O fideleri ben topladığımda 5 cm-10 cm aralarındaydı.
Hepsini bir pet bardak içine yerleştirmistim.
Pet bardaklarındaki topraklarıyla alarak.
Okulumun arka bahçesine diktim.
Okulumuzun kapıcısı bayağı bitkilere bakıyor.
Yeni fideler falanda ekiyor.
Güzel düzenli bir şekilde okulumuzun bahçesine yerleştirdim.
Taşınmak acayip pahalı bir olgu.
Hele de bir öğretmen için.
Meyve halinden bir kamyonet bulabildiğim için en ucuza , taşınırken de onlar ağacı, saksıya özen göstermeyecekler için...
Şekil verme çalışmalarımı geliştirmek için aldığım ficus natashayı 3 parçaya bölmüştüm. Üçünü de köklendirmeyi basarmıştım. ( İtiraf ediyorum sıvı gübreninde çok faydası oldu ) Bayağı iyi köklenen bir fideyi toprağa yan yatırarak dikmiştim.
Topraga değen kısımlarda kök çıkarsa belki orman tarzı biseyler denerim demistim. Ev taşıma işimin son haftasında bi topraga bakayım dedim. O da ne! çok hafif kabuğunu soyduğum kısımlarda kök patlakları oluşmaya başlamış. içime nasıl uhde oldu bilseniz.
O saksıyı ev sahibimin anneannesine verdim. Kadına saksının sol tarafındaki toprak yükseltisinin sebebini söyleyince. Ninemiz şöyle cevap vermesin mi. " İyi de evladım bir ağaçtan bir kaç ağaç üretmek istiyorsan, niye dalları kırıp toprağa dikmedin ki. Bu kadar ugraşıyon" cevabı geldi. Benim verebildiğim cevap ise sadece " Evet öyle ama ... " oldu. Yaşlı bir nineye bonsai işini anlatmak uzun geldi.
