View Single Post
Eski 19-11-2007, 19:48   #8
malina
agaclar.net
 
malina's Avatar
 
Giriş Tarihi: 03-04-2004
Şehir: İstanbul
Mesajlar: 37,246
Golf Sahaları başlığına Cengiz SEMERCİOĞLU'nun bir yazısını ekledim. O sırada başka yazısının bir bölümünü de okuma fırsatım oldu.

Söz seracıların..

Alıntı:
Domates yemeyi bıraktım

Hafta sonu Belek'teki golf sahaları üzerinde uçarken beni en çok şaşırtan şey seralar oldu.

Uçsuz bucaksız bir alana yayılmış binlerce sera var bölgede... Örtüaltı yetiştiricilik deniyor buna.

Türkiye'deki sera üretiminin yarıdan fazlası da burada yapılıyor.

Antalya'da yaklaşık 200 bin aile bu işten ekmek kazanıyor, seralar 150 bin hektarlık alana yayılıyor. Seraların yarısından fazlasında domates ve salatalık yetiştiriliyor.

Toplam örtüaltı sebze üretimin yüzde 38'ini domates, yüzde 26'sını hıyar, yüzde 14'ünü karpuz oluşturuyor. Buraya kadar her şey güzel! Peki bu üretim nasıl yapılıyor.

Meğer Erman Toroğlu hormon tartışmasında hiç de haksız değilmiş.

10 günde salatalık yetişir mi?

Bölgede yetişiyor. Kullanılan kimyasallar, gübreler ve hormanlar sayesinde fabrikasyon üretim yapılıyor. Biz de bu domatesleri yiyoruz.

Golf sahasında yapılan sulamaların bölgedeki yeraltı kaynaklarına zarar verdiği iddia edilir hep.

Seralarda kullanılan, sonrasında toprağa ve yeraltı sularına karışan kimyasallar ve gübrelerin yanında hiçbir şey değil.

Bazı yetiştiricilerin, seraların içinde kendi aileleri için ayrı bir köşede üretim yaptığı bile söyleniyor.

Kendine domates yetiştirdiği alanda ne horman kullanıyor ne de kimyasal...

Millete sattıklarına ise bas hormonu!

Belek'te gördüklerimden sonra domates yemeyi bıraktım.

Çünkü yediğimiz domates değil, zehir!
Cengiz SEMERCİOĞLU

Hürriyet

malina Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön