İnsanoğlunun yüzleri gibi, yaşantısı da farklı farklı.
Her bir bireyin kendine özgü, mazeret sayılabilecek sorunları vardır, olur.
Hayat, şartlar, zorluklar vesaire... Bunda -büyük ihtimalle- hepimiz hemfikiriz.
Öte yandan, burada geniş bir topluluk, ortaklaşa bir iş yapmaya çalışıyor.
Birbirine zincirin halkalarından da öte, örümcek ağı gibi bağlı bir topluluk...
Bildiğimiz üzere örümcekler, ördükleri ağların ufak bir kısmı dahi bozulsa, tüm ağları toplayıp, işe en baştan başlıyor.
Biraz düşününce, bu örneğin "Tohum Paylaşım Etkinliği" için de geçerli olduğunu kabullenebiliriz.
Çünkü yapılması gereken kolektif çalışmadan, olumlu veya olumsuz şekilde, herkes etkilenecek.
Dünya üzerinde bir tanecik insan yaşasa, belki kurallara gerek kalmazdı.
Madem çoğunluk halinde hareket ediyor, üstüne üstlük güzel de bir çalışma ortaya koymaya gayretleniyoruz;
O halde kurallara riayet etmemiz gerekiyor:
Bir başkası için değil, kendi iyiliğimiz için...
Alıntı:
Orijinal Mesaj Sahibi MeyveliTepe
Adres bilgilerinizi beklemeden hemen gönderiniz.
|
Bir başka hususa daha değinmek isterim.
Ömrüm boyunca birçok toplanma, toplu iş yapma
vb. durumlarla karşılaştım.
Birçok vakit en çok gecikenlerden, geç kalanlardan oldum.
Hatta öyle zamanlar oldu ki, "Ben bile zamanında geldim, sen nasıl gecikirsin?" gibi espriler yaptım, güldük.
Demem o ki, muhakkak birileri geç kalıyor. Hayatın her alanında böyle...
Eleştirmek adına böyle söylemiyorum, insan fıtratına ters bir istek veya serzenişte de bulunmak istemem.
Pekiyi buradan nereye bağlayacağım?
Alıntı:
Orijinal Mesaj Sahibi bahcedenn
Birkaç gündür yaşadığımız olumsuz hava şartları ve elektrik kesintileri yaşanmasından ötürü paylaşmaya yetiştiremediğim birkaç çeşit için talebim üzerine Tohum Paylaşım Etkinliği tanıtım ve talep tarihi 7 Ocak 2017 Cumartesi, saat 23:59:59'a kadar uzatılmıştır. Sn. MeyveliTepe ile konuşmam üzerine kendisi de elektrik kesintisinden ötürü bağlanamadığı için bu bilgiyi onun adına yazıyorum.
|
Gördüğümüz üzere zaten tarih bir hafta öteye atılmış.
Ben eminim ki, bir hafta daha ertelense, yine geç kalacak birileri olacak, yine isyanlar yapılacaktır.
Ayrıca, ibret almayı bilirsek, yaptığım bu alıntıdan da çıkaracak dersler var:
Demek ki herkes için -ortak- olumsuz koşullar* oluştuğunda, kolaylık sağlanabiliyormuş.
(*Act of God diye bir kavram vardır, bilen bilir).
"İnsanlar kurallar içindir" değil, "kurallar insanlar içindir" mantığı ile iş yapıldığında, yine insan hayatı kolaylaşıveriyor.
Sonuç olarak, sorusu veya mazereti olan belirtirse, yine çözüm üretmeye çalışılır.
Küsersek, gücenirsek, duygularla hareket edip bir de üzerine ithamda bulunursak, işlerin yürümesi zorlaşır.
Kalıcı dargınlıklara ise hiç mi hiç gerek yok...
Hele de tüm ülke insanı olarak, zorlu cenderelerden geçtiğimiz şu günlerde, ihtiyacımız olan şey, sevgi ve hoşgörüdür.
"Olmaz olsun" değil, "sağlık olsun" diyebilmektir...