12-05-2009, 23:50 | #93 |
Ağaç Dostu
|
Tamam sevgili gece, ben notumu verdim, sizde böylesine sevgiyle çalışanlar oldukça en güzel bahçe sizinin ki olur, mubarekler öğrenmişlerde birde öğretiyorlar, bayıldım çoçuklarınıza, allah uzun ömürler versin. |
12-05-2009, 23:54 | #94 |
Ağaç Dostu
|
Yok o sadece fotoğrafa yansıyan, görülmiyen bölümü koça tarla, sen o kadarcık mı sandın sayın tonba |
13-05-2009, 00:04 | #95 |
Ağaç Dostu
|
Lilium. En iyisi biz belleri alıp oraya gidelim. Senin dediğin gibi. Az az yapılsa o kadar tezek olmaz. Belliki toprak da tavında değil. Şimdi demesinler? Beyler. O kadar çok biliyorsanız buyrun gelin. Halep ordaysa Arşın burda. Hazırlan Lilium. Yol gözüktü. |
13-05-2009, 00:08 | #96 | |
Ağaç Dostu
|
Alıntı:
a) Nasıl olmuş hanımlar b) Yoruldum. Biraz dinleyenim mi ? c) Oldumu ? d) Ben vazgeçeceğim galiba. Sizce hangi şık ? |
|
13-05-2009, 00:23 | #97 |
agaclar.net
|
Fidelerin aralarındaki boşluklar çok az değil mi? |
13-05-2009, 00:29 | #98 |
Ağaç Dostu
|
www.agaçlar.net adında bir site var, çok faydalı bilgiler bulunuyor, formda konu başlığı: yetiştiricilik, toprak hazırlığı vs |
13-05-2009, 00:41 | #99 |
Ağaç Dostu
|
Evet biraz az ama olsun varsın sayın malina o kadar kusur kadı kızında da olur Önemli olan yeşillik, yavaş yavaş öğrenilir, Not: o kadarcık yapamıyanlarda var bir de onlarıda bu kadar görebilsek |
13-05-2009, 00:51 | #101 | |
Ağaç Dostu
|
Safları sıklaştıralım!
Alıntı:
Fideleri hanımlar dikti, bana da özellikle fotoğrafın sağındaki enginara çok yaklaşıldı gibi gelmişti ama kendi adıma, onca bayana söz dinletebilme ihtimalim yok, ama yine de ben onların benim sözümü dinleme ihtimallerini sevdim diyeyim de adımız kılıbığa çıkmasın! Neme lazım! gece gayet kazak forum kişisi! Not: Şaka bir yana, benim ocağını kazıp, çocukların kendi elcağızları ile ektikleri tohumları sulamak istediklerinde halamın öyle bir müdehalesi vardı ki görecektiniz. Bilinçsizce sulayıp tohumun üzerinde sert kabuk oluşturulacak diye, önceden iyice sulatıp öyle ektirdi. Ve çimlenecek tohumların üzerinde kabuk oluşumunu engelleyecek her şeyi yaptırdı. Düzenleyen gece : 13-05-2009 saat 01:02 Neden: gereksiz yineleme silindi |
|
13-05-2009, 00:56 | #102 | |
Ağaç Dostu
|
Ya tutarsa!
Alıntı:
gece deneyerek öğrenecek ama sonuçtan umutlu forum kişisi! |
|
13-05-2009, 01:25 | #103 |
Ağaç Dostu
|
Not: Şaka bir yana, benim ocağını kazıp, çocukların kendi elcağızları ile ektikleri tohumları sulamak istediklerinde halamın öyle bir müdehalesi vardı ki görecektiniz. Bilinçsizce sulayıp tohumun üzerinde sert kabuk oluşturulacak diye, önceden iyice sulatıp öyle ektirdi. Ve çimlenecek tohumların üzerinde kabuk oluşumunu engelleyecek her şeyi yaptırdı. Sayın Gece. İyi yaptırmış. Haklı. Biz ona tarımda kaymak tutma deriz. Bol sulanıp kurudumu beton gibi olur ve alttan gelen bitki toprak yüzüne çıkamaz. Kaymak tabakası çapalanıp kırılmalı veya sulanıp parçalanmasını beklemeliyiz. Kaymak tabakası sulanırsa bu sefer aksine ısı farkından parçalanır. |
13-05-2009, 08:13 | #104 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 02-10-2007
Şehir: Istanbul/Syndey
Mesajlar: 1,003
|
Sn gece... Solucanlar bölünerek çoğalabiliyorlarmış Hani 2ye bölünce iki yararlı solucan demek olmasın o |
13-05-2009, 11:42 | #105 | |
Ağaç Dostu
|
Böl parçala, yok et mi, böl, parçala, üret mi?
Alıntı:
E, bahçede ağaçlar.net e bağlanıp öğrenme şansı da olmayınca en az zararı vereni seçmiştim. Hatta şimdi de sitede işin doğrusunu aramadım ki insanlar kendi arayıp bulup itiraz edebilsinler diye, gece forumun solucan rejetatoru! |
|
13-05-2009, 12:20 | #106 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 02-10-2007
Şehir: Istanbul/Syndey
Mesajlar: 1,003
|
) Tabii ki öyle... Takılıyordum ben |
13-05-2009, 23:01 | #108 |
Ağaç Dostu.
|
sevgili dostlar afınıza sığınarak bizim buradaki tarlalarda özellikle bahçelerde sebzeler için en büyük zararlı danaburnu denilen böcek türüdür.sebze fidanlarını köklerinin hemen üstünden koparıp bitkilerin ölümüne sebebiyet veriyorlar.bu zararlı umarım sizin bahçede yoktur. çoğunlukla toprakta soluncanların bıraktığı gibi toprakta kabarık yollar oluşturdukları için solucan olduğu sanılarak çoğu kez ben dahi yanılarak solucanları topraktan atmak için çok uğraştığım olmuştur. karıncaların ve danaburunların doğal düşmanı tavuklardır. ancak onlarda kaş yapıyım derken göz çıkarır misali tümden bitkilere zarar verirler.ukalalık ettiysem özür dilerim. saygılar |
15-05-2009, 14:35 | #109 |
Ağaç Dostu
|
Bahçemizde danaburnu yok!
Çok şükür ki bahçemizde danaburnu (Gryllotalpa vulgaris) yok Bahtiyar02. Hatta zararlı olabilecek (karıncalar hariç) başka haşerat da yoktu. Bol bol solucan vardı, solucan da toprağın arısı zaten. Karıncalar da yaprak bitlerinin çobanları olduğundan potansiyel tehlike ama biyolojik önlemlerimiz var çok şükür. Karıncalar da kireci görünce tası tarağı toplayıp, kireçsize göçmüşlerdi, ancak göçettikleri yer de bellenecek alanda kaldığından solucanları kesmekle kalmamış, onların yuvalarını da başlarına yıkmıştım! (işleri ne, yeniden yapsınlar, büyük şehrin yükünü taşımıyorlar ya! ) Önceki mesajlarımda karıncaların kaçışırken rol aldıkları, korku filmi ayarındaki videoyu linklendirmiştim. Danaburnu çiftlik gübresinde ve nemli toprakta çok oluyor, hobi bahçemizde de nem ve gübre olduğundan olmayacak demek değil tabii de ben rastlamadım, rastlamak da istemiyorum. gece danaburnu yerine kuşburnu'nu tercih eden forum kişisi! |
15-05-2009, 18:23 | #110 |
agaclar.net
|
Bu hafta sonu planınız ne? |
15-05-2009, 23:13 | #111 |
Ağaç Dostu
|
Haftasonu planı!
Bugün (16.5.09, Cumartesi) büyük kızın doğum günü, sanırım en kalabalık doğum gününü kutlayacağız. Pazar belirsiz, aslında bahçemiz için börülce, maş ve bombay fasulye vs. ekmek için gitmek istiyorum ama zor gibi (evde uzun süredir bekleyen işler, vs.). gece bahçeye gitmek isteyen, hayatın ve büyük şehrin cenderesindeki forum kişisi |
16-05-2009, 01:35 | #112 | |
Ağaç Dostu
|
Alıntı:
Doğa severliliğinizi biliyor ve sizleri kutluyorum. Yalnız mesajlarınızın en altına yazdığınız yazılara da bayılıyorum, nereden bulursunuz da yazarsınız şaşıyorum, Bunlar zaman zaman ya bir cevap **** bir yerlere dokundurma da olabiliyor, Aynen devam edin, çünkü çok hoş. Evet bizim gönen çayı da senin avatarın'kinden daha açık renkli forum insanı. |
|
16-05-2009, 02:16 | #113 |
Ağaç Dostu
|
Ah.Ah. Gönen çayından ne balıklar yedik ve suyundan ne çaylar demledik. Sene 1975. Gönen çayının denize döküldüğü yerde Kulübe Ada denilen ve bir tarafı deniz, bir tarafı Gönen çayı ve bir tarafı bataklık olan 120 dönümlük arazide Alman Çiftliğinde Stajer memurken danaları beslerdik. Su gönen çayından. Balık denizden. Ne günlerdi. Geceleri kumsalda ateşi yakar balıkçıları beklerdik. Orada 4-5 ay Robinson hayatı yaşardık. Çok güzel günlerdi. |
16-05-2009, 09:48 | #114 |
agaclar.net
|
|
16-05-2009, 09:54 | #115 | |
agaclar.net
|
Alıntı:
|
|
16-05-2009, 13:04 | #116 | |
Ağaç Dostu
|
ölüm ve reenkarnasyon'a dair
Alıntı:
Hem o kadar solucanı ve karınca yuvasını boşuna kesip parçalamadık herhalde. Bakın buraya yazıyorum, bu bahçe bu yıl temiz bir bahçe olacak, kışın bile ölüme direnecek. gece Hızır ile İlyas'ın, gül bile olmadığı halde buluştuğu bahçenin, ölümüne değil reenkarnasyonuna inanan forum kişisi! |
|
16-05-2009, 18:05 | #117 |
Ağaçsever
Giriş Tarihi: 14-04-2009
Şehir: istanbul
Mesajlar: 30
|
Habersiz gelen yatılı misafirlerimiz dolayısıyla çok umutlar ekerek beklediğim bu pazar biz ne yazik ki gelemiyoruz. Oysa tohumlarım hazırlanmış, cherry domateslerim kocaman fide olmuş şekilde (yakında çiçeklenecekler) toprakla buluşmayı bekliyorlardı bu hafta. Sayın Gece için söz verdiğim yer fıstıkları dahi duruyor. ( papağana yedirmedim ) Ne yazık ki beklemek durumundayım bir sonraki haftaya.. |
18-05-2009, 01:25 | #118 |
Ağaç Dostu
|
Bahçemizden haberler...
Cigdemdogan; misafir kısmeti ile gelirmiş, bahçeye bu hafta gelemedik diye üzülmeyin, o misafirlerin kısmeti bahçemize bir şekilde yansır, merak etmeyin. Hatta yansıdı belki de; getirecekleriniz için yerimiz, çapalanmış olarak ekim, dikime hazır şu an. Siz gelin yeter! Bu hafta, Cumartesi gidemeyince ve pazar için bekleyen işleri temizlemeyi düşünürken, malina'nın fani oluşumuzu hatırlatan "ölüm"lü yazısı ile titreyip kendime geldim ve pazar, çocukları kaptığım gibi öğümce'ye koştum. Malina, "sürünerek" dediği için, pek çoğumuzca sürünmek olarak tabir ettiği belediye otobüsü yoluyla hem de! Evet, hani arabası olmayanların "nasıl giderim?" deyip de "137 no'lu otobüsle" yanıtını pek ciddiye almadıkları o 137 no'lu midibüsle, üstelik yanıma bodyguard olarak kerimelerimi de alarak, bindiim gittim, "bekleyen işler beklesin, bahçe beklemez!" diyerek. Güzergah çok güzel, saatlerine uyduğunuzda ulaşım da da sorun yok! Tavsiye ederim, ancak gidiş-gelişi sonraya bırakıp, bahçeye gelir isek: Geçen hafta gidip ektiğimiz bitkiler cümbür cemaat " ya ne var bu bahçede, bu kadar yazılıp okunuyor!" deyip başlarını topraktan çıkarmışlar, bir hafta içinde bu kadar büyüyeceklerini beklemiyordum. Onlar da tercihlerini benim gibi "beklemek" yönünde kullanmamış olacaklar ki beni çocuk gibi sevindirdiler. Hele enginar, hele enginar, bir haftada iki gonca peydahlayıvermiş lakin ne yazık ki, şu bizim düşük çözünürlüklü korku filminin yıldızı olan, "zavallı" dediğimiz karıncalar var ya, bu goncalar yoluyla bizden yıkılan yuvalarının intikamını almaya başlamışlar da haberimiz yok. Buna biyolojik yoldan bir dur demeliyiz arkadaşlar. Bilgisi olan ya da "ben iyi arar, bulurum, enginarlardan karıncaları defederiz" diyenlerimiz de tohumlarımız gibi yapıp, beklemesinler, forum sizden hizmet bekler. Hizmet demişken, biliyorsunuz bahçemizin bel ameliyesi geçen hafta bitmişti, bu hafta da çapa işi bitti! "Tezekti, topaçtı" diyenleri; topaç gibi, nurtopu gibi bitkilerimiz karşılayacak sadece! Bahçeye yeni ekilenler mi? Olmaz mı canım, ha bire fasulye ektim. Maş fasulyelerinden başlayıp, bombay fasulyeleri ile devam edip, "yahu şunların ortası yok mu, biri cüce biri dev" der bizim forumdaşlar diye de orta boy bakliyat olarak, börülce (karnıkara) ile devam edip, nohut ile noktayı koydum (malum, noktaya en benzeyen nohut ). Çardağın iki yönüne de birkaç kök, su kabağı iyi olur diye düşündüm, düşünmekle kalmayıp ekiverdim. Bu yaz bahçeye gelenlerin öyle güzel nostaljik maşrapaları olacak ki, "necefli maşrapa" ööyle bakakalacak, göreceksiniz! "Karanfilimiz yok" demiştim ya önceden, birkaç çelik getirip toprakla buluşturdum, yanlarına da yalnızlık çekmesin diye yarenlik etmek üzere, gül tohumu (evet tohum!) ekiverdim. Du(r) bakalım! Bahçemizde durum şimdilik bu. Bu günlük benden bu kadar! gece cendereyi kırıp, gitmek istediği bahçemize, gidilmeyen yoldan da olsa giden forum insanı! |
18-05-2009, 15:23 | #119 |
Ağaç Dostu
|
Bende özür dileyerek cumartesi ve pazar işe devam ettim... Bitmesini umarken evde boya badana işleri... Akşam 18:00 de eve gelip boya yapmak adamı bitiriyor... Ama gönlüm gitmekten yanaydı... Gidemedim. Gönlümü saat 24:00 den sonra bahçeme ayırdım. Saat 02:30 sıraları yatağa attım. Bugün inanın işyerinde ölü gibiyim... Uyukluyorum... Neyse... Allah nasip ederse çok yakın zamanda buluşacağız malina'ya inat... |
|
|