View Single Post
Eski 24-04-2009, 23:34   #24
balbay
Ağaç Dostu
 
Giriş Tarihi: 22-03-2009
Şehir: izmir
Mesajlar: 850
Bir de tabi Millileştirme ve sahiplenme dürtümüz var ya bu da güzel. Affınıza sığınarak bir röpörtajı size buradan aktarıyorum. Karaburun benim komşum, yarımada benim tutkum

Araştıma: Hüsamettin Berber
Fotoğraf: Mehmet Karadayı
ZEYTİN AĞACI DERGİSİ

Tanrı'nın Karaburun Yarımadası'na bir armağanı olan hurma zeytin türü, Türkiye'de sadece bu yörede, özellikle Urla ve Karaburun'da yetişiyor. Hasadı gerçekleştiğinde hiçbir işlemden geçmeksizin yenebilen hurma zeytin, daha ağacın dalları üzerindeyken, olgunlaşmasından sonra, yörenin ekolojik şartlarının da etkisiyle kendiliğinden yenecek duruma geliyor.


Salamurasız bu zeytin türünün oluş sebebine ilişkin Tarım Bakanlığını bünyesinde ki Tarımsal Araştırmalar Genel Müdürlüğü'ne bağlı Zeytincilik Araştırma Enstitüsü'nün yaptığı bir araştırmada bulunuyor. Araştırmaya göre hurma zeytinin oluşumunda denizden esen rüzgarlarla taşınan “Phoma Olea” isimli bir mantarın ve iklimin etkisi bulunuyor.



Zeytinin oluş sebebleri arasında ise toprağın etkisi bulunmuyor. Zeytin taneleri üzerinde yürüyen bir mantar türü olan phoma olea, tanelere acılık veren “Oleupein Maddesi'ni” parçalar ve zeytinin acılığını alır. Böyle ağaçlara da halk dilinde “Sünnetli Ağaç” deniliyor.


Salamurasız olduğu için yüksek tansiyon, kalp ve böbrek hastalığı çekenlere iyi gelen hurma zeytin, özellikle yok yıllarında piyasada pek bulunmuyor. Bu yönüyle endüstriyel olmaktan biraz uzak olsa da sofralık zeytinler arasında çok farklı bir yere sahip.



“Hurma zeytin Karaburun Zeytinciliğini ayakta tutan değerdir“


Fazlaca sahipleniyor Karaburun Halkı hurma zeytini. Ne de olsa Türkiye'de bir tek o yarımada da yetişiyor. Hatta kimi kaynaklara göre, dünyada dahi yetişmesi için gerekli olan ekolojik şartlar sadece Karaburun'da oluşuyor.


Karaburun'da bu “meyvenin” en çok üretildiği yörelerden biri de Kösedere. Eğlenhoca ve İnecik'in de yeri ayrı tabi ki… Kendisini “ bir kösedereli” olarak tanıtan Mehmet Karadayı da paylaşıyor bizimle bu zeytinin Tanrı'nın bu yöreye bir armağanı olduğu görüşünü. Aynı zamanda bir fotoğraf sanatçısı da olan Karadayı “Karaburun Yarımadası'nın tarımsal faaliyette 3 temel ürünü vardı. Zeytin, bağ ve tütün bunlar 1960-70'lerde her ailede az çok olurdu.” diyor ve birazda sitemle devam ediyor anlatmaya:


“Hurma zeytin Tanrı'nın Karaburunlulara hediyesidir.1970 yılına kadar Karaburun yarımadasında tarımsal faaliyette üç temel ürün vardı. Zeytin, bağ, tütün. Sorunsuz devam eden bir yapı vardı. 1960'lı yıllarda Kösedere ve diğer köylerden her gün Almanya'ya en az iki soğutuculu tır üzüm giderdi. Zeytin, bağ, tütün her ailede az çok olurdu. Ailenin tüm bireyleri üretime katılırdı. Kösedere 15 bakkal, 3 kahvehane, 2 ayakkabı atölyesi, 5 yağ değirmeni olan 1100 nüfuslu bir köydü. İlkokulda biz 145 öğrenci idik.



Ne olduysa 1970 li yıllardan sonra oldu. Geçim derdine düşenler ne iş olursa çalışmaya, şehire gittiler. Gittik.

Nüfus bir ara 250'lere düştü. Kendi işinin beyi iken, el kapısının kulu oldular.



Önce tütüne sınırlama ve yasaklama geldi. Taşıyıcı üç ayaktan biri kırılınca sıkıntı başladı. Sağolsun medya ve sanayi sektörü de reklam kampanyalarıyla zeytinyağını öldürdüler. Margarin yağlarını doldurdular damarlarımıza. Çiçekyağı 2,5, zeytinyağı 7 lira iken , bir süre sonra çiçek yağı zeytinyağı aynı fiyata geldi.



Enflasyonun %100'lere vardığı yıllarda dahi zeytinyağının fiyatı değişmedi. Bence sebebi vatandaşın elinden zeytinliklerini, tarla ve odun fiyatına alıp yazlık yapmak için bir politikaydı.”


Yine de hurma zeytinin Karaburun'u ayakta tutan değer olduğunu ifade ediyor Karadayı. Siz onu istediğiniz kadar yetiştiremezsiniz , ekolojik şartlar oluşursa hurma olur diyor. Aynı ağaç bu sene meyve yaparken sonraki yıl, az ya da hiç yapmayabilirmiş. Kimbilir kendini özgü bir aroması olan bu zeytinin, çok da fazla endüstriye yönelik olmaması bundandır belki de. Oda bu tattan mahrum kalanlar ve kalacaklar için ayrı bir kayıptır, elbette. Dalından koparıldığı anda tuz ya da başka bir madde kullanılmadan yenilebilmesi de, hurma zeytini dünyanın en sağlıklı ürünlerinden bir yapıyor.



Aslında Karadayı normal zeytindir diye başladı hurma zeytini anlatmaya fakat öyle devam etmedi :“Diğer yörelere göre farkı yağ oranının yüksek olmasıdır. Yılına göre değişse de silkimde genellikle 2,50'ta 1,00 oranda yağ verebilir. Yağın da güzel bir aroması vardır. Son yıllarda Maliye hazinesinden kiralanarak Küçükbahçe'de geniş arazilerde zeytin dikilmektedir. Yarımada zeytin cinslerinden olmayan ağaçlandırmada hurma olacak mı merak ediyorum.”

Hurma Zeytin Onun Adı.

Hiç Bir Şeyde Yoktur Tadı.

Dalından Topla hemen Ye.

Tanrıdan Karaburuna Hediye

balbay Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön