Tcm

[TCM]

195 tane tohum paylaşacaktım , @Meyvelitepe dün gece yazdığım isimleri silmiş, bu yıl en fazla tohum dağıtan ben olucam, birincilik bende, ödüllerin hepsi bende, ne yaparsanız yapın engelleyemezsiniz..

Tohum almak isteyen arkadaşlara bir kaç bilgi vereyim; bahçemde bu yıl domateslere üç dört kez sistemik mantar ilacı atıldı. Tüm ürünlere dört kez sıvı kükürt (sulandırılan) üç kez oksijenli su uygulandı. Ekim öncesi keçi gübresi tarlaya, ocaklara da solucan gübresi ve leonardit kullanıldı. İlk kez damlama sulamaya geçildi. 115 kök domatesten kalan kök sayısı 10 yoktur, alınacak tohumlar çoğunlukla bu domateslerden olacak, artık 'en sağlamlarının tohumlarıymış' diye makbul mudur bilemem. Biberlerdeki tüm çeşitler (10 kadar) yanyana dikildi, çapraz tozlaşma için herhangi bir önlem alınmadı ki bu sebeple muhtemelen bende şekil değiştiren iki çeşit biberimiz oldu Bu biberleri de sadece bilgi ve tohum olarak geri dönüş yapacağına inandığım arkadaşlara göndermek isterim ki kendimize özel biberlerimizi ortaya çıkaralım.

Ayrıca elimde geçmiş yıllara ait tekrar dolaşıma kazandırmak istediğim ancak artık ekmediğim veya ekemediğim tohumlar var, miktar olarak az oldukları için bunları da istekli arkadaşlara ulaştırabilirsem sevinirim. Şimdilik aklıma gelen isimleri aşağıya yazayım, zamanla ekler çıkarırız...

1- Bulgar domatesi
2- Emcelli biber
3- Boşnak biberi
4- Tatlı kıl biber
5- Buena mulata biber
6- Jalapeno biber
7- Salçalık biber
8- Muhat biber
9- Bradford karpuz
10- Kısa barbunya
11- Şeker barbunya
12- Panda benekli barbunya
13- Tatlı Mısır "Soltera Morado"
14- Sarı haşlamalık mısır
15- Beyaz yemeklik ayçiçeği
16- Siyah yemeklik ayçiçeği
17- Küçük sırık kuru fasulye
18- Büyük oturak kuru fasulye
19- Hafize Baliç pembe domatesi
20- Tigernut - yer bademi
21- Pıtırkızın siyah biberi
22- Ağaçlar.net biberi
23- Marina di chioggia kabak
24- Painted Mountain mısırı
25- Minik acı süs biberi
26- Patlatmalık siyah-kırmızı cin mısır
27- Patlatmalık krem cin mısır
28- Bennings Green Tint Scallop Kabak
29- Tai Biber (Yalancı)
30- Balık biber

[TCM]

Bulgaristan kökenli domates türü. 2016 yılındaki etkinlikten @hcorak tan gelmişti.

Daha önce de belirttiğim gibi üç domates ağırlıklı ekiyoruz artık. Bulgar domatesi de bunlardan biri. Sırık cins, çok verimli değil, zaten bu da gerekli değil domateslerin ağırlığı yarım kilo ile bir kilo arasında değişiyor. Önceki ve geçen sene 980 gr. civarı gelen rekor bu yıl 1.060 gr. a ulaştı. İnce kabuklu, düz hatlara sahip, yumuşak, lokum gibi, sulu,kırmızı bizce mükemmel ve her domates severin bahçesinde bulunması gereken bir çeşit. Hastalıklara diğer cinslere göre dayanıklı diyebilirim, en azından bendekiler öyleydi, önceki sene pek çok çeşit hastalık nedeniyle ürün vermezken şu an gözdemiz olan üç çeşitte çok az hasar olmuştu.

Belki tek sorun sırık olarak bu ağırlıktaki ürünleri havada tutabilecek sistemi oluşturmak

Meyvelerden çıkan tohum sayısı fazla değil, elimden geldiğince talepleri karşılamak isterim, bu yıl mantar sebebiyle bir kaç kök ancak sağlam kalmıştı zaten. Kişi başı 10 tohumdan az olmamak kaydıyla yettiğince dağıtım sağlanacaktır.

[TCM]

Önceki sene @birnefestoprak ın paylaşıma koyduğu ancak elime bu sezon geçen karpuz.

Hep söylüyorum, alışverişe çıktığınızda açgözlülük yapıp her şeyden 250 şer gr. alınca işler karışıyor; kiminin tadı damağınızda kalıyor, kimini unutuyorsunuz bile bir yerlerde atılıp kalıyor, kimi bozuluyor vs. vs. Her ekim-dikim zamanı bende aynısı oluyor. Bir telaş içinde, neyi ekmeli, nereye ekmeli, sonra ismini yazarım, sonra yerini çeviririm vs. vs. bir bakmışsın hepsi bir birine girmiş. Şükür ki domateste, tatlı kabağında, barbunyada bunu hallettim ne ekip dikeceğim belli artık. Karpuzda ise önce tohum bulamadım, sonra eski tohumlar aklıma geldi ve 2014 yılında zengarden den aldığım Kongo karpuzların tohumlarını buldum, @birnefestoprak tan ve bir arkadaştan daha gelen bradford ile yöreden bulduğum tohumları da karıştırınca ortalık şenlendi. Ancak dikkatimi çeken kongo karpuz ile bradford karpuzdaki benzerlik. Kabuk şekli, rengi, tadı, tohumunun rengi dahi neredeyse aynı; sadece bradford karpuzun tohum rengi biraz daha açık.

Neyse bu yıl epey karpuz hasadı yaptık, hastalık ta olmadı. Hala kesiyoruz, ve en güzelini bulduğumda tohumları bizim

Kalın yeşil kabuklu, ortada daha yeşil renkli kuşakları olan, iç rengi açık pembe, tohum rengi krem ve daha açık, içerisine şeker katılmış gibi tatlı (komşumun biri öyle dedi, 'şeker mi kattınız buna') hatta kabuğunun tadı dahi güzel, oldukça verimli ve iri meyveleri olan bir cins. Mutlaka deneyin..

[TCM]

Bu yıl iki biber farklılaştı. Biri bu; siyah biber. Buena mulata biberden az daha irice ancak onun hatlarına sahip, kıvam onun gibi ancak acılığı daha fazla ve çıtırlığı biraz daha az diyebilirim, habanero biberlerdeki aroma var hafiften. Şekil güzel, parlak siyah rengiyle ilgi çekici

@Meyvelitepe nin önerisiyle dört beş sene tek başına ekip özelliklerini koruyup koruyamayacağına bakacağız. Bugün pıtır kızımın doğum günü, Allah tüm evlatlara sağlık sıhhat versin. Şimdilik böyle diyelim, daha sonra katkı yapanlarla uydururuz bir şeyler.

[TCM]

Bu yıl bahçede çaprazlaşan ikinci biber; büyük ihtimal jalepano & emcelli biber çocuğu..Yani; jalepanonun enine boyuna ikiye katlanmış ve acılığı azaltılmış hali. Emcelli biberi dolma yapabilirsiniz ancak bu haliyle çocuklarından dolma pek olmaz çünkü kabuk kalın gelir biraz. Turşusu güzel olur. Kıvam jalepanoya benzer biraz daha etli, çatur çutur yenebilecek biberimize şimdilik ağaçlar.net biberi diyelim, ilgilenip ayrı yerde ekip, gelişmesinden haberdar edecek arkadaşlara tohumlarından gönderebilirim.

Tek kök mevcut şu an;



orijinal ve çaprazlaşan bir arada



Dört tanesi normal, solda bir adet salçalık, üstünde dolmalık, diğerleri ağaçlar.net biberi.

[TCM]

Marketlerdeki acı turşuların biberidir jalapeno, serçe parmağı boylarında, onun iki katı kalınlığında, koyu yeşil, etli ama gevrek turşu için ideal, bence ortanın üzerinde acılığa güzel çeşit. Bu yıl üçüncü yılım sanırım, önceki yıllarda randımanlı yetiştiremedik, 10 tane ektik iki tane çıktı, çıkanlar da bir şeye benzemedi, komşuda da aynı şekilde oldu ancak bu kez oldu gibi, hatta üstteki paylaşımda da görüldüğü gibi epey büyüttük bir kökünü, orijinalinin boyutlarını küçük gören olursa çakma abisinden de verebiliriz.



Alın size turşusu, enine kesip afiyetle yersiniz.



Bir açıklama yapayım; biber sanılanın aslına tek yıllık bitki değildir, kışın soğuk göstermezseniz bir kaç sene ürün alabilirsiniz. Çarliston, salçalık biberler için mantılı değil ama bu biber sonraki senelere bırakılabilir.

[TCM]

Geçen sene @Dutlubahçe den gelmişti tohum. Üçgen formda, boyu kısaca, hafiften topluca, dolma yapmaya müsait (hanım sağolsun tohumluk ayırdıklarımızdan bile yapmıştı pek de güzel olmuştu) hafif-orta arası acılığa sahip çeşit. Forumda araştırırsanız içerisine peynir koyup turşusunu yapanlar var. Hanımın peynirle arası olmadığı için bize ters böyle şeyler..

Çapraz tozlaşma riski özellikle biberlerimde mevcut, başlıkta da belirtmiştim, 'horoz diye aldık ama altın yumurtlayan tavuk çıktı, bu ne iş kardeşim' diye söylenmeyin seneye, altının gramı patlarsa payımı isterim..

Resimde de görüldüğü üzere güçlü yapıda verimli, etli, taze tüketime müsait..

[TCM]

Kütahya nın merkeze bağlı köylerinden biriymiş Muhat..Biberin Bulgar göçmenlerinden geldiği düşünülüyor. Geçen sene yöremizdeki etkinlikten gelmişti. Verimli, hafif acılıkta, boşnak biberi gibi dolma yapmaya müsait, hatta dış kısım kalın olmadığı için işlemesi daha kolay, ancak jalapeno-boşnak-emcelli gibi salatanın yanında, yemeğin yanında tazecik koparalım da çatır çutur yutuverelim kıvamında değil.

[TCM]

Domates ile ilgili bir şey yazmıyorum, 'beni bilen bilir' diyor zaten kendisi, mesajımız da bilenlere. Hafize Baliç pembesinde çok tohum olmuyor, önceki senelerdeki tohumlar da numunelik (acil durumlarda kullanılmak üzere) ayrılmıştı zaten. Bu sene de çoğu hastalıktan gitti, sağlam kalan bir kaç kökten çıkan tohum sayısı da kısıtlı. Dolayısıyla yarın sorun olduğunda farklı arkadaşlardan isteyebilmek, tohumun forumdan kaybolmasını önlemek adına sadece forumdan bildiğim, özen göstereceğine ve geri dönüşüm yapacağına inandığım üç beş kişiyle az miktarda paylaşabilirim tohumları.

Bu senenin resmi;

[TCM]

Geçen sene etkinlikten @Atilgan dan gelen haşlamalık kırmızı mısır Tatlı Mısır "Soltera Morado".

Kaç yıldır hem haşlayıp hem de közleyebileceğimiz mısır arıyorduk, epey çeşit denedik ama istediğimiz gibi bulamadık maalesef. Etkinlikten gelen minik darılar lezzet açısından bir numaraydı ama küçük sen yiyeceksin ben yiyecem diye başında kavga mı edelim. Çapraz tozlaşma olasılığı yüksek olduğu için çeşit sayısını mümkün olduğunca azaltmak gerek. Sonuçta çeşidi ikiye indireceğim seneye, biri resimdeki kırmızı olan, diğeri de iki yıl önce bölgemden temin ettiğim sarı mısır. 50 tane çeşit olunca, ona dokunmayalım, buna dokunmayalım tohum alalım diye diye tadına da bakamıyoruz.

Her iki çeşit 20 şer cm. boyunda, diş yapısı güzel, pek boş yok, bir tanesi rahat bir kişiye yeter,her kökte birer tane oldu, her ikisinin de lezzeti güzel, ancak kırmızıya her bakımdan bir tık önde diyebiliriz, tek kötü tarafı közlerken piştiğini anlamak zor. Bir de haşlanmış yerken iyi de közlenmiş yerken dişlere yapışıyor, kırmızı bu açıdan da bir tık önde.



En üstteki farklı cins..



Bilgiler @bahcedenn in uyarısıyla güncellenmiştir.

[TCM]

2014-15 takas etkinliğinde @kaknus paylaşmış tohumları..Ondan @hcorak a, oradan da bana..

Az çok bahçeme ziyaret edenler bilir, hanımın da kayınpederin de yeni farklı bir şeyi kabul etmesi zor oluyor. Ancak ikisinin da, hatta komşuların da sevdiği barbunya cinsi. Tam adını bilemedik, bulamadık; daha önce Bolu barbunyası demiştik, öyle bir veriye ulaşamayınca geçen sene benekli barbunya dedik, ama her tarafta benekli barbunya türleri çoğalınca bu yıl da panda benekli barbunya dedim..

Verimli tür, 15 cm. uzunluğunda, iri taneli, yeşil rengi olgunlaşınca beyaza kreme dönüşüyor. Kurusu da yendiğinden bahsedilmişti önceki bilgilerde, geçen sene deneyememiştik, bu sene mecbur deneyecez, artık tazesi kalmadı.

Hatırlatayım; bakliyat grubunu direk toprağa ekiyoruz, böylelikle hem gereksiz uğraşlardan kurtuluyoruz, hem de daha sağlıklı gelişmesini sağlıyoruz. Yayla için ekim mayıs ortalarına doğru ideal, bir haftada yeşil uçlar topraktan çıkmaya başlıyor. Her ocağa 4-5 tane koyup ortalama üç tane kalacak şekilde ayarlanabilir.

Şu şurunluğa bakar mısınız..(geçmiş resimler)

[TCM]

Bu yıl damlama sulamaya geçince bahçenin her tarafını daha düzenli kullanabildik, ayçiçeklerini de kenarlara doldurduk. Sarı sarı kafalar zamanla olgunlaşan tanelerinin ağırlığına dayanamayıp başlarını öne eğseler de bir aya yakın sergiledikleri güzellikler yeter de artar bile.

Güzel görüntüleri çekmemişim herhalde Daha kafalar açılmadan, sağlı sollu orman oluşturmak üzereler.



Büyük beyaz yemeklik olanlar üç çeşit, ikisi birbirine yakın her açıdan, diğeri dakota çekirdekler gibi taneleri de iri, baş yapısı da, ancak lezzet bir tık eksik. Sanırım büyük olanlar @Zekoş tan geldi. Siyah olanlar da var, siyahlarda biraz daha kokulu, hafiften boy fakiri ama en kötü tarafı da elleri boyuyor. Bu üç beyaz çeşidi azar azar ekleyeceğim, kendim de seneye öyle ekmeyi düşünüyorum, karışık şekilde.

Ekimi çok kolay, mısır gibi donlar geçip toprak ısınmaya başlayınca direk toprağa, birer karış arayla (20-25 cm.) ekebilirsiniz. Bakliyatlar gibi yağmur sonrası toprak sertleşti 'ben bu kaymak tabakasını kırıp çıkamam' asla demezler , aynı mısır gibi neredeyse her tohum amacına ulaşır.

Tanelerinin resmini unutmazsam bir ara atayım.





Yeni resimler yüklendi.

[TCM]

Üstte ayrıntıları yazmıştım, tanelerinin resimlerini ayıklayınca atayım. Kıbrıs çekirdeği gibi ince değil, o kadar da boyamıyor zaten. ben beyaz ağırlıklı ekmeyi düşünüyorum seneye bir aksilik olmazsa.

Resmi de ekliyelim 05.11.2019

[TCM]

Önceki yıllarda da paylaştığım mükemmel lezzet. Bölgemizdeki yaylalardan birinde (Başova Yaylası) çok tutuluyor, yetiştiriciler genelde kendi yemekliklerini bu çeşitten yapıyorlar. Biraz daha zahmetli ve Hastalıklara (özellikle kırmızı örümcek) bir tık daha yatkın olmasının ve sanırım tane sayısının az olmasının (satış açısından) bunda etkisi var. Aslında tadını bilen, pazarda bir kaç lira fazla olmasına rağmen mutlaka bunu tercih ediyor.

Sırık çeşit, üç-dört tane oluşuyor kabuğun içinde, tüm bakliyatlar gibi direk toprağa ekilmeli.

İlk taneler belirginleşmeden kendisi de yeşilken haşlamasının muhteşem olduğunu söylemişlerdi bizim çiftçiler ama kaç yıldır bir türlü deneyemedik. Kurusunun da çok lezzetli olduğunu söylediler bu yıl.

[TCM]

Yıllardır kayınpederim eker bunu, ilk bahçeye mahsul ekmeye başladığımızda bize de verdi, 'şeker barbunya bu, ister yaşken yiyin, ister kuruyken, ister oturak ekin ister sırık, çok güzeldir' diyerek.

Aradan geçen zamanda; sırık ekilirse daha verimli olacağını öğrendik. Diğer söyledikleri doğruydu. Tadının gerçekten mükemmel olduğunu (üstteki kısa barbunyanın bir tık gerisinde ama) tüketim seçeneklerinin çokluğuyla yabana götürülmesinin neredeyse imkansız olduğunu söylemeliyim.

Hastalıklara dayanıklı, en azından şu ana kadar bir sıkıntısını görmedik. Hemen her yörede 'şeker fasulye' diye anılan bir türü var, belki de hepsi aynı ancak gördüklerimin tamamı beyaz renkte idi. Bir ara 'İspir in fasulyesi' sandım ve öyle de paylaştım, tam emin olamadığım için ismini böyle bıraktım. Kabuk rengi tam kırmızı değil, ekru renkte, genelde yedi taneli...Bakliyat severlere mutlaka tavsiye ederim.

[TCM]

@bahcedenn in 2016 yılı paylaşımından gelmişti bu güzellik. Önceki yıl @Yerel bahçem de paylamıştı.

Üç yıldır sürekli ekiyorum, sanırım bundan sonra da devam ederim. Resimlerde görüyorsunuz; mor-sarı ve kırmızının çeşitli tonları-turuncu dönüştüğü renkler. Tohum alımı biber kırmızıya döndükten sonra oluyor. Sarıya dönüşüm başlamadan çok güzel turşusu oluyor. Ortaya yakın acılıkta diyebilirim kendi adıma. Acıyı sevmiyorsanız da, ziyarete gelenler arasında mutlaka acı seven bu renklere hayran olan çıkacaktır.

[TCM]

Öncelikle şu ana kadar verdiğim bakliyatlar için ekim bilgisi vereyim; tüm bakliyatları direk toprağa ekmek her açıdan daha mantıklı, ancak ekim sonrası yağan yağmurlar toprağı sertleştirdiği için bakliyatların toprağın bu sert kaymak tabakasını kırması zor oluyor. Bunu önlemek için en güzeli ekim ocaklarının üzerine şeffat plastik bardak, pet şişe vs. kapatmak ve fideler topraktan çıkınca bu plastikleri kaldırmak. Ekim yaparken her ocakta ortalama üç tane bırakmak yeterli olacaktır. İki az gelir, dört toprak fakir ise fazla gelebilir. Şu ana kadar paylaştığım şeker-kısa-benekli barbunyalar ile oturak kuru fasulyede bu geçerli ancak daha sonra paylaşacağım sırık küçük kuru fasulye de bu sayı beşe kadar çıkabilir.

Gelelim bizim oturak kuru fasulyeye; daha önceki paylaşımlarda da yazmıştım ve hala geçerli ki bahçemde en sevdiğim yemeğin ana oyuncusu bu 'kuru fasulye'...

Zahmetsiz, hastalık bilmez, oturak çeşit olduğu için sırıklarla uğraştırmaz, bereketlidir. Olgunlaşan ürünler dalında kuruyuncaya kadar bekletilir. Daha sonra toplanır ve kısa süre de yayılarak kurutulduktan sonra tüketilebilir.

Sevenler mutlaka denesin..

[TCM]

Etkinliğin en güzel, en büyük, türünün özelliklerini (en azından fiziki olarak) taşıyan en Marina di chioggia kabağı bende. Tohumu yanılmıyorsam üç yıl önce forumdan gelmişti. İlk ektiğimde sık ekilen fazla çeşit ve sayıda kabak ile rekabet edemeyince küçük kalmıştı. Bu yıl ilk gelen tohumları ektim, aralar 50 şer cm. ve yanında bir çeşit daha kabak vardı, o da iki adetti.

Kabakların tamamını hafta sonu topladım. Tohumları en büyük olan açık renkliden alırım, tabi kesebilirsek kabuğunu

Kış kabağı diye geçiyor, bilgilere göre en tatlı kabak çeşitlerinden biri, uzun yıllar dayanıyor (benim iki yıl önce yetiştirdiğim ufakça olanı bir yılın sonunda bozulmuştu gerçi) muhtemelen bıçakla dahi çok zor kesilen (hanım bu özelliğini hiç sevmemişti) dış kabuğu uzun süre dayanmasında etken olmalı. Zaman geçtikçe tadının arttığı (yer bademi-tigernut gibi) söyleniyor, hatta şeker dahi eklemeden tatlı yapılabilirmiş, tabi yersen..

Zırh gibi çıkıntılı kabuğu ve görüntüsü ile padişah kavuğunu andırıyor. Gören irkiliyor 'bu ne' diye. Kayınpeder baktı baktı da 'bunun neresini yiyeceniz' dedi ya...Kabak küp gibi ağır olmasa kaldır geçir kafasına 'aha işte burasını yiyecez' de.. Daha önce de söylemiştim, benim gibi bireysel tarıma gönül verenlerin önünde engel bizim baba-kız..

Kabakgilleri (karpuz-kavun-salatalık vs.) baklagiller gibi direk toprağa ekmek en sağlıklı sonucu veriyor. Bir kaç hafta kazanayım diye önce viyole ektiğimiz fideleri direk yere ekilenler 50 kere geçiyor zaten.

NOT: Resimdeki tohum alacağımız türünün özelliklerini en iyi yansıtan en büyük kabağı (10.5 kg.) dün akşam kestik (30.12.2019), bugün itibarı ile talep sayısı 21 olmuş. İçerisinden 190 tohum çıktı. Gülmeyin...hasta etmeyin adamı...tek tek saydım, ne olmuş...Ne deliler var forumda, ayrı başlık açıp hikayelerini bile anlatıyorlar, adam tek tek tüm salatalıklarının tohumlarını saymış benimki ne ki...Neyse konumuza dönelim. 190 tohumun 40 ı benim olsun, 50 si yöremizdeki tohum paylaşımını yöneten hocamızın, 100 ü de sizin. Bunların tamamı da karşılansa dahi 5 er tohum düşüyor, yeter de artar bile..

[TCM]

Yukarıda büyük oturak kuru fasulye var, benim en sevdiğim. Bu da onun küçüğü, sırık yetiştiriliyor, oldukça verimli ve oldukça erkenci. Hatta bu erkenciliğini yetiştiricilerine sordum, bölgemizdeki yaylalardan Çamyayla da çok sevilen bir çeşit. Tıpkı kısa barbunya gibi. Pazarda da aranılıyor, sırık olması dolayısıyla uğraştırması sebebiyle oturak çeşit gibi yaygın değil ancak tadını bilen pazarda gördüğünde kaçırmıyor. Erkenciliği için acaba bende mi sorun var dedim, meğer bu cinsin özelliği imiş. Oturak cinsin taneleri olgunlaşmadan bu ufaklıklar kurumaya başlamıştı neredeyse. Verim açısından iki çeşit için de aynı diyebiliriz. Biri büyük ve verim daha az ancak diğeri de küçük ama daha verimli. Lezzet için kime sorsam 'küçüğü' dedi, önceki gün pişirdik, hanımla ben hala 'oturak' olan yukarıdaki cinsi seçecek gibi duruyoruz. Bakalım bir kaç kez daha pişirince olay netleşir.

Bakliyat için ekim önerisini yukarıda vermiştim, direk toprağa ekiyoruz. Daha az yer kapladığı için en az 3-4 hatta 5 adet her ocağa ekin diyen oldu, biz de aynen dedikleri gibi yaptık. Taneler olgunlaşıp yeşil kabukları dalında kuruyarak renk kreme-beyaza döndüğünde ise toplayıp biraz daha sergide kurutarak tanelerini çıkarıp kaldırıyoruz. Oturak çeşitte olduğu gibi hastalık görmedik. Her iki çeşitte de yapış yapış siyah böceklenme tek tük oldu, olan köklere deterjan&sıvı yağ sıktık sadece.

Tohumumuz bol oturak veya sırık, lezzet açısından herkesin damak tadı farklı, çoğunluk bu cinsi önermişti hatırlatayım



Tabakta taneli olanları kıyas yapabilmeniz için büyük oturakları da ekledim. Kabuklu olanlar küçük sırık çeşit.

[TCM]

Yaylada salça yapmak için salçalık domates-biber ekmiyoruz, güneş varken ürünleri olmamış oluyor, ürünler olgunlaşınca da güneşin gözü toprağa bakıyor feri kalmıyor. Geçen sene yan komşu, kahvaltılarda salçalık biberleri kızarmadan daha yeşilken kütür kütür yediğini söyleyince bu sene biz de deneyelim dedik. Sanırım tohumları bölgemizdeki etkinlikten edinmiştik.

Pek güzel oldular ve aynen komşunun dediği gibi sulu sulu, çatır-çutur yedik. Acı biber seviyorsanız benzer efektlere ve mutluluğa aşağılarda paylaşacağım emcelli biberde de ulaşabilirsiniz.

Resimlerde haliyle büyük olan bizimki. (Temel in hesabı oldu biraz; ahırda ineklerle resim çektirmiş, askerdeki oğluna gönderecek, kendini kalemle işaretleyip arkasına not düşmüş, 'ortada işaretlediğum penum' diye)

[TCM]

Bizim kız ve okul arkadaşları geçen yıl pek sevince 35 kök civarı ekmiştim. Geçen hafta sonu kürekle kazdığımda resimdeki sonuçla karşılaştım. Tane oluşumu son derece az ve küçük. Damlama sulama ile su az mı geldi, çok mu geldi, nerede sorun oldu anlamadım. Sıranın başı, sonu, gölgede kalan, güneşte kalan hepsinde durum aynı. Önceki senelerde tek kökten çıkan yumru kadar neredeyse beş kökten ancak çıktı. İlginçtir kırmızı daire içerisine aldığım kısımda da görülüyor yeni fidecikler dolu dip kısmında.



Hanımla papaz olmazsak kuru yapraklarından yastık yapılacak (rahatlatıyormuş, 10 saniyede uyurum gerçi de bakalım ), yumrularının durdukça şekerlenen yapısı nedeniyle sazan balığı avında kullanıldığını okudum bakalım olacak mı denenecek, kıza da bir avuç veririz artık..Bu yılki sorunun kaynağını bulmadan seneye ekeceğimi sanmıyorum, sazan avı tutarsa belki üç-beş kök. Sınırlı sayıda tohumdan bir kaç kişiye (forumda sohbetini yapıp ta söz verdiğim var ise) gönderebilirim. Bu yıl @ AkisSoftware dağıtımını yapıyor, hatırlatayım, farklı çeşit olduğu için ben de ekmeyi düşünüyorum.

GÜNCELLEME; YETERİNCE TOHUM ÇIKTI, İSTEDİĞİNİZ KADAR PAYLAŞABİLİRİM.

[TCM]

@ Atilgan ın geçen yıl (2018) paylaştığı 'şirin' mısırlar..

Forumdan iki arkadaşın talepleri üzerine baktığımda hasat zamanı beş altı tane ürün alabildiğimi, bunlardan birini közleyerek yediğimi (közleyince güzel olmuyor) bir kaçını depoda bıraktığımı ve resimdekileri de duvara astığımı gördüm. Pek güzel duruyorlar duvarda, muhtemelen 'un' olarak da tüketime yakışır. Alıntı: •Çeşidin Hikayesi: 44 yıl önce bitki yetiştiricisi Dave Christensen tarafından 1600 lı rakımlardaki Montana dağlarında yerel çeşitler kullanılarak islah edilmiştir. Yüksek rakımlı soguk ve kuru iklimleri ve sonrasında gelen yüksek yaz sıcaklarını iyi tolere eder. Dave Christensen her yıl üretimine devam ederek çeşidin gelişimine devam etmektedir. Dave Christensen e göre ticari amaçlı yetiştirilen mısır türlerinde yüzde 8 lere kadar düşen protein miktarı "painted mountain" da yüzde 11-14 civarındadır. Farklı renkler farklı antioxidant lar sunar.

Kendi adıma artık iki çeşit mısır yapmayı düşünüyorum, yukarıda paylaştım ikisini de. Renkli yumurcaklar onlardan değil, mevcut tohumları yettiği kadar isteyen arkadaşlara dağıtayım.

Bu depodaki;



Kurdelaya dolanmış olanlar da duvardakiler;

[TCM]

Önceki yıl paylaşmıştım, 20 cm. civarı koçanları olan haşlama için mükemmel, közleyince de güzel ancak dişe yapışan verimli bir çeşit. Bahçede üstteki kırmızı Soltera Morado ile birlikte sadece ikisi olacak. Sarı-kırmızı çocukları olur artıkın..

Kısaca ekim bilgisi verirsem; donlar geçip toprak ısınmaya başlayınca direk toprağa ekmekte fayda var. Toprağın 2 cm. dibine (ideal ölçü tohum boyunun iki-üç katı) birer karış (25 cm. diyelim) arayla, sıraların araları da en az 70 cm. olacak şekilde ekilebilir. Ekim sonrası yağmur çamur dinlemez her halukarda topraktan kafasını çıkarmayı becerir, bakliyatlar gibi narin değildir. Birer karışı geçince çapa yaparak diplerini doldurmakta fayda var, her ne kadar toprağa sapladıkları bir derin kök ile yanlarında sağlamlaştırıcı saçak kökleri olsa da doldurma ile rüzgarlara direncini de arttırmış olursunuz. Malumunuz suyu pek severler, sağ-soldaki yabancı çeşitlerle tozlaşmaya bayılırlar. Püsküller kurumaya başladığında koçanları dürtmeye başlayabilirsiniz 'oldunuz mu' diye. Tohumluk olacakları ellemeyin, iyice yapraklar kurusun, püsküller kurusun dökülsün öyle koparıp kılıfıyla birlikte saklarsınız.

[TCM]

Manisa - Sarıgöl - Emcelli Mahallesinin meşhur biberi. Bahçemizin vazgeçilmezi. Tohumlar Sarıgöllü dünürlerimizden, çaprazlaşma riski yok gibi, o sebeple paylaşımda da onların tohumlarından göndereceğim.

Biberler orta acılıkta, 12-13 cm. civarında, koyu yeşil, kuvvetli kök yapısına sahip, verimli, dolma yapmaya, kurutmaya, toz biber yapmaya, taze olarak çatır-çutur yenmeye uygun; hepsi tarafımızca denendi, onaylandı ve şiddetle önerilir.

Resim alıntı;

[TCM]

Forumdan farklı arkadaşlardan alınan tohumlardan ekilen bildiğimiz ince uzun kıvrık tatlı biberlerimiz. Yöresel vs. bir özelliği yok.

[TCM]

Acı seven, yeri olmayan, rengarenk miniş miniş acı biberler bana yeter diyenler için. Böyle şeyleri sevdiğimi bilenler sağolsunlar arada getiriyor. Yoksa ne kadar acı olsalar da bana yetmez bu ufaklıklar

Saksıda pencere kenarında pek güzel durdular, birini anneme vermiştim, o da toprağa geçirmiş.

[TCM]

Önceki senelerin tohumlarıydı, bu yıl az miktarda ektim, çok güzeller, yemeğe kıyamadığımızdan duvara asıyoruz İki senedir duvarda duranlar böceklenmeye başlayınca tohumlar da bahaneyle yenilensin istedim. Üç dört yıl önce forumdan gelmişti. Her görenin ilgisini çekiyor; oyuncak mı diyen oldu, hibrit bunlar diye iddia eden oldu

Önceki senelerde de yazmıştım, ilk ektiğimde düzgün kurutamadığım için düzgün de patlatamamıştık. Arabanın arkasında unutulduğu için poşette aylarca dolaşan dört beş koçanı da işyerinde arkadaşlar mükemmel patlatmışlardı..

Mısırın nasıl ekileceğini, tohumu dağıtılacak ürünlerin de üretim koşullarını yukarıda yazdım. Kırmızı-siyah-morumsu karıştırıp gönderebilirim.

[TCM]

Geçen yıl almıştım tohumunu çevremdeki ziraatçilerden. Yıllardır ekilen tohumlar. Buralarda tarla bahçeyi ekerler, mısırları da tarla kenarına atarlar. Çok güzel patladığını söylediler, ben daha patlatmadım, aslında patlatacak kadar var mı ekmişim mi onu da bilmiyorum. Ama dağıtacak kadar var en azından. Bu üstteki siyahtan daha güzel, inci gibi mübarek..

[TCM]

İki yıl önceki tohum; 2014 te @bahcedenn, 2015 te @heyyamola nın kabakları.. Fazlalık tohumları özel kutudan çıkarıyorum, sadece çok az miktarda 'var' demek için bırakacağım. Sakla sakla nereye kadar Hanım kızıyor 'buzdolabında yer kalmadı' diye..

[TCM]

@buz45 un 2016 yılı etkinliğinden gelmişti. Forumda ayrıntılı bahsedilmişti; bilinen çok acı 'thai biber'in 'kuzenleri'ymiş bizimki. Ne olursa olsun sevdik biz, oldukça acı, orijinalini öyle yemeklerin yanında yemek mümkün değilmiş ama bu rahatlıkla beş-altı adet yenebiliyor. Kimi acı biberlerde olan rahatsız edici değişik aroma, koku yok, oldukça bereketli. Çok minik değil, şekil itibarı ile ufak kavanozlara turşu yapması pek rahat. Kendi adıma adını - soyağacını önemsemezseniz acı severlere her açıdan öneririm.

Bu yıl çok acı oluşu ve bu sebeple çatır-çutur yiyemediğimiz için ekmemiştik üstteki tai biberi. Bir kaç haftadır evde acı biber yok, fazla turşu yapmamışız, kurutmamışız ve öğütmemişiz. Dolayısıyla oldukça dayanıklı ve bereketli olduğu için bu yıl tekrar ekmeyi düşünüyorum. Acı sevenlere de öneririm. Serçe-işaret parmağı arası boylarda, parmaktan daha ince, resmini bulamadım maalesef, aşağıdaki resim alıntı.