View Single Post
Eski 22-05-2012, 13:47   #7
Sakaki
Ağaç Dostu
 
Sakaki's Avatar
 
Giriş Tarihi: 06-06-2010
Şehir: Adana
Mesajlar: 4,815
Sn bonsaisan,


Öncelikle başlığınızda ilgisiz bir konu için yer işgal edeceğimden özür dilerim.


Şu yazdığınız uzun açıklamayı ve halinizi şu forumda en iyi anlayacak insanlardan biriyim, çünkü ben de sizin gibi çok kısıtlı bir alanda çalışmak zorundayım ve bunun getirdiği dezavantajlar saymakla bitmez, farkındayım!
Öncelikle bitkiler için büyük bir dezavantaj, çünkü bitkiler balkonda baharı geç algılıyor, yeterince güneş alamayan bazı türler hızlı gelişemiyor, güneş ışığı devamlı tek veya iki yönden geldiği için saksıları her gün döndürmek gerekiyor, az güneş alanların daha fazla alması ve iyi havalandırma sağlamak için saksıların yerlerini sıkça değiştirmek gerekiyor ve daha bir ton olumsuzluk ki bunlar sadece bitkiler açısından olanları.

Tüm bu olumsuzluklara ek olarak bir de yer darlığından ötürü bitkileri geniş saksılarda büyütememe engeli var, bunu da anlıyorum.

Ancak ben hepsinin çözümü olduğuna inanıyorum.
Benim balkonum normalde 20-25 saksı alabiliyordu. Bazı düzenlemeler yaptıım ve şimdi 40-45 saksı kadar alabiliyor, bitkilerimin bazılarını işyerine getirdim bu da bana 5-6 saksılık avantaj sağladı. Muhtemelen bazı saksılarımı da ileride apartmanın damına koymak durumunda kalacağım veya bazılarını bölgemdeki bonsai ile ilgilenen bazı arkadaşlara hediye edeceğim.


Madem yerimiz dar o halde gelişimi için daha uzun yıllara ihtiyacı olan 2-3 tane bitkiyi ufak saksılara veya bonsai saksısına koyup yıllarca gelişmesini beklemektense (ki belkide hiç gelişmeyecek) gövdesi, nebarisi ve dalları daha gelişmiş daha uygun adaylar kullanmak daha mantıklı olmaz mı?
Veya sizin stiliniz bu ise eğer (neden olmasın, elbette mümkün), o halde 2-3 bitki (yani 2-3 bitkilik alan işgali) yerine, tek bitki ama daha büyük saksı ve daha hızlı gelişim sağlansa daha mantıklı olmaz mı?

İnanın bana her yeni gün ben elimdeki kendi adaylarımı bile yetersiz ve uygunsuz buluyorum bu yüzden. İnsan ömrü, o şekil vermeye çalıştığımız ağaçlardan inanın çok daha kısa. 10-12 yıldır elinizde bir Akasya (Afrika akasyasıydı sanırım) var ki bence hiç geliştiği söylenemez, peki daha kaç 12 yılınız kaldı ömrünüzden geriye sizce?

İşte benim anlatmaya çalıştığım bu.
Evet bu ardıç 15-20 sene sonra süper bir bonsai olacak belki. Ama neden Avrupa, Amerika veya Japonyadaki bonsai ustalarının yaptığı gibi uygun bir aday üzerinde veya uygun şartlarda çalışmak suretiyle aynı yolu 4-5 bilemediniz 6 senede almayalım? Biz Türklerin ömrü daha mı uzun veya bizim bu yöntemimiz daha mı makbul? Amerikayı baştan keşfetmek gerekli mi?

Teorik bilgilerinize, deneyim sürenize vs. herkes saygı duymalı, ben de saygı duyuyorum, ama ilklerden olmanın getirdiği ekstra sorumluluk vs. konularında Yamadorian'a katılıyorum, ve kaldı ki ben benzer fikirlerimi ne büyük tesadüftür ki daha önce samimi bir şekilde sizinle paylaşmıştım hatırlarsanız. Bu yüzdendir ki siz sadece adaylarınızın gelişimi süresince diğerlerine yol gösterici değil, en başta uygun adaylar ve uygun koşullar seçerek yol gösterici olmalısınız diğerlerine.
Zaten mesaj yazdığım kişi Orçun Okul yani siz olmasaydınız, bu kadar yazmazdım inanın, hatta hiç birşey yazmazdım muhtemelen.

Ben de her zaman yorumlarınızı ve önerilerinizi beklerim.

Saygılarımla

Sakaki Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön