Sadece hindistan cevizine has bir durum olmaksızın her bitki için geçerli olan açıklamalarım var, vereceğim adaptasyon örneği, akdenizin özenle seçilmiş mikroiklim ve düşük rakımlı, denize yakın bölgeleri kapsamaktadır, iklim seçimini abartmamak gerekir. Öncelikle genele hakim olan kalıp düşüncelerden doğru bildiğimiz yanlışları doğru saptamak gerekli, bunlardan biride adaptasyon için seçilen bitkinin yaşı, kök yoğunluğudur, genç fidan seçilmemeli. Ağaç iklime değil, bulunduğu toprak adaptasyonuna uyum sağlayıncaya kadar, yaz kış iyi korunmalıdır, bu süreç bitkiden bitkiye değişir. Kiminde süreç 2 yıl kiminde daha az, kiminde daha fazladır. Dolayısı ile bu süreçte bitki kendi performansını iklim şartlarına değil toprağa tutunmaya sarf etmelidir. Toprak tabanı örneğin leonardit bol solucan gübresi ile en az 1,5 metre küp dikim çukuru tabanı hazırlanıp bitki bu karışımın merkezine dikilmeli, 20 kg solucan gübresi 20 kg lenonardit homojen olarak tabana karıştırlımalı, hatta demlenmemiş siyah çay varsa 5 kg bu karışıma ilave edilebilir, bölge toprağı kötü ise toprak nakli yapılır, karışımlar bu toprağa eklenir, dikim gerçekleştirilir, evet hayli masraflı ama en azından başta tek defaya mahsus bir start verme uygulamasıdır. Mesela bazı çiftçiler ağacı dikiyor, soğuğa rüzgara karşı korumuyor, neymiş efendim bitki soğuğa da adaptasyon için direnç kazanmalıymış inanışı var, bu tamamen yanlış. Aşırı genç fidan seçimi küçük tüplü ve az yoğunlukta köklü bitki dikimi, hepsi yanlış uygulamadır, basit rüzgarda yanar ölür. Fidan yaşı ile seçimi önemli, yaşlı ağaç adaptosyonda başarı oranı düşüktür inanışı yanlıştır, bunlar ugulama hataları ile alakalı yanlışlardan kaynaklı neticelerin yarattığı algılardır. Toprağa ekilen bitkinin süre zarfında iklimsel şartlara karşı korunması bakımı devam ederken gelişimi takip edilir. Dolayısı ile dikim gerçekleştikten atıyorum 3 yıl sonra, fark edilir gelişim gözlenmişse kış şartları için koruma sonlandırılmalıdır, ancak akdeniz iklim yaz ayları tropiklere nazaran daha sıcak olacağı için bir kaç yıl daha yaz mevsimlerinde güneş yanığından korumak için tül ile güneş ışınları kısmen kırılmalıdır. Sonrasında ağaç bakımları ve adaptasyon süreci atıyorum 15 yıl da tamamlandığında iklimi tanımış alınan numune tohumlar artık çoğaltılabilir niteliğe ulaşmış ve çimlenme kabiliyeti gerçekleşmişse, anaç ağaçların tohumları akdeniz iklimini tanımış olacağından plantasyona uygun hale gelmiş demektir. Emek ister, öyle yetişmez falan filan söylemleri tamamen yanlış deneme yanılmaların neticesinden kaynaklıdır, unutmayın yanlış uygulamalar nedeniyle iklimimizde yetişmekte olan bitkiler dahi yetişmemeye başladı. Eldeki hali hazırdaki olumsuz uygulamalar referans ölçütü değildir.
Alıntı:
Orijinal Mesaj Sahibi Eomer07
Türkiye'de yetişir mi yetişmez mi? Yetişse ne olur, yetişmese ne olur? Bu soruları pek de kafaya takmadan kazmayı küreği elime aldım. Yetişir mi? Bilmem, ama dikmezsem yetişmeyeceği kesin. Yetişse ne olur? Ağaç bu sonuçta, ekin bu. Ekin demek, kültür demek. Herhalde yetişmesi hiç yetişmemesinden iyidir.
Eklenti 700704
Soldaki resim ilk diktiğim haziran 2019, sağdaki ise şimdi kasım 2019'da çekildi.
Hindistan cevizinin hem palmiyesinin o egzotik görüntüsünü hem de taze meyvesini çok severim. Biraz araştırınca Hindistan cevizi hakkında öğrendiğim en önemli iki şey soğuğa dayanamadığı ve köklerinin kışın soğuk yağmur sularıyla hastalanıp öleceğiydi. Ben de bahçemde kışın soğuğa karşı en korunaklı aynı zamanda toprağı en geçirgen yeri seçtim. Denize sıfır bir nokta bu iş için uygundu. İki ceviz fidanım vardı, onları diktim ancak birisi bir süre sonra kuruyup öldü. Diğeri ise geçen 5 ayda sağlıklı görünüyor. Normalde ne kadar büyümesi gerekiyor bilmiyorum ancak benimki bu yıl 50 cm boya ulaştı. Buraya kadar kolay. İş kışı atlatmakta. Kasımda etrafını naylonla çevirip korumaya almayı düşünüyordum ancak havalar şu an için gayet sıcak. Soğumaya başladığında etrafını 1 m yüksekliğinde naylonla çevireceğim. Bakalım kışı atlatabilecek mi? İnşallah.
Eklenti 700705
Eklenti 700706
|