View Single Post
Eski 22-05-2014, 23:23   #1
Old Tjikko
Yeni Üye
 
Old Tjikko's Avatar
 
Giriş Tarihi: 09-05-2014
Şehir: Ankara
Mesajlar: 5
Topraksız Tarım için Ağıt

Merhaba ve iyi akşamlar bu forumda yazan ve ayrıca topraksız tarım ile ilgilenen herkese.

Öncelikle başlık biraz ağır olabilir fakat bu ve alt forumu okurken onlarca(hatta yüzlerce) TT'da başaran ve birkaç tane de devletin TT'ı dikkate almadığı konusunda şikayet eden mesajlara rastladım.Açtığım bu konunun ismi ikinci kısımdakilere hitab ediyor ama gerçeği zaten bilenler de okuyabilir/konuda yazabilir.

Ben Topraksız Tarım ile 2012 yılında okuduğum "Abundance:The Future is Better Than You Think(Bolluk:Gelecek Sandığınızdan da İyi)" kitabı ile tanıştım.Kitabın konusu Exponential Technologies(Üssel Teknolojiler)'in gelecekteki artan nüfusun ihtiyaçlarını nasıl karşılayacağını anlatıyor.Üssel teknolojilerden biri de Topraksız Tarım.Kitap,Topraksız Tarımın tarihçesini biraz anlatıp,çeşitlerine ve verimlilik oranlarına değinip büyük ölçekte ve en verimli nasıl uygulanacağını anlatıyor.Sitesinin reklamını yapmak istemiyorum(belki burada yasaktır diye) ama Dr. Dickson Despommier ismini internet arama motorundan aratan birisi o akademisyenin Dikey Çiftçilik konseptini bulabilir.Dr. Despommier'in konsepti dediğim kitapta da anlatılıyor.

Ben de merak ettim ve Topraksız Tarımı araştırmaya başladım ve bu siteye rastladım.Çalışmaları çok takdir ettim ve şikayetleri aklımda not olarak aldım.

Sonra bir gün,devletin sitesinde devletin 2023 hedeflerinden biri olan "Hedef(tarımda) dünyanın ilk 5 ülkesi arasında yer almak" başlığını gördüm ve yazıyı okudum.

Kafamda bir şimşek çaktı.İçimden dedim ki: "Devlet,topraksız tarımdan haberdar mı?","Tüm gelişmiş ülkelerin 10 yıl içinde TT'a geçeceklerinden biliyorlar mı?","Dünya'daki kullanılabilen suyun %70 civarı tarımda kullanılıyor,Devletin geleceğe dair planları neler?".

"Söz uçar,yazı kalır" diyip,Başbakanlığın iletişim merkezi olan BİMER'e uzun bir yazı yazdım.Yazdıklarımın konusu bu mesajda sizinle paylaştıklarım ve "Bolluk" adlı kitaptan edindiğim (ve kendi ürettiğim) fikirler.

Yazdığım yazı,Tarım Bakanlığı tarafından epey ciddiye alınmış ve gereken mevkilere aşağıdaki gibi aktarılmış:

http://i.imgur.com/nEbzlua.jpg

Üç gün önce de yanıtı benim e-posta adresime geldi:

Sayın XXXXXXX XXXXXXXXXXXX ,


Başvuru Numaranız :XXXXXXXXX


Sayın XXXXXXX XXXXXXXXXXXX, Bilgi Edinme Hakkı Kanunu kapsamında Genel Müdürlüğümüze intikal eden dilekçeniz incelenmiştir.

Ülkemizde Örtüaltı üretim alanı 61.000 ha düzeyindedir. (TÜİK 2013). Sera alanının yaklaşık % 15’i cam sera geriye kalanı plastiktir. Topraksız tarım dediğimiz zaman , ileri teknoloji kullanarak üretimin yıl boyunca gerçekleştirildiği modern seracılık anlaşılmaktadır. Dünyada su kaynaklarının giderek azaldığı düşünüldüğünde suyun ekonomik şekilde kullanıldığı topraksız tarım üretiminin gelecekte zorunlu olacağı görülmektedir.

Günümüz teknolojisinde, geleneksel seracılık ile kıyaslandığında oldukça üstün yanları olan Modern seracılıkta dünyada ilk sırada yer alan ülke Hollanda’dır. Bu ülkede 50 bin dekar alanda topraksız tarım yapılırken, İspanya 30 bin dekar alan ile 2. sırada yer almaktadır.

Ülkemizde, İklim koşulları son derece elverişli olmasına rağmen 2012 yılı verilerine göre 7.000 dekar topraksız tarım yapılmaktadır. Bu durum, Türkiye’nin bu alanda uzun mesafe kat edeceğini göstermektedir.

Ülkemizde seracılığın en yoğun yapıldığı Antalya ilinde 2.667 da alanda 73 adet sera işletmesinde topraksız tarım yapılmaktadır (Antalya Tarım İl Müdürlüğü, 2012). Modern seralarımızın kapladığı alan bakımından örtü altı üretim içerisindeki payı %1’dir. Ülkemiz modern seralarında üretilen ürünlerin gayri safi milli hasılaya katkısı 450 milyon TL civarındadır (Anonim, 2012).

Türkiye’de modern seralarının %90’ında domates yetiştiriciliği yapılmaktadır. Üretilen ürünler iç piyasada tüketilebildiği gibi, ürün kalitesi ve zirai ilaç kullanımının sınırlı olmasından dolayı İngiltere, Almanya, Hollanda ve Rusya’ya da büyük oranda ihraç edilebilmektedir. Bu bağlamda , hedef pazarların talepleri dogrultusunda kaliteli ve sağlıklı yaş meyve sebze üretimi için modern seralara duyulan ihtiyaç giderek artmaktadır.

Topraksız tarımın avantajları
- Elverişsiz topraklarda bitki yetiştirme yapılabilmektedir.
-Toprak sterilizasyonu için kullanılan materyalin değiştirilmesi ile işgücünden ve zamandan tasarruf sağlanır.
-Kök ortamdaki pH, tuzluluk, besin maddeleri dengesi ve hava-su oranı daha sağlıklıdır. Besin maddeleri seçilip istenildiği kadar verilerek kök ortamına homojen olarak uygulanabilmektedir.
-Toprak işleme ve ekim nöbeti gerektirmez. Yabancı otlar, hastalık ve zararlılar elimine edilmiştir. Bitkileri şaşırtma sırasındaki kayıp minimum düzeydedir.
- Birim alandan daha fazla ürün elde edilmektedir.
-Topraktan kaynaklanan hastalıkların kontrolü daha kolay sağlandığı için zirai ilaç kullanımı daha azdır, bu durum da ürün kalitesini olumlu olarak etkilemektedir.
-Otomasyona bağlı sulama sistemleri ile sudan en verimli şekilde yararlanılmaktadır.
-Teknolojik ve otomasyon sistemlerin kullanılması ile işgücü ve enerji kullanımında önemli kazançlar elde edilir.

Topraksız tarımın dezavantajları
-Kuruluş maliyetinin yüksek olması,
-Yüksek teknik bilgi ve deneyim gerektirmektedir.
-Özellikle yetiştiricilikte kullanılan ortam ve sera otomasyonu sorunsuz olmalıdır. * Organik yetiştirme ortamları kullanılmadığı takdirde karbondioksit gübrelemesi gerekir. * Otomasyon sistemlerinde meydana gelecek bir elektrik kesintisi, sera sistemini ciddi zarara uğratabilir.
- İşçilik ve maliyet yüksektir. Günümüzde, tüketiciler satın aldıkları ürünün insan sağlığına uygun, çevre dostu bir üretim tekniği ile üretilmiş olmasından emin olmak istemektedir. Bu amaçla izlenebilirlik, sağlık ve çevre açısından tüketici güveninin sağlanması büyük önem taşımaktadır.

Tarımda, sentetik kimyasal ilaçlar, gübreler ve bitki büyüme maddeleri en yoğun olarak seralarda kullanılmaktadır. Bu nedenle, tarımda kullanılan kimyasalların çevreyi tehdit ettiğinin farkına varılması ile birlikte, günümüzde diğer tarımsal faaliyetlerde olduğu gibi, seracılıkta da çevresel ve ekonomik anlamda sürdürülebilirliğin sağlanması öncelikli hedef haline gelmiştir.

Bu hedefe ulaşabilmek için:
• Ürün kalitesinin artırılmasına,
• Üretim masraflarının azaltılmasına,
• Örtü altı tarımının çevreye olumsuz etkilerinin minimuma indirilmesine çalışılmaktadır.

Bu üretim modelinde kontrol mekanizmasının çalıştırılması için modern sera işletmelerinde bazı kalite belgelerin zorunlu tutulması gereklidir. Bilgilerinizi rica ederiz.


TARIMSAL ARAŞTIRMALAR VE POLİTİKALAR GENEL MÜDÜRLÜĞÜ BAHÇE BİTKİLERİ ARAŞTIRMALARI DAİRE BAŞKANLIĞI YENİMAHALLE/ANKARA

BİMER

---------------------------------------------------

Durum böyle arkadaşlar...Yorum ve YAPICI eleştirilerinize her zaman açığım.

İyi Akşamlar diliyorum hepinize,
Old Tjikko


Düzenleyen malina : 23-05-2014 saat 12:22 Neden: paragraf yapıldı
Old Tjikko Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön