View Single Post
Eski 25-11-2014, 03:13   #32
MeyveliTepe
agaclar.net
 
MeyveliTepe's Avatar
 
Giriş Tarihi: 22-03-2007
Şehir: Kocaeli
Mesajlar: 8,962
Sn.Sader,

mesaj #14
Alıntı:
Orijinal Mesaj Sahibi sader_5
Kış aylarında yapılacak en iyi uygulama iç cephede uygulanacak reflekte ısı yalıtım malzemeleridir. Bu malzemeler duvarın üzerine uygulandığı için üzerine gelen ısıyı daha duvara nüfuz etmeden geri yansıtacak ve iç cephedeki sıcak havanın dışarıya kaçmasını önemli ölçüde engelleyecektir.
Mesaj #18
Alıntı:
Orijinal Mesaj Sahibi Sader_5
Mantolamanın zararlarından bahsetmiyorum bile (zaten bircogu yasaklandı) fakat kaliteli tasyünleri dogru kullanılırsa etkili bir yalıtım sisteminin bir bölümünü olusturabilirler, fakat hic bir zaman tamamını degil.
Mesaj #24
Alıntı:
Orijinal Mesaj Sahibi sader_5
Doğru reflekte malzemeyi tavanlarınıza uyguladığınızda, evin içerisindeki sıcaklığın cok büyük bir bölümünün yine tavanlardan kaçmasını engellemiş olursunuz. Bu ilk aşamada yapabileceginiz en mantıklı uygulamadır.
Halk arasında mantolama denilen şey, TS 825'de tarif edilen esaslarda ve standartları tanımlı malzemelerle binaların tavanlar dahil dış yüzeylerine yapılan ısı yalıtımıdır. Son zamanlarda rastladığımız standart dışı malzemelerle usulüne uygun yapılmayan imalatlar TS 825'de anlatılan ısı yalıtımını zararlı yapmaz.

Bu tarz ısı yalıtımı zararlı değildir.

Kış aylarında yapılacak en iyi uygulama da iç cepheye reflekte malzeme sürülmesi/kaplanması değildir. Reflekte boya sürülmesi en kolay uygulama olabilir ama enerjinin korunabilmesi için dış cephede ısı yalıtımının olması en iyidir.

Bir binanın çatı altındaki odalarının tavanına ısı yalıtımı adına yapılacak en mantıklı ilk uygulama da tavana sürülecek reflektif boya değildir. Tavana reflektif boya sürülebilir ama tavan üzerinde mutlaka usulüne ve standartlarına uygun ısı yalıtımı olmalıdır.

Yeni yapılacak bir binada, ruhsat alabilmek için Binalarda Enerji Performansı Yönetmeliği ve Binalarda Isı Yalıtımı Yönetmeliğinde tarif edildiği üzere ısı yalıtımı projesi yapılması zorunluluğu vardır ve gerek mevzuatta gerek standartlarda bahsedilen binaların dış cephelerine yapılan yalıtımdır.

Gerek projelerde, gerek uygulamada bu standartta tanımlanan esaslara ne kadar uyuluyor, ayrı mesele.

Türkiyedeki mevzuat ve standartlarda radiant bariyer kullanımı ile ilgili bir ısı yalıtım yöntemi mevcut değil.

Türkiyedeki mevzuat ve standartlar bağlayıcı ve asgari uygulanması gereken şeyler olmakla birlikte, enerji tasarrufu, ilave konfor sağlanması adına fazladan yapılabilir tekniklerin uygulanmasına da engel değil.

Bu yüzden başka bir ülkeye bakalım. Amerikan Enerji Bakanlığının Yalıtım Tipleri isimli dökümanına bakalım.

Yalıtım Tipleri tablosunun altıncı satırında "reflective systems" olarak radiant yansıtıcılara yer vermiş.

Radiant Bariyerler ve Yansıtıcı Yalıtım Sistemleri başlığından bir paragraf;

"Unlike most common insulation systems, which resist conductive and sometimes convective heat flow, radiant barriers and reflective insulation work by reflecting radiant heat away from the living space. Radiant barriers are installed in homes -- usually in attics -- primarily to reduce summer heat gain, which helps lower cooling costs."

"Isının temas ve taşıma yoluyla transfer edilmesini zorlaştıran diğer bilinen yalıtım sistemlerinden farklı olarak radyant bariyerler ve yansıtıcı izolasyon, radyant ısıyı yaşam alanlarından uzağa yansıtarak çalışır. Radyant bariyerler evlerde öncelikle soğutma maliyetlerini azaltmak üzere yaz sıcağı kazanımını azaltmak üzere -genellikle çatı boşluklarında- kullanılır."

Son paragrafta da şöyle denmiş.

"Radiant barriers are more effective in hot climates, especially when cooling air ducts are located in the attic. Some studies show that radiant barriers can lower cooling costs 5% to 10% when used in a warm, sunny climate. The reduced heat gain may even allow for a smaller air conditioning system. In cool climates, however, it's usually more cost-effective to install more thermal insulation."

"Radyant bariyerler sıcak iklimlerde, özellikle soğutma hava kanallarının tavan arasına yerleştirildiği durumlarda daha etkilidir. Bazı araştırmalar sıcak, güneşli iklimlerde radyant bariyerlerin soğutma maliyetlerini %5 ila %10 arasında düşürdüğünü gösterir. Elde edilen ısı azalması sayesinde daha küçük bir soğutma sistemi kullanılmasını dahi sağlayabilir. Ancak soğuk iklimlerde daha fazla ısı yalıtımı yapmak genellikle daha maliyet etkindir."

Buradan da anladığımız sıcak mevsimde yüzey ısısının azaltılması yansıtıcı bariyerlerin en etkin olduğu kullanım şekli. Binaları ve yaşam alanlarını soğuktan korumak reflektif yansıtıcıların temel işlevi değil.

Alıntı:
Orijinal Mesaj Sahibi sader_5
Alıntı:
Orijinal Mesaj Sahibi MeyveliTepe
Bir mesajınızda duvarlar tarafından emilen enerjinin tekrar odaya verilmeyeceğini yazdınız. Bunda ısrarlımısınız bilmiyorum ama bence doğru değil. Nasıl oda içerisindeki sıcak hava temas ile tavanı ve duvarları ısıtıyor ve denge kurmaya çalışıyor ise, duvarların sıcak, iç havanın soğuk olduğu durumda bu kez duvarlar ve tavan içerideki havayı ısıtır.
Sizin söylediğiniz odaarın içi sıcak kaldıgı müddetçe, teknik olarak mümkün değildir, bunu arastırmanızı tavsiye ederim. Isı kaynagı ne olursa olsun. İç cepheden baslayıp, önce duvarlar tarafından emildikten sonra dış cephedeki mantolama katmanına tranSfer edilen ısı, evin içerisi dış cepeheye oranla daha sıcak olduğu müddetce içeriye geri verilemez. Bunun sebebi ise mantolamanın içerisindeki sıcaklık her zaman daha soguk olan dış cepheye dogru gidecektir. Bu maddenin dogasıdır.
Zaten iç havanın duvardan soğuk olduğu durumdan bahsetmişim, değil mi?

Alıntı:
Orijinal Mesaj Sahibi sader_5
Alıntı:
Orijinal Mesaj Sahibi MeyveliTepe
Birden fazla kere yaptığım bir deneyi nakledeyim. Kışın dışarıda hava 5-6 derece ve evde termometre 24 dereceyi gösterirken, evdeki ısıtma sistemi de devrede değil ve otomatik devreye girmeyecek şekilde ayarlıyken, karşılıklı olarak yeterince pencere açıp evdeki havanın tamamen değişmesini sağladıktan sonra pencereler kapatılırsa ne olur? En fazla 30 dakika içinde termometre tekrar 20'li derecelerin üzerine çıkar. Bunun sebebi evin kütlesi içinde absorbe edilmiş enerji düşük yoğunluktaki havayı kolayca ısıtır.
Beyefendi, sizin bunu yasayabilmeniz için önce evin içerisini sogutmanız lazım. Eger siz enerjiden tasarruf etmek için yarım saatte bir kapı, pencere acıyoranız bilemem. Sayet, normal bir dairede insanlar termometre yi 20 dereceye getirir ve günün büyük bir bolumu bu sekilde gecer. Bu da aynı zaman dilimi içerisinde iç cephenin daima dış cepheden sıcak olması anlamına gelir. Ayrıca kapıları acıp, ic ve dıs cephe sıcaklıgını esitlediginiz zaman ise kütlede biriken sıcaklıgın sadece %50 sinden daha az bir kısmı ic cepheye etki eder. Dısardıdaki soguk havanın yogunlugu her zaman iç cepheden daha fazla olacaktır.
Benim için verdiğiniz yanıtları okumadan yazdığımı söylemişsiniz ama sanırım siz eksik okumuşsunuz

Birincisi, belirttiğim üzere bu bir kaç kez tekrarladığım bir deney idi. Yoksa ikide bir pencereleri açıp havayı komple değiştirmiyorum.

Deneyde yazdığım üzere havayı değiştirmek suretiyle evin içindeki havayı soğutuyorum. Aynen yazdığınız gibi evin içindeki havayı soğutuyorum, ki ısıtma sistemi devreye girmeden bina evdeki havayı ne kadar bir sürede ve ne ölçüde ısıtacak göreceğim. Niye derseniz, merak işte

Aslında tabii ki kuru bir merak değil. Temel dahil yaklaşık 200 ton ağırlığında ve tamamı hiç boşluksuz dış izolasyona sahip binanın absorbe etmiş olduğu enerji, ev içindeki yaklaşık 400 m3 ve toplam 510 kg ağırlığındaki havayı ısıtmada bana ne kadar tölerans sağlıyor onu anlamak. Bu da boş bir anlama hevesi değil tabii. Ev içi ısıtma sisteminin devreye girişi, depolanmış sıcak suyun optimum kullanılması ve suyu ısıtan sistemin minimum devreye girişi ile maksimum enerji tasarrufu elde etmede doğru ayarların yapılabilmesi için gereken bir şey idi. Yaptığım tek deney de bu değildi elbet.

Normal bir daireden bahsetmişsiniz. Buna göre içerideki ısının sabit kalabilmesi için ev içindeki ısıtmanın da sürekli olması lazım. Yani soba veya şömine sürekli yanacak, kalorifer sisteminde sürekli su dolaşacak vs. 1 dereceyi geçmeyen dalgalanmalar tölere edilebilir belki ama daha fazlası bir çok kişi için rahatsız edici olabilir. Oysa benim istediğim hem enerji harcayan ısıtma sistemi günde en fazla iki kere devreye girsin, hem de ısı dalgalanması 1 dereceden fazla olmasın

Alıntı:
Orijinal Mesaj Sahibi sader_5
Alıntı:
Orijinal Mesaj Sahibi MeyveliTepe
Tavanın ve duvarların emdiği enerjiyi kayıp olarak mı düşünmeliyiz? Şayet tavan ve duvarlar (hatta binanın toprağa değen kısımları) enerjiyi hapsedecek şekilde yapılmamış ise evet bu bir kayıptır. Enerjiyi evin beton, taş aksamında ve duvarlarda hapsetmiş iseniz bir kayıp değildir.
İçeriye geri verilemeyen her ısı kayıptır. Eger ellerinize duvara yapıştırarak ısınmıyorsanız.
İyi bir yalıtıma sahip bir bina emmiş olduğu enerji sayesinde içindeki kendisinden yaklaşık 400 kat daha az bir kütledeki hava ile dengede kalmaya çalışır. Ellerimizi duvara yapıştırmamıza gerek yok.

Alıntı:
Orijinal Mesaj Sahibi sader_5
Alıntı:
Orijinal Mesaj Sahibi MeyveliTepe
Diyelim ki tavana reflekte boya sürdük ve ısıtma sistemimiz her ne ise ısıttık. Ev vakumlanarak havadan arındırılmış olmadığına göre ısınan hava reflekte boyaya rağmen tavanı ısıtır. Tavan üstü izolasyonumuz yok ise (gereksiz ve zararlı diyorsunuz) buradan enerji kabetmeyecek miyiz?
Ben tavan üstü izolasyona gereksiz veya zararlı demedim. Sadece duvarlardan ısı kaybı olustuktan sonra devreye giren bir malzeme dedim. Siz evinize 50 cm tasyunude kaplasanız enerji kaybedeceksiniz. Cunku 100% yalıtım diye birsey yoktur. Burada yapılmak istenen, farklı calısma prensiplerine sahip ürünlerle bu kaybı en alt seviyelere cekmektir.
Bunu daha önce tavan izolasyonu hakkında sorduğum soruya verdiğiniz yanıta istinaden yazmıştım. Burada yazdığınız doğrudur. Farklı çalışma prensiplerine sahip malzeme ve bunların doğru uygulanması ile maksimum kazanç sağlanır.

MeyveliTepe Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön