Daha önce bir kaç kompost denemem oldu ama nereye yaptım, ne oldu anlamadan olay bitmişti. Bu yıl daha bilinçli yapmaya çalıştım. Çıkan toprağı da kullanmak için bir karış kazdım, 1,5x1 m. civarında oldu herhalde. Etrafına destek yapması için altı yıllık tuğlaları sıraladım. Hava alması için delikler içe baktı. En alta mukavva koydum ki sınırı az çok belli olsun. Üzerine 10 ar cm. kuru ot, yeşil ot, yanmış hayvan gübresi (olayı hızlandırsın diye) az da çıkan kumu serpip biraz suladım ve çuvallara örttüm. Bir kaç gün sonra iç ısı 45, ondan iki gün sonra da 60 ın biraz üzerindeydi. Bir hafta geçmeden komşunun biçtiği çimleri, evden mutfak artıklarını (tohum, kimyasal içermeyen artıklar) marangozdan aldığım talaşı, biraz da kum koyup hafiften alt üst yapıp sulayarak yine kapattım. Böyle böyle elime geçenleri atıyorum, sıcaklığı ölçmesem de yüksek seyrediyor. Bir iki tur daha atıp bırakacam artık. Biz aşağıya inerken o da hazır olur herhalde.
Geçen sene denemiştim ama yine ilgi eksikliğinden olacak sonuç alamamıştım. Dahliya başlığında @Muda nın linklerini görünce yine içimde bir şeyler depreşti ve geçen seneye göre daha uygun zamanda yeni çıkan güzel çiçeklerin filizlerini torf perlit karışımına diktim. Arada spreyliyorum, ortamı biraz sıcak geliyor olmalı ki kimi yapraklarını düşürmüş. 10 tane yaptım deneme amaçlı. Kökler büyürse az daha büyük bir yere alıp yaşayanları daha ileride saksıya alırım diye düşünüyorum.
Bahçenin arka sınırındaki ayçiçekleri maksimum boya ulaştı ve baş vermeye başladı. Asker gibi sınırı bekliyorlar. Aralarından geçerken kendimi ormanda hissediyorum hafiften.
Askerlerin aralarına sızmaya çalışan karpuzlar. Şimdilik çok iyi gidiyorlar. Birer karış olanları var. Haftada bir kükürt ve oksijenli su atıyorum. Karpuzların hemen yanında kayınpederin ektiği patatesler. Baş tarafın suyu az geldiği için biraz da hastalıktan olacak yapraklar kurumaya başladı. İlaç falan atmadım, kükürt ve oksijenli su bunlara da uyguladım. Kayınpeder görse 'niye ilaç atmadın' diye fırçalayacak ya bakalım artık.
