Fotoğraf: http://biyolojiegitim.yyu.edu.tr/flora
Halk arasında
Enger, Kengel, Kengiotu, Kengir isimleriyle de bilinen, nisan-Mayis aylarında çiçek açan, 40-50 cm yüksekliğinde, tüylü çok yıllık, sütlü, dikenli ve otsu bir bitki. Gövdeleri basit veya az dallı, 20-100 cm boyunda kısa ve kalındır. Yapraklar derimsi, damarlı beyazımsı tüylü, gövdedekiler sapsızdır.
Bu çiçeğin çiçek durumu
küreye benzer bir baş şeklindedir.
Çiçekler morumsu-kırmızı renklidir. Baş kısmı olgunlukta sarımsı-yeşil
renk alır ve dikenler hariç 1 cm kadar uzunlukta olup serttir.Türkiye'de yetiştiği yerler: Orta, Doğu, Güneydoğu Anadolu ve
Akdeniz Bölgesi.
Kullanılışı: Gövdenin kesilmesi ile çıkan sütten kenger
sakızı hazırlanır.
Sakız elde etmek için, bitkinin üst kısmı tamamen kuruduktan sonra (ağustos sonlarında) kökünün etrafındaki toprak açılır. Açığa çıkan kökün baş kısmı keskin bir bıçak ile çizilir. Meydana çıkan süt görünüşündeki sakız, bir gün içinde koyulaşır ve fındık büyüklüğünde olur. Toplanan sakızlar sıcak su ile yıkanarak temizlenir. Bu esnada yumuşamış olan parçaların bir kaç tanesi bir araya getirilerek 2-2.5 cm çapında ve 3-4 mm kalınlığında ve disk biçiminde kütleler yapılır. Bunlar bir ipe dizilir ve su içinde muhafaza edilir. Diş etlerini kuvvetlendirici ve iştah açıcı olarak çiğnenmektedir. Kullanılışı özellikle Doğu Anadolu (Diyarbakır, Erzurum)da yaygındır. Genç sürgünler ilkbaharda toplanarak sebze olarak yenilir.
Akdeniz bölgesinde olgunlaşan başlar kavrulup öğütülerek kenger kahvesi yapılır.
Kaynak:http://tr.wikipedia.org/wiki/Kenger_otu