[malina]

Agaclar.net'e geliş maceranız nasıl oldu?

-Evimin balkonunda yetiştirdiğim sebzeler ve evdeki çiçeklerle ilgili bilgi ararken tanıştım Agaçlarla.. Önce çok karışık geldi ama okudukça alıştım ve hastalık haline geldi.

Burada neler öğrendiniz?

-Burada o kadar çok şey öğrendim ki, bilmediğim, haberimin dahi olmadığı bitki türlerini, farkında olmayı, sabrı, paylaşmayı, dostluğu.. Sayamayacağım bir çok şeyi..

Diğer üyeler sizden neler öğrendi?

-Bunu bu yazıyı okuyan arkadaşlara sormak lazım diye düşünüyorum.

Sizi tanıyalım.

-2000 yılında bir meslek yüksekokulunun Bahçe Ziraati bölümüne girdim ve hukuk istediğim için 2.yıla kadar zor dayanarak ve derslere girmeyerek okulu bıraktım. Bağla bahçeyle işim olmaz diye düşünüyordum. Ama son iki yıldır inanılmaz bir şekilde bu düşüncelerim tersine döndü. Bu beton yığını şehirden neredeyse nefret eder hale geldim..

Hayvanlara ve doğaya zarar veren insanlara, zarar verdikleri şeylerden daha çok acıyorum.. Ormana, dağa, bayıra gitmeyi, temiz havayı, kireçsiz suyu, köy ekmeğini, yeşili, kitapları, resim yapmayı, tartışmayı seviyorum..

Zamanınızın ne kadarını bitkilere ayırıyorsunuz?


-Hemen hemen günde yarım saatimi evdeki bitkilere ayırıyorum. İlkbahar ve yaz mevsiminde bu bitkilere sebzeler de dahil olduğu için bu zaman bazen 3-4 saate çıkabiliyor.

Agaclar.net'te "şu da olsaydı" ya da "olmasaydı iyi olurdu" diyebileceğiniz neler var?

Ağaçlarda genelde arayıp da bulamadığım bir şey olmadı, eğer olduysa da araştırıp, kaynaklarıyla beraber ben ekledim, bulamadıysam sordum, öğrendim..

E-Dergi dokunabilip, yatarken okuyabileceğim bir doküman olsaydı süper olurdu.

Diğer üyelere ne tür önerileriniz olabilir?

-Yeni üye olan arkadaşlarımızın, önce okumalarını rica ediyorum ben. Okumadan, araştırmadan açılan yeni başlıklar, önceden cevaplanmış soruların yeniden sorulması, görüntü kirliliğine neden olduğu gibi bu sitenin gidişatından sorumlu yönetici arkadaşları da yormakta. Sanırım toplum olarak hazıra alışkın olmamız neden oluyor buna. Ama üretmeden de nereye kadar tüketebiliriz ki.

Bir insanla yüzyüze konuşurken, sözcüklerin yanı sıra beden dilimizle ve mimiklerimizle de anlatırız anlatacaklarımızı. Ama internet öyle mi? Burada yazışırken anlatmak istediklerimize tercüman olacak mimikler; noktalama işaretleridir. Dolayısıyla kendimizi doğru ifade edebilmek, bizim yazdıklarımızı okuyan insanları yormamak ve dilimize sahip çıkmak adına Türkçe’nin doğru kullanımına özen göstermeliyiz..

Bitkilerle ilgilenmek sizi nasıl etkiliyor? En çok ilgilendiğiniz türler hangileri?

-Huzur veriyor bana ve en çok ihtiyacımız olan şey de huzur. Tropik meyvelere meraklandım bu aralar. Aslında ot çöp ne bulursam alıyordum bir ara ama bu gidişe bir dur demek lazımdı, hepsiyle ilgilenemez hale geldim ve seçici olmaya başladım. Selluka, Mum Çiçeği, Soğanlı Bitkiler, Ful, Gardenya, Kokulu Süs Bitkileri ve Sarılıcılar vazgeçemediklerim..

Bitkilerle ilgilenirken yaşadığınız en ilgi çekici, trajik ya da komik olay hangisi?

-Bunu anlatmak istemiyorum.

Foruma katıldıktan sonra ileriye dönük planlarınızda değişiklikler oldu mu?

Aslında değişiklikler değil de bazı düşüncelerim kesinlik kazanmış oldu. Buralardan çekip gitmek gibi...

Agaclar.net toplantılarına katılıyor musunuz? Gözlemlerinizi yazar mısınız?

-Üye olduğumdan beri yapılan hiçbir toplantıyı kaçırmadım. Bu kadar sevecen, saygın, paylaşımcı insanın bir araya gelebilmesine hala alışabilmiş değilim. Toplantılardan büyük haz alıyorum, çünkü aynı dili konuşuyoruz. Toplantı şu saatte bitecek diyemiyoruz çünkü sohbet uzadıkça uzuyor.

Bitkilerle ilgili yararlandığınız ve önereceğiniz kitaplar hangileri?

-Şimdiye kadar aradığım her şeyi Ağaçlardan bulabildiğim için başka bir kaynağa ihtiyaç duymadım.

Doğa ve çevre ile ilişkisini örnek aldığınız ya da örnek diye gösterebileceğiniz insanlar var mı?

-Bir ağaç uğruna köşk kaydırmak takdir edilecek ve örnek alınacak bir davranış diye düşünüyorum..

Üye olduğunuz diğer forumlar hangileri? Agaclar.net'i onlardan ayıran özellikler ne?

-Üye olduğum tek forum Agaçlar. Başka bir foruma üye olmaya gerek duymadım çünkü ihtiyacım olmadı.



Zamanınızın ne kadarını agaclar.net'e ayırıyorsunuz?

-Günlük rutin işlerimden arta kalan zamanın hemen hemen ¾ ünü Ağaçlara ayırıyorum. Bazen en sevdiğim şey olan kitaplarımı bile okumuyorum.

Bitkilerden başka ilgilendiğiniz neler var?

-Kitapları, resim yapmayı ve düşünmeyi çocukluğumdan beri çok severim. Kitabın hemen hemen her türünü severim, konudan hoşlanmasam da okurum. Başlıca okuduğum türler, psikanaliz, mitoloji, tarih ve sanattır.

Bitki, tohum, çelik paylaşımlarına katıldınız mı? Neler düşünüyorsunuz?

-Bulamadığım tohumları siteden kolaylıkla edinebiliyorum, eğer elimde varsa **** kolay ulaşabiliyorsam isteyen üyelerle paylaşıyorum. Bu karşılıksız paylaşımla her yerde karşılaşamayacağımızı düşünüyorum.

Doğa ve çevre konularında yapılan protestolara aktif olarak katılır mısınız, katılmak gerekir mi?

-Elimden geldiğince haykıran seslerin artması için bir çığlıkta ben atarım.. Bu gerekli.. Duyarlı olmamız gerekli, duyarlı olmak zorundayız, çünkü sadece tüketiyor ve bozuyoruz..

TV ve radyoda bu konuları işleyen programları yeterli buluyor musunuz, nasıl olmalı?

-Haberler haricinde çok fazla televizyon izlemiyorum..

Hobi bahçeleri hakkında neler düşünüyorsunuz?

-Hobi Bahçesi değil de ‘Kaçış Bahçesi’ diyorum ben onlara. Yaygınlaşmalarını istiyorum. Şehrin trafiğinden, gürültüsünden, kirliliğinden, betonlarından kısa süreliğine de olsa insanları uzaklaştırması çok güzel.. Ve en güzeli de yeşil kalmaları.

Hepsinden sadece birer tane yazın: En sevdiğiniz; ağaç, çiçek, kitap, şarkı, müzik grubu/müzik sanatçısı, ressam, şair, film, web sitesi.

-Çınar, Selluka, Erdemle Kırbaçlanan Kadın/M. De Sade, Bohemian Rhapsody, Queen, Salvador Dali, Charles Beaudelaire, Duvara Karşı, www.agaclar.net

Bu sitenin varolmasında katkısı olan bütün insanlara çok teşekkür ediyorum.