View Single Post
Eski 03-02-2014, 17:48   #36
pria
Ağaç Dostu.
 
pria's Avatar
 
Giriş Tarihi: 06-08-2009
Şehir: Çanakkale
Mesajlar: 6,526
Sayın Oğuz Karsan,

DoktorTarsa'nın toz humat'ını geçen yıl dekara 1.5 kilo kadar vermiştim..Önceki yıllarda da dekara 50 kilo civarında granül leonardit vermiştim..

Bunların kısa dönemdeki gözlemleyebildiğim etkilerini arzetmeğe çalışacağım..Uzun dönemde daha artı etkilerinin devam edeceğine de inanıyorum..

Benim bunları kullanmamdaki ana neden, toprağımın çok kumsal, küçük çakıllı ve yazın sıcaklarında betonlaşan, bizim yöredeki tabiriyle kistik, killi bir yapıda olmasıydı..
Şimdi, toprağın kuruduktan sonra daha bir ufalanabilir, işlenebilir olduğunu görüyorum..
Ayrıca, toprak çok açık renkliydi..Şimdi, kahverengimsi oldu..

Toprağımın aşırı yağan yağmurları bile absorbe ettiğini de görüyorum..Suyu adeta yutuyor toprak..Demek ki, toprağın alt katmanlarındaki kistik, su geçirmez tabakaları bile etkilemiş görünüyor..Kistik kili çözüyor demek ki..

Bunları kullanmaya başladıktan sonra, her yıl zeytinlerime verdiğim 3x15, 20x20, 18x46, üre, amonyum sülfat gibi gübreleri vermekten vazgeçtim..2 yıldan beri vermiyorum..
Sadece, yapraktan mart, nisan ortası, haziran sonu, eylül ve hasat sonu olmak üzere yine DoktorTarsa'nın toz denizyosununu da veriyorum..

Kimyasal hiç gübre vermediğim halde geçen yıl ki zeytinlerimin büyüklükleri tane bol olmasına rağmen önceki yılların nerdeyse bir misli daha büyüktü..
Bunda, denizyosununun yanısıra, 3 yıl üstüste toprağa verdiğim leonardit ve humatın da etkisi vardır diye düşünüyorum..Sanıyorum, toprakta mevcut olan fakat killi yapının bağladığı potas, fosfor ve iz elementleri çözüp, bitkinin alabileceği şelatlara dönüştürüyor humik asit..

Ayrıca, eski yıllarda toprakta bu kadar bol ve sık solucana rastlamıyorum..Her yerde görmüyordum onları..Sanıyorum bunlar sayesinde solucanlarım çok bollaştı..en çok ta buna seviniyorum..Toprağın adeta bedava çiftçileri bunlar..Sadece solucanlarla da sınırlı değildir sanırım, benim bilip anlamadığım daha başka biyolojik canlılık ta kazandırmıştır toprağa..Solucanlara yiyinti çok bol; ister topraküstünde tırpanla kıyılan otları, isterlerse toprağın içinde çok bol olan ot köklerini yesinler afiyetle..ve gübre üretsinler toprağıma..

Ayrıca, son 2 yıldan beri fidanlığı sürdürmeyi de bıraktım..Acı bakla, yonca, fiğ, yabani yem bitkileri saçıyorum kışa girerken..Geçen yıl çok başarılı bir gelişim gösterdi fiğler..Bu yıl 5 dekara 30 kilo daha serptim..Ot çürüntülerinin arasına saklanıyor tohumlar ve fazla rutubete maruz kaldıklarında çimleniveriyorlar..
Bunlarla da toprağın azot ihtiyacını karşılamayı umuyorum..
Otları tohum bağlama döneminde motorlu tırpanımla biçiyorum..Sıkı bir çalışmayla 2 günde biçiyorum 5 dekar alanı minik tırpanımla..Bu yıl bacanağımın hediye ettiği daha kalın misinalı ve güçlü tırpanla daha bir toprağa yakın biçerim otları..

Ara ara gözlemlerimi aktarmağa devam edeceğim zeytin sayfasında.

Selamlar.

pria Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön