Hayalbağ’ı inşa etmeye başladığımızdan bu yana, her gittiğimizde kamp çadırlarında kalıyorduk.
Bu çadırlar oldukça pratik olmakla beraber yine de kurulup sökülmesi vakit alıyordu. Üstelik yağmurda yaşta içinde beklemek çok sıkıcı oluyordu. Arabamız oldukça geniş olmasına rağmen (Opel corsaJ) bazı malzemeleri götürüp getirmek de bizi usandırmıştı. İçinde soba yakabileceğimiz büyük bir çadıra terfi etmeye karar verdik.
Bu çadır ev inşaatı sırasında barınak olur, sonrasında sera olarak kullanırız diye düşündük. Ve 24 m2 bir çadır aldık. Çadırımız ödemeden birkaç gün sonra iş yerime, İstanbul’a teslim edildi.
İşte bu aşamada bu yükleri Bozcaarmut’a nakledebilecek ve orada çadırı kurarken yardım edecek bir yoldaşa ihtiyaç duydum. Ve
Mustafa Yünsel devreye girdi.