View Single Post
Eski 30-07-2006, 09:50   #1
malina
agaclar.net
 
malina's Avatar
 
Giriş Tarihi: 03-04-2004
Şehir: İstanbul
Mesajlar: 37,246
Fındık sorunu

50 bin fındık üreticisi bugün meydana iniyor

30 Temmuz 2006 Pazar

RADİKAL - ANKARA - Fındık üreticisi, Ordu'da düşük fiyatlar nedeniyle yuhaladığı Başbakan Tayyip Erdoğan'ı bugün de Ordu'dan uyaracak. Giresun Ziraat Odası Başkanı Özer Akbaşlı, 150 bin kişinin toplanmasının hedeflendiğini söyledi. Akbaşlı, "Hükümet yine de sesimizi duymazsa eylülde Ankara'ya yürüyeceğiz" dedi. Başbakan Erdoğan'ın Ordu'da Fiskobirlik'i suçlayarak, fındık üreticilerine 'Başınızın çaresine bakın' mesajı vermesinin ardından üreticiler miting kararı aldı.

"Fındığın 3.5 YTL maliyeti var. Piyasada 2 YTL'ye işlem görmesi bizi kahrediyor. Çikolatanın içinde fındık 16.5 YTL satılıyor" diye konuşan Akbaşlı, fındık polemiğinin 'baş kahramanı' Başbakan Erdoğan'ın danışmanı Cüneyd Zapsu ile ilgili olarak şöyle konuştu:

"Zapsu, 'Başbaka'nın veri koordinatörüyüm, fındığı da en iyi ben biliyorum' dedi. Zapsu'nun yürüttüğü politikanın yanlışlığı fiyatlarda ortaya çıkıyor. Türkiye'ye fındıktan bu yıl 2 milyar dolar geldi. Bir dahaki sene böyle giderse 500 milyon dolar gelecek." Hazine Müsteşarı İbrahim Çanakcı ise, Ekonomi Muhabirleri Derneği ile yaptığı sohbet toplantısında, Fiskobirlik'e Destekleme Fiyat İstikrar Fonu'ndan para aktarılmasının mümkün olmadığını söyledi.


Radikal


Alıntı:
Türkiye’nin dünya fındık üretimi ile ihracatında yüzde 75 payı bulunmaktadır. 2004 yılının Nisan ayında yaşanan ağır soğuk ve don Doğu Karadeniz’deki fındıkları da etkiledi. Doğu Karadeniz’deki fındık üreticilerinin zararı yüzde 70 civarındaydı. Zararın bölgede parasal boyutu 1 katrilyonu aştığı söylendi. FİSKOBİRLİK fındık fiyatlarını 2003 yılına göre yüzde 110 artışla açıkladı. Bilindiği gibi 2003 yılında fındık fiyatları 2 milyon 500 bin lira olarak belirlenmişti. FİSKOBİRLİK 2004 yılında Giresun kalite fındığın fiyatını ise 5 milyon 250 bin lira olarak açıkladı. Açıklanan bu fiyata ihracatçılar tepki gösterdiler. Gerekçe olarak da alıcıların önce İtalya, Azerbaycan ve Gürcistan’a yöneleceği iddiasında bulundular ama ihracatçıların dedikleri olmadı.

Giresun kalite fındığına göre daha fazla üretimi yapılan Levant kalite fındık için 5 milyon 50 bin lira brüt fiyat açıklandı. Brüt fiyatların yüzde 11,6 yasal kesintileri düştükten sonra fiyat net olarak 4 milyon 642 bin lira oluyor. Zaten fındık ilk başlarda en fazla 4 milyon 550 bin liradan işlem gördü. Piyasada oluşan fiyata bakıldığında FİSKOBİRLİK’in aslında piyasada işleyen fiyatı açıkladığı da görülüyordu. FİSKOBİRLİK Genel Müdürü Cemal Öztürk 2004 yılında, zaten fiyatın böyle olduğunu yüksek olmadığını yaptığı basın açıklamasıyla belirterek Birlik olarak açıkladıkları fiyatı savundu.

Çiftçi Örgütü Fındık-Sen: AKP Hükümeti Varolan Sorunu Algılayamamıştır

2090 Sayılı Tabii Afetlerden Zarar Gören Çiftçilere Yapılacak Yardımlar Yasası kapsamında zararların karşılanması için hasar tespit çalışmaları yapılmıştır. Bölge’deki tarım örgütlerinin zarar miktarını 1 katrilyon olarak açıklar ve beklerken hükümetin ayırdığı miktar arasında anlaşılmaz uçurumlar vardı.

Bu konuda Fındık Üreticileri Sendikası (FINDIK SEN) Başkanı Kutsi Yaşar’ın açıklaması şöyleydi:” AKP Hükümeti geçen günlerde 74 ilde don afetinden mağdur olan üreticilerden 135.000’ine bayramdan önce verilmek üzere 50 trilyonluk kaynak aktardığını ifade etmiştir. Bu kaynağın 24,5 trilyonluk payı Doğu Karadeniz’deki 71 bin fındık üreticisine dönüm başına 14,5 milyon olarak dağıtılacaktır. Bu parayla ancak ve ancak harçlık yapılır. Esasında AKP Hükümeti de bu paraya bayram harçlığı demiştir. 2,5 milyon fındık üreticisinden yaklaşık yarısının don afetinden mağdur olduğu gerçeği karşısında Doğu Karadeniz’deki fındık üreticilerinden sadece 71 binine göz boyar gibi harçlık dağıtmak varolan sorunu algılayamamaktan gelmektedir. AKP Hükümeti yaşanan bu don olayını bir don olayı olarak algılamamış ve buna yönelik tedbirler açısından bir çalışma yürütmemiştir. Üreticiler kendi kaderine terk edilmiştir. Üreticilerin bankalara ve tarım Kredi Kuruluşlarına olan borçları dahi ertelenmemiş, üretime yönelik hiçbir tedbir dillendirilmemiştir. Göç ve Yoksullukla karşı karşıya kalan üreticiler bir çıkmaz içerisindedir.” Diye taraflar açısından durumun fotoğrafını çekmiştir.

2004 yılında yaşanan don afeti sonrasında gerçekleşen düşük rekolte (yıllık ürün) sonrası fındık referans fiyatı FİSKOBİRLİK tarafından 5, 250.000 TL/kg olarak açıklanmış ve 8.000.000 TL’ye kadar alıcı bulmuştu. Dolayısıyla 2005 yılında FİSKOBİRLİK tarafından açıklanan fiyatlar yüksek değil, piyasa koşullarında oluşmuş fiyatların altında belirlenmiştir, denilebilir.

2004 yılında yaşanan don afetinin yarattığı yaraları sarmak için FİSKOBİRLİK Giresun kalite fındığa brüt 7.450.000 TL/kg, diğer fındıklara brüt 7.050.000 TL/kg fiyat açıklandı.

İlk birkaç gün FİSKOBİRLİK tarafından peşin alımlar yapılmış, daha sonra kısa süreli vadeler verilmeye başlanmış üretici ürününü satmak için yavaş yavaş yüzünü tüccara çevirmiştir.

2005 yılı fındık fiyatları olması gerekene yakın açıklandı ama piyasayı düzenleyebilecek olan FİSKOBİRLİK yeterli alım yapacak gücü olmadığı için üretici piyasada tüccarın eline düşmüş, onlar da, fiyatları istedikleri gibi belirlemişlerdir.

Bundan sonra fındık üreticisi için zor günler başlamıştır.

AKP FİSKOBİRLİK Seçimlerinde Taraf Olmuştur

FİSKOBİRLİK’in içinde olduğu zor durumdan kurtarmak için FİSKOBİRLİK yönetimi ve hükümet ortak düşünüp çare üretmesi gerekirken hükümet, FİSKOBİRLİK’in zora düşmesinden yararlanma yoluna gitmiş ve FİSKOBİRLİK genel kurulunda yandaşları aracılığıyla mevcut yönetime karşı çıkarılan listeden yana taraf olmuş. Genel kurulda AKP’li milletvekilleri “bizim listemizi seçerseniz paranız hazır” diye propaganda yaptıkları basında boy boy yer almıştır.

Başbakan Suç İşlemiştir

FİSKOBİRLİK genel kurulunda hükümete yandaş liste kazanamayınca da, Başbakan Karadeniz’e her gelişinde yazılı basın mensupları ve kameraların karşısında fındık üreticilerine eleştiri ve öfke saçmıştır. Üreticilerin ve üretici örgütlerinin olmadığı ortamlarda kameraların karşısında tek yanlı eleştiri ve öfkeler saçan Başbakan FİSKOBİRLİK’i hedef tahtası yapmıştır. Başbakanın bu tutumundan Birliğe destek eli uzatmayacağını anlayan ihracatçı ve tüccar cesaretlenmiş, onlar da üreticinin alınteri fındığının fiyatını 5,5 milyondan 2 milyon liraya kadar geriye çekmişlerdir. Başbakanın neden olduğu bu fiyat düşürme ile Türk Ceza Yasası’nın 237. maddesine göre suç işlemiştir.

Üreticiden köşe bucak kaçarken Ordu’da fındık üreticisine yakalanan Başbakana, “paramız ne olacak?” diye soran üreticiye Başbakan: “FİSKOBİRLİK’e git, oradan al” diyebilmiştir. Aslında Başbakan buradan şu mesajı vermiştir. Benim desteklediğim listeye oy vermediniz, para istiyorsunuz gidin seçtiğiniz FİSKOBİRLİK yönetimi versin demeye getirmiştir.

Arkasından mısır konusunda gümrükleri indirip “birilerine” haksız kazanç sağlayan hükümetleri değilmiş gibi adalet dağıtıcı pozisyona bürünebilmiş “tüyü yetmemiş yetimin hakkını yedirtmem!” diye sözler bile söyleyebilmiştir.

Başbakan, 18 Haziran’da Giresun’da yaptığı konuşmasında “FİSKOBİRLİK’in 1,5 katrilyon liralık borcuna çizik attıklarını söylemiş, 20 gün sonra Ordu’da bu kez “FİSKOBİRLİK’in 2 katrilyonuna çizik attıkları” masalını okumuştur.

Biz çiftçiler de, “atın, sizin için atış serbest Başbakan” diyoruz. Ama bu ülkede Türk Ceza yasası’nın 237’nci maddesi de var, bunu uygulayacak savcılar da.

FİSKOBİRLİK: Borcumuz Yok!

Borçlar konusunda “borçlu” FİSKOBİRLİK Yönetim Kurulu Başkanı Salih Erdem:

“Başbakanımız sağ olsun, olayları çok değişik anlatıyor. Aslı şudur:1964’te devlet bütün destekleme kapsamına aldı. Fındık da bize verildi. 2000’e kadar bu devam etti, fındık alım-satımları Bakanlar kurulu kararlarıyla yapıldı. Ama onların bedelleri birliğe ödenmedi. Öyle olunca da görev zararları oluştu. 1.5.2000’de Dünya Bankası’nın isteği ile çıkarılan Birliklerin yeniden Yapılandırılması Yasası uyarınca, o tarihe kadar birliklerin bütün görev zararlarının Hazine’ce üstlenilerek tasfiye edileceği, birliklerin bu tarihten sonra kendilerini idame edeceği hükme bağlandı. Ancak birliklerin kredi alabilecekleri DFİF oluşturuldu. Biz DFİF’ten 2000’de 99, 2001’de 153 trilyon kredi kullandık. Son 3 yıldır, kendi yağımızla kavrulduğumuz için kredi kullanmıyorduk. Fona olan borcumuzun tamamını ödediğimiz gibi, Hazine’nin yanlış mahsuplaşması nedeniyle 53,4 milyon YTL’lik fazla ödeme yaptık. Şimdi o paramızı almak için mücadele ediyoruz. Kredi borcumuzu ödediğimiz için şu anda DFİF’ten yeni kredi almaya hak kazanan tek birlik biziz. Ama ‘bilinmez bir nedenle’ alamadık, bankaların kredi vermesi de engellendi” diyor. Cumhuriyet Gazetesi; 12.07.2006

FİSKOBİRLİK’in Bankalardan Kredi Alması Engelleniyor!

Evet, özet olarak; FİSKOBİRLİK Yönetim Kurulu Başkanı Salih Erdem borcumuz yok, DFİF’ten kredi almaya hak kazanan tek Birliğiz, ama kredi alamıyoruz, engelleniyoruz, diyor.

FİSKOBİRLİK’in bankalardan kredi alımlarında engelleyenin Cüneyt ZAPSU olduğu basında yer aldı. Cüneyt Zapsu Türkiye’nin önde gelen fındık ihracatçısıdır. Cüneyt Zapsu FİSKOBİRLİK ile fındık üreticilerine öfke saçarak, fındık fiyatlarının düşmesine neden olan Başbakan Recep Tayip Erdoğan’ın danışmanıdır. Başbakan Erdoğan’ın danışmanı Cüneyt Zapsu, ABD’de bir toplantıda “Erdoğan’ı devirmek yerine onu kullanın “ sözleri nedeniyle “Başbakan’a hakaret ettiği ve Türkiye Cumhuriyeti’ni aşağıladığı” gerekçesiyle hakkında soruşturma açılmış, kişidir.

FİSKOBİRLİK kredi alamayınca piyasaya girip mal alamıyor, meydan çok az sayıdaki ihracatçı ile tüccara kalıyor. Fiyatı onlar belirliyor, ne zaman, ne miktar fındık alınacağına ve ödemelerin nasıl, ne zaman yapılacağına ihracatçılar ile tüccarlar karar veriyor. Başbakan’da her fırsatta FİSKOBİRLİK ile FİSKOBİRLİK devrede olmadığı için malını maliyetlerin çok altında satmak zorunda kalan fındık üreticisine yükleniyor.

Evet, çiftçi örgütü FİSKOBİRLİK tehdit altındadır. Çiftçilerin fındık üretimden pazarlamaya zinciri olan FİSKOBİRLİK işlevsiz kılınmak isteniyor.

Fındık üreticilerinin geçmişinde mücadele geleneği vardır. Kendilerine yapılanları yanıtsız bırakmamıştır. 1980 öncesinde fındıkçılara “fındık dağ meyvesidir” diyerek hafife alan dönemin Başbakanı Demirel’e fındık üreticileri köylerinden inerek kent merkezinde yaptıkları anlamlı bir mitingle yanıt vermişlerdir.

Çiftçi Sendikaları olarak diyoruz ki;
  • Kooperatifler çiftçilerin şirketlere alternatif olarak kurdukları ve örgütlendikleri örgütleridir. FİSKOBİRLİK kooperatifler birliğidir ve sahibi de çiftçilerdir. Fındık üreticilerinin üretimden pazarlamaya olan zinciridir. AKP Hükümeti bu zincirin halkalarını kırmaya, meydanı boşaltıp fındık üreticilerini şirketlere altın tepside sunmaktan vazgeçmelidir.
  • AKP, FİSKOBİRLİK’ten elini çekmelidir. AB ve ABD’de olduğu gibi kooperatif yönetimlerine müdahale etmeyerek yalnız destekleme görevini yapmakla kendini yükümlü görmelidir.
  • FİSKOBİRLİK’e fındığını teslim eden ve parasını alamayan üreticilere, fındık parası karşılığı faizsiz kredi vermelidir.
  • Çiftçilerin örgütlenmesinin önünde engel oluşturan iç hukuk düzenlemelerini acilen yapıp, çiftçilerin örgütlenmelerinin önünü açmalıdır.


    Abdullah AYSU

    Çiftçi Sendikaları
    Konfederasyonlaşma
    Platform Sözcüsü
Alıntı:
Rekolteyi konsey belirleyecek, Fiskobirlik depocu olacak
Önceki gün yapılan toplantıda rekolte belirleme hakkı, Başbakan Erdoğan ile polemiğe giren Fiskobirlik'ten alınarak, konsey kurulana kadar çalışma grubuna bırakıldı. Sorunlara çözüm bulunması için TOBB bünyesinde oluşturulan çalışma grubunun genişletilmesi kararı alındı.
Fındık zirvesinden sonra Sanayi ve Ticaret Bakanlığı tarafından yapılan açıklamada, alınan kararlar özetle şöyle sıralandı:
*Lisanslı depoculuk konusunda faaliyet gösterecek şirket kurulacak.
*Fındık ürün yönetmeliğinin çalışmaları tamamlanacak. *Lisanslı depoculuk faaliyetlerinde Fiskobirlik depolarının kullanılmasıyla uygulamaya geçilecek.
*2006-2007 sezonu rekoltesi 650 bin ton olarak ilan edilecek. *Dünya piyasaların ve iç tüketimde yaşanan gelişmeler nedeniyle büyük miktarda arz fazlası sorunu oluşmayacak.
*Tarım Kanunu ile kurulması öngörülen ürün konseylerinin fındık ürününde bir an önce kurulması için çalışmalara başlanacak.
*Gelecek yıllara yönelik olarak arz fazlası sorununun çözümü için fon oluşturulacak.

Türkiye'nin fındıktaki liderliği tehlikede
Fiskobirlik'e sattığı ürünün parasını 10 aydır alamadığı için zor duruma düşen fındık üreticileri, 'dünya üretiminin yüzde 80'ini gerçekleştirme' unvanini kaybetme tehlikesiyle karş karşıya. Dev çikolata üreticileri, Türkiye'nin pazardaki liderligine alternatif oluşturmak için başka ülkelerde dikim yaptiriyor. Gürcistan ve Azerbaycan'da dikim çalişmalarinda son aşamaya gelindigi ve bu sezon ürün alinacagi belirtiliyor. Mevsim degişikligi sebebiyle avantajli konumdaki Arjantin'de dikime iki yil önce başlandi. Karadeniz'e sahili bulunan Romanya ve Bulgaristan'da prim yaptigini gören çiftçiler de bahçelerine findik dikiyor.

Türkiye'de başta Ordu ve Giresun olmak üzere Kazadeniz Bölgesi'nde üretilen fındığın önemli bir kısmı Avrupa'daki çikolata üreticisi büyük gruplara satılıyor. Fiyat konusunda bir istikrarı olmaması ve geçen yıl kentel (100 kilo) fiyatının bin 200 dolara çıkması sebebiyle, üreticiler kendilerine alternatif pazar aramaya başladı. İtalyan çikolata devi Feroro'nun Türkiye ile aynı iklim özelliklerine sahip ülkelere üretim yaptırdığı öğrenildi.

Üretim Türkiye'de, borsa Hamburg'da
Dünyanın fındık lideri Türkiye olmasına rağmen fındık borsası Almanya'nın Hamburg kentinde. Almanya hiç fındık üretimi yapmamasına rağmen dünya fındık ihracatının yüzde 10'unu gerçekleştiriyor. Bunu da findik üreticisi ülkelerden alarak yapiyor. Findik ihraç eden ülkeler siralamasinda Türkiye ve Italya'dan sonra üçüncü sırada yer alıyor. Dünya fındık piyasasına hiç üretim yapmadığı halde Almanya'nın hakim olduğunu belirten Türk üreticiler, 1970 yılında kaptırdığı fındık borsasını kurarak sektörde söz sahibi olmak istiyor.

ortadogugazetesi

Fındık üzerine diğer yazılar:

Prof. Dr. AYDIN AYAYDIN Sabah

Fındıkta kavga var
14 Temmuz 2006 Cuma
Bir taraftan fındık üreticileri ve Fiskobirlik, öte yandan fındık tüccarları arasında başlayan tartışmaya Başbakan Erdoğan'ın da katılması ile 'fındık' ülkenin bir...devamı

'Fındıkta son 30 yıla bakarsanız bugünkü fiyatlar normaldir'
15 Temmuz 2006 Cumartesi
Karadeniz insanının çay dışındaki tek gelir kaynağı olan ' fındık' ta üreticiler, Fiskobirlik, toptancılar ve AK Parti iktidarı arasında başlayan tartışmaların iç yüzünü dün sizlerle...devamı

Fındık Türkiye'nin petrolü olabilir mi?
18 Temmuz 2006 Salı
Geçen hafta ülke gündemine Başbakan Erdoğan'ın Giresun gezisi ile giren 'fındık' üretimi, ihracatı ve fiyatı ile ilgili yapılan spekülasyonları Fiskobirlik ve Cüneyd Zapsu cephesinden...devamı


Fındıkta tartışma devam edecek
20 Temmuz 2006 Perşembe
Dünya fındık tüketiminin yüzde 75'ini 600 bin ton rekolte ile tek başına sağlayan...devamı


Can Dündar

METİN IŞIK Tercüman

Funda Özkan Radikal

vs vs...

malina Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön