View Single Post
Eski 08-11-2013, 08:27   #14
ankafar
Ağaç Dostu
 
Giriş Tarihi: 01-10-2012
Şehir: ankara
Mesajlar: 166
Alıntı:
Orijinal Mesaj Sahibi vetman996 Mesajı Göster
Sayın Leventali Bey merhaba,

Ne demek istediğimi doğru anladığınız için sizi tebrik ediyorum. Yazdıklarımdan başka anlam çıkaran dostlara da hayret ediyorum. Kendilerine yazdıklarımı tekrar okumalarını tavsiye ediyorum.

Herkes işe amatörce başlar. Ama bazıları amatör kalır, bazıları daha profesyonel olur. İnşallah siz profesyonelce çalışmalar yapanlardan olursunuz.

Bir sinerji oluşturmak istedim sadece. Topraklı tarımda doğal gübre kullanılarak bitki yetiştiriliyorsa, topraksız tarımda doğal gübre kullanılarak bitki yetiştirilemez mi? Ana fikir buydu. Ama gördüm ki yazdıklarım bazı dostlarımın ödü koparmış. Bu kadar acımasız olduğum için üzgünüm.

Yıldız Üniversitesiyle ilgili videonun son kısmında "hiç bir gübreleme yapılmıyor" dediğini duydum. Besin eriği içinde kimyasal gübre kullanmıyor olabilirler belki. Ayrıca üniversitenin serasında bilgisayar ortamında hazırlanan besin eriği ile, başka bir amatörün cahilce hazırladığı besin eriği arasında mutlaka fark vardır.

Sayın Gazeteci28 Beyin bahsettiği Nitrat birikmesi mide kanserinin etkeni olduğu bilim adamlarınca bulunmuş. Belki bilim adamları ve onkologlar yanılıyordur. Kimyasal gübreler masumdur. İnsan vücuduna zararı yoktur )

Selamlar... Saygılar...

Tekrardan merhabalar,

Öncelikle Sayın Vetman umarım yazdıklarımı yanlış anlamamışsınızdır amacım ne sizi ne başkasını rencide etmek yahut benim bildiğim doğrudur demek. Önceki yazımda belirttiğim şeyi aynen yazmak istiyorum Bunu yanlış anlamayın bu konuda ki çabanızı ve azminizi çok takdir ediyorum ve destekliyorum. "Çok güzel noktalara gidilebilir bu yolla. Günü geldiğinde ben de ne kadar yardımcı olabilirsem olmak isterim size. "


Gülücüklerle bilim insanları bunu söylüyor(cidden bu kısım olmamış) bu böyledir denilen olgulara biraz bilimsel açıklık getirelim. Böylelikle bu konuda insanların kafasında sorun kalmaz.

Öncelikle Organik (kompost şeklinde yahut direk dışkı formatında elde edilen) ve inorganik (sizin kimyasal olarak nitelendirdiğiniz) gübrelerin karşılaştırmasını yapalım:

Alıntıladığım makalenin adı "Influence of different types of fertilisers on the major antioxidant components of tomatoes" ilgili makaleye bu adresten ulaşabilirsiniz. Basitçe özetlemek gerekirse nitrat, klor bazlı amonyak, sulfat bazlı amonyak organik olarak yonca malçı ve tavuk gübresi hidroponik domates üzerine etki karşılaştırması yapılmış.
Name:  tablo 4.jpg
Views: 9364
Size:  34.7 KB
Tablo 4 te verim karşılaştırmasında organik kökenli olan ürünlerin diğer inorganik ürünlere göre verimde düşüş yaşadıkları gözlemlenmiş (bu zaten beklenilen bir şey)
Name:  tablo 5.jpg
Views: 9308
Size:  64.8 KB
Tablo 5 te ise çıkan domateslerde ki mineral miktarları karşılaştırmış (birikme var mı diye) burada açıkça inorganik bitkilerde olan birikme organik olan birikmeye yakın durumda. Yani istatistiksel olarak bir fark yok

Belirtmek istediğim bir diğer makale mide kanseri uyarısında bulunduğunuz nitrat birikmesi üzerine makaleye buradan ulaşabilirsiniz. Basitçe özetlemek gerekirse toprakta üretilen hıyarda 208.2 mg/kg nitrat çıkarken hidroponik sistemde üretilen hıyarda 42.6 mg/kg nitrat çıkmış yani toprakta tam 5 kat fazla nitrat birikmesi olmuş. Bu sonuçlara göre sizin bilim adamları zannedersem toprakta üretim yapmayın demeleri lazım.

Peki bunların haricinde sizin belirttiğiniz organik gübre kullanarak yapsam kötü mü olur sözünüze şunu eklemek istiyorum. Kullanacağınız yahut kullanmayı planladığınız ürünlerin sağlık açısından sıkıntı çıkartmayacağından emin misiniz? Yani kimyasal dediğiniz gübrelere kanser yapar dedikten sonra (ki makaleler birikmenin toprağa göre çok daha az olduğunu yahut topraksızda organiğe göre bir fark olmadığını gösterdiği halde) organik(dışkı, kompost, malç) temelli ürünler çok sağlıklı mıdır?
Bunu da Earthworms as vectors of Escherichia coli O157:H7 in soil and vermicomposts isimli makaleden alıntılayarak açıklıyalım makaleye buradan ulaşabilirsiniz. Burada der ki toprak solucanları E. coli O157 nin taşınmasına yardımcı olarak E. coli O157nin dikey yayılımını arttırır. Peki bu E. coli O157 tam olarak nedir derseniz bilgiye buradan ulaşabilirsiniz. Yani bu tür gıda zehirlenmesi ve kolit hastalıklarına yakalanma şansını arttırıyor.
Solucan değil de başka bir hayvansal atık kullansam onun derdi olmaz derseniz onun içinde ayrı bir makale mevcut onu da buradan görebilirsiniz. Soğan, mısır, lahana üzerinde yapılan çalışmada bitkilerin hepsinin antibiyotikleri çektikleri gözlemlenmiş. Vücuda giren fazla antibiyotiğin ne derece zararlı olduğunu anlatmama gerek yok zannedersem.

Şimdi son olarak bu yazdıklarımı inanın kendi tezimi korumak amacından ziyade olaya biraz daha geniş açıdan yaklaşılması için yazdım. Her ürünü topraksızda üretmezsiniz yahut toprak daha iyidir diye bir durum yoktur. Madalyonun her zaman iki yüzü vardır. Bu sebepledir ki ben hem topraksız tarım hem de toprakta tarım yapıyorum. Topraksız tarımda organik kullanımına karşı olmamın asıl sebebi bitkiye tam olarak ne verdiğimi asla bilemeyecek olmamdır. Yani aylar arasında yahut ürünler arasında verimde büyük değişimler görürsünüz. Ben topraksız tarımı bir çeşit fabrika gibi görürüm her sene ne zaman dikeceğiniz ne zaman ve kaç ton ürün alacağınız belli olmalı.

Bu arada Besin eriği hazırlanırken kullanılan gübrelerin içinde sadece Azot, Fosfor, Potasyum yok. Bunların içinde kadmiyum, kurşun, nikel, arsenik gibi ağır metaller de var malesef. Fazla kafa karıştırmak istemiyorum. demişsiniz ancak ben hayatımda bu dediğiniz element ve bileşiklerin hiç birisini kullanmadım yahut kullanana da rastlamadım. Zira bitki bunları kullanmaz zaten.

ankafar Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön