View Single Post
Eski 18-07-2006, 20:42   #17
praecox
Kaybettik...
 
praecox's Avatar
 
Giriş Tarihi: 12-06-2006
Şehir: İstanbul
Mesajlar: 4,603
Hayvanların, böceklerin nebatatları yepesi otonormal insanlar için pek doğaldır.... ya peki bitkilerin böcekleri yemeleri fikri sizce nasıl ...?
hatırlarım da bu olay TRT'nin arkasında "1"harfinin dahi olmadığı 70 yıllarda kaçak dizisi hepimizi koltuklara bağlamış, sokaktaki yaşam ölmüş, reklam arası filim gibi felaket kavramlarının hayali dahi edilemezken... haftada bir yayınlanan o Mr. Steed'in ve Emma peel'in meşhur "Tatlı Sert" adlı dizi filimde onu ilk kez görmüşdüm... abartılı bir maket de olsa o...

Dionæa muscicipula... idi

sanırım bazı anne babaların asıl korku kaynağı o...
akli dengesi bozuk bir botanikerin üretiği, insanları dahi yiyen sarmaşıkları yetiştirdiği science fiction kahramanlarının olduğu filimler...
ve bu zavvalı dionaea'mı haksız yere suçlıyan şüpheli yaklaşımlar

Caryophyllidæ Karanfilgiller
Dionæa muscipula

Sözü geçen bitkiyi 1759 larda ilk kez sinek yakalayan bitki olarak literatürlere geçse de o zamanlarda bu bitkinin sineği besin alması için yakaladığı ihtimali verilmemişti dahi. İlk defa bunu telaffuz eden J. Ellis olduğu söylenir. Dionæa muscipula adını aşk tanrıçası Afrodit'in annesi olan “Dione” den alır. Muscipula ise yazıldığı gibi Latincede anlamı fare kapanı demek olur, ancak sanılan o ki Latincede sinekkapanı anlamındaki kelime “muscicipula” kayıtlara bir yazım hatası sonucu Venüs Flytrap olarak da bilinen bu bitkinin adının bugünlere Dionæa fare kapanı olarak geçmesine neden olmuştur.

Dionæa muscipula türü ve sınıfı olarak tek bir örnektir. Bakımda olan diğer varyasyonları olası bir mutasyonlu halin klonlanması sonucu üretilen esasen de tipik olmayan varyasyonlarıdır. Dünyada sadece çok dar bir bölgede Amerika’da Wilmington kentinin etrafında 100 km çapında bir arazide ve de bu alanın da sulak bataklık bölgelerinde bulunur.

Evde bakımı yetiştirilmesi de bu alanın hava şartları ile bire bir doğru orantılı olup fazlaca tolerans göstermeyecekmiş gibi düşünülse de hava şartlarını sağlamak adına pek de sorun yaşanmasa da, Diğer CP’ler gibi… Dionæa yetiştiği substrat açısından oldukça seçicidir.

Böcek yiyen bitki dendiğine ilk anda akıllara gelen Dionæa bitkilerde çok ender görünen iki özeliği birden taşıyan iki ender türden biridir. Bir diğer böcek kapan su içinde buna benzer kapanları olan Aldrovanda’dır. Utricularia türü ise yine sözü geçen hızda hareket eden torbamsı kapanlar oluşturmakta.

Utricularia’nın kapanları öyle hızlı bir emişle canlıları torbasına çekmektedir ki, bugüne değin suda yüzen minik canlıları torbasının içine çekerken, ileri film teknolojilerine rağmen, başarılı görüntüleri olan bir kayıt yapılamamıştır.

Diğer hızlı hareketleri gözlenebilen bitkiler ki bunlar böcekçil değillerdir Mimoza pudica (küstüm otu) ve telgraf bitkisidir. 1.besinini hayvansal proteinden alması diğeri ise bir bitkinin hızlıca yaptığı hareket. Takdir edersiniz ki herhangi bir hayvanın sizin veya çevresindeki olaylara hareketli tepkileri veya da hayvanı hareket ederken görmek pek de zor bir şey değil iken bir bitkinin değil gözle görünen, hem de sineği yakalıyacak kadar bir da hızda hareket edebilmesi gibi sıradışı özelikler dioneayı bu denli merak edilir kılar.

Bunun dışında Dionæa kırlarda bahçemizde yetişen papatyadan başkaca da bir farkı yok iken bazı özelikleri de detayda gizlidir. Dionæa çiçeğini açarken kapanlardan ortalama 30 cm uzakta duracak şekilde bir sapın ucuna konuşlandırır. Bir yandan üremesi ve yaşamı için gerekli sineklere dölenmedeki mecburiyeti için bir avantaj sağlamak, bir ayrım yapmak zorunda olduğunun bilinci ile, yaptığı sıralamada önce üreme sonra beslenme gibi evrensel bir gerçeği vurgular...

Bu kadar temel ve de genel bilgiden sonra fazlacada gereksiz uzatmadan geçelim bu bitkinin bakımına.

Her bitkide ana temel olan su ışık sıcaklık ve toprak gibi kavramlar Dionæa’da daha kesin isteklerle karşılanılması gerekiyor. Şöyle ki:

Ekileceği “toprak”
Dionæa kumlu sulak bataklık bitkisi olduğundan zaman zaman yapılan alternatif substrat denemelerine rağmen en iyisi bu güne dek torf ve quarz kumun veya perlit'in 1:1 oranındaki karışımı onun en iyi gelişme gösterdiği substrat olarak birinci sırayı korumakda.

Perlit de esasen suya değişik mineraller salınımının yok denecek kadar az olması diğer silikat kumların saf olarak bulmanın zorluğu karşısında silikat kumuna en iyi alternatif olarak görülebilir.

Substrat konusunda Dionæa istedikleri şunlar:
  • pHı torfdan kaynaklanan 5,5 değerini yükselten etkileri olmamalı mümkünse neutral kalmalı.
  • Bu düşük pH değerine rağmen stabil kalabilmeli.
  • Kökleri fazlaca sıkıştırmamalı hatta torfun çökmesi karşısında onu da gevşetici kökleri koruyucu ve havalanmasını sağlıyacak çürümeyi önliyecek bakteriyel üremeyi bastıracak bir ek etkisi de olmalı.
  • Köklerin ıslatmalı ama kokuşmaması adına durağan su misali üremeleri kokuşmasını önleyici olamasada yavaşlatıcı etkisi bulunmalı.
Substrat olarak saf torf da kullanılabilmekle beraber torfun zamanla çökmesi ve sıkışması köklerin havasız kalmasından maada mikro organizmaların anaerob bakterilerin hızlıca böyle bir ortamda çoğalması, üremesi sonucu çürümelerin sadece substratla kalmayıp kökü ve bitki soğancığını da sarması asıl tehlikeyi oluşturmaktadır.

Duyar gibiyim bu Dionæa da ama çok şey istedi der gibidir bazı okuyucular. Yok canım, bu benim olayı detaylandırmamdandır dediğim gibi torf ve saf quarz kumu ve/veya perlit karışımı yeterli, ancak torf da burdaki tanımı yurdumuzdaki kavram kargaşasında güme gitmemesi açısından tekrarlama tehlikesine rağmen söylememde fayda var bu torf sphagnumun ve de sadece ve sadece sphagnum türündeki yosunların H2-H4 çürüme skalasındeki değerlerinde az degrade olmuş kütlesinden olmalı.

yani beyaz veya kumral torf da denebilen torf piyasada bazen satılan kestane humusu katkılı siyah torf karışımlı, hatta bolu yenicaga gölünden sökülen saz çürüğü organik kütlenin torf tanımlaması ile, saksı toprağı karışımı adı altında satıldığından bu konuda azami dikkat gerektirir. Saf torf’un gübre katkılı olanı da mevcut bu gibi mamulatlarada dikkat!

Dionæa mart nisan gibi canlanmaya başlar yani vegetasyon zamanı dediğimiz ilkbahardan yaz sonbaharın sonlarına kadar sürer kışın sıcak evlerde dinlenmesi gereken bitki kış uyukusuna sokulmadan bakıma devam edilirse böylece iki kış devamlı canlı tutulan bitki bu iki senenin sonunda kuvvetten düşüp kuruyabilir

bundandır ki kışları serin bir yerde 5-10°C da 4 ay kadar soğancığı dinlendirilir bu ingilizcede dormancy de denen olay minik zambak soğancığına benzeyen rizomun buzdolabının sebzelik bölümünde de geçirtmek mümkün. Bunun için ağzı sıkıca kapanabilen nylon bir torbaya canlı çürümemiş nemli ama çok ıslak olmayan sphagnum yosunu ile sarılan Dionæa soğancığı konup 5 °C cıvarı saklanır bir iki haftada bir torba açılıp olası küflenme kontrol edilir.

İlk yılları bu bitkiye, ki ilkbahara doğru bir zamanda çiçeklenmeye başlar, çiçek sapının vakitlice kesilerek çiçek açmasının önlenmesi tavsiye edilir, zira bu çiçeklenme bitkiye gereksiz kuvvet kaybı oluşturmakda tohuma gereksinme görmeyen bakıcıların pekde güzel olmıyan çiçeklerinden feragat etmesi istenir.

Sulama alttan yapılmalı özelikle sadece saf su veya yağmur suyu ile yapılmalı, yazın sıcak aylarda güneşde duran Dionæa nın yapraklarına su değmemesi gerektiğini sanırım çoğumuz tahmin edebilir.

Dionæa yazları çok güneş seven bir bitkidir böylece kapanları kırmızı bir renk alırken kapanın kapanma hızı ortalama 17s/cm ile en hızlı kapma hareketini yapabileceği formuna girer.

Kapanları ortalama 7-8 kez kapanma açılma hareketi yapmakdan sonra miyadını doldurup kararak ölürler bu kapanma kontenjanında 3 kez böcek yakalama şansına varmış yaprak büyükçe bir besi katkısı sağladıktan sonra ölür.

Bundan dolayı Dionæa’nızı (biliyorum bu çok zor özelikle de yeğenlerimi kıramama adına bu kendi koyduğum kuralı kendim bozmaktayım ancak…!) gösteri amaçlı gereksiz yere yapraklarını kurcalamayın kurcalatmayın.

Bu kadarlık (bana göre kısa) bir giriş yazımdan sonra istenirse gelen sorular doğrultusunda detaylandırma yapabilirim.

saygılar

PS.:CP=Carnivorous Plant yani etobur bitki


Düzenleyen Mine Pakkaner : 09-10-2006 saat 19:13
praecox Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön