Araçlar

Bookmark and Share




Türkiye'nin en güzel trekking parkurları

Trekking, son zamanlarda çok duyulan bir kelime. Sağlığı yerinde olan her yaştan insanın rahatlıkla yapabileceği bir spor. İngilizce sözlükte 'Uzun ve zorlu bir yolculuk' olarak tarif edilmiş. Ben doğa yürüyüşü demeyi tercih ediyorum. Çok zorlu olabileceği gibi son derece basit parkurlarda da yapılabilecek ve tamamen doğada gerçekleştirilebilecek bir aktivite.
Önce günübirlik olarak başlayan trekking aktiviteleri, zamanla yeni arayışlara yöneldi ve daha zorlu parkurlar yürünmeye başlandı. Böylece yüksek dağlık alanlarda zorlu yürüyüş anlamına gelen hiking kavramı ortaya çıktı. İçinizdeki sesi dinleyin ve bu hafta sonu doğa yürüyüşü için kendinize bir şans verin. Çok fazla bir masraf etmenize de gerek yok. Küçük bir sırt çantasının içine birkaç parça eşya atarak vurun kendinizi doğaya.

GÜNÜBİRLİK YÜRÜYÜŞLER

Her bölgeden yüzlerce rota
Türkiye bir trekking cenneti. Her bölgeden yüzlerce trekking rotası çıkabilir. Ben size yürümeniz gereken birkaç yer önereceğim.

BALLIKAYALAR Kocaeli Gebze'nin Tavşanlı köyündeki bu vadi, kayaya alışkın olamayanlar için zorlu bir parkur. Neredeyse tamamen kayalar üzerinde yürünüyor. Bazen yan geçişler de yapılıyor. Biri vadinin ortasında, biri de sonuna doğru iki küçük şelale de yürüyüşe büyük bir keyif katıyor. Vadinin girişindeki kaya duvarları ise kaya tırmanıcıların eğitim bölgesi.

ERİKLİ ŞELALESİ Çınarcık'ın Teşvikiye köyünden başlayan parkurda dik yokuşlar ve iki şelale var. Orman içindeki yol da keyif verici. Antrenmanlı olmayanlar için yorucu bir parkur. Erikli yaylasından sonra zaman varsa Delmece yaylasına da yürünebilir.

SU DÜŞEN ŞELALESİ Yalova'nın Üvezpınar köyünde bulunan şelaleye yapılan yürüyüş oldukça kolay. Bir orman yolunda 2-3 saatlik bir yürüyüşle şelaleye varılıyor.

TERKOS GÖLÜ Terkos gölü civarında iki önemli parkur var. Biri Ormanlı köyünden başlıyor. Köyden Karadeniz'e giden yolu takip edin. Sahile varmadan ormana giden sağdaki yolun başında aracınızı bırakın ve ormana giden yola girin. Dikkatli bakarsanız taşlaşmış bir ağaç bile bulmanız olası. Bu parkur için orman müdürlüğünden önceden izin almak gerekiyor. Balaban köyü ise Terkos gölünün kenarına kadar uzanan birçok patika ile kaplı. Özellikle bu mevsimde tüm dağa yavaş yavaş rengarenk çiçeklerle kaplanmak üzere.

KEMAL SUNAL MAĞARALARI

İNCEĞİZ KÖYÜ
Çatalca'ya dört kilometre uzaklıkta olan köyün en ilgi çekici özelliği, hemen dışındaki kayalıklarda oyulmuş mağaralar. Kemal Sunal'ın birçok mağara sahnesi burada çekildiği için mağaralara yöre halkı Kemal Sunal Mağaraları diyor. Birkaç katlı olan mağaralar antik dönemde konut ve tapınak olarak kullanılmış. Mağaraların altından geçen yolu yürüyüp tam bir daire yaparak aynı yere varabilirsiniz. Parkur çok kolay. Doğa şu anda gelincik tarlasına dönüşmüş durumda.

DUPNİSA MAĞARASI Kırklareli ili sınırları içinde. İğneada'ya çok yakın olan mağaraya Saray üzerinden gidiliyor.

Turizme açılıncaya kadar yarasaların önemli bir yaşam alanı olan mağara, içine yol yapılıp ışıklandırıldıktan sonra bu özelliğini kaybetti. Yarasalar mağarayı terk ettiler. Bu mevsimde mağaraya giden yolu kesen dereyi araçla geçmek zor olur. Bu nedenle dereden itibaren mağaraya kadar yürüyün. Mağara, alt ve üst mağara olarak ikiye ayrılıyor. Alt mağara çok uzun. Çok geniş bir girişi var. Ancak giriş tel örgüyle kapatılmış. Her şeye rağmen, her iki mağarada da görülecek çok önemli sarkıt ve dikitler var. Ulaşım çok zor değil. Demirköy'de mağara yolunu sorun. Yol sizi Sarpdere köyüne götürecektir.

UÇMAKDERE Tekirdağ'dan sonra sahil yoluna girerek gidilir. En kolayı yolu sormak.Yol biraz bozuk, ancak jeolojik oluşumlar çok ilginç. Bir zamanların en önemli şarap üretim merkezi olan köy, şimdilerde dinginliği yaşıyor. Şarap üretim az da olsa hálá devam ediyor. Otantikliğini büyük ölçüde korumuş olan köyden tepelere doğru giden patikalarda keyifli yürüyüşler yapabilirsiniz.

RUMELİ FENER DEMİRCİKÖY Bir yanınız orman, bir yanınız Karadeniz. Keyifli ve kolay bir yürüyüş rotası. Rumeli Feneri'ndeki kaleden itibaren yürümeye başlayabilirsiniz. Eğer aracınız varsa yolun sonundaki Golden Beach tesislerine kadar giderek yürüyüşe buradan başlayabilirsiniz. Tesislerin içinden geçerek hemen arkadaki yola girin. Deniz sürekli sağınızda kalsın. Ana yola dik gelen yollara girmeyin. Sürekli sağa giden yolları tercih edin. İki saat sonra Demirciköy'e bağlı güzel bir plaja geleceksiniz. Dönüş yine aynı parkurdan...

YUVACIK Kocaeli'nin Yuvacık köyü civarında birçok yürüyüş parkuru bulunuyor. Bu parkurların bir kısmı orman içlerinde tepelerden geçerken, bir kısmı da dere içlerinde. Dere içinden geçen parkurlarda ıslanmayı göze almanız gerekiyor. Aytepe, Menekşe Yaylası, Serindere, Bıçkıdere en önemli parkurların başında geliyor.

MAŞUKİYE KELTEPE Eskiden Sapanca üzerindeki Maşukiye'den Keltepe'ye kadar yürür, Kuzuyayla'da kamp kurardık. Yol çok düzeldiği için yaylaya kadar araçla çıkıp yürüyüşünüze buradan başlayabilirsiniz. Bu bölgede anıt kayın ağaçları bulunuyor.

ERFELEK ŞELALELERİ Sinop'un Erfelek İlçesi'nin 15 kilometre güneyindeki Şamı köyü sınırları içindeki Şamı şelaleleri 30 civarındaki irili ufaklı şelaleden oluşuyor. Dört yıl önce keşfedilen bu bölge önemli bir trekking parkuru. İlkbahar ve sonbaharda doğanın tüm renklerini görebilirsiniz.

YEDİGÖLLER Bolu Yedigöller genellikle sonbahar görüntüleriyle meşhurdur. Doğanın canlanmaya başladığı bugünler ise en keyifli yürüyüş zamanıdır. Göllerin etrafında tepelere doğru giden patikalarda keyifli yürüyüşler yapabilirsiniz.

KIBRISÇIK YAYLALARI Bolu'nun Kıbrısçık ilçesinin orman içindeki Ahşap yaylaları her mevsim farklı manzaralarıyla görülmeye değer. Bu günlerde yaylalarda orkideler tüm bölgeyi kaplamış durumda. Bölgedeki en çok bilinen yaylalar Kurtini ve Hattağız. Bu yaylalarda orman içindeki çeşitli parkurlarda birkaç saatten 10 saate kadar süren yürüyüşler yapabilirsiniz.

SÜLÜKLÜGÖL Sakarya'nın Akyazı ilçesi sınırları içinde kalan bu göl bir heyelan sonucu oluşmuş. Gölün en ilginç özelliği heyelan sonrasında su içinde kalan ağaçlar. Sülüklügöl yolu üzerindeki Alabalık çiftliği yürüyüşün başlangıç noktası. Yolu takip ederek göl kenarına kadar rahat bir yürüyüş yapabilirsiniz. Eğer zamanınız varsa kamp kurup göl civarında günübirlik farklı yürüyüş rotalarını deneyebilirsiniz.

YENİCE ORMANLARI Karabük'ün Yenice ilçesindeki ormanlar bir çok endemik türü ve ağacı barındırır. İlkbahar ve sonbaharda bitkilerin aldığı farklı renkler farklı güzellikler sunar. Orman içindeki yaylalarda kamp kurarak günübirlik yürüyüşler yapabilirsiniz.

ULUDAĞ Yüksekliği 2550 metre olan Uludağ'da oteller bölgesinin ilerisindeki ormanın içinde kamp kurarak veya otellerde kalarak zirveye, buzul göllerine günübirlik yürüyüşler yapabilirsiniz.

NALLIHAN Ankara'nın Beypazarı ve Nallıhan ilçeleri arasında kalan ideal bir trekking alanı. Davutoğlan köprüsünün tam karşısındaki Kıztepe'ye uzanan yamaçlarda yürüyebilirsiniz. Doğanın yamaçlar üzerindeki renk oyunlarının en güzel gözlendiği yerlerden biri burası.

SOĞUKSU MİLLİ PARKI Ankara'nın Kızılcahamam ilçesine bağlı bu milli park, çeşitli yürüyüş rotaları içeriyor. En ilginç rotası ise 10 milyon yıl önce taşlaşmış ağaçların bulunduğu parkur. Milli parkın dışında kalan Çamlıdere bölgesinde tepelerin eteklerinde yapacağınız bu yürüyüşlerle onları görebilirsiniz. Birer doğal anıt olan bu oluşumların zarar görmemesi için örnek almayın ve alanlara da engel olun.

İSCEHİSAR Afyon'un İscehisar ilçesi sınırları içinde kalan peribacaları pek bilinmez. Minik bir Kapadokya olan bu bölge Friglere de ev sahipliği yapmış.

GÖKÇEADA Dünyanın dördüncü en sulak adası olan Gökçeada sadece sahillerinin güzelliği veya eski Rum köyleriyle bilinir. Oysa Gökçeada'da kalacağınız her gün için ayrı bir yürüyüş rotası yapabilirsiniz. Gireceğiniz bir patika sizi bazen bir kaleye, bazen yıkılmaya yüz tutmuş eski bir mahalleye, bazen de 30 metreden dökülen bir şelaleye götürebilir.

ANTİK İZLER ARASINDA

KESTANBOL
Çanakkale'nin geyikli ilçesine bağlı Kestanbol'un trekking rotaları, antik yerleşimleri de kapsıyor. Çığır dağının zirvesindeki Neandrea antik kentinden Kestanbol'a yürürken birçok antik yerleşim izleri de gözlenebiliyor. Bu parkurlar üzerinde bulunan bin yıllık antik granit ocaklarından çıkarılmış granit sütunlar da oldukça ilginç.

KAYNAKLAR Buca'nın şirin bir köyü olan Kaynaklar, son yılların çok rağbet gösterilen trekking rotalarından biri. Köy, haftasonları kaya tırmanıcılarını ve İzmir'den dingin bir haftasonu yaşamaya gelen yüzlerce doğaseveri ağırlıyor.

ÇİÇEKBABA DAĞI Denizli'nin Beyağaç ilçesi sınırları içindeki Çiçekbaba dağında kamp kurarak yürüyüşler yapabilirsiniz. Bu dağ yaşları 1200'e kadar çıkan anıt karaçam ormanlarını da barındırıyor bünyesinde. Bu dağı yürüyerek birkaç günde aşıp Köyceğiz'e inebilirsiniz.

NARMAN KANYONU Erzurum'un Narman ilçesi 12 kilometrekarelik muhteşem bir oluşumu barındırıyor. Gökyüzüne sihirli bir merdiven gibi yükselen kırmızı peribacalarının dünyada çok az benzeri var. Vadi içinde yürümeye başladınız mı, akşam olduğunu fark edemeyeceksiniz bile.

NEMRUT KALDERASI Tatvan'da bulunan Nemrut volkanına araçla gidilebiliyor. Kraterin içinde yapacağınız bir trekking ilginç görüntülerle karşılaşmanıza neden olacak. Simsiyah volkan camlarından çok olmamak şartıyla bir küçük örnek alabilirsiniz.

KAMPLI YÜRÜYÜŞLER

Kimi sisler arasında, kimi masal dünyası gibi
Bu yürüyüşler çok yumuşak olabileceği gibi uzun ve zorlu dağ geçişlerinden de oluşabilir. Ben daha çok aşağıdaki dağlarda yürünmesini öneriyorum.

KAÇKAR DAĞLARI Yüzlerce buzul gölü, buzul vadileri, buzulları, yüksek zirveleri, bitki örtüsü ve yaylalarıyla tam bir yürüyüş cenneti. Doğu Karadeniz dağlarının bu en görkemli bölgesinde 50'ye yakın günübirlik yürüyüş rotası ve 10 adet kamplı geçiş rotası bulunuyor. Sisler arasında bile yolunuzu bulmanıza yardımcı olan Düş patikaları ise bu dağların en önemli özelliği.

ALADAĞLAR Niğde-Kayseri-Adana üçgeni arasında yeralan Aladağlar, yüksek ve zorlu zirveleriyle tanınıyor. Ancak bu zorlu zirveler bile geçit verebiliyorlar. Bu zirvelerin arasındaki aşıtlardan geçerek kamplı geçişler yapabilir veya vadi sistemleri içinde kamp kurarak günübirlik yürüyüşler gerçekleştirebilirsiniz.

BEYDAĞLARI Akdeniz'e paralel uzanan bu dağlarda yapılacak kamplı geçişler diğerlerinden biraz farklı. Bu dağlarda yapacağınız aktivitelerde bir zamanlar bölgenin hakimi olmuş uygarlıkların izlerini de takip edebilirsiniz. Selge Antik Kenti, Termessos, Sagalasos, Kapıkaya gibi antik kentler bunlardan bazıları.

MACAHEL Gürcistan sınırında dağların arasında kalarak dış etkilerden korunmuş bir vadide yer alan küçük köylerden oluşmuş bir masal dünyası. Macahel'e Borçka Karagöl'den başlayan ve Karçal dağlarının eteklerinden geçen birkaç günlük kamplı yürüyüşle ulaşılabilir. Ayrıca Macahel'de Tema tarafından yapılmış konaklama evinde kalarak günübirlik yürüyüşler de yapabilirsiniz.

TREKKINGCİLERE ÖĞÜTLER

Eğer doğa yürüyüşü veya kampçılık yapmaya karar verdiyseniz ilk yapmanız gereken bu işin eğitimini almak olsun. 'Yürüyüşün de eğitimi mi olurmuş' demeyin eğitimsiz doğaya açılmak kazaya davettir.

Hiçbir etkinliği tek başınıza gerçekleştirmeyin. Bazen bulunduğunuz bölgedeki dağların, ormanların ve vadilerin sizi çağırdığını hisseder gibi olur, bir an önce varmak istersiniz. Oysa tek başınıza giderseniz yaşamsal risk almış olursunuz. En küçük bir ayak burkulması bile insanın günlerce vahşi doğada tek başına kalmasına neden olabilir.
Grup bile olsanız bilmediğiniz bir bölgeye rehbersiz gitmeyin. Grupta bölgeyi bilen bir veya birkaç kişinin bulunması iyi olur.

Daha önce doğaya gitmediğiniz insanlarla çok ciddi faaliyetler yapmayın. Bazı insanları kent yaşamlarında paylaşımcı tanıyabilirsiniz ancak doğada durum çok farklıdır. Birçok şeyi kısıtlı kullanmak zorunda kalabilirsiniz. İstediğiniz zaman çikolata alamaz, kahve içemez, meyve yiyemezsiniz. Bu da öncelikle yiyecek üzerine başlayan bencil tartışmalar doğurabilir. İçinde bulunduğu güç koşullar insanı olduğu gibi görünmeye zorlayabilir, kentsel yaşamda bastırdığı duygular doğada ortaya çıkabilir.
Yapacağınız etkinlik süresini iyi hesaplayın. Her zaman için almanız gerektiğinden daha fazla yiyecek ve içecek alın. Bir günlük yürüyüş sırasında terleyerek sıvı kaybederiz. Bu durum da performansımızın düşmesine neden olur. Yaz aylarında yapacağınız bir yürüyüşte bol miktarda sıvı (su veya diğer içecekler) almanız iyi olur.

Paylaşımcı olun. Arkadaşınıza vereceğiniz bir parça çikolata büyük dostlukların başlamasına neden olabilir. Zaten doğaya gitmek, yürümek ve kamp yapmanın temelinde de bu olmalıdır: Paylaşmayı öğrenmek.

DOĞAYLA YARIŞMAYIN
Bu konu hep yanlış anlaşılmıştır. Doğaseverlere, dağcılara doğayla mücadele eden insanlar gözüyle bakılır. Oysa hiçbir insan doğayla mücadele edemez. Aktivitesini doğa izin verdiği sürece gerçekleştirebilir. Doğa izin vermezse günlerce yerimizden bile kıpırdayamayız. Unutmayın, doğayla değil kendi sınırlarımızla mücadele ediyoruz.

Çantanızda kötü hava koşulları için giyecek taşıyın. Mutlaka bir yağmurluk olsun.
Malzeme almak için acele etmeyin. Katalogdan malzeme seçmek yerine bilen birine danışın. En pahalı malzeme her zaman en iyi malzeme değildir.

Kamp veya günübirlik yürüyüş yapacağınız bölgeyle ilgili bilgileri derleyin. Bölgenin su durumu nasıl, ayrıntılı bir haritası var mı gibi bilgileri derlemeniz aktivitenizi sağlıklı yapmanıza neden olur. Meteorolojik bilgileri edinin.
Gideceğiniz bölgenin haritasını elde etmeye çalışın. Tek başına harita işe yaramaz. Pusula de gerekli. Pusula veya harita kullanmayı biliyorsanız doğada kolay kolay kaybolmazsınız. Eğer bilmiyorsanız mutlaka eğitimini alın.

Gideceğiniz bölgenin jeolojik, coğrafik ve biyolojik özellikleri hakkında bilgi toplayın. Unutmayın ki keşfetmek sadece bir bölgeye gitmek değil, o bölgenin doğa dilini de öğrenmektir.
Doğada kesinlikle kestirme gördüğünüz yerlerden gitmeye çalışmayın. 'En kestirme yol en iyi bildiğim yoldur' kuralını bozarsanız, kaybolma olasılığınız yükselir.

Yürüyüş sırasında grup liderinin direktifleri doğrultusunda hareket edin. Grup disiplinini bozmayın. Önünüzdeki nereye basıyorsa siz de aynı yere basmaya çalışın. Bir kaya geçişi sırasında sıranızı bekleyin. Yukarılardan dolaşarak grubun önüne geçmeye çalışmayın. Düşüreceğiniz bir taş ciddi yaşamsal sorunlara yol açabilir.
Gruptan ayrılır da kaybolursanız, kaybolduğunuzu anladığınız noktada bekleyin. Çünkü aramalar sizin en son görüldüğünüz yerden başlar.

Etkinliğiniz sırasında doğaya zarar vermeyin. Önünüze çıkan sık ağaçlık veya çalılıktan dalları kırarak geçit açmak yerine bu bölgenin etrafından dolaşın. Doğayı ziyarete gidiyorsunuz, kurallarına uymalısınız.

A>TEŞ YAKMAYIN
Doğa yürüyüşleri ve kamp yaşamının vazgeçilmez unsuru ateş yakmak ve başında oturup şarkı söylemektir. Oysa bu durum bazen geri dönülmez hatalara da yol açabilir. Eğer kamp yerinize yakın yerlerde orman varsa kesinlikle ateş yakmayın. Rüzgarın, kıvılcımları kilometrelerce ötelere taşıyabildiğini unutmayın. Ateş yakmak için ağaç kesmeyin. Kuru dalları toplayın. Ateşi iyice söndürmeden kamp yerini terk etmeyin. Bir doğasever olarak sizlere tavsiyem, zorda kalmadıkça sırf keyif için ateş yakmayın olacaktır.

Aktiviteniz sonrasında çöplerinizi kesinlikle yakmayın. Konserve kutularını iyice ezerek hacmini küçültün ve tüm çöplerinizi bir poşete koyarak geri getirin. Doğada hiçbir şey bırakmayın. Mola yerinizi öyle terk edin ki arada mola verdiğiniz belli olmasın.
Yürüyüş veya kamp esnasında bulunduğunuz yerlerden aşağılara zevk için taş yuvarlamayın. Hiç ummadığınız bir rotadan birileri geçiyor veya tırmanıyor olabilir.

Çok yorulduysanız veya hava koşulları hızla değişiyorsa hemen geri dönün. Unutmayın ki doğadaki en büyük başarı doğayla uyum içinde yaşamaktır. Onu fethetmek değil.
Günlük tutun. Yaşadığınız anlar kısa sürede zihninizden uçup gider. Oysa yazılı belge yıllar sonra bile birçok şeyin hatırlanmasına neden olur.

Sürekli varacağınız hedefi düşüneceğinize, doğanın tadını çıkarmaya çalışın. Daha yürüyüş başlar başlamaz varacağınız hedefi düşünürseniz, kendinize saatlerce işkence yaparsınız. Oysa ki yürüyüşün amacı mutlaka bir yere varmak değil bulunulan bölgenin keyfini çıkarmaktır.
Yürürken görebileceğiniz tavşan, tilki vb. gibi vahşi hayvanları rahatsız etmeyin.

Çok konuşarak insanların dikkatini dağıtmayın.
Gücünüzü ekonomik kullanın. Dönüşü de düşünün. Önemli kazaların çoğunun doğada dönüş sırasında olduğunu unutmayın. Gidiş dönüş saatini iyi ayarlayın. Eğer geç kaldığınızı düşünüyorsanız hemen geri dönün.

Yürüyüş sırasında çok kalın giyinmeyin. Hafif ama koruyucu giysileri tercih edin. Yanınızda getirdiğiniz kalın giyecekleri ise mola sırasında üzerinize alın. Eğer terlemişseniz mola sırasında yapacağınız ilk şey yedek çamaşırlarla üzerinizi değiştirmek olsun.
Trekking etkinlikleri bir yarışma değildir. Tam tersine bir ekip çalışmasıdır. Yürüyüşün tadını çıkarmaya çalışırken zor durumda olan diğer grup üyelerine yardım etmeyi unutmayın.

Yıldırım Güngör

Kaynak: http://www.hurriyetim.com.tr
17-05-2005
Yazılım vBadvanced CMPS, Forum vBulletin Version 3.8.5 Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.
Search Engine Optimization by vBSEO 3.6.0
agaclar.net © 2004 - 2024