View Single Post
Eski 28-12-2008, 20:33   #18
murathanoglu
Ağaçsever
 
murathanoglu's Avatar
 
Giriş Tarihi: 11-10-2008
Şehir: Çankırı
Mesajlar: 46
Süs bitkileri üretim yöntemleri

SÜS BİTKİLERİ ÜRETİM YÖNTEMLERİ

Bitkisel üretim insanların temel uğraşlarından birisi olagelmiştir. Çayır-mera, tarla, bahçe ve süsü bitkileri ile orman ağaçları ana bitkisel üretim dallarıdır. İnsanların gıda, giyim, yapı malzemesi, yakacak ve estetik gereksinmelerini karşıladıkları canlı malzemelerdir.

Bitkisel üretim; insanların gereksinmeleri için seçilmiş tek tek **** toplu haldeki bitkilerin devamlılığını sağlamak ve sürekli yararlanmayı amaçlayan, kontrollü bitki gelişimi olarak tanımlanabilir.

Bitkilerin üretilip yetiştirilmeleri ve kullanımları özel bilgi, deneyim ve teknik gerektiren uğraşlar dizisidir. Bitkilerin çok değişik fiziksel ve genetik özelliklere sahip olmaları; çok değişik ortam ve çevre koşullarına gerek duymaları; üreme ve gelişmelerinin çok farklı tipte olması, üretimlerinde de çok farklı yöntem ve tekniklerin kullanılmasını zorunlu ve yerine göre değişebilir duruma getirmiştir.

Bitkilerin istenilen miktarlarda ve kolaylıkla üretilip-yetiştirilebilmesi ancak bu yöntemlerin ve uygulanacak tekniklerin bilinmesi ile olanaklıdır. Bitki üretimi; iki temel üretim tipinin farklı modifikasyonlarında uygulanan yöntem ve tekniklerin araştırılıp geliştirilmesi ve bölgesel koşullara göre adaptasyon çalışmalarının yapılması ile kitlesel nitelik kazanabilir.


EŞEYLİ ÜRETİM (Tohumla Üretim)

Gelişkin bitkiler, yaşamlarının belirli bir döneminde ya da sürekli olarak meyve ve tohum verirler. Üreme, üretme ve ıslah çalışmalarında temel üretim malzemesi olan TOHUM, bitkisel üretimin ana kaynağıdır.

Tohumla çoğaltmanın bir özelliği, yeni bireyler arasında görülen değişkenliktir. Bu özellikten kaynaklanan ve farklı çevre koşullarına uyma yeteneğine sahip bitkilerin ortaya çıkması mümkün olmaktadır. Bitki ıslahının temelinde bu özellik (melezleme) ten yararlanılır.
Oysa; üretimde, pek çok güçlük ve sorun bu olaydan kaynaklanır.

Bu nedenle tohumla üretimde, sorunların ve bitkinin özelliklerinden kaynaklanan olası sonuçların önceden bilinip çözüm getirilmelidir.

Ekilen tohumlardan çıkacak genç bitkilerin kalitesi, tohumun kalitesi ile doğru orantılıdır. Otsu bitkilerde (sebze ve bahçe çiçekleri) FİDE; odunsu bitkilerde (çalı, ağaç ve ağaççık) ise ÇÖĞÜR olarak adlandırdığımız bu genç bitkilerin nitelikleri ve bunlara uygulanacak kültürel tedbirler türlere göre farklılık gösterecektir.

Tohumla üretime geçmeden, bitki fizyolojisi, tohum ve tohumluğun özellikleri ve ekim öncesi işlemlere ilişkin açıklamaların yapılması yararlı olacaktır.

Bitkilerde tozlanmayı izleyen dönemde, döllenme olayının meydana gelmesi ile meyve tutma ve tohum oluşumu olayının geliştiğini biliyoruz. Bir bölüm bitki kendine döllemlidir. Oysa, bazılarında yabancı tozlama zorunlu bir olaydır. Özellikle iki evcikli bitkilerde, dişi ve erkek çiçekler farklı bitkiler üzerinde oluşur ve gelişirler. Döllenme ve tohum oluşumu için her iki cinsten çiçek taşıyan bitkilerden belirli bir çevre içinde bulunması zorunluluğu bulunmaktadır. Bunlara; İlex, incir, Amerikan cevizi, Antepfıstığı, akçaağaçlar, Taxus, Ailanthus, hurma, ıspanak ve kuşkonmaz örnek olarak gösterilebilirler. Döllenmeyen dişi çiçekler meyva bağlamaz ya da içi boş (tohumsuz) meyve oluşur.

Çiçekleri bir cinsli olan bitkilerden bir bölümünde ise, erkek ve dişi çiçekler aynı bitki üzerinde olmalarına karşın farklı yerlerde bulunur. Bunlarda rüzgar ya da böceklerle döllenme zorunluğu bulunmaktadır.

İki cinsli çiçeklerde ise dişi ve erkek organların farklı zamanlarda olgunlaşmaları ya da kendine döllemsizlik durumunda yabancı tozlama zorunluluğu ortaya çıkmaktadır. Bu durum dölleyici çeşit bulundurularak önlenebilir.

Döllenmeden sonra oluşan tohumdaki kromozomların yarısı anadan, yarısı da babadan geçmiş olur. böylece bu yeni embriyo, genetik özelliğine bağlı olarak ya anaya, ya babaya da her ikisine de benzemeyebileceği gibi bunların ortak özelliklerini de taşıyabilir. Böyle tohumların meydana getirecekleri bitkilerde çok geniş açılımın olacağı bilinmelidir. Dolayısıyla bu üretim yönteminin uygulanmasında çok dikkatli olunmalıdır.

Yabancı tozlamanın oluştuğu durumlarda tohumun saflığı korunamaz. Melez tohumların oluşumu ise aynı kalitede mal üretimine engel olur. ancak; özel olarak üretilmiş yüksek kaliteli Fı melezlerinin, bu tür karışık ve niteliksiz tohumlarla eş tutulamayacağı bilinmelidir.

Genelde odunsu bitkilerin çoğu heterozigottur. Bu nedenle yabancı tozlama sonucunda ortaya çıkacak genetik varyasyon sonsuzdur.

Çögür ya da fidelerde istenmeyen özellikler yönünden bir ayrım yapılma olanağı varsa ve yüzde olarak belirli sınırlar içinde kalıyorsa, bu tür tohumlar kitle üretimi için değerlendirilebilir.

Tohumların genetik saflığının korunabilmesi amacı ile özel olarak düzenlenmiş koruluk ya da yabancı tozlamalı elemine edebileceğimiz parsellerdeki özel üretim çalışmaları yapılmalıdır.

Tohum Orjini : Tohumun alındığı yörenin ekolojik özelliklerinin bilinmesi yanında ana bitkinin tohum özelliklerinin denenip belirli kalite ölçütlerinin bulunmasından sonra sertifikalı bitki ve tohumlar elde edilmiş olur. Kitlesel üretimde kullandığımız tohumlarda;

· Orijini belli, sertifikalı, saf ve ilaçlanmış,
· Tohumun alınma zamanı ve saklama şekli hakkında bilgi,
· benzer ekolojik bölgelerden ve tercihen aynı yöreden alınması,
· satın alınan tohumlar, ekim dönemine kadar saklamada uygun koşulların yaratılması sağlanmalı,
· ekim öncesinde, tohumun göreceği ön işlemlere ilişkin tavsiye ve direktifler yerine getirilmeli,
· tohumların çimlenmeleri ve genç bitkilerin dış koşullara uyum sağlamalarına kadar geçen dönemde gerekli özel gösterilmeli, gerekli kültürel önlemler alınmalıdır.

Tohum Kaynakları : Orman ağaçları, meyve fidanları ve sebze üretimi için gerekli kaliteli ve sertifikalı tohum gereksinimlerinin karşılanması yanında çim, çiçek, çalı ve ağaç tohumlarının toplama, üretim ve pazarlaması büyük bir potansiyel yaratmış bulunmaktadır. Bu gereksinmelerin karşılanmasında :

· Ticari Tohum Üreticiliği : Özellikle kültür varyete ve formları melezlerinin yetiştirildiği ya da özel parsel ve arboretumlarda saf olarak üretilen tohumluk malzemelerinin, nitelikleri belli malzeme olarak pazarlaması yapılır.
· Tohum Toplama : Park, orman ya da özel bahçelerden, belirlenen bitkilerden her yıl toplanarak ihtiyaç karşılanır.
· Meyve İşleme Sanayii : Çeşitli meyve ve sebze işleme tesislerinin posa ve artıkları bu amaçla değerlendirilir ya da yöntem ve tesis olarak tohum çıkarmada yararlanılabilir

Tohum Hasadı ve Uygulanacak İşlemler : Meyvelerin olgunluk zamanları ile tohumun olgunluğu arasında bir ilişki bulunmakla birlikte, kesin bir ayrım yapma olanağı bulunmamaktadır. Bazı tohumlarda, meyve içinde kalma süresi çimlenmeyi geciktirirken, bazılarında meyvenin bitki üzerinde kalması ve hatta bitki üzerinde kış geçirmesi gerekli olmaktadır. Bazılarında ise karaağaçlarda olduğu gibi çiçeklenmeyi izleyen bir aylık dönem içerisinde tohumların alınıp ekilmesi gerekli olabilmektedir.
İşlem sırası :
· Olgunluk Zamanının Saptanması : Literatür bilgileri ve fidanlık deneyimlerinden yararlanılarak, mevsim özellikleri de dikkate alınarak saptanır. Gerektirdiğinde embriyo gelişimini belirlemek amacı ile binokülerde inceleme yapılması ya da embriyo soyularak özel ortamda çimlenme denemesi ile kesin sonuç alınabilir.
· Meyve ve Tohumların Toplanması : Olgunlaşmış ancak, çatlayıp tohumların dökülmelerine neden olacak kadar geciktirilmeden toplanmalıdır. Olgunlaşınca yarılıp çatlayan meyvelere örnek olarak, bazı baklagiller, turpgiller, kapsül şeklinde meyvesi olanlar verilebilir. Bütün meyvesi bir tek tohumdan oluşanlar (sertçekirdekliler), etli meyveliler ve üzümsü meyvelilerin hasadı işleme kolaylığı sağlamak amacı ile meyveler kurumadan yapılır.
Olgunlaşan tohumlar; yerden ya da ağaçtan toplanarak, salkımlar kesilerek, bitki tümüyle
sökülerek ya da bitki sallanarak toplanır.
· Tohumların Meyveden Ayrılması : Kurutulduğunda çatlayan, çiçek tablasına bağlantısı kopan, kapsülleri açılan ya da başak biçimindeki oluşumların gölgede kurutularak, sopa paletli ayırıcılarla harmanlanması yapılır. Etli meyvelerde ise ezme, parçalama ya da fermantasyon işlemi ile parçalanan meyve etinin meyveden ayrılmasında daha çok yıkama geçerli bir yöntem olarak kullanılır. Meyve etinden kalan parçalarla birlikte, boş ve olgunlaşmamış tohumlar da atılır. Yıkanıp temizlenen tohumlar, kurutularak paketlenir ya da katlamaya alınarak soğuk depo ya da mahsenlerde bekletilir.
· Saklama (Tohumların Muhafazası) : Tohumlar, bitkinin özelliğine bağlı olarak değişik sürelerde ve değişik koşullarda saklanırlar. Bazı tohumlar (Populus Acer, Ulmus, Cedrus, Spirea vb.) kısa ömürlüdür. Yaşama yeteneklerini birkaç gün ya da birkaç ayla sınırlıdırr. Bazı tohumların (ceviz, meşe, Acer saccarum, turunçgiller) nem oranı düşürüldüğü ya da kurutuldukları zaman çimlenme güçleri kalmaz. Bazı bitkilere ait tohumların kuru ve soğuk ortamlarda, kapalı kutu ve tenekelerde saklanmaları gerekir. Özel koşullar gerektiren tohumlar dışında kalanlarda, bağıl nemi %50 nin alındaki serin depolarda, torba ya da ağzı açık kaplarda ekim zamanına kadar korumak mümkündür. Ancak, mantari hastalıklara ve böceklere karşı tohumların ve deponun ilaçlanmasında zorunluluk bulunmaktadır.
Isı ve nemi kontrollü, havalandırılabilen depolar en uygundur.
· Embriyo Gelişimi ve Çimlenme Olayı : Tohumun embriyosu, bitki üzerinde olgunlaşmasından başlayarak, muhafaza ve ekime kadar zehirli bir durgunluk ile çimlenme yeteneğini kazanmış olması durumu dışında embriyo gelişimine ve çimlenebilmesi için gerekli koşulların sağlanmasına (ekime) kadar dışarıdan izlenebilecek bir tepki göstermez. Embriyonun gelişmesi için gerekli dinlenme periyodunun tamamlanmış olmasına rağmen tohumun çimlenmemesi, embriyonun gelişmesini engelleyen bazı etkenlerin bulunması sonucudur. Çimlenmenin olmaması; nem, uygun sıcaklık, oksijen ve istenilen diğer çevre koşullarından bir ya da birkaçının yokluğu yüzünden de olabilir. Bu durum tohumun dışındaki koşulların neden olduğu "Dinlenme" olarak ifade edilir. Tüm çevre koşulları uygun olsa bile, bazı hallerde iç koşullar çimlenmeye engel olabilir. Bu durum;
· Embriyo içerisindeki mevcut koşullardaan (Embriyo dinlenmesi),
· Embriyoyu dıştan kuşatan bazı tohum kısımlarından (Tohum kabuğu),
· Tohum ve meyvenin bazı kısımlarındaki kimyasal faaliyetlerin sebep olduğu durdurma (İnhibatör dinlenmesi) sonucunda olabilir. Bu durumda olan tohum (dinlenme halindeki), çevre koşulları uygun olsa bile iç faktörlerin etkisi ile çimlenme olayı meydana gelmemektedir. Çimlenme olayının engellenmemsinde;
· Su alımına engel olan tohum kabukları, (Cercis, Euonimus, Viburnum)
· Embriyo gelişmesine mekanik olarak direnç gösteren tohum kabukları,
· Embriyoya gazların giriş çıkışını kısıtlayan tohum kabukları,
· Gelişmesini tamamlamamış embriyolar,
· İnhibatörler (Gelişmeyi engelleyici maddeler) gibi koşullar etkilidir.

SÜS BİTKİLERİNİN TOHUMLA ÜRETİMİ

Otsu ve odunsu süs bitkilerinin üretiminde benzer yöntemler kullanılmakla birlikte, bu bitkilerdeki yapısal farklılıklar nedeniyle kapalı mekan ve açık alanda üretilen fide ve çöğürlerin geçirdikleri aşamaları ayrı ayrı açıklamakta yarar olacaktır.

ÇİMLENMEYİ UYARICI ÖN İŞLEMLER :

Mekanik Aşındırma : Sert ve su geçirmeyen tohum kabuğunun cilalı dış yüzeyinin aşındırılıp geçirimliliğinin sağlanmasıdır. Basit bidon ya da beton karıştırıcılarının içerisinde kaba çakıl ve kumla karıştırılarak yapılabilir. Tohum ve çakıl irilikleri farklı tutularak ayırma kolaylaşır.

Tohumların Suda Islatılması : Tohum kabuklarının yapısını değiştirerek, çimlenmeyi engelleyici maddeleri yıkamak ve tohum kabuklarını yumuşatarak çimlenme süresinin kısaltılmasını amaçlar. Tohum kabukları yüzünden meydana gelen dinlenmeyi ortadan kaldırdığı gibi su alıp toprakta şişmeleri için geçen zamandan tasarruf sağlanmış olur.

Asitle Aşındırma : Asitle aşındırmanın amacı, sert ve su geçirmez tohum kabuğunun bu olumsuz özelliklerini değiştirmektir. Tohumların derişik sülfürik asitle batırılması etkili bir yöntemdir. İşlem süresi türlere göre farklılık gösterirler. 10 dakika ile 6 saat arasında değişen bu beklemeden sonra tohumların akarsu altında yıkanmaları gereklidir.

Soğukta Katlama : Dinlenme halindeki embiryoların çimlenme olgunluğuna getirilmesi ve tohum kabuklarının yapısının sağlanması amaçlanır. Nemli tohumların çimlenmeden önce belirli bir süre düşük sıcaklıkta tutularak dinlenme halindeki embriyoya sahip çalı ve ağaç tohumlarının çabuk ve yeknesak çimlenmesinde etkin olan bir işlemdir. Bu işlem yapılmadıkça belirli türlerin tohumları çok yavaş, uzun sürede ve düzensiz bir çimlenme gösterir. Bu gelişmenin olabilmesi için sıcaklığın 0-10 oC arasında tutulması, ortamın nemli ve havadar olması, katlamada belirli bir sürenin geçirilmesi zorunlu olmaktadır.

Uyarıcı İşlemlerin Birlikte Uygulanması : İki ya da daha fazla işlemin birleştirilmesinin amacı, sert tohum kabuklarının ve dinlenme halindeki embriyonun getirdiği engeli kaldırmak, karışık bir dinlenme periyodu içinde bulunan embriyonun çimlenmesini teşvik etmektedir.

Ekim Zamanının Ayarlanması : Dinlenme halindeki tohumların çimlenme olgunluğuna gelmesi için gerekli çevre şartlarının ve özel isteklerin yerine getirilmesi amacı ile yapılır. Soğukta katlamaya ihtiyacı olan tohumları sonbahardan ekerek ya da hem soğuk hem de sıcak katlama gerektiren tohumlarda erken ekim yaparak önce sıcak sonra da soğuk katlama gereksinmesi karşılanmış olur. Bazı hallere çimlenme, meyveden tohumlar çıkarılır çıkarılmaz ekilerek hızlandırılabilir. Bu yolla tohum kabukları sertleşip kurumadan ekilerek çimlenme kolaylaştırılmış olur. Etkili yöntemlerin bilinmemesi halinde doğal koşullardaki işleme benzer bir uygulama yapılır.

Kuru Saklama : Taze olarak hasat edildiklerinde, dinlenme durumunda olan bazı tohumların çimlenme olgunluğuna getirilmesi amacı ile yapılır. Taze olarak hasat edilmiş birçok otsu bitki tohumu, bir kuru saklama süresinin sonuna kadar çimlenmezler. Bu dinlenme devresi, bitkinin türüne bağlı olarak, birkaç günden haftaya kadar uzayabilir. Tahılların, sebze ve çiçek tohumlarının kuru olarak yetiştirici eline geçinceye kadar çoğu kez dinlenme dönemini de geçirmiş olur.

Belirli Sıcaklık ya da Sıcaklık Kombinasyonları : Yeni hasat edilmiş bazı tohumların çimlenebilmesi için belirli sıcaklık dereceleri altında kurutulup saklanması gerekir. Yüksek ve sabit sıcaklık, yeni derilmiş bazı bitki tohumlarının dinlenmeden çıkarılması için başarı ile kullanılır.

Tohumların KNO3 Çözeltisi ile Islatılması : Yeni derilmiş pek çok bitki türünde tohumların çimlenmesini teşvik etmek için kullanılmaktadır. Laboratuar çalışmalarında da hızlandırıcı bir yöntem olarak uygulanır. İlk ıslatma %0,2 lik potasyum nitrat çözeltisi ile yapılır. Daha sonra sulama suyu olarak çeşme suyu ya da damıtık su kullanılabilir.

Işık : Bazı yeni hasat edilmiş ve dinlenme halindeki tohumlarda çimlenmeye teşvik amacı ile yararlanılır. Uygulanacak ışığın şiddeti, türe bağlı olarak çimlenmeyi teşvik ya da gecikmesine neden olabilir. Tohumlardaki ışıklanma ihtiyacı hasattan sonra en yüksek durumdadır. Tohumlar kuruyup depolanması sırasında bu gereksinme giderek azalış gösterir. Işıklanma ihtiyacı olan tohumların yüzlek olarak ekimi ile çimlenmede artış izlenir. Işığın uyartan kuvveti, tohumların su alıp şişmelerinden sonra etkili olur. ışıklanmadan sonra, nemli tohumlar kurutulabilir ve karanlıkta, çimlerin yeteneklerini kaybetmeksizin haftalarca saklanabilirler.


a) Otsu Süs Bitkilerinin Tohumla Üretimi :
Mevsimlik çiçeklerin hepsi, perenial bahçe çiçeklerinin büyük bir bölümü çiçekli saksı bitkilerinin (Sineraria, Cylcamen, Primula, Gerbera vb.) bir bölümü Kaktüs ve succulentlerin hemen hepsi, sera ve salon bitkisi olarak kullanılan çiçekli bitkilerin (Begonia, Monstera, Orkideler, Sardunya, Punica, Coleus, Lantana vb.) büyük bir bölümü tohumla üretilebilirler.

Mevsimlik çiçek tohumlarının bir bölümü ile perenial çiçeklerin yaz aylarında ekimi yapılabilenler açıkta ekilip büyütülebilirler. Ekim tavalara serpme ya da sıraya ekim yöntemi ile yapılır. Tohumların özelliğine göre, üstleri örtülmez ya da bir miktar elenmiş gübre ile kapatılıp sulanır. Genç bitkiler iki üç yaprak olduktan ve ele gelecek büyüklüğe eriştikten sonra sökülerek uygun aralıklarla yeni tavarala dikilir. Bu işleme ŞAŞIRTMA denir. Dikilecekleri parsellerin boyatılması ve gerekli boya erişmesi sağlanır. Bu işlemler tümüyle dışarıda yapılır.

Soğanlı yumrulu bitkilere ile kışlık çiçeklerden boşalacak parterlerin erken ilkbaharda gelişkin fidelerle doldurulabilmesi için korunmuş mekanlarda üretim zorunluluktur. Yazlık çiçek tohumlarının, güney illerinde bile korunmuş ortamlarda yetiştirilebildiğini, soğuk bölgelerde ise cam örtü altında yapılabileceği bilinmelidir. Dış koşulların büyüme için uygun olmadığı durumlarda üretim yapıları içindeki tezgahlarda, kasalar içinde yetiştirilen fideler, saksı ya da özel kaplar içinde büyütülürler. Dış koşulların uygun duruma geldiği döneme kadar gelişen, hatta çiçeklenen bu bitkiler, çiçek parterlerine dikilerek istenen etki sağlanmış olur.

Daha hassas ve pahalı olan iç mekan bitkilerinin tohumlarının yine içerde ve örtü altında kontrollü koşullarda yetiştirilmelerinde zorunluluk bulunmaktadır. Özel tohum üreticisi kuruluşlardan alınan bu kıymetli ve az sayıdaki tohumun fire vermeden çimlendirilmesi ve büyütülmesi ancak, ısı, nem ve aydınlatması ayarlanabilen ortamlarda yapılabilir. Tohumların doğmadan saksılara ekimi yapılabileceği gibi bazı hassas türlerin aseptik şartlarda özel besin eriyikleri içerisinde çimlendirilip geliştirilmelerinde zorunluluk olabilir. Yaygın ve kitlesel üretim yapan kuruluşlarda çimlendirme, şaşırtma ve saksılama işlemleri tam otomatik çalışan sistemler içerisinde ve en az insan gücü ile yapılır. İç mekan bitkilerinde çiçeklenme ve satış boyuna erişme zamanına kadar içerde bakımları sürdürülür. Bu yolla periyodik olarak kitlesel üretim gerçekleştirilmiş olur.

b) Odunsu Bitkilerin Tohumla Üretimi :
Ağaç,ağaççık ve çalılardan tohumla üretilmesi mümkün olabilen saf hat ya da homozigot türlerde bu yolla üretim sağlanabilir. Melez olmakla birlikte belirli karakterler yönünden kolayca ayrılabilen tür ve kültür formlarında, çıkan çöğürlerden istenmeyen özelliktekiler elemine edilir. Odunsu bitkilerin tohumlarından hemen hepsi (çok hassas ve küçük olanlar dışında) dışarıda hazırlanan yerlere ve tür için uygun dönemde dikilir. İçerde ekilenler için otsu bitkiler için uygulanan yöntem izlenir. Dışarıya ekileceklerde ise; tohumun türüne (büyük-küçük, katlamalı-katlamasız), uygulanacak işleme (şaşırtma, aşılama, yerinde büyütme vb.) ve işletmenin karakterine bağlı olarak belirlenen yöntem uygulanır.

Çöğür yetiştirme amaçlanıyorsa; çimlenmeyi kolaylaştırıcı ön işlemlerden geçmiş olan tohumlar, sıraya ya da serpme olarak tava ve yastıklara ekilir. Ekim aralıkları tohumun türüne, büyüme hızına, bulunulan ekolojik bölgenin bitki gelişimindeki etkisine göre ayarlanır. Çıkan genç bitkilerde aralık ayarlaması, seyreltme yapılarak sağlanır. Seyreltme amacı ile sökülen bitkiler yeniden dikilebilir. Bazı türlerde ilk dönemde yakıcı güneş ışınlarından korunma amacı ile gölgeleme zorunluluğu olabilir. Mevsim sonunda yaprak döken ya da durgunluk dönemine giren (bitkiler) ÇÖĞÜRLER önce kazık kökleri kesilip sökülürler. Sökülüp boylandıktan sonra demetlenen ÇÖĞÜRLER, özel soğuk depolarda ya da nemli yosun ve torf içine yerleştirilmiş olarak kasa ya da naylon torbalar içinde soğuk depolarda dikim dönemine kadar saklanırlar. Kalem aşısı yapılabilecek durumda olanlar makine yardımı ile aşılarak özel seralarda aşının tutması için bekletilirler. Özellikle güllerde bu yöntem yaygın kullanılır.

İşletmenin karakterine göre çöğürler satılır ya da kendi gereksinimleri için ve büyütülmek üzere hazırlanan yeni yerlerine sıra üzerine dikilir. Bu dikim işlemine REPİKAJ adı verilir. Repikaj, büyütülmek üzere çöğürlerin yeni yerlerine dikimidir. Sıra araları genellikle tek akslı el traktörünün çalışabileceği genişlikte tutulur. Sıra üzerleri ise gelişme hızı ve tarlada kalacağı süreye bağlı olarak ayarlanır.

Hızlı gelişen ve büyük tohumlu türlerde tohumların doğrudan büyütme ya da aşı parsellerine ekimi yapılabilir. Bu durumda tohumlar, ideal sıra ve mesafe ayarlaması yapılarak ekilir. Ancak, gereksiz alan kaybı ve bakım masraflarındaki artış başka bir yolla tolere edilmelidir.

Kaplı üretim yapan işletmelerde ise çöğürler uygun büyüklükteki saksı ya da kaplar içerisine dikilir. Gelişmeye paralel olarak saksı boyları ve aralıkları ayarlanır. Saksılar, altları plastik brandalı kum tavaları üzerine yerleştirilir. Sulamada; yağmurlama ya da sisleme başlıkları kullanılır.


EŞEYSİZ ÜRETİM : (Vegetatif Çoğaltma)

Eşeysiz çoğaltma; kök,sürgün,yumru,yaprak ya da meristem hücrelerinin özel koşullarda gelişimi sağlanarak yeni fertlerin elde edilmesi olayıdır. Eşeysiz üretim; yeni bitkinin genetik yapısında herhangi bir değişiklik yapılmadan ana bitkinin tüm özelliklerinin yavru bitkilerde ortaya çıkmasını sağlayan bir üretim yöntemidir.

Değerli meyve ve süs bitkilerinin pek çoğu varlıklarını eşeysiz çoğalmaya borçludur. Bu bitkilerin pek çoğu heterezigot (melez) olup, tohumla aynı özelliklerin korunması olanaksızdır.

Kolon : Kökeni tek bir dal yaprak ya da fert olan ve vegatatif yollarla çoğaltılmış olan, genetik yapı bakımından birbirini örnekleyen, mutasyon ya da melezleme ürünü bitki olarak tanımlanabilir.

Eşeysiz çoğaltmanın tercih nedenlerini;
· Kolonun korunması ve devamlılığının sağlanması
· Tohumla çoğaltma olanağı bulunmayan bitkilerin devamlılığının sağlanması (muz, incir, çekirdeksiz çeşitler, steril çiçekliler vb.).
· Çabuk köklenen ve büyüme kolaylığı sağlanması olarak toplanabilir. Vegatatif yolla bitki üretiminde günümüze kadar kullanılmış pek çok üretim yöntemi bulunmaktadır. Bunlardan bir bölümü sadece belirli türler için uygulama alanı bulunmaktadır.



Kaynak: http://www.bisohbet.com/form/tr-konu...ontemleri.html

murathanoglu Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön