Alıntı:
Orijinal Mesaj Sahibi feyziuslu
Bu konuda önemli yazışmalar var sitede. Bir bakın isterseniz.Umarım gönlünüzce olur.(Bir süre sonra İstanbul sizi geri çağıracak.Buna da emin olun.)
|
Taşranın da kendine has zorlukları, pişmanlıkları, bıkkınlıkları var demek istiyorsunuz herhalde sayın feyziuslu..
Benim mesela kasaba kıyısında tam denize nazır 5250 m', hem de imar planı içinde olan fidanlığım var ama oraya bırakın ev yapmayı ve sürekli yaşamayı, minik bir prefabrik yapıp kalmayı bile göze alamıyorum..Bunca zeytini ektiğime ve emeklerime bile acıyorum bazen..Maalesef böyle..16 yıldan beri ana baba mirası sulak 60 dekar tarla var..Ektik biçtik ama inanın bıktım..Maddi yönden boş işler bunlar..
Şimdi İstanbul'dan Çanakkale Merkez'e taşındık..Köye gidiyorum bir iki gün.. yetiyor..Ayrıca sürekli yaşanacak kırsal yerlerin insani - sosyolojik yapısı herşeyden daha önemli benim gözümde..Küçük yerler büyük sorunlar yaratabiliyor..
(Benim fidanlık kasabanın denize nazır en ferah yeri olduğu için geceleyin sarhoşu eksik olmuyor..Fidanlığın yanıbaşındaki yerler şarap şisesi yığınıyla doluyor bazen..Köyde esrarkeş dolu..Son gidişimde Tedaş yetkilileri hat çekiyordu; sordum, telleri çalmışlar..Güvenlik konusu da çok önemli artık..Hele yabancıysanız çok önemli)