View Single Post
Eski 31-07-2010, 13:48   #26
MeyveliTepe
agaclar.net
 
MeyveliTepe's Avatar
 
Giriş Tarihi: 22-03-2007
Şehir: Kocaeli
Mesajlar: 8,962
Evet, çevrilmesinde fayda var. Toprakta ve bitkiler için gerekli hem besin hem de mikroorganizmaların nasıl toplanıp üretileceğini gayet pratik ve uygulanabilir şekilde anlatıyor. Bu teknikler, ki pirinçle mikroorganizma toplama yöntemi temel yöntemlerden biri, kavram olarak, doğada kendiliğinden iyi ve sağlıklı gelişen bitkilerin yararlandğı mikroorganizmaların bahçenize, bitkilerinize taşınmasını anlatıyor. Laktik asit bakterileri, tüm mikroorganizmalar içinde en temel ve vazgeçilmez yeri alıyor. Bunun yanısıra, havadan azot fikse eden organizmalar, fermente edilmiş bitki ve meyvelerden üretilen enzimler, hızlı büyüyen yabani otlarda gelişmeyi tetikleyen organizmalar, potasyum, fosfor, kalsiyum gibi minerallerin toprağa kazandırılma yöntemleri vb. lazım olan her şey var.

Genel olarak uzak doğunun doğal ve sürdürülebilir tarım yöntemleri bunlar. Arkasında çok uzun bir zaman, derin bir kültür ve bilgi birikimi var.

Çıkış noktası, "iyiden iyi olanın alınarak çoğaltılması". G.Carandang, lacto basilli dışında hiç bir organizmanın adını bile bilmiyorum diyor. Temel felsefe, doğanın kurallarını ve dinamiklerini anlamak, doğanın yaptığını yapmaktan ibaret.

Bu sebeple, bu dökümandaki tarifleri uygulamadan önce, sağlıklı devinen doğanın bir bütün olduğunu, her şeyin başka bir şeyi tamamladığını, yapmaya çalıştığımız şeyin doğayı izlemek olduğunu özümsemeliyiz. Günümüz koşullarında mekanik düşünüp öyle davranırsak işin özünü kaçırmamız kuvvetle muhtemel.

Buradan da görüyoruz ki, etkin mikroorganizma teknolojisinin çıkış noktası da tamamen burası. EM, doğadan, iyi olandan iyi olan şeylerin alınıp kullanıma hazır halde bir ticari ürün haline getirilmişinden başka bir şey değil. Bir bakıma, gerçekleşmiş sonuçtan hareket ediyor ve sonucu sağlayan bileşenleri bir araya getiriyor. Bunu günümüz ürün geliştirme süreçleri ile ifade etmek güç.

Bir başka forumda, ürünleri hakkında çok soru sormuşuz da aynı soruları EM için sormamışız, tarafgil davranmışız diye bana ve acemi-çaylak'a ver yansın etmişler.

Onların görebildiği delikten öyle görünüyordur belki, ne diyeyim.

"benim ürünümü almak zorunda değilsin, istersen aynını ya da çok benzerini yapabilirsin" diyen bir ürün EM. Çıkış noktası da yukarıda anlattığım gibi. Arkasında, yüz ülkeyi kapsayan dev bir deneyim, bilinen yüz yıllık zaman, bilgi birikimi ve kültür var. Bir bütünün parçası. Bugüne kadar, yurt içi, yurt dışı kime ne sorduysam doğru dürüst yanıt aldım. Bu bakımdan, öyle bir karşılaştırma yapmak fazlasıyla dar görüşlülük olur. Bakma delikliklerini biraz büyütüp, görüş açılarını genişletmek gerek.

MeyveliTepe Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön