View Single Post
Eski 27-02-2013, 23:04   #41
kgursan
Ağaç Dostu.
 
Giriş Tarihi: 17-01-2009
Şehir: YALOVA
Mesajlar: 3,802
Bilmem söylesem mi söylemesem mi?

Sevgili genç arkadaşlar., iş aradığınıza göre genç olmalısınız!. Burada yazılmış mesajların tümünü okudum. Sonuç da : Şairin dediği noktaya geldim , düşündüm. .... Bilmem söylesem mi, söylemesem mi??

Burada yazılanlara göre siz bu işi yapmayın. Yapamazsınız. Bu işler zannettiğiniz kadar basit ve kolay değildir. Paralarınızı batırırsınız yazık olur ..

Şimdi bana kızdınız ve soruyorsunuz: Neden? Ne yani, pekçok kişinin yaptığını biz neden yapmayalım? diyorsunuz. elimden geldiğince açıklamaya çalışayım:

1. önce bilin ki Samsun da açıkta ve plastik seralarda kesme çiçek, süs bitkileri yetiştiriliyor ve bildiğim kadarıyla 15-20 işletme var. Bunlardan 2 tanesini şahsen tanırım Tekin ve İsmail. Samsundaki çiçek mezatına gidin (bir çiçek satıcısından yerini ve satış günlerini öğrenebilirsiniz) bu arkadaşları orada görün benden selam söyleyin size bilgi verirler. Bu arada çiçeklerin satış sistemini de görür öğrenirsiniz.
Demek istediğim o ki önce yakınlarınızda nasıl yapılıyor öğrenin. Bu işletmeler Bafra da . Toplamda galiba 200 dekar kadar sera var belki daha fazla. Ordu da da birkaç işletme var.
2. Adana da ki arkadaşım sanırım Tarsus daki gül işletmesinin resimlerini koymuş. Rosland Tarım. Adana ve Mersin de, Silifke de bazı gül işletmeleri var. Gül çeşitleri ve renkleri hakkında geniş bilgiler alabilir.

3. Kesme çiçeklerin pazarlaması Mezat (Kooperatif ) kanalıyla yapılır. Siz yetiştirir kutuya koyar kooperatife gönderirsiniz. Kamyoncular kutunuzu mezata taşır, orada malınız satılır, boşunu satış faturası ile birlikte geri getirir ve paranız 2 ay sonra banka hesabınıza yatar. Tabi aracılara da satma olanağınız var ama yasaktır. Aracıya satarsanız kooperatife satamazsınız.

4. Günümüz Türkiye sinde, Tarımın hiç bir kolu ÇOK Karlı değildir. Hatta KARLI değildir. Ancak, BELKİ emeğinizin yövmiyesini alırsınız. Köylü/üreticinin yaptığı tüm aile bireyleri çok çalışıp, az yeme/harcama ile geçimlerini sürdürürler.

5. Yetiştiricilik hata ve kusur kabul etmez. En ufak hata size çok pahalıya patlayabilir. Bunu önlemenin yolu etrafınızda başkalarının yaptığı işleri dikkatle gözlemlemek, ve göremediklerinizi okumakdır. Deneme-Yanılma size çok zaman ve para kaybettirir. Yeni deneme Pahalı bir iştir.

6. Sahil bölgelerde seralarda GENELLİKLE ısıtma yapılmaz sadece DON olayından korunmak için ısıtma yapılır. Senede 15-20 akşam don olur (Yalova için). Bunu önlemek için sera içine önceden varil sobalar hazırlanır (500 m2 için en az 2 adet) don olacağı akşam bu variller içinde 100-200kg odun veya 40-60 kg. kömür yakılarak bitkiler don olayından korunur. Bunun için akşamdan don olacağını kestirmeniz(tahmin etmeniz) gerekir. Çünkü don olayını tahmin edemezseniz, bitkileriniz ve emekleriniz 1 akşamda yok olur, yok garanti olsun her akşam yakayım derseniz her akşam soba başına 100TL civarı bir para yakmanız gerekir.
Don tahminini ise: Dağda kar varsa, hava açık (bulutsuz) ise don olur. hava bulutla kapanırsa don olmaz. Bu nedenle Ekin iti ! gibi başınız havaya bakarak bulut varmı, hava açacak mı? diye dolanır durursunuz seraların etrafında.

7. Daha söylenecek çok şey var ama " ....Yiğit muhtaç olmuş Kuru soğana, Bilmem söylesemmi, söylemesem mi?" Burasını söyletmeyin bana.

Kolay gelsin.

kgursan Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön