View Single Post
Eski 13-11-2009, 15:56   #80
denizakvaryumu
Ağaç Dostu
 
Giriş Tarihi: 13-04-2006
Şehir: Ankara
Mesajlar: 9,099
Name:  xxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxvcx.jpg
Views: 103593
Size:  53.7 KB

http://www.superpoligon.com/foto/alb...043/tandir.jpg

Tandır: Tandır Tennur sözcüğünden türemektedir. Tennur sözlükte kapalı bir ocak, bir fırın olarak kullanılır. Dilimizde Tennur, tandır olarak kullanılır.



Tandır yapımı zor ve zahmetli, sanat gerektirmeyen fakat bilgi ve beceri gerektiren bir iştir. Önce özel yerlerden tandır için killi özel toprak getirilir, güzelce elenir, içerisine saman ve keçi kılı veya pamuk katılarak çamur yapılır. Bir gün bekletilip sonraki gün tekrar yoğrulur. Çamur 7-8 cm kalınlığında çapı dolanacak kalınlıkla silindir şekline getirilip örülür. Fakat burada hassas olan nokta, tandırın hepsi bir anda örülmez. Zaman zaman kurumaya bırakılır. Yamukluk ve çökmeyi engellemek için Peyder pey ve kurutulmaya bırakılarak örülür. Kışın tandırı yapmak veya örmek daha zordur. son olarak tandırın ağız kısmı yapılır ve kurumaya bırakılır. Tandır çamurunun iyi yoğurulmuş olması gerekmekir. Aksi taktirde çabuk bozulur ve istenilen randıman alınmaz. Tandırın kullanım ömrü 5 ile 10 yıl arasında değişir. Bir tandır yapımı ortalama bir hafta sürer.

Tandırı kurarken önce gömülecek yer seçilir. Buraya toprak seviyesinde gömülür. Yere kazılarak yapılan tandırların derinliği 130-150 cm olur. Çapları ise 50-65 cm civarındadır. Tandır ekmeği adını yapıldığı yerden alır. Ekmeğin en büyük özelliği uzun süre bozulmadan kalabilmesidir. Tandırın altında 20x20 ebadında küçük bir delik bulunur. Bu yanan ateşin hava alıp iyi yanmasını sağlar.

TANDIR EKMEĞİNİN YAPILIŞI

Tandır ekmeği yapmak için önce un elenir, tuz ve ekşi hamur veya maya eklenip iyice yoğrulur. Burada ekşi hamur maya görevini yapar. İyice yoğrulup kıvamını alan hamur üzeri kapatılarak ekşimeye yani mayalanmaya bırakılır.

Hamur mayalanınca tandır odun tezek ve çalılarla yakılır. İçi ısınmaya başlayan tandırın duvarları önce siyah sonra kor rengini alır. Bu renk tandırın iyice ısındığını ve ekmek pişirmeye hazır olduğunu gösterir. Ekmeği tandıra vurmak için mutlaka bu işten anlayan birine ihtiyaç duyulur. Çünkü tandıra ekmek vurmak, o ateşe dayanabilmek, ekmeği tandıra tutturabilmek tamamen beceri gerektirir. Bu görevi genelikle evin büyüğü olan anneler üstlenirler. Hamurların tandıra iyi yapışmaması ve mayasını tam olarak almamış olması ekmeğin tandırın iç duvarına yapışmadan ateşin içine düşmesine neden olur. Böyle bir durumda ekmek istenilen şekilde olmaz, biçimsiz ve kavruk olmasıyla sonuçlanır. Tandır başına sofra bezi, hamur tahtası, zeytinyağı, bir tabakta su ve kera (Refık) dediğimiz ekmeğin tandıra vurulmasını sağlayan malzemeler getirilir.


Tandırda pişen ekmeğin mis gibi kokusu uzaklardan insanımızın burnuna gelir. Köylümüzün gönlü geniştir, yüreği geniştir, misafirperverdir, ikram sever.Tandırda ekmek yaparken tandırın yanından geçen biri gönderilmez, mis gibi sıcacık tandır ekmeği ikram edilir. Tanıdık olsa da olmasa da… Hele birde tandırda katıklı dediğimiz, çökelekli ve ekmek varsa, veya tandırda çıkan ekmeğin kıtır tarafını tereyağıyla bir hevrişk yaptınmı değmeyin yiyenin keyfine. Gelen geçen konu komşu mutlaka pişirilen ekmeğin tadına bakar. Bu köylümüzün cömertliğininde bir sonucudur. Bütün her tarafı mis gibi katıklı ekmek kokusu alır. Konu komşunun, gelip geçenin göz hakkı olduğu düşünülerek ikramda bulunulur.

Kadınlarımız tandıra gündüz erken saatlerde çalı, odun, tezeğini bırakıp, sıraya girmiş olur. Kim erken çalısını bırakmışsa O ekmeğini önce yapar.Tandırlarda bazen komşular kendi aralarında sıralar yaparlar. Tandırlarımız sokaklarda bir yerde üstü kapalı herkesin faydalanacağı şekilde olduğu gibi, evlerin avlularında kişilere mahsus da olabilir, fakat herkese açıktır, herkes faydalanır.


Tandırda ekmeğini yapıp eve varan kişi, sıcacık ekmeğini bir sofra üzerine serer, bir iki saat bekletip iyice soğuduktan sonra toplayıp anbarına, dolabına koyar. Kuruyan tandır ekmekleri değerlendirilir, boşa gitmez. O çörek aşı dediğimiz, bol tereyağlı ve ekmek Hevrişki yapılır. Tabi ki bize de yiyenlere afiyet olsun demek düşer…

Tandırın kültürümüzde önemli bir yeri de, ramazan bayramlarında yapılan, kete (gılor) dediğimiz ramazana has çörektir. Şekerli ve şekersiz içli veya içsiz olarak yapılır. Kete denince daldığınızı eskilere doğru yol aldığınızı görür gibiyim. Nasıl gidilmez eskiler. O iplere saplanıp, tavana asılan kete veya kade veya (gılor). Seyretmesi bir güzel, yemesi bir başka güzel... Doğrusu o güzelim ketelerin özlediğimi itiraf etmek zorundayım. Çünkü bu güzel adet ve örfümüzde etkisini kaybetmekte, birçok evlerimizde o güzelim ramazan vaya diğer gönlerde Keteleri yapılmamaktadır artık…

Tandırda ekmeklerimiz piştikten sonra, tandırın altına bir çömlek içine birde keşke deninen yiyeceği koydunmu keşkenin ortasına bide bol tereyağı koydunmu hııım değmeyin yiyenin keyfine, taze tandır ekmeği ile bir güzel afiyetle yenir…


Tandır Köyümüzde bir gelenektir, bir adettir, bir örfümüzdür. Günümüzde birçok adet ve örfümüzde meydana gelen dejenere ve yozlaşmaya elimizden geldiğince imkan tanımayalım.Örf ve adetlerimizi yaşamaya ve yaşatmaya azami özen gösterelim. Çünkü eskisi güzel olmayanın, yenisi hiç güzel olmaz.

Yazıyı Hazırlayan: Hikmet TİMUREditör: Miyase GÜVENFotograflar: Hikmet TİMUR

http://m.domaindlx.com/dormeli/tandirekmegi.htm

denizakvaryumu Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön