|
münevver
Agaclar.net'e geliş maceranız nasıl oldu?
Bir gün Japon bri arakadaşım bana Japonyadan istediğim herhangi bir şeyi hediye olarak getirebileceğini söyledi.
Ben de ne istesem diye interneti karıştırmaya başladım.O zaman agaclar.net üzerinde bir leylak bonsai gördüm.
Baktım yapımı ile ilgili de daha çok bilgi vardı. Dahası benim gibi acemilerin de yazdıkları denemeleri vardı.Ben de yapamaz mıyım diye düşünmeye başladım. Sitede daha neler varmış diye bakarken sellukaya rastladım. Hiç o kadar güzel bir çiçek görmemiştim.
Böylece üye oldum.
Burada neler öğrendiniz?
Önce daha önce aklıma dahi gelmeyen saksıda ters domates yetiştirme, balkon ya da duvara asılı bahçe kurma, borulardan çilek ağacı yapma,ananas çimlendirme,daha önce adını duymadığım tropikal meyveler ve onların yetiştirilmesi, begonvil çimlendirme, ev yapımı ilaçlar,… liste uzayıp gidiyor.
Diğer üyeler sizden neler öğrendi?
Bitkilere çok yabancı değilim ama bu sitedeki insanlar özellikle de bir şeyler öğretenler benden oldukça tecrübeli ve daha pratikler.
O nedenle eğer gerçekleştirebilirsem belki ileride benden(şayet başarılı olursam) kola şişeleriyle damlama su ile sebze yetiştirme olabilir.Ama kendim de denemedim daha.Yapınca göreceğiz.
Sizi tanıyalım
Manisa’nın bir köyünde doğmuşum. Allah’ın dağında bir yerde.. Şimdi oraya gidince konuştukları şiveyi ben bile anlayamıyorum.Sonra o dağdan kasabaya göçmüşüz. Liseye kadar o köyün dışında bir yer olduğundan haberim bile yoktu.Kız çocuğu olduğumdan o köyün dışına çıkmanın tek yolu okumaktı ama okula yazılabilmek için günlerce açlık grevi yapmak zorunda kaldım.
Liseye kadar bulur bi oğlan kaçar gider diye akrabalardan da bayağı papara yedim( azar işittim). Üniversiteyi kazanıncaya kadar adam olmak bi tarafa insan bile değildim.Kazanınca birden adam oldum. Sonra da oraya dönmedim.
Şimdi İstanbulda yaşıyorum. Ana dil seviyesinde Japonca ve İngilizce konuşuyorum.Az buçuk ticaret görmüşlüğüm var ama bu günlerde patronum beni denizci yapmaya uğraşıyor.
Zamanınızın ne kadarını bitkilere ayırıyorsunuz?
Eskiden yazları tütün yapardık. Bu yüzden çok yoğun olarak doğa ile bitkilerle iç içeydim.
Şimdilerde kendi evimdeki çiçeklere vakit ayırıyorum o da günde genellikle bir saat ve ayrıca pazarları vakit buldukça.
Agaclar.net'te "şu da olsaydı" ya da "olmasaydı iyi olurdu" diyebileceğiniz neler var?
Eğer olabilirliği varsa, içimizden biri kısmında tanıdığımız arkadaşların yanına birer de fotoğraf konulabilir. Madem tanıyoruz neye benzediklerini de bilirdik.
Ayrıca kendinizi tanıtın köşesinde ha deyince aklına yazacak bir şey gelmeyenler için, bir iki yönlendirici soru da yazılabilir(Kişinin yazmasını istediğimiz bilgiler için..)
Diğer üyelere ne tür önerileriniz olabilir?
Sabırsız davranmayıp önce konuyla ilgili verilen bilgileri okumak önemli.
Bitkilerle ilgilenmek sizi nasıl etkiliyor? En çok ilgilendiğiniz türler hangileri?
Hem yoğun kokusu hem de albenili çiçekleri olan bitkileri daha çok seviyorum.Sabırsız birisi olmama rağmen diktiğim bitkiyi sabırla bekleyebiliyorum. O ayrı bir heyecan benim için..Güller, selluka, mum çiçeği, Madagaskar yasemini nergisler sümbüller favorilerim arasında.Bazılarını sitedeki dostlar sayesinde edindim.Bazılarını da aramaya devam..
Bitkilerle ilgilenirken yaşadığınız en ilgi çekici, trajik ya da komik olay hangisi?
İlkokula yeni başladığım yıllarda bahçelerinde kirazı olan çoçuklar onu bir torbaya doldurup okula getirir, şimdiki rakamla tanesi 10 kuruş gibi düşük fiyata satarlardı.Bizim kirazımız yoktu, durumumuz da pek iç açıcı değildi herhalde ki alamazdım. Bir teneffüste satıcı çocuklardan birisi düşürdü kirazlardan bir tanesini.Düştüğü yere yakın oturuyorum ama kirazı almaya o kadar utanıyorum ki..Ama canım da nasıl çektiyse artık ne alabiliyorum ne kalkıp gidebiliyorum.Hemen kirazın yanı başına bir çocuk çömeldi, oturdu. Zil çaldı, bekliyorum kalksın da herkes derse gitsin kirazı alayım diye..Ama gitmedi.Baktım derse geç kalıyorum sınıfa gittim. Aklım kirazda..teneffüse çıkar çıkmaz alcam onu. Gittim dersten sonra ama yerinde yeller esiyor. Şimdi kiraz bahçemiz var. Hemde su görmez kervan geçmez bir yerde.Kiraz deyince halen aileme biraz kırgınlık biraz da kızgınlık geçiverir aklımın köşesinden. O kadar tarla var madem susuz oluyordu neden bir ağaç da bizi düşünüp zamanında dikmediler diye..
Bir de cam güzeli meselesi var..
İlkokuldayım. Uzak bir komşudan (köyün nerdeyse 4km dışında oturan) camgüzeli istemiş.O da çocukla yollamış. Çocuk da hergün okula yürüyerek geliyor ki bizim evden bile okul tam bir saat.Allah bilir sabah kaçta evden çıkıyordu. Neyse çocuk getidi çiçeği bende okul sıramın altına koydum ki giderken eve götüreyim.Ama unutmuşum. Galiba hafta sonuna denk gelmiş ki çiçek eve geldiğinde solmuştu. Annem çiçeği okulda unuttuğum için ayrı kızdı, solduğu için ayrı. Tutturamadı tabi o çiçeği. Sonra bir daha istedi. Bu sefer de tutturamadı yine.Konu komşu ne kadar tanıdık varsa anlattı.Üzülmüştüm herkese anlattı diye. Kızdım da tabi, madem o kadar değerli niye kendin almadın diye ama çıkar sesini de yüzüne bişey de, diyebiliyorsan…
Annem o çiçeği daha sonra defalarca istedi başkalarında dikti ve hiç tutturamadı.Normalde her diktiği tutar. Çaldı öyle dikti yine olmadı.Annemin hala bir camgüzeli yok.Ben de o çiçeği oldum olası sevemedim.
Foruma katıldıktan sonra ileriye dönük planlarınızda değişiklikler oldu mu?
Yok olmadı.
Agaclar.net toplantılarına katılıyor musunuz? Gözlemlerinizi yazar mısınız?
Toplantılara katılmak istiyorum ama halen cumartesi günleri çoğunlukla Japonlarla çalışıyorum ve benim haftasonumu genellikle aylar öncesinden planlamış oluyorlar. O nedenle katılamadım şu ana kadar.
Bitkilerle ilgili yararlandığınız ve önereceğiniz kitaplar hangileri?
Eğer herhangi bir konuda bilgiye ihtiyacım olursa interneti kullanıyorum. Bu nedenle bu konuya özgü okuduğum herhangi bir kitap yok.
Doğa ve çevre ile ilişkisini örnek aldığınız ya da örnek diye gösterebileceğiniz insanlar var mı?
Dedem.Her gördüğü yerdeki ağacı aşılardı. Yeni yapılan evlerin önüne kendi eliyle asma dikerdi.Çoluk çocuk yesin diye.Onun için bahçenin nerede ya da kimin olduğu önemli değildi.Önemli olan meyve kimin olursa olsun yeterki bir insana faydası olsundu. Yol kenarına ağaç dikerdi ki yolcu gölgesinde dinlenir de bir dua okur derdi.Her yıl gücü yettiğince ağaç aşılar, yenilerini diker, yıllanmış palamut ağaçlarını korur, kestirmezdi.Yarın biz ölürüz çoban çoluk bir meyve atar ağzına, susuzluğunu giderir, yapana da bir dua okur diye düşünürdü.
Üye olduğunuz diğer forumlar hangileri? Agaclar.net'i onlardan ayıran özellikler ne?
Bu aralar cozuttum da gül ararken Amerikalı birkaç foruma rastladım. Ama kullanımlarını beğenmedim. Mesaj yazmak bile işkence gibi.Hele resim yüklemek.. zor iş…
plantswap.net
Bitkilerle ilgili mesleki bir eğitim aldınız mı? Almak ister misiniz?
Herhangi bir eğitimim yok.Aileden geçen kulatan dolma bilgiler..Ama almak isterim.Bu nedenle agaclar.net üye toplantılarını sıkı takip ediyorum, her ne kadar katılamasam da..
Zamanınızın ne kadarını agaclar.net'e ayırıyorsunuz?
Günde 1-2 saat
Bitkilerden başka ilgilendiğiniz neler var?
Dövüş sporları, kitaplar, trekking, mağaralar..
Bitki, tohum, çelik paylaşımlarına katıldınız mı? Neler düşünüyorsunuz?
Henüz katılamadım. Kendi evimde daha yeni yetiştirmeye başladığım için paylaşabileceğim çiçeğim yoktu.
Ama yetiştirdiklerimden paylaşacağım.
Forumdaki hangi üyeler sizi olumlu yönde etkiliyor, neden?
Benden önce birçok şey deneyen tecrübeli üyeler var.Herkesten bir şeyler öğreniyorum. Bu nedenle isim vermek doğru olmaz ama tamamen aynı yönde olmasak da Sn. Jezebel’in araştırmaları ilham verici.Ayrıca Güler Hanım da çok güzle motive ediyor insanları. Tabii ki paylaşımda bulunan, tecrübelerini aktaran, nezaketle ve sabırla her soruyu yanıtlayan çok üye tanıdım. Bu nedenle burada olmaktan mutluyum.
Gönüllüsü olduğunuz Sivil Toplum Örgütleri var mı? Hangileri?
Yok
Doğa ve çevre konularında yapılan protestolara aktif olarak katılır mısınız, katılmak gerekir mi?
Katılmak gerekli. Ama katılamadım hiç.
TV ve radyoda bu konuları işleyen programları yeterli buluyor musunuz, nasıl olmalı?
Bence programdan çok, ağaç ne işe yarar ki olsa nolur olmasa nolur diyen zihniyete karşı insanın doğaya neden gereksinim duyduğu konusunda insanları bilinçlendirmeye medya da katkıda bulunmalı.Nasıl para için reklam alıyorlarsa insanlık için de doğa kampanyalarını duyurmalılar.Gittikçe kirletiyoruz, tüketiyoruz ve bunu durdurmak için para kazanmaya harcadığımız kadar emek harcamıyoruz.
Hobi bahçeleri hakkında neler düşünüyorsunuz?
Çok yaratıcı.İleride çok güzel ve pahalı bir hobi olarak yaygınlaşıp ticari gelire bile dönüşecek diye düşünüyorum.
Hepsinden sadece birer tane yazın: En sevdiğiniz;
ağaç: fıstık
çiçek: sümbül
kitap: Kavgam
şarkı: Sokağın tavanı kadar
müzik grubu/müzik sanatçısı:Farid Farjad
ressam: Abidin dino
şair:Şiir sevmem
film: 3 idiots
web sitesi:agaclar.net
|