...devam...
Kivi dedim de bu konuda biraz açıklama yapayım.
Birkaç yıl önce doğu karadeniz ikliminin kivi için çok uygun olduğu belirlenmiş ve kivi dikimleri yapılmış. Hakikaten çok iyi ve verimli olmuş. Fakat ilk yıllarda üreticiler fındıkları söküp kivi dikmişler, iyi de para kazanmışlar ama şimdilerde marketlerde göremeyeceğiniz irilikte ve lezzetteki kivinin kilosu Trabzonda 1 lira ve satacak yer bulamıyorlar. Zaten karadeniz bölgesinde yerlere dökülüp, ineklere yiyecek olan, heba olan doğal meyvelerin (elma, armut,erik, kivi, kızılcık, kiraz, kokulu isabella üzümü....başka aklınıza hangi meyve geliyorsa) haddi hesabı yok. Sıkıntı iyi bir pazarlama ve satış mekanizmasının olmaması. Evin yanındaki eriğin birinden, bir akşam 200 kiloya yakın erik topladım elma gibi ve inanılmaz lezzetli bir erik...toplamazsam yerlere dökülüp doğal gübre olacak...doğal olduğu için fazla dayanmıyor...İstanbul a getireyim dedim, 2 gün içerisinde telef oldular. Üçte birini ancak yiyebildik.
Biz serada harıl harıl çalışırken Annem de sabahın köründe (04:30) kalkıp ineklerini (2 ineği var) yediriyor ve bahcede çalışmaya devam ediyor. Yaş 76 ve şikayeti sadece yüksek nemden dolayı bunaltıcı hava...
Arada hem biraz serinleme hemde fotograf çekme bahanesiyle dereye indim. Oradan çektiğim Sera ve evimizin fotografı.
...devam edecek...