View Single Post
Eski 05-01-2010, 14:23   #79
acemi_caylak
Ağaç Dostu
 
Giriş Tarihi: 29-11-2009
Şehir: İstanbul - Gaziantep
Mesajlar: 1,194
Aslında Sarıcan'ın dediği gibi fermantasyon sonucu ortaya ozon çıkmıyor. Ancak Ozon çokta zararlı değil gibi .Ozon hakkında bir Türkçe kaynakta aşağıdaki bilgiler var. Döküman Ozonun Hepatit C tedavisinde tıpta kullanımıyla ilgili. Ancak içinde bold yaptığım yerler bizi ilgilendiren tarafı. Benim anladığım ozon ve enzimler su arıtmada kullanılabilir. Bu yüzden çokta zararlı değil. Linkini de en altta veriyorum. Sanırım internette araştırdıkça daha ayrıntılı bilgiler bulunabilir. Bunlar ilk gözüme çarpanlar.

Ozon: Ozonun (O3) fiziksel ve fizyolojik özellikleri: Ozon doğal olarak üç oksijen atomundan oluşur. Molekül ağırlığı 48 olup, molükülünün enerji yükü büyüktür. Molekülü 127 derecelik bir açı oluşturur ve birkaç şekilde görülür. Oda ısısında, ozonun yarı ömrü bir saat kadardır. Oksijene dönüşür. Güçlü bir oksidan olan ozonun biyolojik özellikleri değişik tıp alanlarındaki uygulamalarda araştırılmaktadır. Ozonun biyolojik dinamikleri ile ilgili temel araştırma, hücresel elementler (eritrosit, lökosit ve trombositler) ve serum komponentlerine (proteinler, lipoproteinler, lipidler, karbohidratlar, elektrolitler) olan etkilerine yoğunlaşmıştır. Tam kana verilen ozon dozu yavaş yavaş arttırıldığında belirli bir eşiğin üzerinde hemolizin hızlandığı görülür. Bu eşik, değişik parametrelere bağlıdır. Mililitrede 40-60 mikrogram ile başlar, daha yüksek değerlere erişildiğinde daha bariz duruma gelir. Bu nedenle ozonun tam doz kapasitesinin bilinmesi klinik ve deneysel uygulamalarda önemlidir.

Lökositler ozona karşı iyi direnç gösterirler çünkü onları oksidatif gerilimden koruyan enzimleri vardır. Bu enzimler; superoksid dismutaz, glutatyon ve katalaz olarak sayılabilir. Araştırmalar, trombositlerin de ozon uygulanmasından sonra bütünlüklerini koruyabildiklerini göstermiştir. Ozon tedavisinde kana uygulanan doz hücresel elemanlarına zarar vermeyecek ölçüde olmalıdır. Serum komponentleri ozon tedavisi sırasında canlı kalır. Ozon uygulaması sırasında az miktarda oluşan lipid ve protein peroksidlerinin saptanabilen antiviral özellikleri vardır. Ozonun lökosit fonksiyonlarını ve sitokin üretimini uyarması ilginçtir. Ozon eritrositlerdeki oksijen satürasyonunu (p02) ve onların katlanabilme özelliklerini arttırır, kılcal damarlardan geçişlerini kolaylaştırır.

Ozon: Antiviral özellikleri : Ozonun viral inaktivasyondaki rolü yeniden ilgi odağı olmuştur. Ozonun sulu ortamda bakterileri, virüsleri ve mantarları nötralize ettiği eskiden beri bilinmekte idi. Pekçok ülkede büyük şehirlerdeki su arıtma sistemlerinde ozon kullanılmaktadır. Ozonun antiviral özelliklerinden biyolojik sıvıların temizlenmesinde de teknolojik ve fizyolojik olarak uygun şekilde yararlanılabilir. Cidden , kanın hücresel ve yapısal elemanlarınıa zarar vermeyecek dozlarda ozon, pekçok virüsü inaktive edebilir.

Bazı virüsler, ozon etkisine karşı diğerlerinden daha duyarlıdır. Lipid zarflı virüslerin en duyarlı oldukları saptanmıştır. Bu grupta HCV, Herpes 1 and 2, Cytomegalus, HIV1 and 2 ve diğer bazı virüsler vardır.

Virüslerin zarfları, konakçı hücrelerine yapışmalarını, girmelerini ve çıkmalarını sağlar. Peplomerler, çeşitli konakçı hücrelerindeki reseptörlerin değişikliklerine kendilerini uydururlar. HCV genomunun E1 ve E2 bölümlerinin yönlendirmesi ile sürekli olarak yeni glukoproteinler üretirler. Zarfları kolay parçalanır, Ozon ve ürünleri bu parçalanmayı sağlar..

http://www.ozonterapiklinigi.com/main/news.asp?ID=41

acemi_caylak Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön