Donma olayı kolay önlenebilir bir olay değil, maalesef. Engellemek için gereken enerji çok büyük.
Düşünce şeklinizi şöyle biçimlendirebilirsiniz : Seralara neden gerek duyuyoruz ? Seraları neden ve nasıl ısıtıyoruz ?
Belirttiğiniz koşullarda toprağınız da yaklaşık 2 m derinliğe kadar donacaktır. (Bölgenizde içme suyu boruları kaç metre derinden döşeniyor ise donma riski o derinliğe kadar olanaklı demektir.)
Yağmurlama, kısa süreli ve SIFIR a yakın sıcaklıklar için kullanılabiliyor. Kısa süreli de olsa düşük sıcaklıklarda işe yaramıyor.
Ağacı yalıtmak çözüm olamayacak bir yol. Yalıtım ısı kaybını azaltır. Yok etmez. Ağaç ısınsa idi, yalıtım ile soğumasını engelleyebilirdiniz. Ağacın ısı kaynağı yok. Varsayalım ki gövdesini ısıtacak bir yol bulabildik. Dallar, kökler ?
Çok soğuk iklimlerde, yağış da var ise iğne yapraklı ağaçlar yetişiyor. (Genel olarak.) Geniş yapraklı ağaçların oluşacak kar-buz yüküne dayanamayıp, dallarının kırıldığı düşünülüyor. Bu nedenle yaygınlaşıp, orman oluşturamıyorlar.
Isıtma önlemi için örneklersek; Antalya-Fethiye arasındaki domates seralarını kömür sobası kullanarak ısıtabiliyorlar. Ticari olarak verim alabiliyorlar. Aynı serayı Afyon'da kurmayı düşünürsek mantık değişiyor. Bitki kök derinliğinin altında kalacak şekilde ısı yalıtımı yapıp, üstüne toprak dolduruluyor. Toprağın içine ısıtma boruları döşeniyor. Isınan toprak serayı ısıtıyor. Bu yöntem çok pahallı olduğu için rekabet edemiyor. (Toprak altına yalıtım yapılmadan uygulama da olabiliyor.)
Düşünülmesi gereken diğer konu ise iklim isteği yalnız sıcaklık isteği ile karıştırılmamalı. Ağaç - 30°C a dayanıyordur ama çiçeklenme dönemindeki gereksinimi ne ? (Datça badem merkezi ama Marmaris bademi yok. 60 km ara ile aynı denize bakıyorlar. Bodrum bademi de yok. Datça dışındakiler çiçekleniyor ama meyveye dönmüyorlar.)
Araştırmaya devam.
İlçe Tarım
vb bir öneride bulunabilir belki.