Bitkilerde Kalsiyum Noksanlığının belirtileri :
Bitkilerde kalsiyum noksanlığına bağlı belirtiler kalsiyum içerikleri yüksek olan çoğu mineral topraklarda nadiren görülür. Ancak başta asit tepkimeli topraklar olmak üzere çeşitli nedenlerle yeterli düzeyde kalsiyum alımının gerçekleşemediği topraklarda kalsiyum noksanlığı belirtileri bitkilerde yaygın ve belirgin şekilde günümüzde ortaya çıkmaktadır. Bitkilerde kalsiyum noksanlığının tipik belirtisi meristematik dokulardaki gelişme gerilemesidir. Noksanlık belirtileri önce büyüme noktalarında ve genç yapraklarda görülür. büyüme yerleri çoğunlukla öldüğünden bitkide yeni sürgünler oluşmaz. Genç yapraklarda sararma ve şekil bozulmaları olur. noksanlığın ileri aşamalarında ise yaprak kenarlarında siyah ve kahverengi nekrozlar oluşur. noksanlıktan zarar gören dokular, hücre duvarları eridiğinden yumuşak bir yapı kazanır.
Kalsiyum noksanlığı asit tepkimeli topraklarda yetişen çay bitkisinde çok sık ve yaygın şekilde görülür. Çay bitkisi kalsiyum noksanlığında bodur gelişme gösterir ve 3-3,5 ay içerisinde yapraklarda noksanlık belirtileri ortaya çıkar. Yapraklarda kalsiyum noksanlığının görünen ilk işareti orta damar boyunca yaprağın kıvrılmasıdır. Aynı zamanda yaprak ayası kayık şeklini alır. Yapraklar kalınlaşır ve gevşek bir yapı gösterir. Kalsiyum noksanlığının en belirgin işareti genç yaprakların alt kısımlarında fazla sayıda yarı şeffaf lekelerin oluşmasıdır. Bu lekeler giderek büyüyüp belirginleşir ve nekrotik alanları oluşturur. En sonunda bu alanlar kuruyarak yaşamını yitirir.
Kalsiyumun bitkilere yarayışlı şekli Ca2+ 'dır. Bitki dokularında Ca2+ iyonları ksilem iletim borularında su ile birlikte yukarı doğru taşınır. Ksilem suyunda Ca2+ iyonları konsantrasyonu düşük ise meyvelere ulaşan Ca2+ iyonları miktarı yetersiz kalır ve meyvelerde noksanlık belirtileri görülür. Toprakta su yetersizliği , NH4-N beslenmesi ve yüksek tuz konsantrasyonu ksilem suyundaki Ca2+ iyonları miktarını azaltır. Bunu bir sonucu olarak meyvelerde kalsiyum noksanlığı belirtileri ortaya çıkar.
Toprak çözeltisinden Ca2+'un alınması kök uçlarında gerçekleşmektedir. Bu nedenle yeni köklerin oluşumunu engelleyen düşük sıcaklık, yetersiz havalanma
vb. etmenler Ca2+ alımını engelleyerek noksanlığa neden olur. Flöem dokularında bulunan Ca2+ immobildir. Bu nedenle daha önce absorbe edilmiş olan kalsiyumun meyve olumu döneminde flöeme taşınarak meyveye ulaşması güçtür. Meyve olumu evresinde topraktan yeterli miktarda Ca absorbe edilerek ksilem yoluyla meyveye ulaşamadığı durumda meyvelerde Ca noksanlığı belirtileri görülür.
Yeterli düzeyde kalsiyum bulunmaması durumunda meyveler zamanından önce olgunlaşır. Dokuları gevşek olan bu meyveler depo edilmek için uygun değildir. Kalsiyum noksanlığı olan topraklarda nodül oluşturan bakteri miktarı azdır. Bu nedenle baklagil bitkileriyle gerçekleştirilen azot fiksasyonu olumsuz şekilde etkilenir. toprakta aşırı su, düşük pH, aşırı amonyumlu gübre uygulaması kalsiyum noksanlığına neden olur. Yüksek potasyum ve fosfor beslenmesi kalsiyum noksanlığına neden olur. kurak yöre toprakları tekstürleri ne olursa olsun kalsiyumca varsıldırlar.
Domateste Kalsiyum Noksanlığının belirtileri :
Yaprakta: Önce genç yapraklar deforme olur, genç yaprak kenarlarında kloroz, esmer lekeler ve kurumalar, nekrotik lekeler görülür. Yaprak kenarları düzenli olmayan bir tarzda kıvrılır. Yapraklar küçük ve dardır. Yaprak kenarları önce sarı-yeşil, sarı, sonra kahverengine döner. Sonuçta yaprak ölür. Yaşlı yapraklarda damar aralarında kloroz gelişir ve dağınık nekrotik lekeler görülür. Bu yapraklar en sonunda ölür. Kalsiyum noksanlığı belirtileri yukarıdan aşağıya doğru seyreder. Bitkinin orta yerindeki yapraklarda, yapraklar kurumadan önce, yaprak kenarlarından başlayıp ortasına doğru yayılan sarımsı kızıl renkte lokal renk değişmeleri görülür. Önceleri yeşil rengini koruyan fakat çoğunlukla cılız kalan yaprak sapları, daha sonra canlılıklarını yitirmekte ve yapraklar dallara yapışık gibi bükülürler.
Çiçek ve meyvede; Meyveler küçük kalır. Meyvelerde çiçek burnu çürüklüğü, dairevi meyve ucundan yukarıya doğru ilerleyen kahverengi çürümeler görülür. (çiçek burnu çürüklüğü = blossom end rot ) Vaktinden önce kızaran meyveler yumuşak bir hal alıp dökülür. Çiçek oluşumu azalır. Salkım ucundaki çiçek salkımları ölür. Meyvede % 0,08'den daha az Ca içeren meyveler çiçek burnu çürüklüğüne yakalanır. Fazla amonyumlu azotla beslenme durumunda yapraklarda Ca içeriği azalır, yapraklarda Ca içeriği azaldıkça çiçek burnu çürüklüğü oranı artar.
Kök, gövde ve sürgünde; Önce yaprak kenarları gibi kök uçlarında da yani genç dokular zarar görür. Kökler zayıf gelişir ve kahverengileşir. Bitki boyu kısalır. Vegetasyon noktası, sürgün ucu kurumaya başlar ve ölür. Kalsiyum noksanlığı belirtileri yukarıdan aşağıya doğru seyreder.
Amonyumlu gübrelerin kullanımı, toprakta su yetersizliği, yüksek tuz konstrasyonu ksilem suyundaki Ca+2 iyonları miktarını azaltır. Topraktan kalsiyum en iyi pH: 6,5-9 arasında bitkiler tarafından alınır.
Bazı kimyasal gübrelerin kalsiyum içerikleri (%)
Gübreler Ca ( % )
Kalsiyum nitrat 19,4
Kireçli amonyum nitrat 8,2
Kalsiyum siyanamid 38,5
Jips 22,3
Ham fosfat 33,1
Normal süperfosfat 19,6
Tripl süperfosfat 14,3
Domateste Kalsiyum Fazlalığının Belirtileri :
Tipik demir (Fe) klorozu görülür. Kalsiyum suyun absorbsiyonunu azaltır, transpirasyonu teşvik eder. Yüksek kalsiyum konsantrasyonu Potasyum ve Magnezyum elementleri arasındaki ilişkiyi etkileyerek potasyum veya magnezyum eksikliğine yol açar, bu durumda ilk etkilenecek olan element magnezyumdur. Yüksek kalsiyum bunun yanında mangan, demir, fosfor, bor, çinko noksanlığına neden olur.
Kaynaklar :
•B.KACAR,A.VAHAP KATKAT ,1998.Bitki Besleme.Uludağ Üniversitesi Güçlendirme Vakfı Yayın No: 127
•H.Çınar AYBAK,Domates Yetiştiriciliğinde besin Maddeleri,Hasad Dergisi Sayı:219, Agustos 2003
•B.ÇOKUYSAL,EÜZF Toprak Bölümü.Örtüaltı Sebze Yetiştiriciliğinde Entegre Mücadele Eğitim Semineri Proğramı. 29.01.2001-02.02.2001 Örtüaltı Sebze Yetiştiriciliğinde Besin Elementleri Noksanlıkları.
•Ü.ERTEKİN, Seracılık ve Örtüaltı "Biber,domates,hıyar,patlıcan" Yetiştiriciliği, Antalya 2002