View Single Post
Eski 26-08-2013, 20:02   #1
malina
agaclar.net
 
malina's Avatar
 
Giriş Tarihi: 03-04-2004
Şehir: İstanbul
Mesajlar: 37,246
ismail karagülle

Agaclar.net'e geliş maceranız nasıl oldu?

Bir forumda sorduğum soruya cevap olarak , bu soruya agaclar.net'te cevap bulabileceğimi söyleyen Akın Selçuk sayesinde agaclar.net'e giriş yaptım .

İlk üyeliğim esnasında , aslında pek hoş olmayan anlar yaşadım. Ama bu aşamayı pek üye geçirdiği için ve onları tekrar konuşmaktan da hoşlanmadığım için ve nasılsa konuyu herkes bildiği için tekrarlamaya gerek yok sanırım.

Şimdi başına neler geldi. Ve kimler, İsmail' neler yaptı gibi bir soru akla gelecek .

Bu konuya değinmek pek işime gelmiyor. Fakat yanlış anlaşılmalara sebebiyet vermemek de lazım . Önceleri neyi nereye yazacağımı bilemediğim için, kıdemli üyelerden gelen uyarıları, fırça yemiş gibi algıladım .

Bu yüzden uzun bir zaman yazı yazamadım. Burada kim haklı kim haksız gibi yargıya varmak ve bu konuda haksız aramak doğru değil.

Bir foruma giriyorsunuz, acemisiniz haklı olarak yanlışlar yapılacak ve tabii ikaz edileceksiniz. Ama bazen bu uyarılarda uslup yeni geleni kırabiliyor. Ben de zaman zaman kırıldım .

Gelelim zurmanın zırt dediği yere, esas tansiyonumu çıkaran şekerimi yükselten olay ise dilbilgisi kuralları ile ilgili yazışmalar sonunda özel odaya alınıp, orada yapılan yazışmalar ve sonunda üyeliğim askıya alınmasıydı .(deyim doğru mu bilmiyorum , foruma girebiliyordum yazıları okuyabiliyordum . Ama yazı yazamıyordum .)

Aslında tartışmanın her iki tarafı da haklıydı .
Forum diyor ki, Türkçeyi doğru kullanalım.
Ben de diyordum ki , dil bilgisi konunun önüne geçiyor.

Ve dilbilgisi kurallarına uyma ikazının daha kibar bir uslupla yapılabileceği tezini savunuyordum .

Nitekim aynı ikazı bir yönetici daha nazik yaparken diğer yönetici biraz daha otoriter bir şekilde yapıyordu .

Ve tabii sonunda uzun bir özel oda yazışmaları oldu. Ve seninle uğraşamayacağım denildi ve üyeliğim askıya alındı. Ve epeyce uzun sürdü.

Sonra bir gün, ikazları daha nazikçe yapan yöneticiden gelen doğum günü kutlaması mesajı ile yeniden üyeliğim aktif hale getirilmesi talebim yerine getirildi.

Bu yazıyı okuyan herkesten bir ricam var. Konu hakkında soru sorulmasını istemiyorum. Ve aslında bu kısmı yazmak da istemiyordum. Ama öyle icap etti ve yazdım .

Bir şey daha yazayım bu konu hakkında özel odada yaptığımız yazışmaları kopyalayıp uzun bir süre sakladım.
Dönüp dönüp tekrar tekrar okudum. Yani üzerimde derin bir iz bırakmıştı .

Bütün bunlara rağmen, son yazıda yöneyiciye söylediğim bir söz için hala pişmanlık duyarım. O söz için kendisinden helallik almak isterim .

O söz ''allah evdeki eşinize ve çocuklarınıza sabırlar versin '' idi.

Nereden hatırladım. Keşke hatırlamasaydım ve bunları tekrar yazmasaydım. Kendimi kötü hissettim.

Ama şimdilerde agaclar.net'te olmaktan çok hoşlanıyorum . Bilgileniyorum . Ve Ağaçlar sayesinde dünyanın en güzel uğraşısı ile meşgul oluyorum . Ve ağaçlar sayesinde kentten kaçıp köyümde kendime doğa içinde bir yaşam alanı oluşturdum. Ama şimdilerde zannederim agaclar.net tiryakisi oldum diyebilirim .

Burada neler öğrendiniz?

Burada , bitki hakkında bilmediğim bir çok öğrendim .Ve öğrenmeye de devam ediyorum .
Topraksız tarım diye bir şey olduğunu öğrendim . Ve uygulamaya çalışıyorum .

Sirke yapmayı öğrendim . Ve elma sirkesi yapmayı başardım .Aslında ağaçlar benim için ikinci bir google gibi oldu .

Diğer üyeler sizden neler öğrendi?

Bu soru gerçekten zor bir soru . Sözün doğrusu bildiğim bir şey yok ki diğer üyeler benden bir şey öğrensin . Benim bildiklerimi diğer üyeler de biliyor. Burada o kadar çok bilgi var ki , Benden öğrenecek bir şey var demek çok zor.
Birden kendimi kötü hisettim . Demek agaclar.net'e birşey verememişim şimdi daha iyi anladım . Ama aldıklarım sayılamayacak kadar çok . Üzgünüm ama bu diğer üyelerin benden birşeyler almaları konusunda elimden bir şey gelmiyor.

Sizi tanıyalım

Ben İstanbul'a Bolu'dan gelmiş , gelirken 3 çocuğu olan bir ailenin , İstanbul'da doğmuş çocuğuyum.
14 NİSAN 1951 de doğdum. İlk öğrenimimi balat hakkı tarık us ilk okulunda orta okulu gelenbevi orta okulunda liseyi vefa lisesinde başlayıp Bakırköy lisesinde bitirdim . O zamanki adı ile, ticari ilimler akademesinde yüksek öğrenimi tamamladım.

Okuduğum okul ile ilgili mesleği kısa süre yaptıktan sonra , herkesin ticaret dediği , benim esnaflık demeyi tercih ettiğim işlerle uğraştım . Çok çeşitli işlerle uğraştıktan sonra , isteğe bağlı sigorta ödeyerek emekli oldum . 2000 yılına kadar çalışma hayatım oldu. Şimdi emekliyim .

agaclar.net ile tanışana kadar bitki ile ilgili hiç bir şey bilmiyordum . Hala bildiğim söylenemez.
Şimdi kentten kaçıp köyümde bir kulube ve bir sera yaptım . geçen sene serada, kasım ayında ıspanak ve marul denemesi yaptım . Bu sene topraksız denemeleri yapıyorum . Kısa bir hayat hikayesi gibi oldu .

Zamanınızın ne kadarını bitkilere ayırıyorsunuz?

Eskiden yani Ağaçlardan önce hemen hemen hiç diyebilirdim . Şimdi ise neredeyse zamanımın tamamını bitkilere ayırıyorum .

Burada ayırmak kelimesi iyi durmadı . Zira ayırdıktan sonra geride bir şeyler kalması lazım .Oysa geride bir şey kalmıyor. Bütün zamanımı bitkilerle geçiriyorum . Fiziki olarak geçirdiğim zamandan geri kalan zamanımı da internette bilgi toplamakla geçiriyorum .

Agaclar.net'te "şu da olsaydı" ya da "olmasaydı iyi olurdu" diyebileceğiniz neler var?

agaclar.net bu aşamayı çoktan aşmış durumda . Her şey çok güzel yerine oturmuş. Ne eksik ne fazla bir şey ben bulamıyorum . Belki , ürün pazarlama konusunda daha çok satıcı veya üretici olsa ve bunlar daha çok reklam verse , üyeler de başka yerlerde ürün aramak zorunda kalmasalar herhalde iyi olurdu.

Diğer üyelere ne tür önerileriniz olabilir?

Yeni üyelere bir şey söyleyebilirim . Bazen konuları iyi araştırmadan , forumlarda zaten olan bilgileri araştırma zahmetine katlanmadan bazen alakasız yerlerde soruyor ve bu şekilde bilgi edinmek istiyorlar.
Ağaçlardan bir konun hakkında bilgi edinmek için önce iyice araştırmak lazım . Eğer bilgiye ulaşamadılarsa veya konuyu anlayamadılarsa o zaman ilgili yerde soruyu sorarlarsa daha iyi olur.

Bitkilerle ilgilenmek sizi nasıl etkiliyor? En çok ilgilendiğiniz türler hangileri?

Bitlkilerle ilgilenmek beni rahatlatıyor. Sanki tedavi ediyor. Bitkinin gelişimi bende belki saçma gelecek ama çocuk sahibi olma heyacanı yaşatıyor. Bir canlının hayata gelmesine ve yetişmesine yardım etmiş hissi uyandırıyor. Şimdilik tanımaya çalıştığım ve o yüzden ilgilenebildiğim bitkiler ,

Korunga ile başladım . Domates ile devam ettim . şimdi çilek ile ilgili bilgileniyorum . Bu dediklerim , söyleyince bana da biraz garip geldi ama doğrusu da bu .

Bir kaç yıl önce arıcılığa merak sardığımda korunga ile tanışmıştım . Arılar yok oldu . Ama korunga devam ediyor. Domates topraksız tarım merakı ve balkonda uygulaması ile hayatıma girdi. Şimdi de topraksız uygulaması için çilekle tanışıyorum .

Bitkilerle ilgilenirken yaşadığınız en ilgi çekici, trajik ya da komik olay hangisi?

Tarlaya korunga ekmiştim . Bir müddet sonra tarlaya gittiğimde , tarlaya bakıyor ama korunga hangisi bilemiyordum . Başkalarına sormaya da utanıyordum .

Ben korungalar yetişti artık satma zamanı geldi diyen komşulara da tarlaya bakıyor ve evet gelmiş diye palavra atıyordum .Oysa ben tarlaya baktığımda değişik birçok bitki görüyordum ama bunlardan hangisi korunga bilmiyordum .

Kimse duymasın ama hala çok net ayırdığım söylenemez. İnternetten baktığım resimlerdekilerin çiçek renkleri ile benim korungaların renkleri farklı . pembeden neredeyse mora kadar renkte olabiliyorlarmış.

Daha trajik ( komik mi bilmiyorum) Domateslere bit gibi bir şey dadanmıştı . Biryerlerde okumuştum . Sirke bu konuda kullanılabiliyormuş. Ben de sirkeyi olduğu gibi yaprakların üzerine püskürttüm .
Sabah kalktığımda bütün domatesler yerlerde sürünüyordu. Meğerse suyun içinde setreltilmesi gerekiyormuş. (: Ne üzülmüştüm . Ve utanmıştım . Bir allah bilir bir de ben.

Foruma katıldıktan sonra ileriye dönük planlarınızda değişiklikler oldu mu?

Hem de nasıl . Bu yüzden Şehirde doğup büyüyen biri olarak , şehri bıraktım . Şimdi köyde yaşıyorum .

Agaclar.net toplantılarına katılıyor musunuz? Gözlemlerinizi yazar mısınız?

Maalesef hiçbir toplantıya katılmadım . Belki de ilk üye olduğum zaman yaşadıklarım beni korkutmuş olabilir. ( samimiyim)

Bitkilerle ilgili yararlandığınız ve önereceğiniz kitaplar hangileri?

Ne yalan söyleyeyim bitkilerle ilgili hiçbir kitap okumadım . Sadece internet üzerinden araştırma yapıyorum . Bunun bir eksiklik olduğunu biliyorum . Ama durum bu maalesef.

Doğa ve çevre ile ilişkisini örnek aldığınız ya da örnek diye gösterebileceğiniz insanlar var mı?

Bizim çocukluğumuzda manisa tarzanı diye biri vardı . Sinema filmi de yapıldı . Ona çok özenirdim .

Üye olduğunuz diğer forumlar hangileri? Agaclar.net'i onlardan ayıran özellikler ne?

Başka bir foruma üye değilim desem yalan olur ama devamlı takip ettiğim bir tek agaclar.net var. Farkı da zaten burada hem bilgi deposu hem de sürekli yeni bilgiler akıyor. Sadece bilgi deposu olmakla kalmıyor . Sürekli yeni bilgiler geliyor ve bunlarla besleniyoruz.

Bitkilerle ilgili mesleki bir eğitim aldınız mı? Almak ister misiniz?

Bitkilerle ilgili herhangi bir eğitim almadım . Almak isterdim Ama biraz geç kaldık . 63 yaş bu iş için biraz geç sanırım.

Zamanınızın ne kadarını agaclar.net'e ayırıyorsunuz?

Saymadım . Bakmadım . Ama oldukça fazla zaman ayırıyorum . Bilgi sayarımı açtığımda mutlaka ağaçlara bakarım . Ve bazen saatler boyu okurum .

Bitkilerden başka ilgilendiğiniz neler var?

Güncel siyaset vazgeçemediklerimden . Hediyelik bir takım objelerin kalıbını yapıp ondan imalatlar yaparım . Çok ticari olduğu söylenemez. Zaten hobi olarak başlamıştım . Bazen bu işten para bile kazandığım oluyor.

Bitki, tohum, çelik paylaşımlarına katıldınız mı? Neler düşünüyorsunuz?

Hiç katılmadım . Zira şimdiye kadar benim vereceğim bir şeyim yoktu . Bu sene belki pembe domates , ve kudret narı paylaşımında bulunabilirim . Belkinin sebebi henüz ürün alamadım . Ama umutluyum .

Gönüllüsü olduğunuz Sivil Toplum Örgütleri var mı? Hangileri?

Hiçbir sivil toplum örgütüne üye değilim .

Doğa ve çevre konularında yapılan protestolara aktif olarak katılır mısınız, katılmak gerekir mi?

Cevap biraz ters olacak , Hiçbir protestoya katılmadım . Ama katılmak gerektiğine inanırım.

TV ve radyoda bu konuları işleyen programları yeterli buluyor musunuz, nasıl olmalı?

Hiç yeterli değil. Çevre konularının etkili olabileceği proğramlar yerine bu konuyu işleyen ve raytink alabilecek film ve diziler yapılmalı . Çok izlenen dizilerin içinde verilecek mesajlar daha etkili olabilir diye düşünüyorum

Hobi bahçeleri hakkında neler düşünüyorsunuz?

İstanbul'dan köye gelmeden önce çok merak ediyordum. ama köye geldikten sonra çocuk oyuncağı gibi görünmeye başladı gözüme

Hepsinden sadece birer tane yazın: En sevdiğiniz;
ağaç: Çam
çiçek Papatya
kitap: kelebek
şarkı: gurbet içimde bir ok
müzik grubu/müzik sanatçısı:emel sayın
ressam:yok ilgilenmediğim için
şair:Attilla İlhan -Nazım Hikmet
film: hababam sınıfı
web sitesi:Tabii agaclar.net

malina Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön