Efendim hazır kış yaklaşırken hepimizin dertli olduğu bu konuyu bir dirilteyim dedim. Sukulentler aslında sandığımız kadar narin değil. Uygun koşullar altında çoğu dışarda kışı geçirebiliyor.
Sempervivum'u olanlar yaşadı.
Bu sene Kanada'da yaşadım bir süre ve insanların yetiştirdikleri sukulentleri ve bahçelerini gözlemleme fırsatı buldum. Birçok yerde bahçede ve sokaktaki geniş saksılarda sempervivumun yaz kış yaşadığını gözlemledim. Kanada'nın soğuğu malumunuz - 30 derece olduğu için Türkiye'de her halukarda yaşayacağını düşünüyorum. Fotoğraftaki malumunuz yavru bile vermiş.
Graptoveria ve Graptopetalum cinsleri de dışarda korunaklı olarak rahatlıkla yaşatılabiliyor. En yakın arkadaşımın balkonunda hiç ilgilenmediği graptoları var, onların bakımını ve üretimini ben gittikçe yapıyorum. (ne kadar ilgi istediklerini siz düşünün artık
) Geçen sene denemek için 2 farklı ortamda bıraktım 2 grup graptopetalumları. Bir kısmı pencere önünde nispeten korunaklı kar almayan bir yerde kaldı ve bunlar aynen gelişip büyümeye devam etti. Diğer kısmını da balkonda kar alan açık bir yerde bıraktım. Bu grup da yaşamaya devam etti ama bahara biraz küçülmüş olarak girdi.
Sedum'un da dışarda yaşayabileceğini düşünüyorum. Yazın Büyükada'nın ormanlarında dolaşırken çeşitli sedum türleriyle karşılaştım, eğer onlar dışarda yaz kış yaşayabiliyorsa bizimkiler saksılarda pencere önünde veya balkonda rahatlıkla yaşayabilir.
Sedum Palmeri
Ben geçen sene bütün sukulentlerimi kışın içeride geçirttim ve büyük bir kısmı formunu kaybetti o yüzden bu sene portatif bir seranın içinde dışarda geçirtmeyi düşünüyorum. Hele Echeveria Perle von Nürnberg'im kış boyu o kadar küçülüp formunu bozdu ki bütün yaz boyunca eski büyüklüğüne kavuşamadı. İstanbul'da da bu kış sert ve bol karlı geçecekmiş ama biz dışarıyı test etmeye kararlıyız.
