Röportajlar 2: Nasuh Mahruki
 

http://www.nasuhmahruki.com/

Sitesine bakıldığında bile sorulacak ne çok şey olduğu ortaya çıkıyor
bize sadece soru seçmek düşecek diye düşünüyorum...
haydin :)

İlk soru benden olsun aybala. Yanıtını gerçekten merak ediyorum.
“Dağcılık sporu ile uğraşanlar için sadece 1 defa hata yapma şanslarının olduğu söylenir!!! Bu da ne kadar zor bir spor dalı olduğunun göstergesi. Başarılı olmak için çok çalışmak, disiplinli olmak, irade şart. Sonuç olarak bu kadar zor bir dalda başarı olmak insanın egosunu oldukça yükseltecektir. İnsan kendisini farklı, hatta seçilmiş bir kişi gibi dahi hissedebilir. Sitenizdeki yazılarınızdan bugün böyle hissetmediğiniz çok açık ancak kariyerinizde böyle hissettiğiniz bir dönem oldu mu? Olduysa ne zaman oldu ve nasıl yendiniz?”

yüksek egoyu yaşamadan ondan geçilmez... dualite dünyasında herşeyin zıddını yaşayarak anlayışımızı geliştiriyoruz ve bu çok güzel bir soru...

çok vaktimiz yok aybalam...kayıt cihazını test ettin mi??

Çevremizde bile olsa, aklımızdakini görürüz... Algıda seçicilik...Dünyanın en yüksek dağlarına tırmanmaya odaklanmış bir göz, ağaçları görür mü bilmem...

Ama her zaman merak etmişimdir, çok yükseklerde tek başına yaşayan ağaçları... Farkında oldukları varsa bunları anlatmasını rica eder misin?

bir şekilde hallolacak :rolleyes:

- O dağların tepesinde yapmak isteyip de henüz yapamadığınız bir şey var mıdır? Varsa nedir mesala? :)
- Dağın tepesine vardığınızda ilk hissettiniz şey nedir?
- Hızlı çıkışın hızlı inişi olur derler. Bu dağcılık sporu için de geçerli midir? Siz dağa hızlı çıkmadığınıza göre, inişiniz de ağır mı oluyor? :)
- Dağın zirvesinde çok sevdiğiniz bir yemeği canınızın çektiği oldu mu? Ya da mesala, şöyle demli bir çay olsaydı da keyifle içseydim gibi...;)

- yüksek bir dağın zirvesinden aşağılara doğru "küçük boşaltım sistemi"nizi çalıştırdınız mı hiç?
- cevap "evet" ise ne hisettiniz?
-reklam filminde bunaldınız mı?
dağa tırmanmak mı daha kolay, reklam filminde oynamak mı?
-ilk tırmanışlarınızda "anı" topladınız mı?
-cevap evet ise nelerdi?;
hâlâ duruyorlar mı, hâlâ toplar mısınız?

Nasuh Mahruki hayran olduğum kişilerden biridir. Bir yaşama sığmayacak deneyimler yaşamış olması ilgimi daha çok çekiyor. Dış görünüşüne baktığımda ya da konuşmasını dinlediğimde adrenalin tutkunu olmasına şaşıyorum doğrusu. Öyle sakin bir görünüşü var ki.

Gelelim sorularıma... Aslında ben çocukluğunu daha çok merak ediyorum.

- İnsanların hayatında ne oluyor da dünyanın en yüksek tepelerine tırmanma isteğiyle yanıp tutuşuyor.

- Çocukluğunuzda yaramaz mıydınız? Yani duvar ve ağaçlara tırmanır mıydınız?

- Sıradışı şeylere ilgi duyduğunuzu ilk ne zaman farkettiniz?

Evet, bir soruda benden geliyor. Nasuh MAHRUKİ gibi dünyanın çeşitli yerlerine giderek, en zor dağlarına, tepelerine çıkan birinin herhalde fotoğraf makinası vardır.
- Çektiği Bu fotoğraflar arasında agaclar.net'e uygun fotoğrafları siteye koymak istermi?

- Üyemiz olmak istermi?

- Yüksek bir tepeye çıkmak mı zor, inmek mi?

- Zirve yolculuğunda sürekli konservemi yerler :) hangi tür gıdaları tercih edersiniz?

- Bu işi kaç yaşına kadar sürdürmeyi düşünüyorsunuz?

- Tırmanıştan önce hangi sağlık taraması daha önemlidir? Yani kimlerin bu işi yapmasını onaylamazsınız? Kimler tırmanmamalı? Bugün baypass olanlar bile tırmanabiliyor:)

AKUT'u kurma amacı neydi?
AKUT elemenları nasıl eğitim yapar?

http://www.nasuhmahruki.com/fotogale...ges/kayada.jpg

-Sizce doğa ne demek? Onunla bir alıp veremediğiniz mi var?

-Dağlara tırmanıyor, mağaralara giriyor, denizlere dalıyor.....belki de uçuyorsunuz. Bunları neden yapıyorsunuz...sizi dürten şey ne?

-Her başarı diğerini başarmak için bir güven oluşturmuştur. Ya yenilgileriniz?
korktuğunuz, ürktüğünüz, güçsüz hissettiğiniz, buraya kadarmış dediğiniz anlar oldu mu? Olduysa en kötüsü hangisi?

-Filmlerde uçurumların en olmaz yerde yetişmiş ağaçları görürüz. Hani adam düşerken ona tutunur ve hayatı kurtulur. Böyle bir şey yaşadınız mı?

-Bu kadar çok şeyi yapabilmek için nasıl bir çalışma programınız var ?

-Hiçbir şey yapmadan en uzun ne kadar süre durdunuz....?

-Kişiliğinizi hangi kelimelerle tanımlarsınız?
İnatçı, hırslı, duygusal, meraklı, kompleksli, yardımsever, hepsi ya da hiçbiri ...o zaman neler?

-Neden yaptıklarınızla ilgili belgeseller izleyemiyoruz. Mesela Kaptan Cousto vardı çocukluğumuzda. Çok keyifliydi izlemek. Böyle bir çalışma düşündünüz mü? Ya da böyle teklifler aldınız mı?

bir sürü bir şey yazdım ve hepsi silindi :(
neyse kısaca şunları demiştim

1- kısa bir hızlı soru-cevap bölümü yapabilirsiniz
*en sevdiğiniz ağaç
*en sevdiğiniz meyve
*baltalar elimizde uzun ip belimizde neyi hatırlatıyor size
*en son gittiğiniz yer
*en son gördüğünüz orman
gibi gibi, bazen televizyonlarda yapıyorlar buna benzer hızlandırılmış bilgi alışı

2- kısa komik bir test hazırlayıp gidebilirsiniz (ağaçlarla ilgili tabi)
*yanına bir kaç bildik ağaç yaprağı alıp, hangi ağaca ait olduğunu sorabilirsin
*bizim ilginç fotoğraflardan bir kaç tane yanında götürüp, bir kısmını kapatıp bu nedir diye sorabilirsin

yanınıza alacağınız sticker kalmadıysa bende var biraz göndereyim size

nasuh mahrukiye akutla ya da dağcılığıyla ilgili klasik sorular sorulması taraftarı değilim
zaten herkes onu tanıyor ve bu konularda sorulmayan soru kalmamıştır

ben sorularla onu ağaçlara yönlendirelim derim

Sitesinde bulunacak bilgileri tekrar soru haline getirmek en büyük yanlışlardan biri olmalı. Git oku kardeşim diyebilir :)

Bu fikre tamamiyle katılıyorum. Sitesine bakarak olmayanı veya olanın farklı yönünü bulmaya çalışmakta fayda var. Buna dikkat edilmezse çok sıradan, keyifsiz bir röportaj olur.

sitesinde selim kemahlı'nın ele aldığı kalimantan 1996 adlı yazıda bir bölüm var

belki gittikleri yerlerde fark ettiği ağaç türlerinden, doğal ortamdan bahsedebilir ya da mesela ağaçlara zarar vermek zorunda kaldığı durumlar ortaya çıkmış mı, kurtarma çalışmalarının içine orman yangınları dahil mi, değilse bu konuda çalışma yapmayı düşünüyor mu, evereste bir daha çıktığında agaclar.net bayrağını da diker mi? :D

2004 yılında newyork orman korucuları ile bir görüşme yapmış
haber detayları burada

bu konuya değinilebilir, bugüne kadar karşılıklı bir proje yapılmış mı yoksa sadece fikir alış verişi düzeyinde mi kalmış, belki bu öğrenilebilir

Cevap örneği "Hayır yapılmadı. sadece fikir alışverişi.":(

Malina Tuncel Kurtiz'le ilgili topikte soruların kişiyi açacak, kısa yanıtlarla geçiştirilmeyecek sorular olmasından bahsetmişti.
İyi düşünülürse 2-3 soru bile açılımlarla tüm görüşmeyi götürebilir.

yav olur mu, sözlü iletişimde konu başlıkları belirlenirse bu kadar sınırlı yanıtla kalınmaz ki

hele röportajı yapacak olanların aybala ve karakedi olduğunu düşünürsek, nasuh mahrukinin ağzından girip burnundan çıkarlar, zorla konuştururlar bence ;)

Hiç sanmıyorum...

Bence Nasuh Mahruki konuşmak için zaman bulamaz :)

Bence anasayfasına koyduğu düşünceleri çok önemli, çünkü onun için çok önemli öyle değilmi? Yoksa oraya koymazdı! Okuyanlara mesaj veriyor..

SORU: "Ancak bir buçuk ay önce kendime öğütlediğim gibi, asla psikolojik sınırlarımı hedeflemeyeceğim. Fiziksel limitlerime ulaştığım anda ne olursa olsun tırmanış bitecek." diyorsunuz. Burada psikolojik sınırla kasdettiğinizin, kişinin ego sınırları olduğunu düşünüyorum. Çünkü insanın zihinsel sınırları kadarını yapabilmesi sözkonusu değil mi? Başka bir branştan örnek verecek olursak; yüksek atlama yapan birisinin geçtiğini hayal edemediği bir yüksekliği fiziken geçmesi de mümkün değil aslında!

SORU: Dağlarda, doğada tanrıyı ararken ağaçlar size ne kadar yol gösterdi? Ağaçlarla neler yaşadınız?

Şimdi kafama takıldı. ağaçlar netin röportaj yapmak için seçtiği kişilerin ortak özelliği nedir?

Doğal olarak ağaç, doğasevgisi, orman , çiçek ve genel ifade ile botaniktir dememiz kaçınılmazdır.

Dağcılık bir spor dalıdır. Doğanın bir parçası olan dağda icra edilse bile doğrudan ağaçlar netin ilgi alanına girer demek de zordur.

Yapılacak röportajda ağaçlar çok az geçecek ya da verilen cevaplar çok az yer alacaktır gibi geliyor bana.

Nasuh Mahruki iyi bir dağcıdır ama iyi bir ağaçsever midir bilmiyorum. :)

Yine de kolay gelsin. aybala mutlaka adamı doğduğuna pişman edecektir. Ve hatta nasuh bey, eminim ki: Ben niye bu kadar ünlüyüm ki? diyerek hayıflanacaktır. :))

Ya da günahım neydi diyecektir. O, bu değil, giden aybala! Tabii afet!

Nasuh mahruki, eğer iyi bir doğasever ise, kendi web sayfasında ağaçlar.net'in tanıtımına hayır dememelidir.

Sayın Mahruki, ağaçlar.net'e sizin ne gibi bir katkınız olabilir? Böyle bir katkıda bulunmak ister misiniz? :)

Link ver, link!

Ağaç denildiğinde ilk aklınıza gelen şey nedir?

Sakın orman yangını demeyin, çünkü o ilk benim aklıma gelmişti. :P

Soru: Dünyanın en yüksek ağacı........... dadır. (Ehhh röportaja giden vaybalanın bunu bilmesi lazım! ) Sizin tırmanmak için en yüksek ağaç olan ....... daki .... ağacına yönelmeniz mümkün olabilir mi?

Ya da hiç ağaca tırmandırnız mı? :P

Örümcek adam filmini izlediniz mi? :)

yavaaaaşşşş daha hepsini okuyamadım..

Tamam okudum :o
Çok da doğru değerlendirmeler.:)
Özellikle
O halde ekleyeyim.
Ortak özellikleri olmalı mı? Gerek yok diye düşünen olursa onlara soruyorum Banu Alkan buraya yakışır mı?? :D
Şaka bir yana cidden yanıtlanması gereken sorular var. İyi dağcı ağaçları sever diye bir mantık yürütülemez. Özellikle bu ve benzeri işleri sırf egosunu tatmin için yapanları tanıyan biri olarak söylüyorum.

"Dağlarda, doğada Tanrıyı arayan Nasuh`la, şehir hayatında erdem`i, en üstün iyi`yi arayan Nasuh, ancak birlikte ilerlerse mutluluğu yakalayabiliyorum."

demiş kendi sitesinde..Doğadan nasıl faydalanacağını bildiğinden eminim.

Dağlarda, ormanda ya da deniz kenarında kendini nasıl hissettiğini sorabiliriz belki. Hangisini kendisine daha yakın hissettiğini sorabiliriz...(öyle olmasa bile orman desin, röportajın amacı yüzünden)

Evi nasıl, bahçesi var mı, varsa kendisi ilgilenir mi, doğal yaşamla ilgili ne düşünüyor, karakedi'nin sürdüğü yaşam şekli veya hayalleri anlatılarak böyle bir düşü olup olmadığı, sevdiği çiçekler ya da ağaçlar, varsa neden sevdiği yani onunla/onlarla ilgili özel bir bağı ya da anısı olup olmadığı...
sorulabilir..

Ağaçları tanıyorsa eğer şu sorulabilir:

Kendinizi bir ağaca benzetmenizi istesek, bu hangi ağaç olurdu? Neden?