...devam..
Evet, Trabzonda geçen Sera yapım çalışmalarımın sonu geldi. düşündüğümden 1 hafta daha fazla kaldığım halde planladığım işleri bitiremedim. Şimdilik acelesi de yok zaten. Çünkü 2 ay boyunca (Ağustos-Eylül) bu sera Fındık kurutma amaçlı kullanılacak her yıl.
Eylül sonunda 2 adet 12 şer metrelik 5 katlı Çilek sistemi kurulacak, Saygın plastik ten oluklar gelecek, Yaltır dan Çilek fideleri gelecek, 13 m3 kadar da Cocopeat gelecek. Bu çilek işinde başarılı olmak zorundayım, yoksa ömür boyu karizmayı çizdirmiş olurum...bu nedenle tüm üstadlardan, dostlardan destek, eleştiri, öneri ve yardımlarini bekliyorum.
Bu yazı dizisini burada sonlandırırken, fotograf sanatcısı olduğum da aklıma geldi. Bu nedenle öylesine çektiğim fotograflar dışında birde sanatsal değeri olan, yaylada çektiğim bir fotografı ekleyeyim.
Yazıyı sonlandırayım dedim ama İstanbul a gelince benim 6m2 balkondaki topraksız tarım düzeneğimde durum hiçte iç açıcı değildi. Ben Trabzona giderken 2 haftalığına gitmiştim ve sistemin suyunu da ona göre hesapladım fakat evdeki hesap çarşıya uymayıp 1 hafta daha fazla kalınca Sera bekcisi olmayan balkonumdaki çilek ve domatesler 1 hafta susuzluktan telef olmuşlar. Eğer sık sık biryerlere gidiyor vede balkonumda sebze yetiştireyim diyorsanız Sera Bekcisi olmadan (tüm fonksiyonları çalışır halde olacak) bu iş komşunun insafına kalır.
Ve tekrarlıyorum,
Bu çilek işinde başarılı olmak zorundayım, yoksa ömür boyu karizmayı çizdirmiş olurum...bu nedenle tüm üstadlardan, dostlardan destek, eleştiri, öneri ve yardımlarini bekliyorum.
Kalın sağlıcakla,