Sizlere öncelikle bu fidancığın hikayesini anlatmak istiyorum. Yamadorinin mevsiminde ve belli kurallara göre yapılması gerektiğini forumdaki yazışma ve tartışmalardan kulak aşınalığım vardı. Fakat bu fidanın hikayesi beni biraz bu çalışmayı yapmaya mecbur kıldı.
Gezi grubu olarak yaptığımız Kungul gezisi sırasında, Vildan Hanım'la hem yürüyüşümüzü hem de sohbetimizi yapıyorduk. Ortamdaki nem dolayısı ile etrafta bol miktarda yosun vardı ve konu yosunlardan, yosunların bonsai saksılarında kullanılmasına geldi. Biz de bunun için bir miktar yosun almayı düşündük. Zaten az bir miktar gerekiyordu.
Yol kenarındaki kayalar arasında yetişmiş olan yosun kümesini alırken, kayanın üzerindeki az bir toprakta çimlenmiş olan bu fidancık, toprak çok gevrek olduğu için yerinden toprağıyla birlikte çıktı. Biz de bulunduğu yerin ve dibindeki toprak miktarı onun gelişmesi için zaten yeterli olmayacağını düşündüğümüz için onu olduğu gibi çantamıza alıp saksıya ekmeyi planladık.
Yürüyüş boyunca onu Vildan Hanım'ın eşi taşıdı ama ayrılışta fidanı bana emanet ettiler. Ben de bu fidancığı saksıya dikerek yarışmaya eklemeyi uygun buldum.
Ustalarımızın yamadori konusundaki hassasiyetini bildiğim için aflarına sığınarak yukarıdaki açıklamayı yapma ihtiyacı hissettim. İleride kendini kurtarıp, başarılı bir bonsai adayı olması dileği ile değerlendirmelerinize sunarım.
Fidanın dikim yapılmadan önceki hali
1h.jpg
Dikimden sonraki hali (Önden)
2h.jpg
Dikimden sonraki hali (Üstten)
4h.jpg
Dikimden sonraki hali (Üstten)
3h.jpg