Pol Pot ve Kızıl Kimerleri, kendileri dışındaki tüm insanları şüpheli görüp, ona göre davranmışlar. Bu işlerde de 13-17 yaşları arasındaki çocukların kullanılması işin bir diğer trajik yanı. Çocukları, anne ve babalarını işkence hanelere göndermişler. Bu nasıl bir beyin yıkamanın eseri olabilir?
Sorgulama işleri için okullar kullanılmış. Şüpheli görülen insanlar burada maddi ve manevi işkenceler görmüşler. Buraya gelen insanlar işkenceden kurtulmak için suçlamaları kabul etmişler ölüm tarlalarına sürülmüşler, suçu kabul etmemişler işkenceden ölmüşler. Sonuç hep ölüm olmuş.
Tuol Sleng Müzesi, bir soykırım müzesi olarak korunmuş olan bir yer. Burası aslında bir liseymiş. Pol Pot ve Kızıl Kimerler burayı 1975’de hapishane haline getirmişler. Burası 21 numaralı hapishane olarak adlandırılmış (Security Prison-21, S-21), kısa zamanda da şehrin en beter işkence hanesi olmuş.
Burada 17000 den fazla insan işkence görüp, ölüm tarlalarına gönderilmiş. Vietnam’lılar Pol Pot rejimini yendikleri zaman ,içeride sadece 7 tane canlı insan bulabilmişler. Şehri ele geçirmeden hemen önce işkence görmüş 14 tane mahkumun cansız bedenlerini bulmuşlar. Bunların mezarları bahçede görülüyor. Sağ kalan bu 7 insanda işkencenin fotoğrafını, resmini yaparak sağ kalmışlar. İyi mi, kötü mü? Yargılayamadım. İnsan yaşamak için ne gerekiyorsa yapıyor. Bu ressamlardan bir tanesinin resimleri burada sergileniyor.