bitkiler yerlerini beğenir de coşarlar ve seneye çelik alma fırsatımız olur.
yildirim45
19-06-2007, 17:26
Tebrikler Hüseyin ÇELİK hocamıza. O, bu bitkiyi ıslah etmeseydi, karadeniz kıyılarında sadece yabanisi bulunacaktı ve bizlerde forumda bu konu ile bir başlık açmış olmayacaktık. Dahada önemlisi ekonomik anlamda yetiştirilemeyecekti. Böyle bilim adamlarına ülkemizin çok ihtiyacı var. Saygılar, iyi çalışmalar.
ÇeteÇakal
19-06-2007, 17:56
Tebrikler Hüseyin ÇELİK hocamıza. O, bu bitkiyi ıslah etmeseydi, karadeniz kıyılarında sadece yabanisi bulunacaktı ve bizlerde forumda bu konu ile bir başlık açmış olmayacaktık. Dahada önemlisi ekonomik anlamda yetiştirilemeyecekti. Böyle bilim adamlarına ülkemizin çok ihtiyacı var. Saygılar, iyi çalışmalar.
Hüseyin Çelik hocamız likapanın karadeniz şartlarına adaptasyonunu sağlamıştır. Islah çalışması sonucu değil yurt dışından gelen likapa çeşitlerinin burada tanıtılması yetiştirilmesi ve denemelerini yapmıştır...
Belki şu an bir ıslah çalışması yapıyordur ancak şu ana kadar ıslah ettiği bir çeşit yoktur...
globalcan
19-06-2007, 22:14
Öncelikle siteye yeni üye oldum ve burdaki paylaşımlar gercekten çok güzel.
Likapa hakkında verilen bilgilere baktım fakat tam olarak herşey bence açık değil buda sanırım çok fazla bilgiye sahip olmamızdan kaynaklanıyor.Özellilke Karadeniz yaylarında yaban olarak fazla yüksek yapısı olmayan çeşidi yurt dışı pazarlarında ekonomik olarak değerlimidir?
2-Burada bahsedilen ağaç türleri karadenizde kendiliğinden yetişmektemi ? yoksa bunlar belli bir çalışma sonucunda tarımı mı yapılmakta?
saygılar ve sevgilerle..
Derya Özen
28-06-2007, 10:03
Günaydın arkadaşlar. Hürriyet gazetesinde bugün okuduğum bir yazıyı sizlerle paylaşmak istedim.
Yabanmersini, beyin hastalıklarının ilacı
Beyin hastalıkları üzerine araştırmalar yapan bilim adamları, yabanmersininin insan beyninin genç kalmasını sağladığını ve Alzheimer gibi ciddi rahatsızlıkları önlediğini keşfettiler.
Hastalığı tamamen iyileştirmenin pek mümkün olmadığını söyleyen nörologlar, yabanmersini sayesinde hastalığın daha başlamadan engellenebileceğini ya da başlamış olan hastalığın etkisini azaltabileceğini ifade ettiler. Boston, Lousiana ve Baltimore’daki çeşitli laboratuvarlarda fareler üzerinde yapılan deneylerde, öğünlerinde düzenli olarak yabanmersini ile beslenen kobayların daha az beyin hücresi ölümü yaşadıkları saptandı. Ayrıca içerdiği anti-oksidan bakımından zengin olan yabanmersininin, kalp krizi riskini de azalttığı belirtildi.
denizakvaryumu
28-06-2007, 11:03
Geçen hafta Stockholm'deydim ve bilin bakalım oradan ne getirdim.
Bizim Türkiye'de döne döne aradığımız Yaban Mersini fidanlarının 3-4 yıllıkları saksılarda ve en az 5-6 çeşidi satılıyor. İsveçliler yaban mersinine "Blåbär" ("blober" şeklinde okunuyor) diyorlar. İngilizce Blueberry sözcüğüne çok benziyor. Marketlerin gıda reyonarında marmelatı, suyu, meyveli yoğurdu ve en güzeli fındık büyüklüğüne varan denizci mavisi (koyu lacivert) renkte 125 gramı 35 SEK'e (7 YTL) satılan meyveleri dolu.
Meyvesi önce ekşimsi bir tat veriyor, sonra bir tane daha yiyelim bakalım dediğinizde bir de bakmışsınız çerez gibi bitivermiş. Benim kız da meyvesine bayıldı ki bu benim bu meyveyi yetiştirme konusundaki azmimi kamçıladı.
Plantagen adında bir bahçe malzemeleri ve bitki tedarikçisi firmanın (sadece Stockholm bölgesinde 6 satış yeri var) yaklaşık 4-5 dönümlük alanında bitkiyi ilk kez gördüm.
Sanki cennete düşmüş gibiydim.
Bluecrop, Goldtraube, American, Silver ve benim için en muhteşem sürpriz North Blue ile karşılaştım.
North Blue (Vaccinium angustifolim hybrids) -37 dereceye dayanabilen, çalı başına 3,5 kg kadar ürün verebilen bir çeşit. Artık Ankara'nın soğuğunu dert etmeyecek bir çeşidim var.
Bu çeşit tozlaşma için başka bir çeşit istemiyor ancak yine de deneme amaçlı olarak diğer iki çeşidi de aldım.
Goldtraube adı verilen çeşidin Ankara'ya uyum sağlayacağından emin değilim ancak meyveleri fındık büyüklüğünde ve çok güzel bir aroması var.
Adedi 130 SEK (22 YTL) fiyattan satılıyordu.
2 adet North Blue, 3 adet American ve 1 adet Goldtrob, 1 adet Allgold ahududu (altın renkte meyveli) ve bir adet Black Satin böğürtlen satın aldım.
Kargoya veremeyeceğim kadar değerli bu bitkileri Stockholm'deki bir dostumun evinde saksılarından çıkararak plastik poşetlere koyduk, güzel bir kutuya yerleştirdik, bantladık ve bağladık. El bagajım olarak uçakta "başımın üzerinde"
taşıdım.
Tahmin edebileceğiniz gibi Stockholm, İstanbul, Ankara arasında taksiler, trenler, uçaklar derken gece vakti Ankara'ya evime geldiğimde ilk işlerimden birisi kutuyu açmak oldu.
Neyse ki durumları çok iyiydi.
Bir gün önce Stockholm'de bir satıcıda duran bitkiler dün sabah artık bahçemde onlar için hazırladığım yerdeydiler.
En kısa zamanda bahçemdeki fotoğraflarını da göreceksiniz.
Şimdilik bunlarla yetinmenizi rica ediyorum.
İkea'da belirttiğiniz ürünler satılıyor, ancak Ankara'da İkea henüz açılmadı :(
İstanbul - İzmir-Antalya'da var sanırım...
.
Selahattin Yılmaz
28-06-2007, 11:04
Sevgili cetecakal, hala Samsun'dayasan Hüseyin hocadan Yaban Mersininin çoğaltılması ile ilgili döküman alıp burada yayınlar mısın veya bana ulaştırabilir misin?
ÇeteÇakal
28-06-2007, 12:03
Merhaba Salahattin hocam;
Evet maalesef Samsun'dayım. Memlketimi özledim yaa. Hocama sorduğumda doku kültüründen başka bir teknikle çoğaltılamayacağını söylüyor. Hatta belirli aralıklarla özellikle gittim yanına ve sordum cevabı hep aynı. Ancak Likapa Yetiştiriciliği adı altında yazdığı üretim teknikleri bölümünde çelikle çoğaltımdan bahsetmiş. İsterseniz bu bölümü yayınlayabilirim.....
Selahattin Yılmaz
28-06-2007, 12:17
İyi olur. Zira denelerimdeki tüm çelikler kurudu. Gerçi sıcakların etkisi büyük ama sen yine de yayınla...
bilgekaan
28-06-2007, 14:53
İyi olur. Zira denelerimdeki tüm çelikler kurudu. Gerçi sıcakların etkisi büyük ama sen yine de yayınla...
Ben bundan 3 ay önce İBA uygulayıp deneme yapmıştım , gerçi çelikler çok kısa ve cılızdı .Çelikler kurudu , köklenmedi.
İkea'da belirttiğiniz ürünler satılıyor, ancak Ankara'da İkea henüz açılmadı :(
İstanbul - İzmir-Antalya'da var sanırım...
.
Aynı çeşitleri bulabilir miyim? Bundan emin misiniz?
denizakvaryumu
29-06-2007, 09:01
Aynı çeşitleri bulabilir miyim? Bundan emin misiniz?
Marmelatı ve suyu bol miktarda raflarda var...tabi bir de ünlü İsveç köftesi :)
.
denizakvaryumu
02-07-2007, 07:38
Bitkileri kastetmiştim.
http://pepino61.sitemynet.com/hobim/id3.htm
bu linke bir göz atın derim, sanırım satışı var.
.
Link için teşekkür ederim.
Sayın Yusuf Ustaoğlu'yla daha önce görüşmüştüm. Çalışmalarını ilgiyle izliyor, takdir ediyorum.
Şu anda bitki aramıyorum. Bir ay kadar önce kendisinden fidan almayı düşünmüş, ancak soğuğa dayanıklı çeşitlerin olmadığını öğrenmiştim. Ta İsveç'ten fidan getirmemin sebebi de buydu.
Umarım fidanlarım uyum sağlar da zahmetimize değer.
Olmazsa sil baştan yeniden toprak hazırlığı, fidan temini...
Bu arada North Blue çeşidine dikkat etmek gerek.
Bahçemde iki kök var. Goldtraube çeşidinin hemen yanında oldukları için - maksatlı olarak karışık çeitleri yan yana diktim- meyve büyüklüklerini karşılaştırma şansım oldu. North Blue'nun meyvesi Goldtraube'unkinden daha iri duruyor.
denizakvaryumu
02-07-2007, 21:59
Bu arada North Blue çeşidine dikkat etmek gerek.
Bahçemde iki kök var. Goldtraube çeşidinin hemen yanında oldukları için - maksatlı olarak karışık çeitleri yan yana diktim- meyve büyüklüklerini karşılaştırma şansım oldu. North Blue'nun meyvesi Goldtraube'unkinden daha iri duruyor.
Bu durumda north blue için;Ankara iklimine hem uygun, hem de meyveleri en iri yaban mersini diyebiliriz...
Acaba north blue nun resimlerini eklemeniz mümkün mü?
Ve yine girabolu için Ankara iklimi uygunmudur?
.
Minnesota Üniversitesi, Minnesota'da (Amerika'nın oldukça soğuk bir bölgesinde yer alıyor) yetiştirilmek üzere şu çeşitleri ortaya çıkarmış:
Northblue
Northcountry
Northsky
St. Cloud
Polaris
Chippewa
Bu çeşitlerden özellikle Northcountry North Blue'ya çok benziyor. Ama Polaris çok gözde bir çeşit.
En önemli özellikleri -30 hatta -37 dereceye kadar dayanabilmeleri. Buradan da anlaşılacağı üzere, yaban mersini için soğuk artık sorun değil.
Asitli toprağı da sağlayabildik mi Türkiye'nin her yerinde yaban mersini yetiştirebiliriz.
denizakvaryumu
02-07-2007, 22:33
Bu arada Yusuf Bey,
lateblue çeşidinin Ankara için bir ihtimal olabileceğini yazdı...siz ne dersiniz?
.
İşte bahçemden ilk resimler
Lateblue benim araştırdığım çeşitlerden değil. Biraz araştırayım sonra fikrimi belirtirim.
Gördüğüm kadarıyla Lateblue da soğuğa dayanıklı. Yukarda bahsettiğim çeşitler içinde yer almıyor, ancak Kuzey Doğu Amerika bölgesinde yetişebilen soğuğa dayanıklı çeşitler içinde yer alıyor.
denizakvaryumu
03-07-2007, 16:01
MAVİYEMİŞİN YARARLARI
Likapaların insan sağlığı ile beslenmesi üzerine yararları ile ilgili dünya çapındaki bilimsel dergilerde yüzlerce araştırma makalesi yayınlanmıştır. Yapılan araştırmalarda bir bardak Yaban mersini meyvesinin 145 gram geldiği ve 21 gram Karbonhidrat, 1 gram Protein, 0,5 gram yağ, 19 miligram C-VİTAMİNİ, 145 IU A- VİTAMİNİ ve 85 KALORİ içerdiği belirtilmektedir. Ayrıca, 100 gram yenilebilir Yaban mersininin %83ünün su, %0.7sinin protein, %0.5'inin yağ, %15inin karbonhidrat, %1.5'unun lif olduğu ve 62 kalori sağladığı saptanmıştır. Mineral ve vitaminlerce zengin olan yaban mersini sodyum içermezken potasyum içeriği son derece yüksektir. Ayrıca, sakaroz içeriği %3 iken %48 glikoz ve % 49 fruktoz içermektedir.
Mineraller (mg/100 gr)
Kalsiyum 6.00
Bakır 0.06
Demir 0.17
Magnezyum 5.00
Manganez 0.28
Fosfor 10.00
Potasyum 89.00
Selenyum 0.60
Sodyum 0.00
Çinko 0.11
Vitaminler
C-Vitamini 13.00
Thiamin 0.05
Riboflavin 0.05
Niacin 0.36
Pantotenik asit 0.09
Vitamin B-6 0.04
Vitamin A 100.00 IU*
Vitamin E 1.00 mg ATE**
Ayrıca, insan sağlığı açısından aşağıdaki özellikle sahip olduğu bilimsel araştırmalarla ortaya konulmuştur. Bunlar;
1.Yaprak ve kuru meyvelerinden yapılan çay ishal giderici özellik taşımaktadır.
2.Yaban mersini çayı bayanlarda özel günlerin etkisini azaltmakta ve düzene sokmaktadır.
3.Yaban mersini çayı idrar yolu enfeksiyonlarında antibiyotik etkisi göstermektedir.
4.Kansere karşı vücudu koruyan enzimleri aktive etmektedir.
5.Anti kanserojen ve antioksidan özelliğe sahiptir.
6.Yağlı bileşiklerin vücuttan atılmasını sağlar.
7.Taze olarak yenildiğinde kanı temizler.
8.Besleyici olmasına rağmen kalori ve sodyum içeriği düşüktür.
9.Kan şekerini düşürür
10.Bağırsak metabolizmasını düzenleyen lifli özelliği vardır.
11.Kan kolesterolünü düşürür.
12.Pektin içeriği yüksektir.
13.Kalp krizi riskini azaltır.
14.Gece görüş kabiliyetini artırır.
15.HIV VİRÜSÜNÜN tekrarlanmasını azaltır.
16.Damar elastikliği ve gözlerin geçirgenliğini artırır
17.Vücutta biyoaktif madde olarak kullanılan polifenoller, aktokyaninler, flavanoller ve tanenlerce zengindir.
18.Kansere karşı savaşan ELLAGIC-ASİT içeriği oldukça yüksektir.
19.Diyetlerin sağlıklı ve çok değerli bir parçasıdır.
20.Göz yorgunluğunu giderir, miyopluk ve şeker hastalığından kaynaklanan görme bozukluklarını engeller. Kamaşma, kılcal damar çatlaması ve gece körlüğünü ortadan kaldırır.
21.Kabızlık, bulantı, mide kramplarını ve ülseri önler.
22.Damar sertliği oluşumunu engeller.
23.Varis ve basuru (hemorroid) iyileştirir.
24.Sakinleştirici özelliği vardır.
25.Ağız içi yaralarını iyileştirir.
26.İltihaplar için dezenfektan özelliği taşır.
27.Geçici hafıza kayıplarını (ALZAYMIR)önler.
http://www.maviyemislikapa.com.tc/
ayrıca bu linkte fidan satışı da var...
http://www.uzumsu.com/dosyalar/likapa_brosur(2).pdf
bu linkte ayrıntılı bir yazı...
denizakvaryumu
03-07-2007, 21:11
Likapanın tadı da mükemmel. Mavi-mor renkli suyunu sıkıp içebilir (günde 1 en çok 2 bardak, fazlası karaciğeri yoruyor, sinirlilik yaratıyor! Bence portakal suyu ile beraber tüketin saf suyu çok kuvvetli) veya reçel yapabilirsiniz. Taze meyveleri kekler, pastalar, meyve salataları, dondurma hatta pizzada (internette tarifleri var) bile kullanabilirsiniz. Kışın meyveleri taze bulmanız imkansız olduğu için şimdiden dondurmanızı öneriyorum.
Bitki doğada, kışın soğuk, bol yağış alan ormanlarda gölgeli ağaç diplerinde orman gülleriyle (Rhododendron) birlikte yabani şekilde gelişiyor. İki tip gelişeni var, birincisi kısa çalı şeklinde diğeri de yükselen cins…Toprakta asit oranını 4.0 - 5.5 pH. istiyor. Ehlileştirip uygun bahçeniz varsa benzer ortamları yaratın yeterli. Likapa, yavaş gelişen bir çalıdır. Ürün verebilmek için biraz büyümek ister, en çok verimi de en az 2-3 sene gelişmiş dallarda üretebiliyor.
Aman ilkbaharda ÇOK BUDAMAYIN!, Sadece zayıflamış dallar, kurumuşlar varsa temizleyin. Çok gelişmiş likapalar ancak budanabiliyor. Bu işlem için ilkbaharda yeni sürgün veren nokta’nın üzeri ortancalar’da yapıldığı gibi kesilebiliyor.
Toprağınız kireçliyse işiniz çok zor, hep ilave asitli toprak vermeniz gerekiyor. Asitli toprak diyorum, dikimde bitki dibine toprakla karışık, çam iğneleri, meşe yaprakları, baklagillerden Fiğ artıkları, siyahbeyaz gazete kağıdı parçalayın (tabi bunlardan bir ikisi!) ilave edin dikin. Yapraklarda diğer aylarda sararma olursa dikkat, derhal asitlendirici sıvı gübre lazım, bunuda hiper marketlerde bulursunuz. Çok uğraştınız hala sarı sarı ise, bence toprağa dikmek yerine saksıda Likapa yetiştirin, doğru toprak ilavesiyle senelerce sorunsuz meyve verebilir. Kuşlar bu meyveye bayılır, ürün zamanı malınızı kaybetmemek için çalıların üzerine ağ germeniz gerekebilir, dikkat edin.
http://bahcevan.com/?m=200308
denizakvaryumu
07-07-2007, 10:04
http://img168.imageshack.us/img168/8716/3333333333kf1.jpg (http://imageshack.us)
http://www.baldur-garten.com/
Arkadaşlar
linkte yaban mersini mevcut, siteye de bir göz atmanızda fayda var..
Sn. N Turan
Bir Ankaralı olarak, çalışmalarınızın sonucunu heyecanla bekliyorum. Arada bizi bilgilendirirseniz ne iyi olur.
1 hafta sonra dikimden itibaren bir ay geçmiş olacak, ancak şimdilik şunu söyleyebilirim, bütün fidanlar yeni sürgün verdi. Üzerlerindeki meyvelere gelince, North Blue ve Goldtraube'un meyvelerine ben düşmeye başladı, diğer üç Amerikan çeşidin meyvelerinde büzülme belirtisi var. Ağustos başında tatile çıkmadan önce son durumlarını fotoğrafla tespit ederim.
denizakvaryumu
08-07-2007, 22:43
Frenk üzümü ile likapayı karşılaştırırsak,
büyüme,
meyve verimi,
hastalıklara dayanıklılık
olarak, Ankara şartlarında hangisi daha iyi?
Frenk üzümü ile likapayı karşılaştırırsak,
büyüme,
meyve verimi,
hastalıklara dayanıklılık
olarak, Ankara şartlarında hangisi daha iyi?
Bu iki bitkinin Ankara şartlarında karşılaştırılması ancak kuramsal olarak mümkün olabilir. Sanıyorum yaban mersinini ilk kez ben deniyorum.
Okuduğum yabancı kaynaklardan yaban mersininin hastalık ve zararlılar açısından olabildiğince az sorunu olduğunu biliyorum.
Frenk üzümünün bitki biti vb zararlılardan etkilendiğini biliyorum, ancak bahçemdeki bitki bitleri elma, şeftali ve erikte yoğun olarak görülmelerine karşın frenk üzümüne dadanmadılar.
Frenk üzümünün soğukla sorunu yok. Nem tutabilen ama geçirgen, organik maddece zengin, güneşli ya da az gölgeli bir yerde çok güzel yetişiyor. Bahçemde diktiğim yerde kireçli toprak var ve sorun oluşturmuyor. Kendine verimli olduğu için tek bir bitkiden verim alabiliyorsunuz.
Toprak ve iklim açısından yaban mersini daha seçici. Özellikle pH 4.5-5.5 aralığında asitli toprak istiyor. Soğuğa dayanıklı çeşitleri bularak iklim sorununu, toprağı hazırlayarak da asitlik sorununu çözmek gerekiyor. Ben bunun için epeyce uğraştım ve hala da içimde bir kurt var.
Çoğu yaban mersini çeşidi kendine verimli olsa da başka bir çeşitle birlikte dikmenin tozlaşmayı arttırıcı etkisi olduğu yazılıyor. Bu yüzden ben de 3 ayrı çeşidi yanyana diktim.
denizakvaryumu
10-07-2007, 08:12
Bu durumda, ancak 2 sene sonra tam bir tecrübe sahibi olabileceğiz :)
Sanırım haklısınız.
Bizim bitkilerin 2 yıl benimle ortak mücadeleye katkıda bulunması gerekiyor.
Sn. N Turan
Bir Ankaralı olarak, çalışmalarınızın sonucunu heyecanla bekliyorum. Arada bizi bilgilendirirseniz ne iyi olur.
Bu durumda, ancak 2 sene sonra tam bir tecrübe sahibi olabileceğiz :)
Ben de Ankara için gelişmeleri izliyorum.
Yoksa biz de birer fidan dikip deney sayısını artırsak mı? :-)
Sanıyorum deney sayısını, özellikle de çeşit sayısını arttırmakta yarar var.
Şu ana kadar herşey yolunda görünüyor. Ancak, farklı topraklarda, farklı karışımlarla ve çeşitlerle yapılacak denemeler hepimize yol gösterebilir.
Bu anlamda ilk olarak ben ayrıntıları vereyim:
Gölbaşı'nın malum kireçli toprağı üzerinde 40 cm yüksekliğinde, yaklaşık 6x1,5m boyutunda bir yastık hazırlandı.
Bu yastıkta kireçli olmayan pH 6-7 aralığında taşıma toprak, yanmış hayvan gübresiyle karıştırıldı.
Toprak yüzeyine eser miktarda zirai kükürt serpildi ve tırmıkla karıştırıldı.
Göllenecek kadar su verildi.
Yaklaşık 1m arayla 6 adet 3 yaşında yaban mersini fidanı dikildi.
Daha önce bulamadığım için tabanına koyamadığım kurumuş çam iğneleri yastık alanının bütün yüzeyini kaplayacak şekilde serildi.
Bunların üzerine çam ağacının gövde kabukları serildi.
Benzer şekilde kurumuş çam kozalakları bütün yüzeyi kaplayacak şekilde serildi.
Gün aşırı veya 3 günde bir sulama yapılıyor.
[QUOTE=n_turan;131053]
Yaklaşık 1m arayla 6 adet 3 yaşında yaban mersini fidanı dikildi.
QUOTE]
Bu anlattıklarınız 90 numaralı mesajınızdakiler mi yoksa yeni fidanlar mı?
6 fidan ayrı cinsler mi?
Biliyorsunuz Ankara soğuğuna dayanacak mı merak içindeyiz.
Evet daha önce de yazmıştım.
2 adet North Blue, 1 adet Goldtraube, 3 adet Goldtraube olduğundan şüphelendiğim Amerikan diye geçen fidan.
Ankara için ilk fırsatta Lateblue, Patriot, North Country, Polaris çeşitlerinin denenmesinde yarar görüyorum.
Merhaba arkadaslar;
Asi likapa "yusufustaoglu.sitemynet.com" adresinde(Trabzonda)
satiliyor. Fiyatini ve su anda varmi bilmiyorum.
Ama surekli cesitli meyveleri ellerinde bulundurup satiyorlar
Meyveli yoğurt reklamlarında yabani mersinleri gördünüz mü? Nasıl canlı, iştah açıcı görünüyorlardı.
Sn. NTuran gelecek yıl bizim de olacak onlardan değil mi?
Nevsune'ciğim ayarladım ben Rizeden olazsa bugün bir ziraatçi ile görüştüm. O bu haftalarda getirecek. Üzülmeyin burada dolu
:) Coyote'ciğim doludurda onlar Ankara iklimine uygun olmayabilir. NTuran Ankara'da yetişmesi için çaba sarfediyor. Sen o ziraat müh. bir sorsana Ankara ikliminde yetişir mi? (sana zahmet:))
Hmm şimdi anladım :D Tabii sorarım ne de olsa gideceğim almaya.
Yusuf Bey'e bir hafta kadar önce sorduğumda elinde 2 yaşında Lateblue ve Patriot blunduğunu yazmıştı. Sonbaharda ise 1 yaşındakiler gelecekmiş.
Meyveli yoğurt reklamlarında yabani mersinleri gördünüz mü? Nasıl canlı, iştah açıcı görünüyorlardı.
Sn. NTuran gelecek yıl bizim de olacak onlardan değil mi?
Umarım herşey yolunda gider. Bizim fidanlar kışı atlatırsa gelecek yıl biraz daha serpilmiş olacaklar. İlk birkaç yıl budama yapılması önerilmiyor.
Şu an bazılarının üzerlerinde 5-10 adet meyve var.
Gelecek yıl için her bitkiden bir iki fincan dolusu meyve bekliyorum.
n_turan hocam senden bişey rica edecem...ben likapa yetiştirmek istiyorum giresunda acaba bu yöreye uygun cins acaba hangisidir?
Ben bir hafataya kadar dışarıdan forumu takip ediyorum...Sizlerden cok şey ögrendim herkese *** ederim...
n_turan hocam senden bişey rica edecem...ben likapa yetiştirmek istiyorum giresunda acaba bu yöreye uygun cins acaba hangisidir?
Ben bir hafataya kadar dışarıdan forumu takip ediyorum...Sizlerden cok şey ögrendim herkese *** ederim...
Sayın GoGora,
Giresun için şu an ne desem yanlış olur.
Öncelikle iklim, soğuklama (chilling) süresi, toprak pH değerleri hakkında bilgi edinmek gerek.
Bizim Ankara için yaptığımız çalışma tamamen amatörcedir.
Profesyonel bir yardım isterseniz Sayın Doç. Dr. Hüseyin Çelik'ten yararlanmanız yerinde olur.
Kendisi 19 Mayıs Üniversitesi öğretim üyesi olarak Karadeniz Bölgesini hem yakından bilen hem de çeşit adaptasyon çalışmaları yapan bir değperli bilim adamımızdır.
http://maviyemislikapa.sitemynet.com/likapa_maviyemis/index.htm
Uygulamacı olarak da sayın Yusuf Ustaoğlu'nu öneririm.
Kendisi Trabzon'da fidan üretimi yapmaktadır ve size en kısa yoldan bilgi verebilecek bir değerli üreticidir.
http://pepino61.sitemynet.com/hobim/id3.htm
Saksıda yetiştirebilir miyiz.?
Yusuf Bey'e bir hafta kadar önce sorduğumda elinde 2 yaşında Lateblue ve Patriot blunduğunu yazmıştı. Sonbaharda ise 1 yaşındakiler gelecekmiş.
Fiyatlarını biliyor musunuz? Bu yıl iyice para harcadım bu nebatata, çok değilse ve iklime de uyarsa sonbaharda birini de ben alayım. (hangisi daha iyidir sizce?)
[QUOTE=GogoRa;131418]n_turan hocam senden bişey rica edecem...ben likapa yetiştirmek istiyorum giresunda acaba bu yöreye uygun cins acaba hangisidir?
QUOTE]
Merhaba Gogora, hoşgeldin.
Sevgili Coyote, Giresun'da ve ziraat mühendisi bir tanıdığından bilgi alacaktı. Sanırım bu günlerde buraya yazar. Sen takibe devam et istersen.
MuhammetKurt
17-07-2007, 15:43
Herkese merhaba siteye yeni üye oldum gezdım gördüm cok sevdım az cok bu konu hakkında bişeler bılıyorum. tarımla ugraşıyorum ve cok sevıyorum 3,5 dönüm likapa bahcem var (980 adet ) 110 tane üzüm ve bı mıkdar cilek :) dahada calışmalarım var. likapa rize ve trabzonda zirai ürünler satanlarda bulunuyor, satışlarıda oldukca iyi kar marjı oldukca yüksek ticari amaclı dikilebılır, yararları söylemekle bitmez. avrubada satılan en pahalı ıkınci meyve karadenızın daglarında yetişen yabanisi , kültürü oldukca fazla verıyor 5 kg ile 10 kg arası. Gülgen ve komar agacının yetişdı her yerde yetişir, sulama istemez, karedenıze has bı meyve ama ticari amaclı üretimi yenı yenı başladıı ve 10 yıl daha türkiyenın ıhtıyacını karşılamaz.
sevgili hemşerim Byzade
Bende likapa yetiştiriliciğine başlamak istiyorum Rize'nin Gündoğdu Beldesinde 15 dönüme yakın çay bahçem var.çayları söküp likapa dikmeyi düşünüyorum.Yeterli bütçemde var.Sadece merak ettiğim konu ürünün pazarlamasıyla ilgili yani tüm şartları yerine getirip başarırsam ürünün alıcısı kim senin bu konu hakkında çalışmaların nasıl ? yardımcı olabilirsen sevinirim .uygunsan senin bahçenide görüp teknik destek almak isterim..Teşekkürler.
Herkese merhaba siteye yeni üye oldum gezdım gördüm cok sevdım az cok bu konu hakkında bişeler bılıyorum. tarımla ugraşıyorum ve cok sevıyorum 3,5 dönüm likapa bahcem var
Merhaba okulum sebebi ile Trabzon'a gidip geliyorum. Çeliklerden üretip satmayı düşünürmüsünüz acaba? Ya da Trabzon'dan satın alabileceğim bi yer var mı?Benim alacağım Likapa yabani sanırım. :D
Forumumuza gerçek yaban mersini üreticilerinin de uğraması ne güzel.
Kendilerinden çok yararlanacağımızdan eminim.
Herkese merhaba siteye yeni üye oldum gezdım gördüm cok sevdım az cok bu konu hakkında bişeler bılıyorum. tarımla ugraşıyorum ve cok sevıyorum 3,5 dönüm likapa bahcem var (980 adet ) 110 tane üzüm ve bı mıkdar cilek :) dahada calışmalarım var. likapa rize ve trabzonda zirai ürünler satanlarda bulunuyor, satışlarıda oldukca iyi kar marjı oldukca yüksek ticari amaclı dikilebılır, yararları söylemekle bitmez. avrubada satılan en pahalı ıkınci meyve karadenızın daglarında yetişen yabanisi , kültürü oldukca fazla verıyor 5 kg ile 10 kg arası. Gülgen ve komar agacının yetişdı her yerde yetişir, sulama istemez, karedenıze has bı meyve ama ticari amaclı üretimi yenı yenı başladıı ve 10 yıl daha türkiyenın ıhtıyacını karşılamaz.
Daha önce dikkatimi çekmemiş.
Sn Byzade'nin mesajındaki "sulama istemez" ne anlama geliyor acaba? Zaten yağışlı iklimden dolayı mı su istemiyor? Bildiğim kadarıyla kültür yaban mersinleri kılcal kökleri sürekli nem isteyen bitkiler. Trabzon veya Rize'de doğal ortam sürekli nem sağladığı için mi sulanmıyor?
Bizi aydınlatırlarsa sevinirim.
Yusuf Bey'e bir hafta kadar önce sorduğumda elinde 2 yaşında Lateblue ve Patriot blunduğunu yazmıştı. Sonbaharda ise 1 yaşındakiler gelecekmiş.
Fiyatlarını öğrenebildiniz mi acaba (sonbaharda gelecek olanların da)
2 yaşındakiler 25 YTL; Sonbaharda gelecek olanlar 15 YTL.
denizakvaryumu
21-07-2007, 00:34
http://www.bigdipperfarm.com/cgi-bin/searchstuff.pl?Botanical=Vaccinium
Bu linkte hangi türün hangi iklime uygun olduğunu daha iyi anlayabiliriz.
İngilizcenin kafasını yarmadıysam, Ankara için patriot fena değil galiba:p
denizakvaryumu
21-07-2007, 11:25
İngilizcenin kafasını yarmadıysam, Ankara için patriot fena değil galiba:p
Evet patriot Ankara için uygun üstelik toprak bakımından da öteki türler gibi seçici değil...Bu tür aynı zamanda Yusuf Bey tarafından satılıyor yanılmıyorsam.
Hemen altındaki, polaris de Ankara şartlarına uygun...
"Bahçem yok ,saksıda mavi üzüm yetiştirmek istiyorum" diyenler için 'Sunshine Blue' tek seçenek olarak kalıyor...
likapalar saksıda da muhteşem gözüküyor :)
http://img247.imageshack.us/img247/8206/1326fv4.jpg (http://imageshack.us)
http://www.hargreavesplants.com/template.php?sectionId=53
http://plants.thompson-morgan.com/product/1326/1
http://img401.imageshack.us/img401/5562/frblu155263va0.jpg (http://imageshack.us)
http://www.eburgess.com/detail.asp?nav=fan&pid=3829
Teşekkürler gerçekten çok güzeller.Benim bahçe yok.Saksıda olanlardan bulabilirsem hemen almak isterim.:))
[QUOTE=denizakvaryumu;133237]Evet patriot Ankara için uygun üstelik toprak bakımından da öteki türler gibi seçici değil...Bu tür aynı zamanda Yusuf Bey tarafından satılıyor yanılmıyorsam.
"Bahçem yok ,saksıda mavi üzüm yetiştirmek istiyorum" diyenler için 'Sunshine Blue' tek seçenek olarak kalıyor...
QUOTE]
Patriot da kısa boylu değil mi? Saksıda yapamaz mıyız? Blue sunshine neden ilgimi çekmedi ki, bir daha bakayım.
Evet Yusuf Bey'in sitesinde var. Ama ben Selahattin Bey'le görüştüm bu konuyu, gelecek bahar bize sürpriz yapabilirmiş.
Coyote'de Giresun'da araştırıyor. Bakalım ne bilgiler getirecek bize.:)
denizakvaryumu
21-07-2007, 13:43
Teşekkürler gerçekten çok güzeller.Benim bahçe yok.Saksıda olanlardan bulabilirsem hemen almak isterim.:))
Türkiye'de likapa satışını yapan ve nette web adresi olan bir kişi var...Yusuf Bey...isterseniz ona bir mail atın ya da telefonla görüşün derim...Saksılı blueberry gerçekten herkesin evinde olması gereken bir çalı...
Parriotun saksıda yetiştiğine dair nette bir bilgi bulamadım :(
Güneydekilere bakmadığım için görmemişim.
İşte ilk olgunlaşan maviyemişler.
:) Başlığın üstadı ve en büyük yetiştircisi olmayınca burası öksüz kalıyor:)
Ben de kaç gündür nerelerdesiniz diye merak ediyordum. Meğer hasada yatmışsınız.
Sn NTuran, afiyet olsun çok güzeller. Bakmak bile yeter şunların güzelliklerine.
:) Başlığın üstadı ve en büyük yetiştircisi olmayınca burası öksüz kalıyor:)
Ben de kaç gündür nerelerdesiniz diye merak ediyordum. Meğer hasada yatmışsınız.
Sn NTuran, afiyet olsun çok güzeller. Bakmak bile yeter şunların güzelliklerine.
Teveccühünüz Nevsune Hanım.
Göle bir damla maya çalmaya uğraşıyoruz.
Umarım gerisi gelir.
Bugünkü seçim sonuçlarından sonra bu konuda yazma ihtiyacı duydum!Toprağın asit oranının arttırılması diğer bir deyişle pH değerinin düşürülmesi için elbette tarımsal kükürt, amonyum sülfat vb. kimyasalların kullanılması mümkün. Ben de daha küçük ambalajını bulamadığım için 25 kiloluk kükürt almıştım, ancak bunu kullanmak hiç içimden gelmedi. Yaklaşık 15 m2 alan için eser miktarda (10-15 gr kadar) kullandım. Oysa bu yöntem bana çok doğru gelmiyor. Çok yapay bir müdahale olarak görünüyor. İşin doğal yöntemini Yusuf Ustaoğlu söylemişti. Yaban mersini konusundaki literatürde de bolca sözü geçtiği için ben de aynı yöntemde yoğunlaşıyorum.
Daha önce de belirttiğim gibi, toprağın asitliğini yükseltmek için çam ağacının kabuğu, kozalağı ve iğnelerinden yararlanılıyor. Ben de bu üç farklı malzemeye şu an oturmakta olduğum ev çok yakın olduğu için ODTÜ ormanınan elde ettim.
Tek sorunum bunların öğütülmemiş, yani toprağa kolayca karışabilecek durumda olmaması.
Dün ve bugün yaptığımsa biraz daha farklı.
Yine ormana gittim ancak bu kez ne kabuk, ne kozalak ne de iğne topladım.
Ağacın dibindeki yerde bir tabaka oluşturan ve son bir yılın yaprakları olduğu belli olan iğneleri kaldırdım.
Bunların altında kırılmış, ufalanmış ve hatta kalıplaşmış, toprakla karışmış başka bir tabakanın olduğunu fark ettim. Bu tabaka yaklaşık 3 cm kalınlığında ve tamamen olmasa da büyük oranda çürümüş iğnelerden ve onların tozlarından oluşuyor. Dün hızımı alamayıp 6 küçük çuvalı bu tabakayla doldurdum.
Bugün de bahçede 2x1 m.lik bir alanda bu malzemenin 2 çuvalını mevcut toprakla harmanlayıp belledim.
Bu toprak ve çam iğnesi karışımını arada bulabildiğimiz kadarıyla sulayarak kasım ayına kadar yeni getirteceğim yaban mersinlerini dikeceğim çukurlara hazır edeceğim. Ankara'da asitli toprağın en önemli bileşeni aslında yanıbaşımızda duruyor. İster ODTÜ ormanında, ister Beynam ya da Kızılcahamam'da... Fazla değil 3 çuval size yeter.
O zaman ortancalar, orman gülleri ve elbette yaban mersinleri için en önemli koşulu sağlamış olacağız.
Ercaceous compost adı verilen ve asit ortam seven bitkiler için önerilen kompostun hazırlanmasıyla ilgili kaynaklara baktığımda eğrelti otunun da turba yosunu yerine asitlik arttırıcı element olarak kullanılabildiğini öğrendim.
Yolunuz Karadeniz kıyılarına düştüğünde bolca göreceğiniz bu bitkinin yapraklarından toplayıp bahçenizdeki diğer malç malzemesiyle karıştırabilirsiniz.
http://observer.guardian.co.uk/magazine/story/0,11913,1581065,00.html
Toprağın asidini yükseltmek , bazı bitkiler için mi gerekli yoksa her bitkinin bu tür toprağa mı gereksinimi var. Yanlış hatırlamıyorsam, bir bitki anlatılırken asitten hoşlanmadığı yönünde bir açıklama vardı. Ben de evimin yakınlarında olan birkaç çam ağacının altından o toprak katmanlarından aldım bir iki kez ve torf ve bahçe toprağıyla karıştırdım. Ama sonra içime bir kurt düştü. Yanlış bitkiye yanlış şey mi yapıyorum diye.
Asit ortamı seven bitkilerin başında orman gülü (rhododendron), açelya gibi süs bitkileriyle yaban mersinleri geliyor.
Sizin hangi bitkiler için kullandığınızı bilmiyorum, ancak diğer bitkiler ve çoğu meyva ağacının asit oranı yüksek toprak isteği yok. Tersine çoğu bitkide asitliğin düşürülmesi gerekiyor, ki bunun için de ortama kireç ilave ediyor ve alkalitenin artmasını sağlıyorlar.
Bende(balkonda) şu anda, limon, pepino, kaz üzümü, yer elması, pembe domates, biber,salatalık gibi sebze ve meyveler ile fesleğen, maydanoz ve bir türlü yetiştirmeyi beceremediğim kekik var.
Neyse çam iğnelerini az ilave etmiştim. Gerçi toprak düzenleyicisi kullanıyorum, sanırım o işe yarıyordur.
Yusuf Bey'de 3 çeşit var.Hepsi saksıda oluyormuş. 25 YTL .
denizakvaryumu
23-07-2007, 15:19
Saksıda olur olmasına ama verim nasıl olur?Sunshine blue saksıda verimi en iyi olanı...
Nasıl yapacağız peki? tohumunu mu ısmarlayacağız?
denizakvaryumu
23-07-2007, 17:56
Nasıl yapacağız peki? tohumunu mu ısmarlayacağız?
Yusuf Beyin, sunshine blue ile ilgilenmesini talep edeceğiz...başka alternatif sunan olursa katılırım :)
denizakvaryumu
23-07-2007, 18:01
Bir başka öneri ise;
likapa-frenk üzümü-böğürtlen-ahududu- ve her nevi üzümgillerle ilgilenen Ankara grubu olarak 1 dönüm hadi olmadı 500 m2 yer alacağız ayrı ayrı olabileceği gibi ortak tek bir yer de olabilir(bu konuda çok ciddiyim) ...
Önemli olan aynı dili konuşan 4-5 kişi bir araya gelmek...
Saksı derdinden kurtulacağız :)
Bir başka öneri ise;
likapa-frenk üzümü-böğürtlen-ahududu- ve her nevi üzümgillerle ilgilenen Ankara grubu olarak 1 dönüm hadi olmadı 500 m2 yer alacağız ayrı ayrı olabileceği gibi ortak tek bir yer de olabilir(bu konuda çok ciddiyim) ...
Önemli olan aynı dili konuşan 4-5 kişi bir araya gelmek...
Saksı derdinden kurtulacağız :)
Hemen gidip bir piyango bileti alayım, bir bahçemiz olsun duasına çıkayım:D
İsterseniz şimdilik tohum bulma yoluna gidelim:rolleyes: .
denizakvaryumu
23-07-2007, 19:41
Hemen gidip bir piyango bileti alayım, bir bahçemiz olsun duasına çıkayım:D
İsterseniz şimdilik tohum bulma yoluna gidelim:rolleyes: .
Tohumdu küçük çiçekti derken , evde saksı koyacak yer kalmadığından, su sorunu olmayan 1 dönüm ya da 500 m2 lik bir araziyi bugünlerde arıyorum ...Gölbaşı uygun olabilir...eğer böyle bir yer bulursam üzümsü bitkilerle daha çok ilgilenebileceğim ve denemelerde bulunabileceğim:)
late blue
Yusuf Bey'in elinde olanlar..
early bule
spartan
patriot
Deniz Akvaryumu hangileri saksıda daha verimli olur...
Tohumdu küçük çiçekti derken , evde saksı koyacak yer kalmadığından, su sorunu olmayan 1 dönüm ya da 500 m2 lik bir araziyi bugünlerde arıyorum ...Gölbaşı uygun olabilir...eğer böyle bir yer bulursam üzümsü bitkilerle daha çok ilgilenebileceğim ve denemelerde bulunabileceğim:)
Biran önce isteğinize kavuşmanızı dilerim. Denemeleriniz Ankaralılara da yol gösterici olacaktır, aynı Sn. NTuran'ın yaptığı gibi.
denizakvaryumu
24-07-2007, 22:28
late blue
Yusuf Bey'in elinde olanlar..
early bule
spartan
patriot
Deniz Akvaryumu hangileri saksıda daha verimli olur...
Saksıda hepsi olur olmasına ama verim olmaz... saksıda sadece sunshine blue nun iyi olduğu yazılıyor.
denizakvaryumu
24-07-2007, 22:31
Biran önce isteğinize kavuşmanızı dilerim. Denemeleriniz Ankaralılara da yol gösterici olacaktır, aynı Sn. NTuran'ın yaptığı gibi.
Arayışlarım sürüyor ama dediğim gibi 3-4 kişinin yan yana birer dönüm almaları çok daha iyi...
Güvenlik-yardımlaşma vs. konularda aynı dili konuşan insanların bir arada olmalarında fayda var...
Arkadaşlar Yaban mersini ev ortamında olmazmış.Ev duvarlarından 4 m ilerde olması gerekiyormuş.Yusuf Bey ev **** balkon için önermiyor.Hayaller suya düştü..:(
combatant
25-07-2007, 15:44
Arkadaşlar zonguldak'ın yenice ilçesinde yaklaşık 15 dönüm tarlam var.Burada likapa yetiştirip meyvesini pazarlamak istiyorum.Fakat hangi çeşidi o bölge için uygundur bilemiyorum.Tabi bu arada pazar payı da önemli.Yani ürün elimde patlasın da istemiyorum:)) Öncelikle deneme amaçlı 20-30 fidan alıp dikmek istiyorum.Bu konuda bana yardımcı olabilcek, yol gösterebilecek, değerli fikirleriyle önümü aydınlatacak dostların tavsiyelerine ihtiyacım var.Ne tavsiye eder neler önerirsiniz.
Bugün Mısır Çarşısı'na gittim. Malatya Pazarı'nda Yaban Mersini kurusu vardı. Faydalarını yazmışlar tanıtım kağıdına. Kırmızı, kuru üzüme benzeyen, şekerli ama hafif mayhoş ve çok lezzetli bir meyve kurusu. Oğlum da çok sevdi tadını. Çocuklarınıza şeker veya jelibon niyetine yedirebilirsiniz, gerçekten çok lezzetli. Yaban Mersini-Cranberries yazmışlardı. İlk mesajları okuyunca Blueberry Yaban Mersini oluyor sanırım. Satıcı arkadaş mide hastalıklarına, bağırsak hastalıklarına çok faydalı dedi ama ne derece doğrudur bilemem.
16769
Ankara için ilk fırsatta Lateblue, Patriot, North Country, Polaris çeşitlerinin denenmesinde yarar görüyorum.
... ben Selahattin Bey'le görüştüm bu konuyu, gelecek bahar bize sürpriz yapabilirmiş.
Selahattin Bey'in sürprizi yukarıdakilerden biri mi olacak? Ona göre ben de karar vereyim.
agachobim
13-08-2007, 16:32
Tohumdu küçük çiçekti derken , evde saksı koyacak yer kalmadığından, su sorunu olmayan 1 dönüm ya da 500 m2 lik bir araziyi bugünlerde arıyorum ...Gölbaşı uygun olabilir...eğer böyle bir yer bulursam üzümsü bitkilerle daha çok ilgilenebileceğim ve denemelerde bulunabileceğim:)
Merhaba Sayın denizakvaryumu;
Golbasında ne tarafta almayı dusunuyorsunuz. Benımde 1000 m2 (net 710m2) yerım var.
Icınde 25 adet 3 yasında cesıtlı meyve fıdanı mevcut.
Yer konusunda ne dusunuyorsunuz, arastırdıgınız yerler varmı, Yaban mersınıne uygun ?
Bende yaban mersını dıkebılırım belkı, eger verım alabılırsem (Verım= ben ve cocuklarımın tadabılecegı kadar)
Bugün Mısır Çarşısı'na gittim. Malatya Pazarı'nda Yaban Mersini kurusu vardı. Faydalarını yazmışlar tanıtım kağıdına. Kırmızı, kuru üzüme benzeyen, şekerli ama hafif mayhoş ve çok lezzetli bir meyve kurusu. Oğlum da çok sevdi tadını. Çocuklarınıza şeker veya jelibon niyetine yedirebilirsiniz, gerçekten çok lezzetli. Yaban Mersini-Cranberries yazmışlardı. İlk mesajları okuyunca Blueberry Yaban Mersini oluyor sanırım. Satıcı arkadaş mide hastalıklarına, bağırsak hastalıklarına çok faydalı dedi ama ne derece doğrudur bilemem.
16769
Resimdeki meyve Cranberry. Sanıyorum Mısır Çarsınıdaki esnaf Yaban Mersini efsanesini duyduktan sonra ikisi de bir deyip etikete yazmış.
agachobim
13-08-2007, 16:58
Sn n_turan,
Bogurtlen, Ahududu ve Yaban mersini fidanını Ankara'da nereden alabilirm.
Ekim zamanı ne zaman dır. Bilgi verirseniz sevinirim
denizakvaryumu
13-08-2007, 17:58
Merhaba Sayın denizakvaryumu;
Golbasında ne tarafta almayı dusunuyorsunuz. Benımde 1000 m2 (net 710m2) yerım var.
Icınde 25 adet 3 yasında cesıtlı meyve fıdanı mevcut.
Yer konusunda ne dusunuyorsunuz, arastırdıgınız yerler varmı, Yaban mersınıne uygun ?
Bende yaban mersını dıkebılırım belkı, eger verım alabılırsem (Verım= ben ve cocuklarımın tadabılecegı kadar)
Yaban mersini için toprak tahlili şart ama n_turan beyin yaptığı gibi özel bir çalışma ile toprak ayarlanabilir.
Ya da özel torf satın alınarak...ancak kökler daha derine inince ne olacak bilmiyorum...Ankara'da n_turan bey bir ilki deniyor bizler de merakla bekliyoruz...
Gölbaşında özellikle aradığım bir yer yok yeterki ilerde apartmanların pıtrak gibi bitmediği bir yer ve suyu olsun (tabi bir de aynı dili konuşacağımız 1-2 insan)...zaten bazı yerlerde fiyatlar almış başını gitmiş bu yerlere yaklaşmak bile mümkün değil...
Yaban mersinini Ankara da bulamazsınız...böğürtlen ahududu gibi fidanlar ise ya karşıyaka mezarlığının karşısındaki fidancılardan veya n_turan beyin bizlere önerdiği bizim de memnun kaldığımız bentderesindeki fidancı Adem'den bulabilirsiniz.
Ben Adem'den alın derim aynı zamanda gübre, torf vs. de var ancak aradığınız ph ı düşük torf yok.
agachobim
13-08-2007, 22:48
Ben Adem'den alın derim aynı zamanda gübre, torf vs. de var ancak aradığınız ph ı düşük torf yok.
Sn. Denizakvaryumu,
Fidancı Adem in tam adresini veya nasıl gideegimi soylermisiniz
Tesekkur ederim
Selahattin Yılmaz
13-08-2007, 22:56
Sürpriz şu:
Farklı kanallarla bizimle irtibat kurarak yaban mersininin fidanıyla bahçe kurmak isteyen müşterilerim var ve yurt dışından getireceğimiz damızlık bitkilerle ekonomik çeşitlerden doku kültürü ile fidan üretimi yaptıracağız.
Umarım biz Ankaradakileri de düşünüp, sert iklim likapa üretimini de yapacaksınızdır.
Yoksa benim sürpriz müjdem boşa çıkacak.
denizakvaryumu
14-08-2007, 07:31
Umarım biz Ankaradakileri de düşünüp, sert iklim likapa üretimini de yapacaksınızdır.
Yoksa benim sürpriz müjdem boşa çıkacak.
Sert iklim+saksı çeşidi (sunshine blue)daha doğru :)
denizakvaryumu
14-08-2007, 07:34
Sn. Denizakvaryumu,
Fidancı Adem in tam adresini veya nasıl gideegimi soylermisiniz
Tesekkur ederim
Ulus halinin aşşağısına doğru gidiyorsunuz minibüs duraklarından sağa dönün kale dibinin yanında 7-8 tane fidancı var...Zaten oralarda fidancılar nerede diye sorsanız gösterirler.
Adem de sonlara doğru...zaten frenk üzümü satan tek fidancı da o...
denizakvaryumu
16-08-2007, 19:41
2004 dikimli saksılı blueberry almak isteyenler linke bir göz atsın derim :)
http://img45.imageshack.us/img45/9044/lkapavvvvvvvvvkv2.png (http://imageshack.us)
http://www.alarafidan.com.tr/magaza/index.php?target=products&product_id=1653
---------------------------------------------------------------------
http://www.mineflora.com/product.asp?pid=2105&associate=
Mine flora da saksılı yaban mersini satmaya başlamış.
http://img521.imageshack.us/img521/1007/likapaos6.jpg (http://imageshack.us)
İşte hırs budur. İnşaallah başarılı olursunuz. Hüseyin hocama bende Bursa şartlarını sormuştum, bana da aynı cevabı vermişti. Ben bu kadar kesin net bir şekilde yetişmeyeceği cevabı yerine ekonomik olmaz cevabını duymak isterdim. Hocamın çalışmaları sadece karadeniz şartlarına elverişli çaya ve fındığa alternatif ürünler yetiştirmek. Sizin mesajınızdan sonra içime kurt düştü acaba bu kültür formunun karadeniz şartları dışında yayılmamasını istiyor olabilir mi? Çünkü karadeniz de fındığa ve çaya alternatif ürünler üzerinde çalışıyor ve bu ürünlerin sadce yine karadeniz şartlarına uyumlu olması isteniyor. Sebebi ise vejetasyon süresi ve güneşlenmeden kaynaklanan yörenin fakirliği sebebiyle diğer yörelerde yetişebilecek ürünler ekilirse bulunan ürünlerin karadenizin dışında yetiştirilmesi daha çok kar ve ürün getireceği sebebiyledir. Bu durumda karadenizin ekmeğine dolaylı olarak taş konmuş oluyor... Acaba mümkün olabilir mi?
Merhaba Sevgili Dostlar,
Ben bir karadenizli olarak bu konuya yeni merak saranlardan birisiyim.Ben Samsun'luyum ve sahil kesimindeyim.Yani değerli arkadaşımızın söylediği gibi bir mantıkla bu hoca hareket ediyorsa bizede yanlış yapıyor o zaman.!!!
Böyle bir şeyi düşünmek bile üzücü arkadaşlar,neticede bu ürünün kimyası belli,nasıl,nerede,ne şekilde yetişeceği biliniyor.Her yerde olabilir ama en ekonomik ve iyi olabileceği yerler demekki bu bölgeler.Yani konuyu daha araştırmacı ve verimli hale getirmek yerine lütfen bu tür konuları tartışmaya açmayalım.
Alara Saksılı fidan 100 YTL biraz fazla uçmuş.:)
denizakvaryumu
17-08-2007, 20:05
Alara Saksılı fidan 100 YTL biraz fazla uçmuş.:)
2004 dikimli olması fiyatı etkiliyor :)
Bence genede pahalı, ben 25 ytl ye aldım. Yusuf beyden. Geldiğinde üzerinde bikaçtane meyvesi vardı. Ve tadıda çok hoşuma gitti. Şimdi bahçede yere diktim. Yeni filizler veriyor. İnşallah kışın soğuktan etkilenmez. Ben bu arada Denizlide yaşıyorum.
Selahattin bey yurt dışında getirteceğiniz fidanlarla ilgili çalışmanızı dört gözle bekliyorum. Fidanlardan bende almak isterim.
Ben buldum. Dün 50 adet kadar köklendirme tozuyla denemeye aldım. Yine de tecrübesi olanlardan tavsiye almayı uygun gördüm. Sanırım yaban mersini uzmanıda olacağız. :) İzleyin bir aya kadar belli olur
Sayın Yılmaz çeliklerin durumu nasıl?
Selahattin Yılmaz
22-08-2007, 23:16
Üzgünüm dayanmadılar çok kısa süre sonra nemli ortamda olmalarına rağmen kurudular. Eğer fırsat bulabilsem tekrar gidip çelik alacağım ama bir türlü fırsat bulamıyorum..
Şimdi üzüldüm. Hangi çeşitlerin çeliği vardı bilmiyorum, ancak uzun ve zahmetli bir iş yapıyorsunuz. Elimizden size şans dilemekten başka birş şey gelmiyor.
Yine de sizden iyi haberler bekliyoruz.
Ankara'nın kurak ve aşırı sıcak yazında bahçemiz biraz kurudu ama yaban mersinlerini yaşatmayı başardık. Ağaçları, domatesi biberi bir tarafa yaban mersinini bir tarafa koyduğumuzda suyu öncelikle onlara vermemiz gerektiğine karar verdik. Yine de hergün sulayamadığımız için uç sürgünler yandı. Çareyi basit bir damlama sulama yönteminde buldum. Üzerlerindeki meyvenin çoğunu kaybettik ama bitkileri kurtardık.
Şimdi yeniden sürgün verdiler. "Ellerinizden öperler." Yakında resimlerini de koymaya çalışacağım.
Sevindirici olan şey ise ahudutlarının gelişmesi oldu. Yeni diktiğim ve meyvesini yedikten sonra dibinden kestiğim kamışların bazıları hemen yeni sürgünler vermiş ve 1 metreye kadar boy atmışlardı. Geçtiğimiz hafta içinde kuruduğundan şüphelendiğim bazı köklerin 20-30 cm açıklarından yeni hök sürgünleri sanki can havliyle topraktan dışarı çıktılar. Sanırım yaban mersinlerine komşu olmanın avantajını kullandılar. Ahududu yetiştircileri "yazın ıslak, kışın kuru" diyorlar. Bu bitki nemli toprağa bayılıyor, ama bataklıkta yaşamıyor. Bir kez daha şahit oldum.
Böğürtlen konusunda da yazdım, Heritage çeşidi olduğundan şüphelendiğim bir kırmızı ahududunu dalı kurumadığı için dipten kesmemiştim. Bu bitkinin çok iri ve lezzetli meyvelerini haziran boyunca yedik. Yeşil dal üzerinden iki hafta hafta önce yeniden çiçeklendi ve sanırım birkaç güne kadar ikinci hasadı yapacağız. Bentderesi'nden aldığım fidanlarda hep bu tür sürprizlerle karşılaşıyorum. Adını sanını bilmediğim için sadece tahminen bir çeşide benzetebiliyorum. Sanıyorum dışarıdan getirtilerek Bursa'da çoğaltılmış ve soyu sopu kaybolmuş bir çeşit ama gözümde değeri birden bire arttı ve çoğaltmanın yollarını arıyorum.
Çeliklerin köklenme şansı çeşitlere göre değişiyor.
Aşağıdaki bağlantıda Bluetta, Patriot, Northland, Blueray, Berkeley, Coville, Jersey çeşitlerinin kolay köklendiğini yazıyor. Patriot, Northland ve Blueray benim aradığım çeşitler. Köklenmeyi teşvik için kabuğun kesilmesi de gerekiyor.
http://berrygrape.oregonstate.edu/blueberry-propagation/
denizakvaryumu
23-08-2007, 07:54
[QUOTE=n_turan;145336]Ankara'nın kurak ve aşırı sıcak yazında bahçemiz biraz kurudu ama yaban mersinlerini yaşatmayı başrdık. .
QUOTE]
Frenk üzümlerinin tepkisi ne oldu? Yapraklarda bakır sarısı kuruma var mı?
Frenk üzümleri oldukça sağlıklı, ancak gelişmeyi durdurdu.
gulin8577
31-08-2007, 19:43
bende yurt dısından lıkapa fıdesı getırtıp tr de satmayı dusunuyorum ...baglantılarım war ancak pazar sıkıntısı yasarmıyım dıyorum..fıkırlerınızı benımle paylasırsanız memnun olurum...
ÇeteÇakal
31-08-2007, 20:48
Satacağınız fiyat ve çeşitler önemli. Getirttiğiniz çeşitler Türkiye'de denenmiş adaptasyonu yapılmış çeşitler olması çok önemli. Farklı bir çeşit getirirseniz bahçe kuranların pek tercihi olmayacaktır....
Buda benim likapam. Bu sene diktim. Yusuf beyden aldım.
MuhammetKurt
01-09-2007, 16:19
Likapa ekmek istediğm toprağı Rize'den getirttim acaba istanbulda nerede tahlil etirebilirim yardımcı olursanız sevinirim.
denizakvaryumu
05-09-2007, 22:25
Benim merak ettiğim likapanın köklerinin kaç metre derine indiği?
Bir başka anlatımla, taşıma toprakla-torfla bahçede likapanın istediği ortamı küçük fidede sağlayabiliriz ama ya sonrası?
Küçük fidan büyüyüp kökler derine inince toprak asidik değilse ne olacak?
Hakkı Gedik
06-09-2007, 14:14
Mayıs Ayından itibaren taze yaban mersinini isteyenlere yollayabilirim.
Hasan Lalezar
06-09-2007, 22:35
Sayın N Turan ,
resmen film gibi takip ediyorum sizi, sayın Deniz Akvaryumu da konunun gelişmesinde destek oluyor sağolsun. Kendisini daha önceden akvaryum konularında okuyordum diye hatırlıyorum . Ama benimde ilgi alanlarım sanırım değişiyor. Akvaryum merakım kalıcı ama bir ara bonsai vardı, şimdi ise üzümsüler...Bauhaus dan çeşit yapıcam ama çelikleme işi benide düşündürüyor. Kendi emeğimizle oluştursak daha tatlı olur..
Böğürtlen ve frenk üzümü konusunda çoğaltma sorunum yok. Ahududunda da bolca kök sürgünü var ve yerlerine aktarmak için beklyorum. Yalnızca yaban mersinini çoğaltamıyorum. Çok meşakkatli, özel ortam sağlamak gerekiyor. .
Mayıs Ayından itibaren taze yaban mersinini isteyenlere yollayabilirim.
Anladığım kadarıyla meyvesini gönderebileceğinizi söylüyorsunuz.
Ben de isterim. Nerede yetiştiriyorsunuz? Aracılık mı yapıyorsunuz?
denizakvaryumu
07-09-2007, 20:41
Deniz Akvaryumu da konunun gelişmesinde destek oluyor sağolsun. Kendisini daha önceden akvaryum konularında okuyordum diye hatırlıyorum ...
Evet uzunca bir süre denizakvaryumu ile uğraştım, ilgili forumlarda yazılarım var özellikle nano tuzlusu konularında...ama o sıralar İzmir'deydim ve denizle bağlantım vardı...
Ankara'ya taşınırken canlıların çoğunu kaybettim bu durum bende büyük bir üzüntüye yol açtı ve deniz akvaryumu hobimi bıraktım tabi bunda ne yaparsak yapalım tam manasıyla deniz canlılarının yaşadığı ortamı sağlayamayacağımız ve deniz canlılarının bulundukları yerde korunması fikri de rol oynadı...
Üzümsü bitkilere tutkunluğum ise öteden beri devam etmekte, bakalım ne olacak :)
lokmanbahçe
09-09-2007, 20:17
benim yaban mersini baklım sonbahara yetişcek mi. aydında resmen sıcaklar kavurdu
denizakvaryumu
11-09-2007, 11:29
http://www.raintreenursery.com/catalog/producttype.cfm?producttype=BLUE
http://www.onegreenworld.com//index.php?cPath=4_99
Yaban mersini çeşitleri için faydalı siteler...
.
Melih Bakırlıoğlu
11-09-2007, 14:41
Sayın lokmanbahçe eğer yaban mersinleriniz sağlıklı ise Müge 67 rumuzlu arkadaşımız çoçuğunun rahatsızlığı için arıyordu.Mesajını insan olmasaydınız ne olmak isterdiniz bölümünde gördüm yanılmıyor isem.Kendisi yaban mersini olmak istiyor idi.İlginizi çekermi bilemiyorum.Hoşçakalın
12 Eylül 2007 itibariyle yaban mersinleri kuraklık döneminde uğradıkları kavrulmanın etkisinden kurtuldular. Goldtraube'un son halini ekliyorum.
İyi kurtarmışlar kendilerini. Bu yıl bitkilerimiz açısından kötü bir yaz geçirdik. Gelecek yıllarda umarım yaşamayız diyeceğim ama sanki her yıl biraz daha kötüye mi gidecek ne, bu küresel ısınma?
O uçlardan çıkan yaprakların renginin öyle olması normal mi?
Merhabalar. Kisa bir tatil icin gittigim memleketim olan Rize Pazar'da yedigim ve bayildigim bir recelin ana maddesini merak ettim. Yöre halkinin "ancera" olarak adlandirdigi bu meyvenin "berry" türü oldugunu tahmin ettim ama ne menem bir sey oldugunu merak ettigim icim, bulabilecegimi söyledikleri bir tepeye ciktim. Yalniz maalesef agacini bulmamiza ragmen ancera meyvesi yoktu.. Ben de yine o bölgede bulunan bir meyvenin resmini cektim. Bunu orada yemiyorlar. ne oldugunu sordugumda tuhaf bir isim söylediler, aklimda kalmadi :) Ne oldugunu bilen varsa, beni aydinlatabilir mi acaba?
denizakvaryumu
13-09-2007, 22:35
Merhabalar. Kisa bir tatil icin gittigim memleketim olan Rize Pazar'da yedigim ve bayildigim bir recelin ana maddesini merak ettim. Yöre halkinin "ancera" olarak adlandirdigi bu meyvenin "berry" türü oldugunu tahmin ettim ama ne menem bir sey oldugunu merak ettigim icim, bulabilecegimi söyledikleri bir tepeye ciktim. Yalniz maalesef agacini bulmamiza ragmen ancera meyvesi yoktu.. Ben de yine o bölgede bulunan bir meyvenin resmini cektim. Bunu orada yemiyorlar. ne oldugunu sordugumda tuhaf bir isim söylediler, aklimda kalmadi :) Ne oldugunu bilen varsa, beni aydinlatabilir mi acaba?
http://www.lazuri.com/tkvani_ncarepe/i_a_mzgudape_bitkiler_02.html
Ardeşen'de éela denilen Büyük ayı üzümüne benziyor linke bir göz atın derim
denizakvaryumu
13-09-2007, 22:42
12 Eylül 2007 itibariyle yaban mersinleri kuraklık döneminde uğradıkları kavrulmanın etkisinden kurtuldular. Goldtraube'un son halini ekliyorum.
Bu arada Adem'e uğradım ve mavi çuvallarda satılan torf aldım bu torfun üzerinde asit karekterli olduğu yazılmış...
likapalar için denenebilir.
Herkese İzmir'den merhabalar. Yazilarinizi uzun suredir takip ediyorum.
Üniversiteden sonra ben de bir hayali gerçekleştirmeye başlayacağım.
Araziyi Ödemiş Gölcükten(980m) seçmeyi planlıyorum.. Aynı şekilde Hüseyin Hoca'da bana olumsuz bir cevap verdi.. Ancak iyi bir iyileştirmeden sonra olabileceğını tahmin ediyorum. Eğer bahar dikimine yetiştirebilirsem yarım dönümlük bir alanı Kasım ayında hazırlayacağım ve yaklasik 15-20 adet ( 3 farklı çeşitle) işe koyulacağım.
Her zaman yardımlarınıza ihtiyacım olacak..
denizakvaryumu
15-09-2007, 21:23
Hayırlı olsun...İlçe tarım müdürlüğü ile mutlaka bağlantıya geçerek bu konudaki bilgi ve önerilerini dikkate alın derim.
Gelişmeleri buradan fotoğraflı olarak aktarırsanız memnun oluruz.
Sn cousica Rize'li bir arkadaşımdan likapaya mehuba dediklerini duymuştum. Resimdeki o mu bilmiyorum ama belki hatırlayamadığınız isim mehubadır.
Bu arada sözüm vardı sayın Balıkçı ve Nevsune'ye,arkadaşımın annesi bu mevsimde çelikleme olmayacağını (ve de yazın) ilkbaharda göndereceğini söyledi. Sabırla koruk helva olur hesabı;)
Ilce tarımla daha once gorusmustum, simdi bu bolgede arastirma ve denemeler yapan bir hoca ile irtibat halindeyim. Likapayla ilk 2002 de Iskocya'da tanistim. Toplanması, budanması ve paketlemesinde calismistim. Aynı sekilde cilek ve frambuz da vardı. Bahardan itibaren tum gelismeleri sizlere resimli olarak aktarmaktan cok memnun olurum..
Yil sonu yaklastikca benim heyecanim artiyor
ve sizlerle bunlari paylasmaktan cok mutluyum :)
Sn. Eday hayırlı olsun. Ben de gelişmeleri merakla izleyeceğim.
Sn. Nevsune, yaban mersini yapraklarının ucundaki kızarma sanırım bir süre sonra bütün bitkide görülecek. Bazı çeşitlerin son derece dekoratif kızıl bir sonbahar rengi oluyor. Yani bitki sağlıklı, diye düşünüyorum.
Sn. denizakvaryumu, Adem'e uzun zamandır uğramadım. Ben de merak ettim. Çuvalların üzerinde pH değerleri var mıydı acaba?
denizakvaryumu
18-09-2007, 07:44
Ph değeri olarak belirtilmemiş ama asit karekterli olduğu yazılmış, Adem içindeki gübrenin de fazla olduğunu belirtti sanırım mantar yetiştirenler de alıyormuş...
Selçuk Örnek
30-09-2007, 08:55
Merhabalar, ben Gölcük Kocaelide yaşayan bir hobi bahçecisiyim. Ağaçlarnet'i yeni keşfettim ve benimle aynı uğraş ve hobileri paylaşanları duymak beni mutlu etti. Evimizin bahçesinde değişik bitki ve meyveler yetiştirmek gerçekten çok zevkli ve heyecan verici.
Yaban mersini ve üzümsü bitkiler benim de ilgi alanım içinde. Geçen kış Rizede bir fidancıdan 3 adet y.mersini fidanı aldım. 1 yaşında yaklaşık 10 cm. boyundalardı. Northland, Berkeley ve Rekord cinsleri. Bunlardan bahçemize en iyi uyum sağlayanı Northland oldu. Ek'deki resimler Northland'a ait(resimdeki tarih yanlış bugün olacak). Önümüzdeki yaz bilemiyorum belki bir iki tane meyve alabiliriz.
Bunun dışında bir kırmızı frenk üzümü(cinsini bilmiyorum ancak tadı tatlı değil), yaz başı ve sonbaharda iki defa ürün veren ahududu ve "oregon thornless" cinsi siyah böğürtlenimiz var.
Merhaba Selçuk Örnek,
Aramıza hoşgeldiniz. Şu anda Ankara'da bizim gruptan NTuran bahçesinde deneme yapıyor. Eğer likapa Ankara hava koşullarına uyum sağlarsa, bizler de peşinden gideceğiz.
Sizin oralarda hava daha yumuşak olduğundan bir sorun yaşayacağınızı sanmıyorum.
Bu arada böğürtlen ahududu başlığına da bir göz atıp öbür meyve ağaçlarınızla ilgili paylaşımlarımızı oradan yapabiliriz.
denizakvaryumu
01-10-2007, 14:22
Bizde Uludağ’da, Karadeniz dağlarında, İç Anadolu’da bir sürü yerde yabani olarak yetişiyor. Likapa, Ayı üzümü, Çoban üzümü, Çay üzümü gibi isimleri var. Türkiye’de nedense önemsenmiyor, tanınmıyor, tüketilmiyor. Yurt dışında ismi Blueberry. Uygar her ülkede, büyük marketlerde günlük sıkılmış meyve suyu **** yıkanmaya hazır paketli bulmanız çok kolay. Kozmetik sanayiinde sabun ve vücut losyonu yapımında tüketiliyor.
Bu bitki Karadeniz’de çaydan, fındıktan daha çok para kazandırabilir. Ama ciddi yatırım, çok ilgilenilmek istiyor.
Şu sıralar en önemli antioksidan araştırmalarında (yaş ve yaşam tarzınızla vücudumuzda biriken zararlı maddelerin atımını kolaylaştıran,kanseri önleyen) kullanılan bu bitki listelerde bir numara.
Meyveler yüksek miktarda A, C, E vitaminleri, demir, betakaroten ve lif içeriyor. Herkesin bildiği mucizevi Brocoli, çilek, domates, Likapa ‘dan sonra geliyor.
Likapanın tadı da mükemmel. Mavi-mor renkli suyunu sıkıp içebilir (günde 1 en çok 2 bardak, fazlası karaciğeri yoruyor, sinirlilik yaratıyor! Bence portakal suyu ile beraber tüketin saf suyu çok kuvvetli) veya reçel yapabilirsiniz. Taze meyveleri kekler, pastalar, meyve salataları, dondurma hatta pizzada (internette tarifleri var) bile kullanabilirsiniz. Kışın meyveleri taze bulmanız imkansız olduğu için şimdiden dondurmanızı öneriyorum.
Bitki doğada, kışın soğuk, bol yağış alan ormanlarda gölgeli ağaç diplerinde orman gülleriyle (Rhododendron) birlikte yabani şekilde gelişiyor. İki tip gelişeni var, birincisi kısa çalı şeklinde diğeri de yükselen cins…Toprakta asit oranını 4.0 - 5.5 pH. istiyor. Ehlileştirip uygun bahçeniz varsa benzer ortamları yaratın yeterli. Likapa, yavaş gelişen bir çalıdır. Ürün verebilmek için biraz büyümek ister, en çok verimi de en az 2-3 sene gelişmiş dallarda üretebiliyor.
Aman ilkbaharda ÇOK BUDAMAYIN!, Sadece zayıflamış dallar, kurumuşlar varsa temizleyin. Çok gelişmiş likapalar ancak budanabiliyor. Bu işlem için ilkbaharda yeni sürgün veren nokta’nın üzeri ortancalar’da yapıldığı gibi kesilebiliyor.
Toprağınız kireçliyse işiniz çok zor, hep ilave asitli toprak vermeniz gerekiyor. Asitli toprak diyorum, dikimde bitki dibine toprakla karışık, çam iğneleri, meşe yaprakları, baklagillerden Fiğ artıkları, siyahbeyaz gazete kağıdı parçalayın (tabi bunlardan bir ikisi!) ilave edin dikin. Yapraklarda diğer aylarda sararma olursa dikkat, derhal asitlendirici sıvı gübre lazım, bunuda hiper marketlerde bulursunuz.
Çok uğraştınız hala sarı sarı ise, bence toprağa dikmek yerine saksıda Likapa yetiştirin, doğru toprak ilavesiyle senelerce sorunsuz meyve verebilir. Kuşlar bu meyveye bayılır, ürün zamanı malınızı kaybetmemek için çalıların üzerine ağ germeniz gerekebilir, dikkat edin.
Yeri gelmişken, Amerikada çok tüketilen Cranberry bu bitkinin amca oğlu olur. Türkiyede yetişmiyor, tanınmıyor. Sağlıkla ilgili okuduğum bir makalede Cranberry’nin türkçesi Yaban mersini **** Kızılcık diye yazılmıştı. Hiç alakaları yok, çünkü Türkiyede bu bitkinin ismi yok! Meyveleri biraz benziyor o kadar!…
Cranberry isminde bilinen bitkinin doğada yetişen üç tipi var. Amerikan türleri - Vaccinium macrocarpon, meyvesi daha küçük Avrupa türleri - V.oxycoccux, üçüncü tür olarakta Amerikada Cowberry diye bilinen
V. vitis-idaea (tadı çok acı, çiğ yenmesi imkansız gibi sadece pişirilip tüketilmekte).
Bitki likapa gibi yaprağını sonbaharda dökmüyor, daimi yeşil bir çalı halinde gelişir. Toprakta 4.5 pH oranına bayılıyor. Doğada bir zaman bataklık gibi su basmış alanlarda kalmaktan hoşlanıyor. Kışın - 45°C soğuğa kadar dayanıklı. Gelişme zamanı tam güneşten biraz gölgeli alanlar istiyor. Genelde budanmıyor. Likapada söz ettiğim kuş saldırısı bu bitki içinde geçerli, ağ ile kurtulabilirsiniz.
Eminim Karadeniz bölgesinde uygun yerler bulunsa Cranberry’de yetişir. (İsmi ne olacak peki?) Amerika kıtasında çok önceleri Kızılderililer bu bitkiye tıbbi etkilerinden dolayı çok önem verip yetiştirmişler. Meyvenin kırmızı suyundan kumaşlarını bile boyamışlardır.
Cranberry’nin suyu çok kıymetli. C, D vitaminleri,potasyum ve demir ihtiva ediyor. Likapa gibi tatlı olmadığı için şekerle karıştırılarak tüketilebiliyor. Kanserede iyi geldiği söyleniyor. Böbrek hastalıklarına, mesane iltahaplanmalarına, taş düşürmeye, boğazda habisleşmiş iltahaplanmalara iyi geliyor. (Ben Boğazımdakilerden bu sularla kurtuldum, Doktorum hala bana inanmıyor.)
Belki duymuşunuzdur **** tatmışınızdır, yılbaşında ve Amerikalıların Şükran gününde pişen hindiye Cranberry sosu dökülür (1620 senesinden beri bu geleneksürmekte). İstanbuldaki bazı marketlerde Ocean Sprey markasıyla satılmakta.
Not: Bu yazıyı yazalı 3 sene geçmiş. Hala ikisi de taze satılmıyor. Sadece Malatya pazarı Cranberry’nin kurutulmuşunu Amerikan üzümü diye satıyor. Biraz şekerli, ama doğal (zaten şekerlendirilmeden yemeniz zor, taze tadı çok ekşi). Meyve sularından çeşitler çoğaldı. Hatta benim en sevdiğim tip smoothie’ler bile gelmiş. Paya firmasından sipariş edebilirsiniz.
Türkiyede Blueberry (Maviyemiş-Likapa) fideleri’de çoğaldı. Karadeniz Bölgesinden, Sn. Yusuf Ustuoğlu ve Sn. Hüseyin Çelik bu konuda en önemli kaynaklar, onların sayfalarına mutlaka bakın derim. İstanbul’da Demir Arboretum likapa fidesi satıyor, onlarla da iletişime geçebilirsiniz. Üretim için düşünüyorsanız bitki çeliklemeyle çoğalıyor. Anaçları yurt dışından getirmeye uğraşmayın. Bu linklere mutlaka bakın.
2006 yılı araştırmalarında yeni Anti-aging ürünü Nar! Blueberry biraz aşağımı iniyor ne? Nar suyu çok faydalı, ama bir bardaktan çoğu değil. Kaslarınızı eritebilirmiş dikkat!
================================================== =====
Cranberry suyu istanbuldaki bir çok markette bulunabiliyor. Ocean Sprey marka. Sabah aksam bir bardak içerseniz düşer.(Boğaz iltahaplarınada çok iyi geliyor, ben anjin olduğumda bu sularla kurtuluyorum, aksi taktirde telefonda konuşurken sesimi tanıyamıyorlarmış…
Kayserililerin Gilaburu bitkiside bu işe yarıyormuş(taş için), onuda şişeleyip satmışlar. Ararsanız çoğu yerde var. http://www.gilaburu.com.tr/
================================================== =
uzun zamandır idrar yollarında oroblemim vardı. e.koli diye bakteriyle uğraştım.kullanmadığım ilaç kalmadı desem yeri var en son 2gr.iğneler kullandım.tam geçti diye sevinirken griple beraber nüksetti.bende ilacı bıraktım ve şu gilaburu denilen içecekten aldım.ısırgan otu ve kuşburnu çayı içtimçiçiyorum hala.ve solgar ilacın cranberry wıth c dıye vıtamını var şu bahsettiğiniz kırmızı ayı üzümü içerikli vitamin.onuda kullandım şu an ALLAHIMA şükür olsun tahlillerimde bakteri gözükmüyor velokositim15-20 seviyesindeydi şimdi ise nadiren lokosit gözükmüştür diyor tahlilde.eğer bu tür hastalığınız varsa lütfen dediklerimi uygulayın.antibiyotikler bazen iyileştirmek yerine daha da bakteriyi dirençli kılıyor.saygılarımla..
================================================== ==
MEHMET AKMAN 24 Mayıs 2007 6:03 pm
cranberry fidanı bulunmaktadır
arayanlara duyrulur!
pazar mahallesi,hastane sokak no:6 SAMSUN
TELEFON: 0362 431 48 77
================================================== =
Doç. Dr. Hüseyin ÇELİK 08 Ağustos 2007 5:45 am
Üzümsü meyveler grubunda yer alan ve Karadeniz Bölgesindeki asitli topraklarda 500 dekarı aşan MAVİYEMİŞ olarak tesçili yapılan tür Vaccinium corymbosum’dur.
Yabanilerine bölgede likapa, ligarbai lifos, motsvi, mahabak, çela gibi isimler verilmektedir.
Yaban mersini ise bir gruba verilen isim olup akdeniz bölgesinde maki türü olan, boylanmayan, ince yapraklı, küçük meyveli tüm bitkilere verilen isimdir.
Dolayısıyla kültürü yapılan V. corymbosum çeşitleri artık MAVİYEMİŞ olarak isimlendirilmektedir. İngilizcesi BLUEBERRY dir.
Gelelim Cranberry adlı üzümsü meyveye. Bu bitkinin çeşitlerini de Türkiye ye getirdim ve Karadeiz Bölgesinde denemeye aldım. Bu bitkiye TURNAYEMİŞİ diyoruz artık. Gerek MAVİYEMİŞ, gerekse TURNAYEMİŞİ ile ilgili HASAD dergisinde (www.hasad.com.tr)detaylı bilgilerin yer aldığı makaleler var. Ayrıca, maviyemiş yetiştiriciliği kitabım yayınlandı. Bu arada, LINGONBERRY (ismini sonra vereceğim) adlı üzümsü meyveyi de getirdim. Çalışmalar devam ediyor.
Tüm bu meyveler sağlık meyvesi olup birçok alanda kullanılabilmektedirler. Özellikle çay, fındık ve kivinin yanında ürün çeşitliliğine katılacak olan bu meyve türleri Karadeniz Bölgesindeki doğal asitli topraklarda kolayca yetişebilmektedir.
Selamlar, DOÇ. DR. HÜSEYİN ÇELİK
05334739953
huscelik@omu.edu.tr
Doç. Dr. Hüseyin ÇELİK 08 Ağustos 2007 5:53 am
TURNAYEMİŞİ yani cranberry (Vaccinium macrocarpon) fidanları bulunmaktadır. Müracaat: Ondokuz Mayıs Üniversitesi Ziraat Fakültesi Bahçe Bitkileri Bölümü-SAMSUN
0362.3121919/1132
http://bahcevan.com/?p=45
denizakvaryumu
01-10-2007, 15:13
Yukarda Hüseyin Hocanın açıklamasından konu başlığımızın yanlış olduğu anlaşılıyor...
Yani konu başlığı sadece likapa olacak... yaban mersini likapa ile aynı değil...mavi yemiş kelimesi ise blueberry ile uyumlu ve güzel bir isim :)
Doğru konu başlığı Likapa (mavi yemiş ) olarak düzeltilmeli derim...
denizakvaryumu
11-10-2007, 08:48
http://www.biriz.biz/rize/likapa/likapatur.htm
Likapa çeşitleri için siteye bir göz atalım...
Kadife Yapraklı Yaban Mersini :(Vaccinium myrtilloides Michx.) Yaprak ve gövdesinde, tüy içermesiyle diğer türlerden ayrılır. Yaprak kenarları düz olup diş içermezler. Ormanlık alanlarda yaygındır. Çok kısa sürede, çok fazla miktarda sürgün ve dal oluşturan bu yaban mersini türü, çok bol ürün verir.
Yer Yaban Mersini : (Vaccinium boreale Hall& Alders) Çok fazla dallanabilen bir türdür. Genelde toprak altında büyümesini sürdürür. Denize doğru burun gibi uzanmış açık alanlarda bol miktarda bulunur.
Adi, Kısa Boylu Mersin: (Vaccinium angustifolium Ait.) Yabani olarak bilinir, çalıları kısa, yaprakları ise cilallanmış gibi çok parlaktır. Yapraklar düz ve kenarları dişlidir. Yaprakların ucunda küçük bir beze taşırlar. Terk edilmiş alanlardaki kuru otların üzerinde gelişirve böyle olanlarda yaygın olark görülürler.
Kısa Çalı Formlu Siyah Yaban Mersini: (Vaccinium angustifolium nigrum Wood-Boivin) Yapraklar mavi yeşil renkte iken, meyveleri parlak siyah renktedir. Mera ve doğal ortamlarda yetişir. Sürekli yakılan ortamlarda yaban mersini'nin artış oranı çok daha hızlı olmaktadır.
Yüksek Çalı Formlu Yaban Mersini: Günümüzde ticari oarak yetiştirilen ve melezlemeleri yapılan yüzlerce çeşidi olan yüksek çalı formlu yaban mersini bulunmaktadır. Bunlar arasında, Kuzey orjinli (Vaccinium corymbosum L.) ve Güney Orijinli (Vaccinium corymbosum, Vaccinium darrowi Camp. ve Vaccinium ashei) melezleri gibi farklı iki grup yer almaktadır.
Yüksek çalı formu yabani mersinler dik büyüme gösterirler. Kışın yapraklarını dökerler. 2-5 metreye kadar boylanabilinirler. Ancak, kültüre alındıklarında 1-3 metre arasında boylanmalarına müsaade edilir. Yaprakları eliptik veya oval olup 7,5 cm uzunluğundadır. Alt yüzeyleri ince tüylü, kenarları düzdür.
Sürgünler -20C ile - 40C arasında zarar görürler. Meyveleri 1,5 - 2 gram ağırlığında olup; meyve rengi mavi-siyahtır. Kaliteli olan meyveleri taze tüketimden ziyade sanayi için uygundur. Meyve olgunluğu artıkça renkte matlaşma meydana gelir.
Çiçeklenmeden 45-75 gün içinde meyveler olgunlaşır. Çiçekleri ters dönmüş semaver şeklinde olduğundan tozlanmada arılara ihtiyaç vardır.
Tavşangözlü Yaban Mersini: (Vaccinium ashei Reade) Dik ve kuvvetli büyüme gösterir. 10m boylanabilinir. ancak kültüre alındığında 1-3 m'ye budanmalıdır. Yaprakları küçük, oval veya eliptik olabilir. Meyveleri 1,2 ile 1,5 gram ağırlığında, mavi-siyah renkte, sert kabuklu ve fazla çekirdeklidir. Çiçek tomurcukları kış döneminde -24 C ile 30C'lere dayanabilir.
Meyvelerin raf ömrü diğerlerine göre daha uzundur. El ile hasat için bitki boyunun 80 cm'de olması tercih edilir. Meyveleri taze ve sanayilik olarak üretilebiliir. Meyveler matlaşmaz. Çiçeklerdeki taç yapraklar döküldükten sonra 90 gün içinde meyveler olgunlaşır. Tam olgunlukta toplansalarda bu durumu uzun süre muhafaza ederr ve buruşmazlar.
Not:Aşşağıdaki resimde kırmızı yaprak ve mor meyve uyumuna dikkatinizi çekerim...muhteşem bir görsel şölen...sırf bu nedenle dahi likapa yetiştirilebilir.
... konu başlığı sadece likapa olacak... yaban mersini likapa ile aynı değil...mavi yemiş kelimesi ise blueberry ile uyumlu ve güzel bir isim :)
Doğru konu başlığı Likapa (mavi yemiş ) olarak düzeltilmeli derim...
Galiba gözden kaçmış...
Özellikle Patriot alev rengi yapraklarıyla tam bir cümbüş oluşturuyor.
Sırasıyla 1. Otelde çiçeklenen Patriot; 2. Tamamı; 3. Patriot alevler içinde 4.
Brigitta Blue ki kendisinden çok beklentim var. Hem geç sezon, hem yüksek çalı, hem çok lezzetli meyve, hem de soğuğa çok dayanıklı. Daha ne istenir ki.
2. resimde yerde duran ise Atlantic. Mağaza yetkililerinin "soğuğa dayanır" ifadelerine güvenerek tamamen çeşit olsun diye aldığım bir çeşit. Sonradan yaptığım araştırmaya göre güzel de bir çeşit.
Arzu Kasapoğlu
16-10-2007, 11:41
Merhaba arkadaşlar,
Eğer ben yanlış benzetmediysem, likapa Sürmene'nin köylerinde toplanıp yurt dışına satlıyor. Burada Likarpa diyorlar. Sanırım meyveler sonbaharda olgunlaşıyor. Satışı yapan kişi aynı zamanda Tema'nın Karadeniz Bölge sorumlusu.
Sayın N Turan, Patriot gerçekten kırmızı rengiyle göz kamaştırıyor, güle güle büyütün.
teşekkürler Sayın Kasapoğlu. İnşallah meyvelerini üzümsüseverlerle hep birlikte yemek kısmet olur.
Sayın n .Turan çok güzeller.Güle güle büyütün.Nerden aldınız.
denizakvaryumu
16-10-2007, 12:07
3. resimdeki yaprakları kırmızıya dönen patriot,
mevsiminde, meyveleri toplanmayıp üzerinde kalırsa, tek kelime ile alev kırmızı-puslu mavinin kaynaştığı muhteşem bir renk cümbüşü olur...(aman kuşlara yedirmeyin)
41 kere maşallah, nazar değmesin...
Haberlerinizi eksik etmeyin :)
Sayın n .Turan çok güzeller.Güle güle büyütün.Nerden aldınız.
Sayın Elfogi, görevli olarak Strazburg'a gitmiştim. Orada Botanic adında sadece bahçe malzemeleri ve bitkiler üzerine herşeyi satan bir büyük merkezden (www.botanic.com) aldım.
Daha beğendiğim ve getirmek istediğim çok şey vardı ama aldıklarımı getirmek bile epeyce mücadele gerektiriyordu. Sonunda bahçeye götürüp ambalajlarını açtığımda derin bir oh çektim. Bir iki saksı getirmek belki sorun değildi ama ben biraz abartıyorum galiba. Uçağın kargo bölümüne de veremiyorsunuz. El bagajı olarak da taşımak insanı öldürüyor. Yine de değdi.
Aramızda henüz bahçesine bir tane bile likapa dikememişler varken yaptığınıza ne diyeceğimi bilemedim. :)
Çok güzel görünüyorlar. Likapaları izlemek için sizin bahçeye kamera koymak farz oldu.
Çalışmalarınızda kolaylıklar, başarılar dilerim.
Teşekkürler sayın Sabah.
Satın almak için fidesini bulamadığım, ancak pratik bir çözümle çeliklerini Strazburg parklarından "elde ettiğim" rugosa türü güle de bayılacaksınız. Mrs Doreen Pike adıyla geçen bir çeşit.
Sayın Eday, çalışmalarınız nasıl gidiyor? Sizi unuttuk sanmayın. Ödemiş'te 900 metre rakım deyince aklıma Bozdağ geliyor. Hep görmek istediğim, bitki örtüsünü tanıyacak kadar zaman geçirmek istediğim bir yer. Ankara'da Bozdağlı olduğunu bildiğim Serkan adında bir fidancı arkadaşım var. kendisi Bozdağ'da yaban mersininin çok yaygın olduğunu ve bana da fidan getirebileceğini söylemişti ama yoğun işleri dolayısıyla üzerine düşemedi. Sanırım Bozdağ veya çevresi sizin projeniz için uygun bir ortam sunuyor. Çeşitler konusunda bir gelişme kaydettiniz mi?
Bizi bilgilendirirseniz seviniriz.
Herkese İzmir'den merhabalar. Yazilarinizi uzun suredir takip ediyorum.
Üniversiteden sonra ben de bir hayali gerçekleştirmeye başlayacağım.
Araziyi Ödemiş Gölcükten(980m) seçmeyi planlıyorum.. Aynı şekilde Hüseyin Hoca'da bana olumsuz bir cevap verdi.. Ancak iyi bir iyileştirmeden sonra olabileceğını tahmin ediyorum. Eğer bahar dikimine yetiştirebilirsem yarım dönümlük bir alanı Kasım ayında hazırlayacağım ve yaklasik 15-20 adet ( 3 farklı çeşitle) işe koyulacağım.
Her zaman yardımlarınıza ihtiyacım olacak..
Mesajınıza tekrar bakınca Ödemiş Gölcük'ten söz ettiğinizi fark ettim.
Hasan Lalezar
17-10-2007, 22:28
Sayın Turan bahçede hazırladığınız yastıklaramı diktiniz bu son gelenleride . Yakında sizde bitkiyi bahçeye sığdırmak konusunda zorluk çekeceksiniz gibi.
O yastığa 4 adedini dikeceğim. Çeşitleri karıştırarak elbette. 2 tanesini de evin girişinde kazdığım 4 yeni çukurdan ikisine dikeceğim. Aralık ayında eski 6maviyemişin ikisini boş kalan 2 çukura taşıyacağım ve onların da arasındaki mesafeyi açmış olacağım.
Yer konusunda haklısınız. Artık bir şeyleri dikmek için başkalarını sökmek gerekiyor. Daha önce plansızca, biraz da deneme amaçlı diktiğim bazı bitkileri söküyorum. Özellikle ağaçlarda ancak 4-5 yıl sonra alınan ilk sonuçlardan sonra, zor da olsa bir seyreltme gerekebiliyor.
denizakvaryumu
18-10-2007, 15:46
Hımmm, mavi yemişler sizin bahçeyi ele geçirecek, zamanla da bahçeye ve Hacılar iklimine en iyi adepte olan tür ayakta kalacak...
Bu nedenle likapada çelikleme olayını da aslında şimdiden öğrenmekde fayda var...
likapada çelikleme nasıl olur ? Neler yapmak gerek? Köklendirici hormon şart mı? Sera etkisi isterler mi?
Sonuçta mavi yemişlerin , böğürtlen ve ahududu gibi kolay çoğalmadıkları kesin.
Hımmm, mavi yemişler sizin bahçeyi ele geçirecek, zamanla da bahçeye ve Hacılar iklimine en iyi adepte olan tür ayakta kalacak...
Bu nedenle likapada çelikleme olayını da aslında şimdiden öğrenmekde fayda var...
likapada çelikleme nasıl olur ? Neler yapmak gerek? Köklendirici hormon şart mı? Sera etkisi isterler mi?
Sonuçta mavi yemişlerin , böğürtlen ve ahududu gibi kolay çoğalmadıkları kesin.
Çelikten üretim konusunda Selahattin Bey'in bir deneyimi oldu. Başarılı olamadığını yazmıştı. Taze sürgünlerden alınan çeliklerle yapıldığını biliyorum ama denemedim. Önce Ankara'ya uyumlarını görmek lazım. Bahçenin farklı yerlerine dikmemin sebebi de farklı konumlardaki tepkisini görmek. Son diktiğim alan daha korunaklı, binanın kuzey rüzgarını kestiği bir konumda.
Haziranda dikilenler sonbahar ateşini sergiliyor.
Hepsi birbirinden güzel Sn. NTuran
Bu yılki denemeleriniz, gelecek yıl bize iyi öğreti oluşturacak. Güle güle büyütün.
Çok teşekkür ediyorum. Henüz sonbaharı yaşıyoruz ama ben baharı dört gözle bekliyorum. Bir de maviyemişlerin sağlıkla çiçek açtığını görürsem daha ne isterim. O zaman temmuzda hasata beklerim.
Can suları verildi.
Oysa Hakkari dağlarında nice vatan evladı soldu gitti.
denizakvaryumu
21-10-2007, 22:34
Çok teşekkür ediyorum. Henüz sonbaharı yaşıyoruz ama ben baharı dört gözle bekliyorum. Bir de maviyemişlerin sağlıkla çiçek açtığını görürsem daha ne isterim. O zaman temmuzda hasata beklerim.
2008 Ankara üzümsü bitki severler, 2. toplantısının yeri ve zamanı belli oldu :D
Katılım şartları aynen birincide olduğu gibi ;)
denizakvaryumu
27-10-2007, 20:12
http://212.67.202.182/~blackmoor/index.php?cPath=303_367&osCsid=85e697a327dd166d9b1b04e8ecebdd38
http://www.directgardening.com/detail.asp?nav=fan&pid=3829
Saksıda mavi yemiş isteyenler bir göz atsın derim :)
denizakvaryumu
28-10-2007, 21:17
12 Eylül 2007 itibariyle yaban mersinleri kuraklık döneminde uğradıkları kavrulmanın etkisinden kurtuldular. Goldtraube'un son halini ekliyorum.
Sn.n_turan,
bilkent praktikerden bir goldtraube 71 aldım, siz goldtraube ı geçen yıl mı diktiniz? yani bir kış geçirmiş miydi yoksa ilk defa mı Ankara'da kışı geçirecek?
Aldığım goldtraube yaklaşık 20-25 cm.lik çelimsiz bir bitki, belki 1 yaşında,bu kışı dışarda geçirmesini önerirmisiniz?Yoksa hiç dışarı çıkarmayıp seneye mi dışarıya atayım :D
Demek başka meraklıları da varmış Ankara'da likapaların. En sonuncuya yetiştiğinize göre.
Balkon yetiştiriciler arasında bu işin öncüsü de siz oluyorsunuz. Nasılsa komşuda pişer, bize de düşer:p
İyi büyütmeler. Sonuçları merakla bekleyeceğim.
Fotoğraf nerde?
denizakvaryumu
28-10-2007, 22:26
Goldtraube yani altın üzüm aslında bir saksı bitkisi değil yani bahçedeki gibi asla olmayacak... ama saksıda da nasıl olacak deneyip göreceğim :)
http://img513.imageshack.us/img513/2136/resim369qt8.jpg (http://imageshack.us)
n_turan ın bahçesinde bir tane vardı, foruma şöyle bir göz attım, o da goldtraube ı bu yaz dikmiş, aslında soğuğa çok da dayanıklı değil gibi bir bilgim var ama tam emin değilim...
n_turan sanırım bu konuda son sözü söyleyecek..
Sevgili Denizakvaryumu fiyatı ne kadar.
Üsteki beyaz saksıdaki gerçekten çok güzel.Keşke o türleri bulabilsek.
denizakvaryumu
29-10-2007, 16:28
Sevgili Denizakvaryumu fiyatı ne kadar.
Üsteki beyaz saksıdaki gerçekten çok güzel.Keşke o türleri bulabilsek.
18 ytl ye aldım, üstteki saksıdaki gibi olursa 300 ytl ye satarlar :)
Ben buna da şükür diyorum :) blueberry lerin bu kadar çabuk marketlerde satılacağını ummuyordum...yakında diğer çeşitleri de gelir, özellikle bauhausdan büyük bir atak bekliyorum :)
tourkana
29-10-2007, 16:39
Bir fiyat bilgisi de benden , 300 gramı İstinye Park'ta 14.99 YTL... Ar-Ge çalışmaları için yararlı olacak her masrafa katlanırım diyerek aldım,Hollanda'dan ithal etmişler.
Umarım toprağı ve iklim şartları uyarsa Gökçeada'da yetiştirmek istiyorum.Bunun için yurtdışından fidan araştırıyorum.
Sn denizakvaryumu,
Goldtraube'unuz hayırlı olsun. Praktiker'e son gittiğimde hemen hiçbir işe yarar şey yoktu. Bunlar ne zaman gelmiş?
Goldtraube bir Hollanda çeşidi ve sadece bir sitede soğuğa dayaklı olduğuna dair ifade gördüm. Ben Stokholm'den satın alırken İsveçli satıcı soğuğa dayanıklı olduğunu söylemişti. Stokholm'de kışın göllerin donduğunu biliyorum. Oradaki bahçelere dikilmek üzere ithal edilmiş bir çeşit. Yani, kısacası, gönül bunlar doğru olsun istiyor. Meyve büyüklüğü ve lezzeti açısından eşsiz... Sadece somut olarak bulduğum bilgi çoğu Corymbosum çeşidine göre Godronia hastalığına daha dayanıklı olduğu.
Yine de bütün sorularımızın cevabını önümüzdeki Nisan ayında alacağız.
Goldtraube'un soğuğa dayanıklılığını destekleyen bir bilgi de sözünü ettiğim Godronia mantar hastalığına (Godronia cassandrae) karşı dayanıklılık verileri Norveç'te yapılan bir araştırma sonucundan alınma.
Bu araştırmadan, Goldtraube'un yanı sıra, Blueray, Patriot, Bluecrop, Bluetta, Earliblue, Hardyblue, Collins ve adını sayamadığımız çeşitlerin Norveç'te yetiştirildiğini anlıyoruz. Hüseyin Hoca'nın kulakları çınlasın.
http://www.ulmer.de/Artikel.dll/2_01_s78-84_2929.PDF
denizakvaryumu
30-10-2007, 11:16
Sn.n_turan teşekkürler.
Bu sene fidan çok küçük olduğu için açıkçası dışarda bırakmayacağım,ne olur ne olmaz ... her zaman goldtraube bulamayız :)
Baharda da sizin goldtraube ın durumu belli olur, buna göre seneye dışarı alıp almayacağım belli olur.
Acaba bitkiye kış uykusu geçirtmemek zararlı olur mu?
Vaccinium Corymbosum kış uykusu istiyor. Meyve tutması için de kar altında kalması faydalı oluyor.
denizakvaryumu
30-10-2007, 11:42
Vaccinium Corymbosum kış uykusu istiyor. Meyve tutması için de kar altında kalması faydalı oluyor.
Hımmm, şimdi bir karar vermem gerekiyor...
Fidanın seneye sağlıklı ve iyi gelişmesi için dışarıya alınması ile çok küçük olduğu için donma tehlikesine karşı içerde durması arasında...
İki goldtraube ım olsaydı kararım kolay olurdu ama şimdi zor...
Birden aklıma geldi, faydalı olur mu bilmem.
Bitkilerin dışarıda yetişmesi deyince toprakta olmalarını anlıyorum.
Saksıyla dışarıda bırakmakla, toprağa dikip bırakmak arasında çok fark var.
Gözden kaçmamıştır tabii ama hatırlatmadan duramadım.
Saksı her yönüyle soğuğa maruz kalıyor, topraktaki ise korunuyor.
Güle güle büyüt altın üzümünü sevgili kardeşim.:D
Selçuk Örnek
30-10-2007, 21:45
[QUOTE=denizakvaryumu;167389]Hımmm, şimdi bir karar vermem gerekiyor...
Fidanın seneye sağlıklı ve iyi gelişmesi için dışarıya alınması ile çok küçük olduğu için donma tehlikesine karşı içerde durması arasında...
Merhabalar, y.mersinini dış mekanda bahçeye dikmeniz için tereddüt etmenize gerek yok. Sayın N.Turan'ın da dediği gibi Vaccinium corymbosum soğuğa dayanıklı ve hatta soğuklanma isteyen (yaklaşık 1000 saat 7C altı) bir bitkidir. Ben de geçen kış 3 farklı çeşidi (1 yaşında) bahçeme diktim ve şu anda gayet sağlıklılar. Sanırım esas dikkat etmeniz gereken konu toprak ph'ı. Toprak ph'ını mutlaka 4,5-5,5 arasına getirmeniz gerekiyor. Bauhaus'da toprak ph metresi satılıyor.
Vaccinium corymbosum genellikle 3-7 iklim bölgelerinde yetişiyor ve aşağıdaki linkte verilen iklim haritasına göre Ankara 7. bölgede. Yani, toprağınızı hazırlayın, ve bahçenize dikin derim. İç mekanda bitki soğuklanamayacaktır.
http://www.backyardgardener.com/zone/europe1zone.html
denizakvaryumu
07-11-2007, 19:38
http://www.bonsaiboy.com/catalog/product608.html
Likapanın bonsaisini yapmak isteyenler için :)
denizakvaryumu
09-11-2007, 00:05
http://www.youtube.com/watch?v=chGxZIE1cnA
http://www.youtube.com/watch?v=XfzQFqCNRF8
http://www.youtube.com/watch?v=TVyrv47m2ck
likapa için bakınız.
şükran ünal
09-11-2007, 08:24
Günaydınlar sevgili Denizakvaryumu, işyerinden youtube sitesini açamadığım için bakamadım. Eğer video değilde resim ise burada bir kare gösterebilirmisiniz. Saksıda likapa bana da uyar, çünküüüüü 27 kasım salı günü inşallah balkonu kapattırmak için randevu alıp sözleşme imzaladık . Sonrasında bende üzümsü bitkilerime kavuşacağım...
denizakvaryumu
09-11-2007, 09:24
Şükran Hanım 2 link de video.Ancak 241.mesajda fotolar var...
Likapa ve diğer üzümsüleri bence bahçenize dikin, rahatlıkla kışı geçirebilirler... eğer ille de saksıda isterim demezseniz :)
Bauhausda tayberry, loganberry ve Japon (wine berry-şarap üzümü) böğürtleni yapraklarını henüz dökmemiş, alabilirsiniz...kırmızı frenk üzümleri ise yapraklarını dökmüş...Yine evrgreen thornless yani dikensiz herdaim yeşil böğürtlenler de güzel durumda...kaçırmayın derim.Fiyatlar 5 YTL...eğer yenileri gelirse 20 YTL den aşşağı gelmez.
denizakvaryumu
13-11-2007, 16:20
Arkadaşlar likapanın yaprakları da çay olarak içilip yeniyormuş.
------------------------------------------------------------------
Yazan: arhavisanayi | Konu: Likapa çayı (kachanaka çayı) | Tarih: 13/10/2007
Arhavi'de rakani diye adlandırılan yerlerde sıkça rastlanır. Buralarda suni bir gübreleme ve insan eli değmediğinden, organik besin olarak değerlendirilebilir.
Likapa yaprakları yeşil olarak yenilmektedir. Cocukluğumuzda dağda öğle yemeği götürmediğimiz zamanlarda bahçede çalışırken, hem meyvesi ile hem yaprağı ile beslenip, günü kultarıyorduk.
Yapraklarının kurutulması ile iyi bir çay elde edilmektedir.
Biz yıllarca bu çayı, grip, soğuk algınlığı ve nezle olduğumuzda tüketiyoruz.Aynı zamanda keyifli bir içecek olduğunu da söylemeliyim.
http://arhavisanayi.blogcu.com/4218028/
lokmanbahçe
13-11-2007, 16:38
sayın deniz akvaryumu
nereden temin edebiliriz ben bi türlü bulamıyorum
Yapraklarının çay olarak içilmesi çok ilginç.Yaprakları için bile yetiştirilebilir.İyice meraklandım şimdi.Çayını deniyen var mı?
denizakvaryumu
13-11-2007, 20:15
sayın deniz akvaryumu
nereden temin edebiliriz ben bi türlü bulamıyorum
http://pepino61.sitemynet.com/hobim/id4.htm
Yusuf Bey,satıyor...(ben Ankara'daki praktiker marketten almıştım..)
Bu konuda Yusuf Beyle bağlantıya geçin derim.
denizakvaryumu
13-11-2007, 20:18
Yapraklarının çay olarak içilmesi çok ilginç.Yaprakları için bile yetiştirilebilir.İyice meraklandım şimdi.Çayını deniyen var mı?
Yapraklarının çay olarak içildiğini bilseydik üzümsü toplantısında sn.n_turanın likapa yapraklarını da toplardık:D
Acaba dökülen yapraklar da olur mu?yoksa taze mi toplamak gerekir?
Üstelik bir de yeniyormuş, bendeki goldtraube 71 in tadına bakacağım ama zaten 8-9 tane yaprağı var :p yemiyim şimdi...
lokmanbahçe
13-11-2007, 21:00
deniz akvaryumu
ne zaman aldınız acaba hala var mı ki praktikerde?
lokmanbahçe
13-11-2007, 21:07
bir de cranberry ile gilaburu aynı şey mi acaba nitekim gilaburu adlı sitede diğer adının cranberry olduğu söyleniyor
denizakvaryumu
13-11-2007, 21:18
deniz akvaryumu
ne zaman aldınız acaba hala var mı ki praktikerde?
Hayır kalmadı, Ankara'ya ilk defa gelmişti ve hemen bitti yine kışa dayanıklı kiwi de gelmişti o da bitti...
denizakvaryumu
13-11-2007, 21:24
bir de cranberry ile gilaburu aynı şey mi acaba nitekim gilaburu adlı sitede diğer adının cranberry olduğu söyleniyor
Cranberry ile gilaburu farklı bitkiler;
Cranberry isminde bilinen bitkinin doğada yetişen üç tipi var. Amerikan türleri - Vaccinium macrocarpon, meyvesi daha küçük Avrupa türleri - V.oxycoccux, üçüncü tür olarakta Amerikada Cowberry diye bilinen
V. vitis-idaea (tadı çok acı, çiğ yenmesi imkansız gibi sadece pişirilip tüketilmekte).
Bitki likapa gibi yaprağını sonbaharda dökmüyor, daimi yeşil bir çalı halinde gelişir. Toprakta 4.5 pH oranına bayılıyor. Doğada bir zaman bataklık gibi su basmış alanlarda kalmaktan hoşlanıyor. Kışın - 45°C soğuğa kadar dayanıklı. Gelişme zamanı tam güneşten biraz gölgeli alanlar istiyor. Genelde budanmıyor. Likapada söz ettiğim kuş saldırısı bu bitki içinde geçerli, ağ ile kurtulabilirsiniz.
Eminim Karadeniz bölgesinde uygun yerler bulunsa Cranberry’de yetişir. (İsmi ne olacak peki?) Amerika kıtasında çok önceleri Kızılderililer bu bitkiye tıbbi etkilerinden dolayı çok önem verip yetiştirmişler. Meyvenin kırmızı suyundan kumaşlarını bile boyamışlardır.
Cranberry’nin suyu çok kıymetli. C, D vitaminleri,potasyum ve demir ihtiva ediyor. Likapa gibi tatlı olmadığı için şekerle karıştırılarak tüketilebiliyor. Kanserede iyi geldiği söyleniyor. Böbrek hastalıklarına, mesane iltahaplanmalarına, taş düşürmeye, boğazda habisleşmiş iltahaplanmalara iyi geliyor. (Ben Boğazımdakilerden bu sularla kurtuldum, Doktorum hala bana inanmıyor.)
Belki duymuşunuzdur **** tatmışınızdır, yılbaşında ve Amerikalıların Şükran gününde pişen hindiye Cranberry sosu dökülür (1620 senesinden beri bu geleneksürmekte). İstanbuldaki bazı marketlerde Ocean Sprey markasıyla satılmakta.
Murat Pilevneli.
http://bahcevan.com/her-derde-deva-blueberry-cranberry-vizyon-dekorasyon
Gilaboru için
http://www.agaclar.net/forum/showthread.php?t=2720&highlight=gilaboru
bakınız.
fkilimci
16-11-2007, 07:11
Herkese merhaba,
Ben Fisun.
Uzun zamandır bu forumu takip ediyorum, forumunuzdan pekçok yeni şey öğrendim. Bu yüzden forumdaki herkese çok teşekkür ediyorum.
İnternette araştırma yaparken yaban mersiniyle tanıştım ve çok sevdim. Şu anda kendisi ilgi alanımda. Uzun yıllardır İstanbul'da yaşamış ve son yıllarda İstanbul'daki bütün stres kaynaklarından nasibini almış ve yılmış biri olarak artık kendimi ait olduğum yerde yani doğada görmek istiyorum. Doğayla ilgilenmek beni gerçekten çok rahatlatıyor.
Bu aralar yaban mersini bitkisine merak sardım demiştim ya, yakın zamanda Çatalca'dan 1,5 dönümlük bir tarla alıp orada yaban mersini yetiştirme denemeleri yapmak istiyorum. Bu konuda araştırıyorum şimdilik. Hüseyin Çelik'in Likapa Yetiştiriciliği kitabını aldım ve okumaya başladım. Ayrıca internetten araştırmalar yapıyorum. Özellikle Michigan State Üniversitesi'nin yaban mersini sitesini anladığım kadarıyla okumaya çalışıyorum. Öğrenmem gereken çok şey var. Bana yardımcı olursanız çok sevinirim.
Öncelikle alacağım tarlanın iyi bir drenaja sahip olması gerekiyormuş. İşimi sağlama almayı çok sevdiğim için öncelikle tarlaya iyi bir drenaj sistemi kurdurmak istiyorum. Bu konuda yardım alabileceğim, konusunda uzman bir şirket veya birini biliyor musunuz?
Yardımlarınız için şimdiden çok teşekkürler...
denizakvaryumu
16-11-2007, 07:34
Hoş geldiniz...
Alacağınız tarlanın toprak testini yaptırın derim...Mavi yemiş için asit karekterli toprak şart, aksi halde verim alınamıyor.
fkilimci
16-11-2007, 08:06
Hoşbulduk,evet toprak analizini yaptırıp asit seviyesini yaban mersini için uygun seviyeye getirmeden dikim yapmam zaten.
İlginize teşekkür ederim.
Verim dediniz de aklıma geldi. Hüseyin Çelik'in internetteki sayfalarından birinde, yaban mersini yetiştirilen ülkelerde dekar başına verim tablosunu gördüm.
Tuhaf şekilde 2005 yılında Amerika' da dekar başına 7 tondan fazla ürün alınmış. Ama Türkiye'de 1 dekardan alınan ürün ortalama 2,25 ton. Neden arada bu kadar uçuk bir fark var acaba?
Demek ki Türkiye'deki çalışmalardan henüz yeterli verim alınamamış. Hem de Rize gibi yaban mersininin çok sevdiği asitli topraklara sahip bir yerde.
Bana çok ilginç geldi bu durum.
Hoş geldiniz sn fkilimci.
Uğraşınızda başarılar diliyorum.
Asitli toprak konusunda, Çatalca'da Ankara'dan daha şanslı olduğunuzu düşünüyorum.
Verim konusundaki fark sanıyorum yaşla ilgili. 3 yıllık bir fidandan alabileceğiniz ürün bir fincanı geçmeyebiliyor. Ancak yıldan yıla artıyor.
Vaccinium Corymbosum 8. yıldan itibaren tam verime kavuşuyor ve çeşidine göre çalı başına kabaca 4-6 kilo kadar meyve veriyor.
fkilimci
19-11-2007, 11:29
Hoşbulduk sn. n turan. Başarı dilekleriniz için çok teşekkür ederim.
Çatalca' nın toprağı asitli midir bilmiyordum ama çok verimli bir toprak olduğunu biliyorum. Şimdiden yaban mersini yetiştirme alıştırması yapmak için geçen ay Yusuf Bey'den 2 adet fide aldım. Biri Patriot, diğeri Bluegold.
Yusuf Bey bunların geçen yaz meyve verdiğini söyledi. Yaprakları bayağı kızardı, özellikle Patriot'unkiler kıpkırmızı oldular. Bir de beneklendiler. Hastalık veya birşeyin eksikliği olabilir diye bayağı korktum ama daha sonra meyve ve yaprak tomurcukları çıkınca endişelenmeyi bıraktım. Sanırım durumları iyi, bayağı tomurcukları oldu çünkü. Bir problem olsa tomurcuklanmazdı herhalde, yanlış düşünüyor olabilir miyim?
Yusuf Bey sonbaharda yaprakların döküldüğünü de söyledi. Gerçekten de yapraklar yavaş yavaş dökülüyor.
Ayrıca benim henüz bahçem yok. Gelen fideleri büyük saksılara diktim. Saksıların içine de bolca çam ibresi doldurdum. Çürümüşünü bulamadığım için sadece kurumuş olanlarla yetinmek zorunda kaldım. Yine de fidelerin durumu iyi gibi. Yaza nasıl olacaklarını merak ediyorum doğrusu.
Sn. n turan, demek ki çok ürün almak için acele etmemem gerekiyor. Bu yönünü düşünmemiştim doğrusu. O zaman sabredeceğiz, başka çare yok.
Unutmazsam fidelerimin fotoğrafını da koymak istiyorum.
denizakvaryumu
19-11-2007, 11:47
Yusuf Bey'den 2 adet fide aldım. Biri Patriot, diğeri Bluegold.
Yaprakları bayağı kızardı, özellikle Patriot'unkiler kıpkırmızı oldular. Bir de beneklendiler. Hastalık veya birşeyin eksikliği olabilir diye bayağı korktum ama daha sonra meyve ve yaprak tomurcukları çıkınca endişelenmeyi bıraktım.
Sanırım durumları iyi, bayağı tomurcukları oldu çünkü. Bir problem olsa tomurcuklanmazdı herhalde, yanlış düşünüyor olabilir miyim?
Yusuf Bey sonbaharda yaprakların döküldüğünü de söyledi. Gerçekten de yapraklar yavaş yavaş dökülüyor.
Yaprakların döküldüğü bu günlerde tomurcuklanma olmaması lazım...Fidanları içerde mi tutuyorsunuz?
fkilimci
19-11-2007, 14:12
Yaprakların döküldüğü bu günlerde tomurcuklanma olmaması lazım...Fidanları içerde mi tutuyorsunuz?
Geldiklerinde tomurcukları yoktu. Bir hafta kadar önce tomurcuklar çıkmaya başladı. Saksıları balkonda tutuyorum, kapalı balkon da değil. Bir de benim oturduğum yer İstanbul'un en yüksek ve en soğuk yerlerinden birisi. Çok fazla da rüzgar alıyor. Zaten yaban mersini soğuklama isteyen bir bitkidir diye okuduğum için onları balkona koydum gelir gelmez.
Bir tuhaflık mı var benim yaban mersinlerimde?
Tuhaflık havalarda.
Bendeki patriot da ekim ayında çiçek eçmıştı.
Şimdi yapraklarını döktü ve elbette bazı gözleri kaybettik.
Bütün bunların bence yer değiştirmeyle de ilgisi var.
Sıcaklık farklarına hemen tepki veriyorlar. Bulunduğu yerde göz oluşumunu tamamlayan bir bitki, havaların anormal sıcak gitmesi veya taşınma sırasında daha sıcak bir ortama girmesi nedeniyle erken tomurcuklanmaya ve ardından çiçeklenmeye başlayabiliyor.
Bendeki patriot da 4 gün otel odasında bekleyince çiçek açmıştı.
fkilimci
20-11-2007, 07:27
O zaman yaban mersinlerini asla iç ortamda tutmamak gerekiyor. Yani tomurcuklarım ölecek mi bu durumda?
Bugün de hava korkunç soğuk. Kar soğuğu çıktı nerdeyse. İnşallah fidelerime birşey olmaz.
Akşam resimlerini çektim. Karanlıkta pek güzel çıkmadı ama yine de eklemek istiyorum.
Soldaki patriot, sağdaki bluegold.
sayın fkilimci,
Bence saksılarınızı dışarıya alın.
Zaten soğuklama ihtiyacı da olan bir bitki. Mevsiminde normal uykuya dalması için iklim değişikliğini hissetmesi gerekiyor.
fkilimci
20-11-2007, 13:31
Yaban mersini saksılarım zaten dışarıda duruyor, balkonda yani. Bu halde bile tomurcuklandılar.
vBulletin® v3.8.5, Copyright ©2000-2024, Jelsoft Enterprises Ltd.