Mine'cim, "hepsini yapamıyorsan, tamamen vazgeçme" benzetmesinin açılımı şu: organik tarım yapamıyorsan, kontrollü tarım yap. Zira organik tarımın uygulaması cidden zor olan sıkı kurallarına bakarak kontrollü tarım, imkanları elvermeyen ama sağlıklı tarım yapmak isteyenler için daha esnek kurallara sahip.
Organik tarım ancak bu işi ciddi bir ticari yatırım olarak yapmak isteyenlere göre bir şey. Bir defa havası, suyu ve konumu uygun arazin yoksa yapamazsın. Ayrıca bu arazi tarıma elverişli olmak zorunda. Yani herşeyden önce barut lazım
) Sonra bu işi yapacak insanların en azından kuralları tamamen hazmedecek kadar bir eğitim ve tecrübesi olması gerekli.
Kontrollü tarım kuralsız kolayca yapılıverecek bir iş değil, onu kasdetmedim. İşin resmi boyutunu saymazsanız bahçemi yetiştirirken o katı kuralların çoğunu zaten uyguluyorum. Ayrıca bir amatör yetiştirici olarak bu işin prosedür bölümü benim ilgi alanım dışında. Ürünlerimi satmıyorum çünkü. (Müşteri olarak tabii ki bu konudaki yasal yaptırımları bilmek isterim)
Benim istediğim bahçesinde kendi yiyeceği ürünü yetiştiren amatörlerin o bir karış toprağı da suni gübre, tarım ilacı kullanarak veya aşırı kullanım, aşırı sulama gibi yanlış uygulamalarla ziyan zebil etmemeleri. Bu konuda kendime güveniyorum ve yıllardır elimin yetiştiği herkesi hem kendilerine hem de çevreye onulmaz zararlar verecek bu tür hatalar konusunda şuurlandırmaya çalışıyorum.