View Single Post
Eski 21-02-2014, 13:38   #54
fozada
Ağaçsever
 
Giriş Tarihi: 07-03-2013
Şehir: Mersin / Adana
Mesajlar: 61
Yaşadığımız ülke itibarı ile kendim üretmedikten sonra hiçbir ürünün organik olduğuna inanmam. Her şeyden önce organik ürünün yetişebileceği alanı göremiyorum.

Geçtiğimiz yıl, çok büyük bir firmanın ürettiği ve %100 dana eti olarak lanse edilen sucuklarda kanatlı hayvan eti bulunmuştu. Tarım Bakanlığı'nın sitesinde de açıklanmıştı. Geldiğimiz durum itibariyle hiçbir şeye, hiç kimseye güvenmiyorum.

Yukarıda arkadaşların bir kısmı kimyasal gübre ve ilaç sektörünün büyüklüğünden söz ederek, organik tarımın önünde onların engel olabileceğinden bahsetmişler. Ancak bu tür firmalar kendilerine bir rant yaratılsın diye ortaya çıkmamışlar ki. Tam tersi, artan nüfusun gıda ihtiyacına cevap veremez hale gelen doğayı destek ya da taklit amacıyla ortadalar.

Her gün, her saat, her dakika artan dünya nüfusunun beslenme adında çok büyük bir problemi var malumunuz. Organik tarımla ilaç kullanmadan, kimyasal gübreleme yapmadan yetişmiş sebze meyveyi tüketmek elbette çok güzel oluırdu. Fakat bu yöntemle insanlığı bugünkü hızla beslemek mümkün mü?

Toprağın bitkiye verdiği azot, fosfor, potasyum ve diğer elementleri, bu üretim hızında ve mevcut tarım alanlarıyla kesintisiz karşılamak mümkün mü? Şu anda kimyasal gübre kullanımını durdursak, ilaçlamayı kessek domatesin kilosu herhalde 20 liraya fırlar. Belki biraz lezzet getirebilir, ama dünyanın büyük çoğunluğunu oluşturan yoksul insanlara açlık getirir sanırım.

Neredeyse fabrikasyon üretime dönüşmüş tarım sektörü, insanlığın gıda ihtiyacını karşılamakta zorlanırken, bu araçların devre dışı bırakılması kimbilir nelere yol açar. Ne gübre fabrikam var, ne tarım ilacı fabrikam. Sadece gerçekçi düşünmeye çalışıyorum.

Son olarak da, kimyasal gübreyle hormon kullanımını birbirine karıştırmamak ve ikisini aynı kefeye koymamak gerektiğinin de altını çizmek istiyorum.

fozada Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön